tag:blogger.com,1999:blog-51892531784087904522024-03-13T21:32:24.615+03:00"! ! ! jako papağan bakımı Jako papagan bakımı , beslenmesi , papağan evcilleştirme eğitimi , jako papağanı hastalıkları ve sağlığı ile jako papağan özellikleri konusunda merak ettiğiniz tüm konuları sağ yanda görülen konu başlıklarını tıklayarak görüntüleyebilirsiniz. (Blogda 36 ayrı sayfa bulunmaktadır).
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.comBlogger36125tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-17282416423547002282013-03-31T13:58:00.000+03:002013-06-16T20:53:45.167+03:00Jako Papağanlar<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: blue;">AFRİKA GRİ
PAPAĞANLARI</span> </span></div>
<br />
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Jakolar(Gri papağanlar)
Afrikalıdır.<o:p></o:p></span></span><br />
<br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Bu
papağanların üç türü vardır; fakat ev hayvanı olarak, en çok iki türü
bilinmektedir. 3. tür çok nadir görülür. Popüler olan iki tür; Kongo ve
Timnehlerdir. Renk ve büyüklük farkları, farklı bölgelerde yetişmeleriyle ve
beslenme alışkanlıklarıyla ilgili modifikasyonlardır. Birçok araştırmacı da bu
yüzden üçüncü türü ayrı bir tür olarak kabul
etmemektedir.<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Kongolar Timnehlere göre daha popülerdir; daha
büyük olurlar ve muhteşem kırmızı bir kuyrukları vardır. Gri tonu da Timnehlere
göre daha açıktır.<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Timnehlerin ise; kestane - bordo rengi bir
kuyrukları vardır ve vücut tüylerinde gri tonu daha koyudur. Kongolara nazaran
daha küçüklerdir. Kongoların gagası tamamen siyahtır; Timnehlerin gagasının üstü
kemik renklidir. Timnehler, Liberia ve Ivory kıyısında yaşarlar.
<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Her iki tür de eşit derecede zeki
olurlar ve konuşma yetenekleri aynıdır. Timneh sahipleri, Timnehlerinin Kongolar
kadar huysuz, kararsız- maymun iştahlı olmadıklarını
savunurlar.<o:p></o:p></span></span><br />
<br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Jakolar, birçok insan tarafından konuşan
papağanların birincisi olarak görülür. Fakat bu asla sizin bir papağan besleme
sebebiniz olmamalıdır. <b>Çünkü bir türün konuşma yeteneğinin var olması demek,
sizin de konuşan bir papağana sahip olacağınız anlamına kesinlikle
gelmez.</b><o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Jakoların yeni durumlarla karşılaşınca gergin,
ürkek ve sinirli olma eğilimleri vardır. Ve böyle durumlar, tüylerini
yolmalarına sebep olabilir. Oldukça sevecen aile kuşları olabilirler; ya da
sadece bir insanı seçip ona gerçekten aşık olabilirler... Bu durum, aslında
bütün kuşlar için geçerlidir; her kuşun kendisine özgün karakter özelliğidir,
nasıl yetiştirildiği de önemlidir.<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Jako
beslemek adına, elde yetiştirilmiş bebek jakolar en iyi seçimdir. Yabani ithal
jakolar da belki iyi birer ev hayvanı olurlar; ama onları eğitmek, alıştırmak
oldukça zaman ve emek alabilir. VE HER NE KADAR EĞİTİLSELER BİLE ONLAR ASLA ELDE
YETİŞTİRİLMİŞ BİR JAKO KADAR KUCAKLANABİLİR JAKOLAR
OLMAYACAKTIR.<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Jakolar, tozlu bir papağan olarak kabul edilir; ama
asla Kakadular kadar tozlu değillerdir.<o:p></o:p></span></span><br />
<br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Vitamin
eksikliğine karşı dayanıksızlardır. Özellikle A vitamini eksikliği.. Diğer
türlere nazaran, kalsiyum eksikliğine daha fazla dayanıksız olurlar. Öyle ki; bu
eksiklik, onlarda ani hastalık nöbetlerine(ve de felce) sebep olur. BU YÜZDEN
ÖZENLİ BİR DİYET GERÇEKTEN ÇOK ÖNEMLİDİR.</span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Jakolar
bazen alışılmamış sesler çıkartırlar; hırlamak, guruldamak gibi.. Bu sesleri
korkutmak, tehdit etmek için ya da ürktükleri zaman çıkarırlar. Bir de, anormal
davranış bozuklukları ile meşhurlardır, örneğin; tüy
yolma…<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Özellikle bebek Jakolar; sarsak, acemi, sakar
olmaya yatkın olurlar. Geç konuşurlar, 1- 2 sene bekleyebilirler; ama bir kere
de başladılar mı konuşmaya, sözcük dağarcıkları şaşılacak derecede artar.( Fakat
şunu unutmayın konuşma yeteneği olmayan jakolar da vardır ve bazı jakolar sadece
sınırlı sözcük dağarcığı geliştirebilir)<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Ömürleri 50 yıl ve üstüdür. (Tabi düzenli
bakımlarını sağlar ve doğru beslerseniz...)</span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;"><b><span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;">İlginç Özellikleri:</span></b><span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><o:p></o:p></span></span></span></div>
<br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">1.</span> Jakolar, muhakeme ve düşünme yetenekleri ile ilgili
araştırmalarda kullanılır. Örnek: Irene Pepperberg; Alex le ilgili
araştırmaları.</span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">2.</span> Jakoların tıpkı tavuklar gibi kafeslerini eşeleme
alışkanlığı vardır.<br /><br /><span style="color: red;">3.</span> Red-factor
mutasyonundan ötürü, bazı Jakoların vücutlarında da kırmızı tüyler
görülebilir.<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiBwCQPchn9LrB9a_5FOvJy8pbwbl8ShGSWvpbRkuTYoAlNaz4AxLAY74YSmnKb-fmhEph5SA2MSn5MVG19P5Vmw6Swp9TWLwUTK3-6Z1ymscwYCLxdupI804St0q4TkXOKFw9O9ZMx7nU/s1600/Red+African+Gray+Red+Factor+Mutatio.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" closure_uid_873582480="11" height="210" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiBwCQPchn9LrB9a_5FOvJy8pbwbl8ShGSWvpbRkuTYoAlNaz4AxLAY74YSmnKb-fmhEph5SA2MSn5MVG19P5Vmw6Swp9TWLwUTK3-6Z1ymscwYCLxdupI804St0q4TkXOKFw9O9ZMx7nU/s320/Red+African+Gray+Red+Factor+Mutatio.jpg" width="320" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;"><b><span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;">Konuşma yetenekleri:</span></b><span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><o:p></o:p></span></span></span><br />
<br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Sadece
insan sesi değil; duydukları tüm sesleri taklit etme yetenekleri vardır. Yalnız
dediğim gibi tüm Jakolarda bu yeteneğin olduğunu söyleyemeyiz. Mesela, kafeste
çok da ilgi görmeyen bir Jako süper taklit yapabilir. Öte yandan; ele gelen,
kafes dışında olmasına da izin verilen bir Jako asla konuşmayabilir. Hangisi
konuşur; hangisi konuşmaz bunu söylemenin kesin bir yolu yoktur.. Genel olarak
da denilebilir ki; 1 yaşından sonra birçok Jako sesleri taklit etmeye
başlar.<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Jakolar, istediklerinin,
ihtiyaçlarının hangi kelime ile tasvir edileceğini öğrenirler. Ve ona göre
sahiplerine seslenirler. Kongoların sesi Timnehlere nazaran daha yüksektir, daha
iri bir kuştan beklediğimiz gibi.. Konuşmalarında cinsiyet asla bir etken
değildir.. Bu konuda çeşitli örnekler verilmiştir; DNA testiyle erkek olduğu
kanıtlanmış bir Jakonun konuşmadığına şahit olunduğu gibi, dişi bir Jakonun hem
süper konuşup, hem de mantıklı cevaplar verdiği görülmüştür. Bu durum tersi için
de böyle gözlemlenmiştir. Yani dişi olup konuşmayan, erkek olup konuşan Jakolar
da vardır. Bazı Jakolar odada biri varken konuşmayabilirler.. Fakat aktif,
karşılıklı iletişim halinde onlarla konuşursak, onların çıkardığı sesleri biz de
taklit edersek, bu onların rahatça konuşmasına vesile olabilir; biz ya da bir
başkası odadayken bile..<o:p></o:p></span></span><br />
<br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="color: red;">Tüy yolma:</span> </span></b></span><br />
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Jakolar, tüy yolmaya yatkındır demiştik. Jakolara
göre, tüy yolmak için birçok sebep vardır:</span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">- Bazen
can sıkıntısı veya insanlarla yeterince iletişim halinde olamamak tüy
yolmalarına sebep olur.</span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">- Aksi
gibi, çok fazla ilgi gördükleri için de tüylerini yolabilirler!!!! Sahipleri
arkalarını her döndüğünde bir tüy kopartacak hale gelmiş
olabilirler.</span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">- Diyet
sorunları, çevresel problemler; mesela insanların sigara içmesi veya havanın
aşırı kuru olması tüy yolmalarına sebep olabilir… Jakolar düzenli olarak banyo
yaptırılmalıdır ve nemli ortamlarda bulundurulmalıdır..</span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Ayrıca
Jakolarına kötü muamele eden, kafeslerine vuran, rutin olarak yüzlerine spreyle
su fışkırtan sahipleri Jakoları tüylerini yolduklarında şaşırmasınlar!! KÜÇÜK
BİR KORKU ANI, TECRÜBESİ BİLE JAKOLARIN TÜY YOLAN PAPAĞANLAR HALİNE GELMELERİNE
SEBEP OLABİLİR, BU DAVRANIŞ BOZUKLUĞU İÇİN BAŞLANGIÇ OLABİLİR. Tüylerini yolan
bir Jako, ilk olarak hemen veterinere götürülmelidir. Eğer veteriner fiziksel
bir sorun bulamıyorsa, davranış sorunları ele alınmalıdır.</span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Hiç
kuşku yok ki, bilinçsiz kişilerin sebep olduğu erken sosyalleştirme hataları
yüzünden ve mental antreman ihtiyaçlarının karşılanmaması sonucunda en zeki
papağan türlerinden olan Jakolarda sinir hastalıkları görülmesi kaçınılmazdır …
Tüy yolmak da -eğer fiziksel bir sorun yoksa-, bir SİNİR
HASTALIĞIDIR.</span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Tüy
yolan Timnehlere, Kongolara nazaran daha nadir rastlanır.</span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Tüy yolan Timnehler niye daha
az?<o:p></o:p></span></span></span></b></div>
<br />
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Aslında, bu biraz da onların daha az popüler olması
ile ilgilidir. Kongolar, kuyruklarının rengi ve irilikleri yüzünden yıllarca
daha fazla tercih edilmiştir. Bu yüzden, tüy yolan Kongoların sayıca daha fazla
olduğunu biliyoruz. Timnehlerin, kuzenlerine nazaran daha sakin bir yapısının
olmasının da belki bu oranda bir etkisi olabilir. Gene de, Timneh besleyenlerin
sayısı arttıkça bu oran tam olarak netleşecektir; çünkü Kongolarla kıyaslamak
adına, elimizde yeterli veri olması gerekmektedir.
<o:p></o:p></span></span><br />
<br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Jakolar Utangaçlar mı
Gerçekten?</span></span></span></b><br />
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Jakolar, çok güçlü bir bağla yalnızca
bir kişiye bağlanırlar. Eğer sosyalleştirilmez ve diğer insanlarla düzenli bir
şekilde iletişimde olmazlarsa, içlerine kapanık olurlar ve bağlandıkları insan
hariç, çevrelerindeki herkese karşı oldukça utangaç
davranırlar.</span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Birden
fazla ev halkı olsa bile, onlar genelde bir kişiyi bağlandıkları kişi olarak
seçerler ve diğer insanları dikkate almamaya başlarlar; hatta kovmaya bile
yeltenirler. Jakolar, Amazonlar gibi özellikle üreme mevsimlerinde herkese
saldırabilirler; eğer ki seçtikleri insana çok fazla yaklaşıyorlarsa….
Amazonlardaki gibi, dişilere nazaran, erkek Jakolar çok daha agresif
olurlar.</span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Jakolar, Kakadular kadar kucaklanabilir papağanlar
olmasalar da, ara sıra bağlandıkları kişi ile karşılıklı tüy düzeltmeden
hoşlanırlar.</span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Kafa,
boyun ve yüz kaşıma, Jakolar için bir zorunluluktur. Zaten sahibi tarafından
kaşınmayan, tüyleriyle oynanmayan Jakolar davranış sorunları göstermeye
yatkındır; tüylerini yolabilirler, çığlık atabilirler, ısırabilirler. Ve tabi
her zeki papağan gibi, arada mutlaka bir sınır vardır; ne çok az; ne çok fazla
ilgi göstermemek adına.. Jakonuzun kendi kendini eğlendirmek için mutlaka
kendine ait özel zamanı olmalıdır; oyuncaklarıyla oynamak, oyalanmak vb.. Bir de
dediğim gibi, kafasını kaşımak için ona zaman ayırmanız
gerekmektedir.</span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Yetişkin erkek Jakolar için tüylerini düzeltmenizle
seksüel anlamda uyarılmalarının arasında bir bağ vardır. Eğer siz Jakonuzun
kafasını veya boynunu kaşırken, o, parmaklarınızı gagasıyla tutuyor ve sonra
ısırıyorsa, bu size kızdığını göstermek değil de; seksüel bir karşılık olabilir.
Bunun altındaki sebebi anladığınızda ısırma problemi ile baş etmeniz daha kolay
olabilir.</span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">ISIRAN JAKOLAR:</span></span></span></b><br />
<br />
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Diğer
bütün papağanlar gibi, Jakoların da ısırmak için birçok sebebi olabilir. Belki
siz seçtiği kişi değilsinizdir; ya da onun sizi ısırmasından korktuğunuzu
anladığı için sizi ısırıyordur. Onlar kimin kendilerinden korktuğunu çok iyi
anlarlar ve beklentilerine gayet iyi cevap verirler; (ısırarak:)
)</span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Elde
yetiştirilen jakolar da; eğer tam olarak sosyalleştirilmedilerse kendilerini
koruma içgüdüsü ile sık sık ısırabilirler. Unutmayalım ki, onlarda küçük bir
çocuğun zekası var. Düşünün ki; bir çocuğu başta kendi dünyasına bıraktıysanız;
ona sonradan her istediğini elde edemeyeceğini
öğretemezsiniz.<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;"><b><span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;">Disiplin:</span></b></span></span><br />
<br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Jakonuza asla vurmayın ve ona yüksek sesle
bağırmayın. Papağanlarda negatif güçlü zorlamalar asla işe yaramaz. Davranış
sorunlarını çözmek için en iyi yol genelde onların dikkatini sevmedikleri bir
konuda başka yöne çekmektir. Mesela, ev içinde dolanmasını sağlayarak; bağıran
bir papağanın dikkatini dağıtabilirsiniz.<br />Örneğin; sahibi, Jing isimli
papağanının her cıyaklamasında onu yanına alarak koşuyormuş:) İlginç; ama işe
yarıyormuş çünkü kuş koşmaktan nefret ettiği için bağırmayı kesmiş bir süre
sonra, her bağırdığında koşacaklarını bildiği için:)</span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Öte
yandan bir de şu var; papağanların içgüdüsel davranışlarını tamamen bastırmaya
çalışmak da asla doğru değil, onlara bazı zamanlar çığlık atmaları için izin
vermeliyiz. Yurtdışında insanlar papağanlarını her yere yanlarında götürüyorlar
ve Jing in sahibi onunla beraber arabadayken onun istediği kadar bağırmasına
izin verdiğini söylüyor.</span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Isıran
papağanlar, genelde kimin sürü lideri olduğunu öğrenmek ihtiyacında olurlar.
Sally Blanchard de inatla ısıran papağanlar için bize şöyle bir yöntemden
bahsediyor; "ısırdıklarında korkup elinizi çekmek yerine, onlara korkunç
gözlerle birlikte çok net “HAYIR” demelisiniz"... Böylece, kimin dominant
olduğunu anlayacaklardır.</span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Jakolar, bağlandıkları kişiye kabiliyetli bir
arkadaş olmak için gayet iyi donanımlı papağanlardır; ama tabi siz onları anlar
ve onlara üstün yetenekli hayvanlar olarak davranırsanız... YİNE DE UNUTMAYALIM
Kİ; ONLAR VAHŞİ HAYVANLARDIR VE SADECE BİRKAÇ JENERASYON ÖNCELERİ DOĞADAKİ VAHŞİ
ATALARINDAN AYIRILIP EV HAYVANI OLARAK BESLENMEYE
BAŞLANMIŞTIR.</span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;">Son
olarak, eğer bir Jakonuz varsa; bir ömür bir papağan partneriniz de var
demektir:)</span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="font-family: Calibri;"><span style="color: orange;">İçerik için alıntı ve çeviri yapılan
kaynaklar:</span></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<a href="http://www.wingscc.com/aps/ag1.htm"><span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><span style="color: blue; font-family: Calibri;">http://www.wingscc.com/aps/ag1.htm</span></span></a><span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><br /><span style="font-family: Calibri;">http://www.avianweb.com/africangreyspecies.html</span><a href="http://www.crittersonthings.com/greys.html"><span style="color: blue; font-family: Calibri;">http://www.crittersonthings.com/greys.html</span></a><o:p></o:p></span></div>
<br />Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com182tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-14611822978304263002013-03-31T13:42:00.000+03:002013-05-04T10:42:29.542+03:00Papağan Hakları Evrensel Beyannamesi<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: blue; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="font-family: Calibri;">PAPAĞAN HAKLARI BEYANNAMESİ</span></span></b><span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"> Stewart A. Metz, M.D.<br />
<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">1. BENİ EVE
GETİRMEDEN ÖNCE PAPAĞANLAR HAKKINDA BİLGİ EDİN:</span></b></span><span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"> Ben kedi ya da köpek gibi evcil bir
hayvan değilim. İçimde herşeye rağmen vahşi orman ruhu var. Karşılamakta
zorlanabileceğin özel ihtiyaçlarım mevcut. İyiliğim için, lütfen bunları çok
geç öğrenme. Ve lütfen ormandaki vahşi kuzenlerimden birini alma – yoksa onun
sağlığını ve hayatını tehlikeye atarsın üstelik sana iyi bir arkadaş da
olmayacaktır!<br />
<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">2. BANA MÜMKÜN
OLAN EN GENİŞ EVİ VER:</span></b></span><span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"> Ben
savannalarda ya da yağmur ormanlarında boydan boya uçardım. Bu muhteşem
yetenekten senin zevkin için vazgeçtim. En azından bana kanatlarımı
çırpabileceğim ve egzersiz yapabileceğim yeterli bir alan ver. Ve eğlenmek için
oyuncaklara ve çiğnemek için ağaca ihtiyacım var. Aksi taktirde evini, ormanla
ve ormanın ağaçlarıyla karıştırabilirim.<br />
<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">3. BANA BESLEYİCİ
BİR DİYET VER:</span></b></span><span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Bol
çeşitlilikte taze ve besleyici yiyeceklere ihtiyacım var, bunları hazırlamak
için zaman harcaman gerekse bile. Sadece çekirdek çeşitleriyle hayatta kalamam
ve sağlıklı olamam. İhtiyaçlarımı ve tercihlerimi öğrenmek vakit ister.<br />
<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">4. SOSYAL BİR
HAYATIMIN OLMASINA İZİN VER:</span></b></span><span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"> Ben arkadaş canlısı bir sürü hayvanıyım, ama senin
türünden biri de değilim. Kardeşlerimle olduğu kadar seninle de etkileşime
nasıl geçeceğimi öğrenmek için bol bol sosyalleşmeye ihtiyacım var. Ayrıca
hergün yeterli miktarda zamanı seninle geçirmeye ihtiyacım var – günlük
programın ya da öteki ihtiyaçların ne olursa olsun. Ben yaşayan, hisseden bir
yaratığım. Herşeyden öte, sana tamamen güvenmeye ve bakımımı yaparken ki
öngörülerine bel bağlamaya ihtiyacım var –hergün.<br />
<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">5. BENİ TEMİZ
TUT:</span></b></span><span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Yemek
düşürmekten hatta atmaktan hoşlanabilirim, ama sağlıklı olmam için dikkatli bir
temizliğe gereksinimim var. Düzenli duş almazsam derim kaşınır, tüylerimin
çengelli uçları yağlanırsa kapanmaz ve, herşeyden kötüsü, eğer yemeğim ve suyum
sıhhî değilse hastalanabilirim.<br />
<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">6. KENDİME AİT
BİR DOKTORA İHTİYACIM VAR:</span></b></span><span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"> Benim fizyolojimi anlamayabilirsin ve dolayısıyla
hasta olduğumda erkenden teşhis edemeyebilirsin. Ve, farkettiğinde çok geç
olabilir, çünkü hastalığımı gizlerim. (Birçok etçil avcının bulunduğu bir orman
hayvanı olduğumu hatırla) Bir kuş doktoruna ihtiyacım var – bir uzmana.
(sıradan veteriner değil lütfen) Eğer bana bir doktor sağlayamıyorsan, belki de
beni evine almamalısın.<br />
<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">7. LÜTFEN BENİ
CEZALANDIRMA:</span></b></span><span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"> Her zaman
senin acayipliklerini anlayamam – senin benimkileri anlayamayabileceğin gibi.
Başımı belaya sokmaya çalışmıyorum – hatırla, ev, orman değil. Eğer ortalığı
berbat edersem, bana bağırma ve bana asla vurma. Çok hassas kulaklarım var ve
bana vurursan sana bir daha asla güvenmeyebilirim. Eller bazen bizim için
ürkütücü şeylerdir (niye bizim gibi zygodactylous değilsiniz ki??) Çok daha
önemlisi, cezalandırmayla birşey öğrenmeyiz. Biz, sadece kendimizi korumak için
şiddete şiddetle karşılık veren nazik yaratıklarız; sabır ve sevgiyle
öğreniriz.<br />
<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">8. BENİM “DİLİMİ”
KONUŞ:</span></b></span><span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"> Biliyorum,
su kabımı devirdiğimde, yiyecekleri fırlattığımda, bağırdığımda, ya da
tüylerimi yolduğumda bana sinirleniyorsun. Bunları senin canını sıkmak için
yapmıyorum. Büyük ihtimalle sana birşey anlatmaya çalışıyorum (belki bir yerim
ağrıyor, yanlızım ya da hüzünlüyüm) BENİM (beden) dilimi konuşmayı öğren.
Unutma ki ben, bu dünyadaki tüm yaratıklar içinde senin dilini konuşmayı
öğrenebilen tek canlıyım!<br />
<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">9. BENİ BİR BİREY
OLARAK GÖR:</span></b></span><span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"> Ben biricik
ve hisseden bir varlığım. İkimiz birbirimize benzemiyoruz. Lütfen, eğer senin
istediğin gibi konuşmazsam ya da arkadaşının papağanı gibi trikler yapamazsam
hayal kırıklığına uğrama. Ama eğer bana yakın ilgi gösterirsen (ve ben her
zaman seni örnek alıyorum, farkında olmasan da), sana konuşmaktan ya da oyun
oynamaktan çok daha fazlasını verebilecek eşsiz bir varlık olduğumu gösteririm.
Sana kim olduğumu göstermem için bana bir şans ver; bence verdiğin emeğe değer
bulacaksın. Ve şunu hatırla, ben bir süs eşyası değilim. Hiçbir odanın
güzelliğini artıracak bir dekor değilim. Ve ben bir heykel değilim – eğer beni
bu şekilde kullanırsan o havalarda burnunu ısırabilirim!<br />
<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">10. BANA SEVGİ
VER:</span></b></span><span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"> Herşey bir
yana, benim Özel İnsanım olduğunu hatırla lütfen. Tüm güvenimi ve inancımı sana
adadım. Biz papağanlar tek eşliyizdir (biz de çapkınlık yoktur!). Bu yüzden
lütfen uzun süreliğine bir yere gitme ya da beni terk etme – bu benim için
altından kalkamayacağım bir üzüntüye neden olur. Eğer bu çok şey istemek gibi
görünüyorsa, hatırla, beni eve getirmeden önce, ihtiyaçlarımı öğrenmiş
olmalıydın. Bebek sahibi olmak ya da yeni bir işe girmek dahi adil bir sebep
değil – İLK ÖNCE benimle sözleşme yaptın. Ve eğer, öleceğini düşündüğün için
beni bırakman gerektiğini düşünüyorsan, sen gittikten sonra bana sonuna kadar
bakabilecek bir yer temin et. Oldukça uzun yaşayabilirim ama kendi kendime
bakamam. Benim türümden olmayan insanların arasında, küçük bir kafesin içinde
olduğumu hatırla.<br />
<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">11. SENİN
HAKLARIN:</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"> Bir çok
hakkın var ama sana birini garanti ederim. O da, eğer bana yukarıda açıkladığım
şekilde muamele edersen, sana çocukluğunda bile hissetmediğin türde, sarsılmaz
bir sevgiyle, keyifle, bilgiyle, güzellikle, adanmayla, hayret ve hayranlık
hissiyle karşılık verecek olmamdır. Beni evine aldığında benim Sürü Liderim
olacaksın, işin aslı, benim tüm hayatım –yaşam boyunca. Mümkün olsaydı senin
için aya ve yıldızlara bile asılırdım. Bir kalp ve ruhta biriz.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">orjinal metin linktedir:<br />
<br />
</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><a href="http://www.oldworldaviaries.com/text/miscellaneous/rights.htm" target="_blank"><span style="color: blue; font-family: "Calibri","sans-serif"; text-decoration: none; text-underline: none;">http://www.oldworldaviaries.com/text/misce...eous/rights.htm</span></a><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<o:p><span style="font-family: Calibri;"> </span></o:p></div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com27tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-21885035391203477352013-03-31T13:41:00.000+03:002013-05-04T10:42:21.281+03:00Evcillerin Sahibinden On İsteği<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: blue; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">EVCİLLERİN SAHİBİNDEN ON İSTEĞİ :</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Arkadaşlar size evcil dostlarımızın 10
isteğini yazıyorum bu on istek , siz ve evcil dostlarınız ile güzel dostluklar
kurmanın yolarını gösteriyor.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">1.</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Benim hayatım 70-80 yıl sürer. Senden ayrılığım bana
acı verir. Beni almadan önce bunu düşün</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">2.</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Bana, senin benden istediklerini anlayacağım bir süre
ver. Şunu unutma ben senin dilini bilmiyorum.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">3.</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Benim içimde sevgi duygusu uyandır. Ben bunla yaşarım.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">4.</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Bana hiçbir zaman uzun süreli darılma ve cezalandırmak
için bir yere kapatma. Senin hayatında iş, eğlence ve arkadaşların var. Benim
hayatımda ise sadece sen varsın..</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">5.</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Arada sırada benimle konuş. Sözlerini anlamasam bile
bana yönelttiğin sesini anlarım</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">6.</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Bana nasıl davranılması gerektiğini bil. Ben hiç bir
zaman unutmam.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">7.</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Bana şiddet uygulamadan önce, aslında gagamla etinizi
delik deşik edebileceğimi ancak asla böyle bir şeye başvurmayacağımı düşün.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">8.</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Beni isteksiz, tembel ve inatçı diye azarlamadan önce
düşün. Belki yediğim yemek dokunmuştur, belki çok yorgunum ya da uykum vardır.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">9.</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Yaşlandığımda benimle ilgilen birgün sende
yaşlanacaksın.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">10.</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Her zor anımda yanımda ol, "benim içim
kaldırmaz" veya "ben görmeden olsun" deme çünkü benim için
herşey seninle birlikte daha kolay.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Şunu unutma ben kendimi en çok senin
yanında güvende hissederim..</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><i><span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; line-height: 115%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">mobilpapağanlar</span></i></b><b><i><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; line-height: 115%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> sitesinden alınmıştır.<o:p></o:p></span></i></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Yukardaki yazı köpek evcilleri için yazılmış
; kısmi değişikliklerle sonradan papağanlara uyarlanmıştır.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<o:p><span style="font-family: Calibri;"> </span></o:p></div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com43tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-14619801275957852292013-03-31T13:33:00.000+03:002013-03-31T13:33:28.796+03:00Papağan Seçiminde Dikkat Edilmesi Gereken Konular<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"> <span style="color: blue;">Papağan Seçiminde Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoListParagraphCxSpFirst" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">-</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><span style="font-family: Calibri;">Papağanın hareketli<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>olmasına dikkat edin. Papağandaki durgunluk
, sağlık sorunu nedeniyle olabilir.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">-</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><span style="font-family: Calibri;">Alacağınız papağanın bakışları canlı olmalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">-</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><span style="font-family: Calibri;">Gagası düzgün olmalı çatlak ya da kırık
olmamalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">-</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><span style="font-family: Calibri;">Tüyleri parlak ve canlı olmalıdır. Tüyleri
yolunmuş olmamalıdır. Göğüs tüyleri<span style="mso-spacerun: yes;">
</span>sıralı ve parlak olmalıdır .Baş tüyleri düzgün olmalı, dökülmüş
olmamalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">-</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><span style="font-family: Calibri;">Burun delikleri normal genişlikte olmalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">-</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><span style="font-family: Calibri;">Burun deliklerinde sarı akıntı olmamalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">-</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><span style="font-family: Calibri;">Burun tıkalı olmamalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">-</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><span style="font-family: Calibri;">Papağanın nefes alırken soluk aralarının normal
ve eşit olduğu izlenmelidir.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">-</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><span style="font-family: Calibri;">Alacağınız Papağanın kafes içindeki dışkı
kontrolü önemlidir. Dışkının sıvı ya da çok katı olması, kafes içerisinde
belirli bir bölgede mi toplandığı dağınık mı olduğu.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">-</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><span style="font-family: Calibri;">Parmaklar iki önde iki arkada olmalıdır.
Ayaklarda<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>mantar olup olmadığı kontrol
edilmelidir.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">-</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><span style="font-family: Calibri;">Kulak kısmında akıntı olmamalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">-</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><span style="font-family: Calibri;">İskelet kısmında kırık olmamalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">-</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><span style="font-family: Calibri;">Rectum (dışkı bölgesi)<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>eti uzamamış olmalı ve etrafı tüylü olmalı ,
tüylere dışkı yapışmamış olmalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">-</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><span style="font-family: Calibri;">Vücutta şişlik veya beze olmamalıdır. İlaçla
düzelmeyip cerrahi işlem gerektirebilir.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">-</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><span style="font-family: Calibri;">Göz etrafında çapaklanma olmamalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">-</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><span style="font-family: Calibri;">Cep telefonu almadan önce gösterilen hassasiyet
burada da gösterilmeli (bir cep telefonunun kullanım ömrü 3-4 yıldır; Jakolar ise doğru bir bakımla 70 yıl yaşarlar), alım öncesi tür hakkında<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>bilgi edinilmeli, papağanın yaşı konusunda
satıcı tarafından aldatılmalara dikkat edilmelidir. Bugün<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>hangi petshopa<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>gitseniz ilgilendiğiniz Jako için 0-4 yaş
aralığı ifade edilmektedir.3 yaşından büyük Jakolarda yaş tahmini yapmanın
neredeyse imkansız olduğu unutulmamalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">-</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><span style="font-family: Calibri;">Doğada yakalanarak ülkeye getirilmiş kuşlardan
ziyade , Türkiyede üretilmiş elde yetiştirilmiş Jakolar tercih edilmelidir.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoListParagraphCxSpLast" style="margin: 0cm 0cm 10pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">-</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><span style="font-family: Calibri;">Sağlıksız ve pis ortamlarda ticaret yapan
petshoplardan uzak durulmalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt 18pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><o:p></o:p></span></div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com64tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-35907443340060425092013-03-31T13:13:00.001+03:002013-03-31T13:13:25.112+03:00Kuşlarda Tüy Yolma Sorunu (5)<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: blue; font-size: 14pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-bidi-font-size: 11.0pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri; text-transform: uppercase;"><span style="font-family: Calibri;">Kuşlar Neden Tüylerini Kopartırlar ( V) ?</span></span></b><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="font-family: Calibri;"> <br />
Bu tür davranışlar açıkçası hem hasta sahiplerimizi hem de biz veteriner
hekimlere gelen kuşlarda sıklıkla görmekteyiz.kuşlarda %8-%12 oranında
tüylerini yolarken kendine zarar verici davranışlarda bulunurlar.tüylerine
zarar vermenin pek çok sebepli tıbbi etkeni olmaktadır.kuş sahipleri genelde
bunu yalnız bırakma,beslenme,onlara doğru oyuncağı vermemeye
bağlamaktadırlar.birden fazla tıbbi etkende buna sebep olabilir,genelde yolma
hareketi vücudun bir yerinden başlayarak genelde gögüs bölgesinden başlayarak
sonrasında da bacaklar ve kanatlar arka bölge karın ve boyun gibi bölgelere
zarar vermeye devam ederler.<br />
<br />
Bu davranış kuşlarda çok yaygın olarak görülmektedir bütün kuşlarda görülebilir
eger şartlar mükemmelse neden görülür böyle bir kuşun kendi tüylerini kopartma
davranışı görülür?<br />
<br />
özellikle kuşlarda kuşun tüyleri koparttığı bölgelerde iltihaplanma olur ,ancak
bu iltihaplanma kuşun erişemeyeceği bölgelerde boyun arkası ve baş arkasındaysa
allerjiden şüphelenebiliriz.tüy folliküllerinin etrafında iltihapalanma
araştırılırbu bölgelerin etrafında limpositler ve plazma hücreleri bunun
belirtisidir.ayrıca bunu tetikleyen travmatik deri enfeksiyonlarıda
olabilir,ortada kimi vakalarda gözlemlediğim eger tıbbi olarak açıklanabilir
neden yoksa gerekçe olarak psikolojik nedeni ileri sürebiliriz.aqllerji
hastalıklarında şiddetli vakalarda kuşlar deriyi bozabilirlerkuşların çoğunda
deri kırmızı bir hal alır ve iltihaplı görüntüdedir.bazen küçük kuşlarda olduğu
gibi ilerlemiş yaştaki kuşlardada görülebilir.kronik ve ilerleyici bir hastalık
tablosu göstermektedir.tedavi edilemeyebilir ve kuşun geri kalan hayatı
boyuncada sürebiliryaş ilerledikçe geçebilir veya allerjisi olduğu ortamdan
uzaklaşınca belirtiler azalabilir.kliniğimize getirilen sultan cinsi papağanda
psikolojik tanı konmuştur tüm tedavilere cevap vermemiştir tedavi proğramından
çıkartılmıştır.kuşlarda deri çok incedir,özellikle küçük türlerde daha
belirgindir.kanat kaldırıldığı zamaqn özellikle axillar bölgede tüy olmadığı
görülmektedir.muaynelerde kaslar derinin altında koyu kırmızı olarak görülürken
yağ kitlesi sarı olarak izlenmektedir.ayrıca kuşlarda lezyonlu bölgelerde
özellikle kaşınmaların önlenmesi açısından boyuna korse şeklinde(elisabethan
korsesi )takmaktayız.kuş küçükse hazırlanacak olan korse ya bir iskambil
kağıdından veya plastik bir şişe kapağından yapılır.3-6 çapında yuvarlak bir
parça kesilir ve bunun ortasında hayvanın boynuna uyğun bir genişlikte yarım ay
şeklinde bir halka açılarak boynuna tatbik edilir jakolarda ve sultan
papaganlarda uygun bir yöntemdir,bu yöntemle kuş tarafından yaraların tahriş
edilmesi önlenilmeye çalışılmaktadır.kuşlarda tüy dökümüne ayrıca beslenme
hastalıklareındanda kayanaklanabilmektedir,yüksek kalorili ile beslenenlerde
,vücutta aşırı yağlanma olmaktadır,bu durum özellikle uzun bacaklı kuşlarda kas
ve iskelet hastalıklarınada neden olmaktadır,böcek yiyen kuşlar açlıktan en çok
etkilenen kuşlardır haftalık kilo kaybı vücut ağırlığının %1 ini
geçmemelidir.kuşlarda özellikle karaciğer kökenli rahatsızlıklar
1-septisemi,toksemi ve diğer sistemik etkiler sonucu gelişen hepatitler.2-pacheco
hastalığı(etkeni virüstür,sadece passerinlede hastalık yapar ve
öldürücüdür)3-karaciğer yağlanması (aflatoxisosiz,toksik,nutrisyonel veya
infeksiyöz nedenlerden kaynaklanır)karaciğer hastalıklarının tanısında
özellikle ALT (Alanın aminotransferaz ) ve SAP (serum asit fosfataz)enzim
aktivelerine bakmak faydalıdır.ayrıca dikkat edebileceğiniz dışkıda ürik asit
bulunan kısım beyaz olması gerekirken,sarı-yeşil bir renk almaktadır.tüy
dökülmelerinde ve yolmalarında kuşta ishal olgusu fazlaysa barsak florasının
tekrar kendisini yenilemesi için oral yolla üç damla tereyağı
önermekteyim.kuşlarda tüylerini koparma patojen etkenler ve paraziterlerin
çevreye yayılmasını önlemek için gerekli ilaçlamalar yapılmalıdır.özellikle
papağanlarda french molth rahatsızlığı görmekteyiz hastaların tüy yapısı çok
kötüdür tedavisi yoktur.hipotermi ve hipertermi hallerinde hallerinde
termoregülasyonu sağlayan ilaçlar uygulanmalıdır.kuşlarda tüy dökülmesini
tetikleyen faktörler veteriner hekim tarafından dikkatlice sorulan sorularla ortaya
çıkartılmalıdır.<br />
<br />
özellikle kuşlarda zehirlenmeler,viral enfecsiyonlar(geçici tüy dökülmesi
görülür),akarlar (özellikle göz,gaga ve vent de bal peteği tarzında görüntü
sergilemektedir akarlarla temas kesilince ve ilaçlamalardan sonra tüyler
tekrardan çıkmaya başlamaktadır)göz yaşı akıntıları( kuşlarda sistematik
hastalıklardan ve göz hastalıkları sonucunda kuşun irrite olarak göz yaşı
akıntılarını tüylerine sürmesiyle o bölgedeki alanlarda tüy çıkmaz ve hemen
sistematik hastalığın tedavisi hemen yapılmalıdır)protozoal hastalıklar
(kuşlarda <br />
özellikle göğüs arkalarında tüydökülmeleri yapmaktadır zehirlenmeler(özellikle
evlerde yoğun miktarda temizlikte kimyasalların kullanılması )kuşun ortamındaki
hava neminde azalmalarda dökülme nedenidir ve aynı zamanda tekrar çıkmayı
yavaşlatmaktadır.kozalıklı ağaçların kuşlarda allerjik kökenli kaşınmalar
nedeniyle tüylerini yolma eğilimine girer ortamdan uzaklaştırmak ve yıkamayla
geçmektedir.psikolojik olarak(özellikle hastalarımızda izlediğim erişkin
kuşlarla genç kuşlar yan yana konulunca başlangıçta tüylerini dökerler-erkek
kuşlar dişi kuşlara saldırarak dişi kuşlarda ve yavrularda tüy dökümüne neden
olabilirler)kafesin boyunun kısa olması yıkama için banyo yaptırmama tüyleri
yolma sebebi olarak karşımıza çıkmaktadır.diyet deyişiklikleride yeminin
deyiştirilmesi etki göstermektedir.psikolojik olarak yolma davranışı amazon
papağanlarda afrika gri papağanlarda sıklıkla karşımıza çıkmaktadır, uzun süren
hastalıklar ve yalnış tedavi programlaqrı tetikleyici bir etki olarak karşımıza
çıkar.korku,yeni kafes arkadaşı,stress tetikleyici faktörlerdendir.<br />
<br />
kuşlarda obesite veya deri tümörlerinde troit bezinin rahatsızlıklarında
özellikle düzgün çalışömamaya bağlı olarak bu kuşlarda tüy deyişimi olmaz veya
tüy çıkmaz. gelen muhabbet vakalarında özellikle dikkatimi çeken kuyruk altında
yer alan ve bir deri bezi olan gl.üropygie’nin muaynesinde anatomik olarak
gl.oıplgie köksal kemik çatısının üstünde ve derinin hemen altında yer
alır.yağlı bir sıvı salğılar özellikle gl.uıpygie nin yanğısı yada fonksiyon
dışı kalması o bölgenin irritasyonu nedeniyle o bölgedeki tüyleri kuş yolma
isteği içindedir.enfeksiyon tedavisiyle tedavi edilebilir.<br />
<br />
kliniğimize müracat eden bir jakoda akarlar tespit edilmiş gerekli tedaviden
sonra düzelme görülmüştür.<br />
<br />
yine kliniğimize başvuran bir muhabbet kuşunda kanat altındaki tümör
elektrokoter tekniğiyle alınmış ve tüy yolma şikayeti bitmiştir.<br />
<br />
kuşlarda kanat altında şekillenen tümöral oluşumlarda kuş bölgeyi tedavi etmek
amacıyla ve irritasyona bağlı olarak tüylerini yolabilir.eski tüyler dökülünce
yenileri 6-8 hafta içinde çıkarlar.kuşlarda vücut ısıs40-44.4 tür-kan
hemotokrit%PCV degeri%42-65 tirbu değer 40 ın altına düştüğünde
anemiktir.anesteziye alınacak kuşlarda %PCV değeri en az 55 veya daha büyük
olmalıdır.total protein (TP)diagnostik açıdan çok önemlidirTP değeri 2.3 gr/dl
ise nekadar özenli bakım yapılırsa yapılsın kuş ölür.TP değeri 4.2 gr/dl nin
altındaki bir hastada proğnoz kötüdür,TP 4.3 gr/dl nin üzerinde ise prognoz
iyidir.<br />
tedavilerde deyişik metotlar izlemekteyiz ilaçlı sularla tedavi,ilaçlı yemlerle
tedavi,gavege yöntemi,direkt yolla ilaç uygulanması,subcuton enjeksiyon
yöntemleri,intraoculer ilaç uyğulamaları,inhalasyon tedavisi,topikal ilaç
uygulaması intravenöz enjeksiyonlar uygulanmaktadır.<br />
<br />
avitmini takviyeleri,vitamin e ve selenyum ilave destek programları,ALT (Alanın
aminotransferaz)ve SAP (serum asit fosfotaz)enzimlerine bakılarak karaciğer
tedavisi yapılır.dietlerde hastalarıma tereyağı+kraker+muz karışımı
önermekteyim.<br />
kliniğimize gelen muhabbet kuşlarında özellikle konuşmayı kestiği yönde ve
kabarma ,tüylerini yolma şikayetiyle yoğun olarak klkiniğimize müracat
etmektedirler dikkatiçeken normal tüylerinin arasında özellikle kafada ve boyun
etrafında görülmektedir bu dikenimsi tüyler ağrı ve kaşıntı yapamakta bunun
etkisi ile muhabbet kuşlarında ötmeyi kesme görülür klinik olarak yapılan
tedavilerde 10 gün içinde normale dönmektedirler.veteriner hekim tedavisi
gerekebilir.<br />
kanaryalarda daha yoğun döküm görülür.gerekli vitamin tedavileriyle
düzeltilmektedir.<br />
e vitamini özellikle hücre memran bütünlüğünü sağlamakta bir
yardımcıdır,üremeyi desteklemektedir,güçlü bir anti oksidan olarak tedavilerde
kullanmaktayım akarlara karşı deyişik sıvı ve toz ilaçlar kulanılmaktadır.<br />
kuş tedavileri kesinlikle bir veteriner hekim tarafından yapılmalıdır ,çünkü
doz ayarlamaları gerekmektedir tedavilerde özellikle tavukçuluk sanayindede
kullanılan saf ilaçlar kullanılmalıdır malesef Türkiyede pet şhop larda ilaç
statüsünde olmayan pek çok ürün kuş sahiplerine verilmekte ve kuş sahipleride
bu ilaçlarla tedavi etmeye çalışmaktadırlar ve başarıya ulaşma şansları oldukça
düşüktür o yüzden muhakkak bir veteriner hekimden yardım almalarını kendilerine
tavsiye ederim.<br />
Tolgay Aytar<br />
Veteriner Hekim<o:p></o:p></span></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="font-family: Calibri;">gencveteriner sitesinden alıntıdır<o:p></o:p></span></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<o:p><span style="font-family: Calibri;"> </span></o:p></div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com25tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-72015707016717402482013-03-31T13:12:00.000+03:002013-03-31T13:12:02.519+03:00Jakolarda Tüy Yolma (4)<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: blue; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">JAKOLARDA TÜY YOLMA - lV :</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">AFRİKA GRİSİ PAPAĞANLARDA TÜY YOLMA ÇOK
CİDDİ PROBLEMLERİN BİR GÖSTERGESİDİR</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Bugün hem papağan sahiplerini hem de
veteriner hekimleri çileden çıkaran bir papağan hastalığı varsa o da papağanın
kendi tüyünü yolma problemidir.</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Tüy yolma ve aşırı kaşınma papağanınızda
ciddi sorunların olduğunun bir göstergesidir. Bu problemle başa çıkabilmenizin
tek yolu bu davranışın altında ne yattığını bulabilmek ve o problemi tedavi
edebilmektir. Bizim tüm arzumuz bu davranışın altında yatan bir problemin
olmasıdır.Çünkü bunu bilirsek tedavimizde başarı oranımız artacaktır.</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Tüy yolmanın bir çok nedeni
vardır.Papağanınızda bunlarda biri veya birkaçı birlikte olabilir.<br />
Başlıca bilinen nedenler : </span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Sağlık problemleri :</span></b><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"> Tüy yolmaya neden olan sağlık problemleri
arasında alerjiler , parazit enfeksiyonları , bakteri enfeksiyonları , iç
hastalıkları , tüy folliküllerinde anormal yapılanmalar , vitamin noksanlıkları
ve hormonlarla ilgili hastalıklar sayılabilir. Bu liste uzayıp gider.</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Düşük nem oranı :</span></b><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"> Bir çok papağan aşırı nemli bölgelerden
gelmektedir.Evinizdeki nem oranı düşükse bu hayvanlarda problemlere yol
açabilmektedir.</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Sıkıntı –</span></b><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"> Kafes içinde kapalı kalma : Kuşlar
enerjik hayvanlardır.Uzun süre kafes içinde kapalı kalmaya gelemezler.
Enerjilerini harcamak zorundadırlar . Kafesten çıkabilmeli , oyuncakları ile
oynayabilmeli , kafesi yeteri kadar büyük olmalıdır.Aksi takdirde enerjisini
kendi kendini yolmak için harcayacaklardır.</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Obsesyon ( takıntı )</span></b><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"> papağanlarda oldukça sık görülen
psikolojik rahatsızlıktır.Durumun obsesyon olduğunu tayin etmeden evvel başka
bir hastalık olup olmadığı araştırmalıdır.</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Dikkat çekme :</span></b><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"> Papağan tüylerini yolmaya başlayınca kel
olmasından korkan siz hemen kafesin yanına koşup yapma etme gibi ricalarda
bulunuyorsanız , papağanınız sizin dikkatinizi çekmek istediğinde tüylerini
yolmaya başlayacaktır.Papağan 1-0 galip !</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Tüy yolan kuşlar için ne yapmalı :</span></b><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Önce sağlık problemi olup olmadığı
araştırılmalıdır.Yapılacak testler sonunda herhangi bir rahatsızlık bulunmuyor
ise o zaman davranış problemi üzerine konsantre olunmalıdır. Ancak sağlık
kontrolünde geç kalınması hayvanda tüy yolma alışkanlığı nın yerleşmesinde
neden olacak ve tedavi güçleşecektir.</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Bazı çevresel değişiklikler yapmaya
başlayabilirsiniz. İlk kafesini büyütmek , kafes içerisine tırmanabileceği ve
kemirebileceği ağaç , oyuncak koymak , çiçek sulama spreyi ile papağanınızı günde
bir iki defa spreylemek , bulunduğu yere bir nemlendirici koymak , kafesin
yerini değiştirmek , yanında radyo çalmak , uyurken kafesin üzerini örtmek, en
az 12 saat uyumasını sağlamak için fazla gürültülü olmayan bir yere taşımak
gibi önerilerde bulunabilirim.</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Ne yazık ki tüy yolma problemi için kesin
bir cevap yoktur.Sabırlı olmanız ve papağanınız hakkında veteriner hekiminizle
birlikte kararlar almalı ve kuşunuzun görüntüsü ne olursa olsun onu sevmeye
kararlı olmalısınız. Bazı kuşlarda ise problem ara sıra ortaya çıkar ve
kaybolur.Bazen de tüyleri hiç geri gelmeyebilir.En kötüye kendinizi
hazırlamalısınız. </span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Kaynak istanbulvet sitesinden </span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<o:p><span style="font-family: Calibri;"> </span></o:p></div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-13633199854476898902013-03-31T13:11:00.001+03:002013-03-31T13:11:27.462+03:00Jako Papağanlarda Tüy Yolma (3)<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: blue; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">PAPAĞANLARDA TÜY YOLMA - lll :</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Tüy yolma olarak adlandırılan rahatsızlık
tüy çiğneme, tüy çekme ve cilde zarar verme (yara açma) gibi şekillerde
görülebileceği gibi belli bir bölgeyi (Ör Kuyruk) hedef alabilir ya da tüm
vücuda sirayet edebilir.</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Rastlanılan vakaların pek çoğu psikolojik
kaynaklı olsa dahi tüy yolma başka rahatsızlıkların ya da olumsuzlukların
belirtisi de olabilir. Bunların arasında;</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">İç-dış parazit</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Karaciğer, böbrek rahatsızlıkları</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Bulaşıcı hastalıklar (bakteriyel, virütik,
mantar vs)</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Dengesiz beslenme</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">A vitamini ve kalsiyum başta olmak üzere
vitamin ve mineral eksiklikleri</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Sigara dumanı, benzer koku ve dumanlar</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Uygun olmayan kanat ayarı</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Hormonal rahatsızlıklar</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Yetersiz nem ve güneş ışığı</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Küçük kafes, hareketsiz yaşam</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Yalnızlık, stres, yaşam alanının değişmesi</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Üreme dönemine girilmesi</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Yetersiz uyku</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Tüy yolmanın çok fazla nedeninin bulunması
hem teşhisi hem de tedaviyi daha da karmaşık hale getirmektedir. Olayın tedavi
kısmını her zaman olduğu gibi veteriner hekimlerimize bırakmak gerekir. Ancak
tedaviye kadar geçecek sürede ve veteriner hekim tarafından uygun görülmesi
halinde tedavi sırasında da bütün papağanseverlerin uygulayabileceği belli
başlı bazı önlemler vardır.</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">İlk olarak papağanın diyetinin
geliştirilmesi, mineral ve vitamin takviyesi yapılması gerekir. Özellikle gri
papağanlarda kalsiyum noksanlığı sıklıkla gözlenir ve bu durum tüy yolmaya yol
açabilir. Sadece tohumlarla ya da daha da kötüsü yalnızca ayçekirdeği ile
beslenen papağanlar sadece tüy yolma değil çok daha büyük hastalıklara da
yakalanabilirler. Ancak diyetin geliştirilmesi ve değiştirilmesi çok radikal
şekilde değil kademeli olarak gerçekleştirilmelidir. Ani değişimler ishale
neden olarak durumu daha da zorlaştırabilir. Her gün verilecek meyve-sebze,
filiz ve ek besin miktarı artırılabilir. Mineralin vücutta birikimi zaman
aldığından en azından on gün boyunca içme suyuna takviye yapılması gereklidir.</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">İkinci olarak papağanını sıhhi
koşullarının iyileştirilmesi gereklidir. Tüneklerin kenarları, kafes köşeleri
ve saklanmaya uygun diğer yerler gözlemlenerek bir dış parazit taraması
yapılmalıdır. Papağanın dışkısı da kontrol edilerek iç parazitlerin olup
olmadığı gözlemlenmelidir. Banyo, hem parazitlerden arındırmak hem de papağanın
tüy yolmasını engellemek için iyi bir yoldur. Papağanın üşütmemesine dikkat
ederek ve sıcak, cereyandan uzak bir ortam yaratarak mümkün olduğunca sık duş
verebilirsiniz. Kafesin, tüneklerin ve diğer aparatların bol su ve fırça
yardımı ile temizlenmesi de önemlidir.</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Üçüncü olarak papağanın fiziki koşullarının
iyileştirilmesi gereklidir. Daha büyük bir kafesin sağlanması, şayet
korkmuyorsa kafesine yeni oyuncakların eklenmesi ve kemirme dallarının sürekli
yenilenmesi ona egzersiz imkanı sağlayarak ilgisini tüylerinden
uzaklaştıracaktır. Şayet papağanınız evcil ise ve korkmuyorsa bir tırmanma dalı
edinmek ve kafes dışarısında zaman geçirmesini sağlamak da diğer bir yöntemdir.</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Dördüncü olarak papağanınızın uyku
süresini ve kalitesini artırın. Papağanınızın en azından 9-10 saat deliksiz
uyumasını sağlayacak tedbirleri alın.</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Son olarak papağanın güvende
hissetmemesini sağlayacak unsurlar ortadan kaldırılmalıdır. Yuvarlak kafes,
kafesin pencere kenarında bulunması, diğer petler (kedi, köpek vs) bazı
renkler, bazı objeler (perde, örtü, oyuncak ) papağanınızı korkutabilir.
Kafesin kare ya da dikdörtgen olması, yerden en az 30-40 cm yukarıda bulunması,
cam-pencere, kalorifer, soba gibi yerlerden uzakta bulunması ve cereyan almayan
bir yerde bulunması gereklidir. Papağanınız tüy yolmaya yeni başladıysa
özellikle son dönemdeki değişikliklerin (kafes yeri, yeni bir pet vs) bulunarak
bunların eski haline getirilmesi yararlı olabilir.</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Şayet veterineriniz tarafından herhangi
bir sağlık sorunu tespit edilemediyse farklı kafeslerde beslenmek şartıyla
yanına kendi türünden papağan alınması tavsiye edilmektedir. Bu psikolojik
kaynaklı tüy yolmada bilinen en etkili çözüm yöntemidir….</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: black; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Kaynak : elitakvaryum sitesinden
faydalanılmıştır.</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<o:p><span style="font-family: Calibri;"> </span></o:p></div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-82127955142246649732013-03-31T13:10:00.001+03:002013-03-31T13:10:09.689+03:00Jako Papağanlarda Tüy Yolma (2)<br />
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin: 12pt 0cm 10pt;">
<span style="color: #333333; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 13pt;">
<b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">JAKOLARDA
TÜY YOLMA - ll :</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
<br />
<br />
<br style="mso-special-character: line-break;" />
<br style="mso-special-character: line-break;" />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<br />
<div align="center" class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: 160%; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: center;">
<b><span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Öncelikle evde bakılan kuşun özelliğini
iyi bilmek, türüne özgü gıdalarla beslemek, kafes bakımını yapmak ve kuşun gün
ışığı görme ve uyku saatlerini ayarlamak, kuşa dinlenme yeri sağlamak, gerekli
ilgiyi göstermek, yeterince banyo yaptırmak, gıdalarını çeşitlendirmek, alerjik
etkili gıdaları bilmek ve kuşun ev içinde sosyal bir varlık olduğunu unutmamak
gerekir. <br />
<br />
Kuşlar tüylerini düzeltmek, tüy çıkışını kolaylaştırmak ve suyun tüye geçişini
önlemek amacıyla düzenli olarak kendi tüylerini gagalarıyla didiklerler. Kafes
arkadaşları da zaman zaman birbirlerini didikler. Bu normal bir davranıştır. <br />
Kuşun kendi tüyünü yolması baş dışındaki vücut bölgelerindeki tüyleri devamlı
şekilde koparması, kırması veya deriyi de yaralayacak şekilde didiklemesi
belirtisidir. Kafes arkadaşının neden olduğu tüy yolmada bu belirtiler
yukarıdaki bölgelerin yanı sıra baş bölgesi tüylerinde de gözlenir. <br />
Tüy yolmanın en sık rastlandığı kuşlar Afrika gri papağanı, macaw, conur, gri
yanaklı paraketdir. Bu durum muhabbet kuşu ve Amazon papağanında nadiren
görülür.<br />
<br />
Kuşlarda tüy yolmanın başlıca nedenleri beslenme bozuklukları ve organ
hastalıkları, kuşun davranışlarını kötü yönde etkileyecek çevre şartlarındaki
değişiklikler, fiziksel gereksinimlerinin karşılanmaması ve iletişim
yoğunluğundaki değişimdir.<br />
<br />
Papağanlarda tüy yolmanın en önemli nedenleri cinsel yalnızlık ile ev
ortamındaki ve evdeki bireylerle kuş arasındaki ilişkilerdeki değişikliklere
bağlı psikolojik bozukluklardır. Bunun dışında beslenme bozuklukları, paraziter
hastalıklar, iç organ hastalıkları ve tüylerin yapısını bozan hastalıklar
ikinci derecede önemli nedenlerdir.<br />
<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kuşlarda
tüy dökülmeleri ve tüy yolmanın ana nedenleri: </span></b><b><span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
- Tüylerdeki gelişim eksiklikleri <br />
- Yaralanmalar <br />
- Gözyaşı akıntıları <br />
- Alerjik nedenler <br />
- Akarlar <br />
- Hormonal eksiklikler <br />
- Protozoal hastalıklar <br />
- Çevresel faktörler <br />
- Kıl folikülleri iltihapları<br />
- Viral enfeksiyonlar <br />
- Stres <br />
- Alışkanlıklar diye sıralanabilir. <br />
<br />
Tüy gelişim eksikliğinde tüylü olması gereken bölgelerde tüy bulunmaz. Çıkan
tüyler anormal yapıdadır. Kısa süre içinde dökülür ya da çıkış süresi uzar
(normal süre 21-25 gün).<br />
<br />
Yaralanmalara bağlı olarak oluşan tüy dökülmelerinde yaralanmanın deride
oluşturduğu tahribat önemlidir. Serin ve kıl foliküllerinin tahrip olduğu
olaylarda yara bölgesi iyileştikten sonrada bu bölgede yeni tüyler çıkmaz.
Hafif yaralanmalarda dökülen tüyler normal süresi içinde tekrar çıkar.<br />
<br />
Gözyaşı akıntılarının bol olduğu durumlarda ki bazı sistemik hastalıklar ve göz
hastalıkları bu guruptadır. Gözyaşının temas ettiği bölgelerdeki kıllar
dökülürler eğer rahatsızlık devam eder ve kuşunuz tedavi edilmezse bu akıntılar
bölgede irkiltilere neden olur ve bir daha o bölgeden kolay kolay tüy çıkmaz.<br />
<br />
Kozalaklı ağaçlarla temas eden bazı türlerde alerjik reaksiyonlara bağlı tüy
dökülmeleri görülür. Alerjen maddeler ortadan kaldırıldığında ya da bu tür
maddelere kuşun teması engellendiğinde tüyler tekrar çıkar.<br />
<br />
Akarlar bir parazit türüdür. Göz, gaga ve vent bölgesinde bal peteğine benzeyen
yaralar oluştururlar. Bu bölgelerde tüy dökülmeleri oluşur.<br />
<br />
Tüyün yeniden çıkmadığı veya tüy değişiminin gerçekleşmediği kuşlarda şişmanlık
ya da deri tümörleri varsa tiroit bezinin düzgün çalışmadığından şüphelenmek
gerekir<br />
<br />
<br />
Çevresel faktörlerde kuşun bulunduğu ortamdaki hava nemindeki düşüşlerde de
tüyün çıkma süresinde uzama ve tüy dökülmeleri görülebilir.<br />
<br />
Polifolikulitis adı verilen yaygın kıl folikülleri iltihaplarında da tüy
dökülmeleri oluşur ve yeni tüyün çıkma süresi başlarda uzar tedavi edilmediği
durumlarda tüysüzlük kalıcı olabilir.<br />
<br />
Kuşlarda görülen pek çok viral hastalıkta da geçici tüy dökülmeleri görülebilir.<br />
<br />
Kuşun kendi tüyünü yolması olgusuysa pek çok nedene bağlı olarak şekillenir ve
sistemik bir muayeneyi gerektirir.<br />
<br />
- Enfeksiyonlar <br />
- Metabolik hastalıklar <br />
- Zehirlenmeler<br />
- Tüy ve deri parazitleri <br />
- Kıl folikülü iltihapları <br />
- Hormonal sistem rahatsızlıkları <br />
- Tümörler <br />
- Üreme sistemi anormallikleri <br />
- Davranış bozuklukları v.b pek çok sebep sayılabilir. <br />
<br />
Erkek kuşlarda görülebilen bazı davranışlar; Dişi kuşlara hatta kendi
yavrularına karşı saldırganlık göstererek onlarda tüy dökülmelerine neden
olabilirler. Erkek kuşlar bazen yuva yapmak amacıyla kendi tüylerini
yolabilirler. Erişkin kuşlar daha genç kuşlarla bir araya konulduklarında da
erişkinlerde kendi tüylerini yolma davranışı görülebilir. Kafes boyunun yeterli
olamaması, kuşlara banyo yapma imkânının tanınmamasında da tüylerin yolunması
davranışı görülebilir. Psikolojik tüy yolma ise daha çok Amazon papağanı,
Afrika gri papağanı ve Macaw'da görülür. Uygulanan yanlış tedavi yöntemleri tüy
yolma alışkanlığının oluşmasının en büyük nedenidir. Çünkü tüy yolma uzun süren
hastalık ya da stres sonucu oluşur. Kuşlarda tüy yolma problemi ortaya çıkar
çıkmaz mutlaka veteriner hekime muayene ettirilip nedenler tespit edilmeli ve
gereken tedavi yöntemi titizlikle uygulanmalıdır.<br />
<br />
Kuşlar ilk olarak kanat ve kuyruk sonra sırt ve göğüs bölgesi tüylerini
yolarlar, baş ve boyun bölgesindeki tüyler sağlam kalır. Psikolojik tüy
yolmanın nedenleri alışkanlık, can sıkıntısı, korku, sinirlilik, yeni kafes
arkadaşı, yeni oyuncak, eve başka bir hayvanın alınması, kafes arkadaşının
olmayışı, kafes arkadaşının ölmesi ve diyet değişikliliği gibi sebepler
olabileceği gibi Hipotiroidizimde (tiroit yetmezliği) özellikle baş bölgesinde
kaşıntı ve kabuklanmanın bulunmadığı tüy dökülmesi de olabilir.<br />
<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Özet
olarak tüylerini yolmaya başlayan kuşlarda;</span></b><b><span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> <br />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">1.</span></b><b><span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Öncelikle bakım ve besleme şartları dikkatle incelenerek eksiklikler
giderilmeli,<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">2.</span></b><b><span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Son zamanlarda yapılan değişiklikler değerlendirilerek düzeltilmelidir. <br />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">3.</span></b><b><span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Klinik muayeneleri yapılarak organlardaki olası bozukluklar belirlenip
gerekli sağaltım başlatılmalıdır. <br />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">4.</span></b><b><span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Tüy yolma psikolojik nedenlerden ileri geliyorsa kuşun sosyal ihtiyaçları
dikkate alınarak çevre şartları ve iletişim şartlarında gerekli düzeltmeler
yapılmalıdır.<br />
<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Tüy
yolmanın sağaltımında yukarıda belirtilen amaçları karşılayabilmek için
yapılabilecek başlıca uygulamalar şunlar olabilir:</span></b><b><span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> <br />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">1.</span></b><b><span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Kuşa yağlı tohumların dışında farklı gıdalar, özellikle A vitamini ve
kalsiyum gereksinimlerini karşılayacak besin maddeleri verilir ve
vitamin-mineral karışımından oluşan katkı maddeleri kullanılır.<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">2.</span></b><b><span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Organ hastalığı tanısı veya şüphesi varsa gerekli ilaçlar verilir.<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">3.</span></b><b><span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Tüylerde ve deride doku bütünlüğü bozulmuşsa gerekli sağaltım başlatılır
ve kuşa yakalık takılarak kuşun ilave bozukluk oluşturmasına engel olunur.<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">4.</span></b><b><span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Kuşun günlük olarak banyo yapmasına olanak sağlanır veya bulunduğu ortam
nemlendirilir.<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">5.</span></b><b><span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Kafesin evdeki konumunda değişiklik yapılır.<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">6.</span></b><b><span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Kafes içine değişik oyuncaklar ve kuşun aktivitesini artıracak ve onu
oyalayacak gıdalar (mısır koçanı, havuç püskülü gibi) konur. Ayrıca daha geniş
bir kafes alınarak içindeki tünek sayısı ve çeşidi artırılır.<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">7.</span></b><b><span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Kuş zaman zaman kafes dışına çıkarılır ve onunla daha sık ilgilenilir.<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">8.</span></b><b><span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Kuşun günlük 10-12 saatlik uykusunu tam olarak alması sağlanır. Bu amaçla
kafes ışık ve sesten uzak tam sakin bir ortama taşınır.<br />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">9.</span></b><b><span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Kuş gün içinde yalnız bırakılmaz veya televizyon, radyo video gibi
cihazlar kullanılarak oyalanır.<br />
<br />
<br />
Teşhis ve Tedavi: Yukarıda bahsedildiği gibi tüy yolma ya da tüysüz kalmanın
nedenleri oldukça çoktur. Bazen çok uzun bir tedavi gerektirebilir ve sonucun
garantisi de olmayabilir. Tedavi ve teşhiste mutlaka kuşlardan anlayan bir
veterinere danışmanız gerekir. <br />
<br />
</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kaynaklar:</span></b><b><span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> www.veterinerx.com ve çeşitli yerli
yabancı kaynaklar </span></b><b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; line-height: 160%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<o:p><span style="font-family: Calibri;"> </span></o:p></div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com8tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-73429307242402752982013-03-31T13:02:00.000+03:002013-03-31T13:02:23.506+03:00Jakoların Beslenmesinde Probiyotik Kullanımı <br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">PROBİYOTİKLER</span></b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Evrim boyunca bakteri ve sıcakkanlı hayvanlar
karşılıklı birbirlerine yarar sağlamak için, birbirleriyle yakın işbirliği
içinde olmuşlardır. Deneme yanılma yoluyla bakteri nüfusu yayılarak hayvan
vücudunun yerlileri durumuna gelmiştir. Ev sahibi, karşılığını sindirim
sisteminde alır; başlıca beseleyicilerin yapımı, istenilmeyen bakterilere karşı
koruma, vücuttaki suyun kontrolü v.b. diğer metabolik avantajlara sahip olur.
Bakteri, karşılığında gelişimi için elverişli sıcaklığı ve vücut salgılarında
başlıca besleyici kaynakları alır. Bu ilişkinin doğası yüzünden bakteri nüfusu
ev sahibi için çok önemlidir.</span></b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Değişiklikler</span></b><b><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Bu karşılıklı ilişkinin her üyesi
diğeri tarafından etkilenir. Ev sahibinde kesin değişiklikler oluştuğunda,
değişiklik bağırsaklardaki bakteri nüfusuna yansır. Bakteriyal değişiklikler,
antibiyotik tedavisi, stres, beslenmedeki değişiklikler gibi faktörler sonucu
oluşur. Bakteri nüfüsundaki değişiklik hayvanın aktivitelerine de yansır;
yemeği sindirme yeteneğini azalır ve bağırsak hastalıklarından kendini koruması
güçleşir.<br />
Stresin, kalabalığın olmadığı, uygun diyete sahip beslenmenin yapıldığı,
ilaçların verilmediği, temiz bir çevrede bağırsak bakteri nüfusunun ideal
seviyesi temin edilebilir.</span></b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Probiyotik
Nedir?</span></b><b><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Stressiz,
sağlıklı hayvanın bağırsağında bulunan bakteri tedavide kullanılmak üzere
kültür edilebilir. Bu şekline probiyotikler denir. Probiyotik konsept, bu
bakterilerin hayvana yeniden verilmesini içerir. Birçok ülkedeki çalışmalar
gösteriyor ki bu bakterilerin kontrol altına alınmasına ve diğer zararlı
bakterileri kovmasına rağmen aslında onlar stres tarafından en çok zarar
görenlerdir. Birçok probiyotik ürünler, doğal yolla oluşmuş canlı Laktobacilli
ve Streptococcus (Enterococcus) içerir.</span></b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Dengeyi Onarma</span><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Bir kere canlı bakteri hayvan yerleştiğinde, yararlı
etkiler üretme potansiyeli vardır. Mesela normal bakteri seviyesi bozulduğunda
laboratuvarda hayvana yapılan günlük organizma dağıtımı engel teşkil eder.
Ancak ilaç şirketleri bunu da üstesinden gelmişlerdir. Japon ilaç üreticisi
Yakult, insan probiyotiği üretmektedir. Bu, süt bazlı içecek olarak
Avustralya’da da dağıtılmaktadır ve her hafta bir milyon şişe tüketilmektedir.
Ondört milyon şişe ise hergün Japonya’da tüketilmektedir. İlginç olarak
insanlarda araştırmalar göstermiştir ki, Yakult’u bireysel olarak kullanan
insanlarda bağırsak kanserine yakalanma riski düşmektedir. Çoğu zararlı
bakterinin ürettiği toksin ki bunlar karsinojeniktir ve kansere sebep olur, bu
riski de çok aşağılara çekmektedir.</span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yeni Çalışmalar</span><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Nisan 2003′de Tenerife’deki Loro
Parque’de yapılan yedinci Avrupa Kuş Veterinerleri Derneği konferansında,
cockatiel chicks’lerde (bir tür papağan) probiyotik kullanımına ilişkin ilginç
bir tez sunuldu. Tez, Louisiana State Üniversitesinde, Dr. Tom Tully başkanlığında
bir ekip tarafından yürütülen bir çalışmayı anlatıyordu. Cockatiel chicks’ler
12 günlük olduklarında anne-babalarından ayrılıyor ve elle beslenmeye
başlıyorlardı. Kuşlar pek çok gruba ayrılmıştı. Bazıları probiyotik desteği
almış, bazıları ise almamıştı. Kuşlar bu şekilde yetiştirilirken, kilo alma ve
hastalıklara karşı direnç gösterebilme becerileri de gözlemlenmişti.<br />
Sonuçlar, iyi bir beslenme programını takip eden sağlıklı kuşların kilo
almalarında hiçbir fark olmadığını gösterdi. Böylece çalışmayı yürüten ekip şu
sonuca vardı: “Uygun bir beslenme programını takip eden sağlıklı yavrularda
önemli bir ekstra faydası görülmemekle birlikte, hasta, stresli ya da
deneyimsiz kişilerce ve marjinal beslenme programları ile beslenen yavrularda,
kuşlara özgü bir günlük probiyotik ek besininin faydası olacaktır”.<br />
Yetiştirilme sırasında kuşlara kasıtlı olarak hastalığa neden olan bakteriler
verildi (Pseudomonas sp., E.coli). Bu bakterileri alan kuşlar arasında,
probiyotik ek besini alan grubun daha düşük bir positif patojen özellik
gösterdiği görüldü. Yapılan kan testlerinde hassaslaşmanın daha az olduğu (daha
düşük akyuvar sayımı), yapılan histopatolojide ise bağırsaklarda daha az
enfeksiyon olduğu tespit edildi.<br />
Ekim 2003′de Chicago’da yapılan AU toplantısında araştırma Star Labs tarafından
sunuldu. Missouri’de bulunan Star Labs, “PrimaLac” isimli bir probiyotik
preparatı imal etmekteydi. Bu ürünle iki büyük deney gerçekleştirildi. 20,000
Bob White quail chicks (bıldırcın) üzerinde yapılan ilk deneyde, probiyotik
alan kuşların gelişimlerinin, sindirimlerinin ve tüy kalitelerinin, probiyotik
almayan kuşlara göre daha iyi olduğu ve bu kuşların hayatta kalma şansının daha
yüksek olduğu görüldü. Bu kuşlar aynı zamanda daha iyi bir bağışıklık (antikor)
gösterdiler. İkinci deneyde yaklaşık 15,000 sülün kullanıldı ve probiyotik alan
ve almayan iki gruba ayrıldılar. Her iki gruba da kasıtlı olarak Salmonella
typhimurium (hastalık yaratan bir bakteri) ve (paramyxovirüsün neden olduğu)
Newcastle hastalığı verildi. Sonuç olarak probiyotik desteği almayan kuşlarda
ölüm oranı diğer gruba göre %25 daha fazla oldu.</span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Hareket Planı</span><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Probiyotikler nasıl etki ediyor? Rekabetçi inhibisyon
– Lactobacillus sp. gibi, bazı sağlıklı kuşların bağırsaklarında bulunan normal
bakteriler, olası patojenleri kontrol altında tutmaya yardımcı olan laktik
asit, hidrojen peroksit, antibiyotik ve diğer maddeler üretirler. Sağlıklı
kuşlarda, normal bakteriler tarafından üretilen laktik asit, mide ve bağırsak
içeriğinin pH’ını düşük yani asidik tutar. Bu normal bakterilerin strese bağlı
olarak kaybolması pH’da yükselmeye neden olur. Genel bir kural olarak,
patojenik bakterilerin çoğu asidik ortamda çoğalmazlar ve bu nedenle pH’daki
bir artış hastalık yaratan bakterilerin yayılmasına kolaylık sağlar. Pek çok
kuşbilimcinin de bildiği gibi, olası yayılmacı bakteriler arasında E-coli,
Pseudomonas, Candida (maya ya da pamukçuk) , Salmonella ve Yersinia
sayılabilir. Genellikle bu organizmalar fırsatçı şekilde hareket ederler,
kuşların stresli oldukları dönemlerde hastalık yaratmak için tetikte beklerler.
Bağırsaklarda asiditeyi düşürmelerinin yanı sıra, probiyotikler, bağırsak
hattını kaplayan ve tercihen bağırsak duvarındaki reseptör bölgelerde bulunan
koruyucu sümüksü tabakalar üreterek, E.coli gibi bakterileri uzak tutarlar.
Problemi, antibiyotik kullanımına gerek kalmadan yok etmek için doğal bir
yöntem sunarlar. Kuşları tedavi ederken bağırsaklarını, onları normal
aktiviteleri sırasında tekrar sağlıklarına kavuşturabilecek faydalı
bakterilerle donatıyoruz. İştahın uyarılması – Probiyotiklerin güçlü bir iştah
uyarıcı etkisi olduğu görülmektedir. Sindirim enzimleri ve B vitaminleri
üretirler. Bu etkiler kuşların beslenme rejimlerinden maksimum ölçüde
faydalanmalarını sağlar.<br />
Bağışıklık sisteminin uyarılması – Son çalışmalar probiyotiklerin genel
bağışıklık sistemini uyardığını göstermektedir. İlginçtir ki, insan probiyotik
preparatları özel bakteri enfeksiyonlarını hedefleyecek şekilde
geliştirilmektedir. İnsanlarda Bacillus cereus bakterisi gastroenterite neden olur.
Bu enfeksiyon ölümcül olmasa da, yıllık olarak pek çok işgünü kaybına neden
olmaktadır. Antibiyotik yerine, gelecekte hastalara enfeksiyonu kontrol eden
özel bir probiyotik “yoğurt” takviyesi verilebilir. İlgili şirketlere göre, şu
andaki teknoloji ile E-coli gibi daha zorlu ve gerinimi ve mütasyonu daha fazla
olan organizmalar yakalanabilecektir. Bu preparatlar elde edildikten sonra, yan
etkisi olan antibiyotikler ile tedavi edilebilen bu tür enfeksiyonlarda da
uygulanabilecek ve kuş bilimcilere faydalı olacaktır.</span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Probiyotiklerin Kullanımı</span></b><b><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Probiyotik preparatlar pek çok
yıldır mevcut olmasına rağmen, bunların kullanımı hakkında hala bazı
belirsizlikler vardır. Yeni ürünler çıktıkça, hatalı bilgilerin de yayılması
kolaylaşmaktadır. Durum tüm kuşların aynı hatta benzer bağırsak bakterilerine
sahip olmadığı gerçeği ile daha da karmaşıklaşmaktadır. Tavuk gibi, çekumu olan
kuşlarda, çok sayıda gram-negatif isimli bakteriler bulunur. Bunlar da diğer
türlerde hastalık yaratabilme kapasitesine sahiptirler.</span></b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><u><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Çekumu olmayan papağan gibi kuşlarda</span></u></b><b><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">, gram-negatif bakteriler çok düşük
sayıdadır. Bunlarda da normal olarak çok sayıda gram-pozitif bakteriler
bulunur. Lorikeet’lerde (avustralya kuşu) neredeyse hiç bakteri bulunmaz. Buna
karışık kanarya ve Avustralya ispinozu gibi passerinelerde kalıcı bir bağırsak
bakterisi popülasyonu yoktur. Dışkıdaki bakteriler sadece geçici olanlardır.<br />
Mucize bir tedavi olmamakla birlikte, probiyotiklerin bazı durumlarda kuşların
sağlığını korumak konusunda yardımcı oldukları söylenebilir.<br />
Peki kuşbilimciler probiyotikleri ne zaman kullanmalıdırlar?<br />
Her türlü stres durumundan sonra – Stres bağırsaktaki faydalı bakterileri yok
eder-. En faydalı bakteriler de ilk önce kaybedilenlerdir. Bu faydalı
bakteriler yok olduktan sonra, bakteri ya da mayaya neden olan hastalıkların
aşırı gelişimi için bir boşluk oluşmuş olur. Bu da ishal, iştah azalması ve
hastalığa dirençsizlik olarak kendini gösterir. Probiyotikler faydalı ve
faydasız bakterilerin dengesini de düzenleyebilirler. Stres durumundan sonra en
kısa zamanda ya da stres durumundan hemen önce verilmeleri iyi olacaktır.
Böylece, hastalık problemlerinin önüne geçilebilir.<br />
Üreme ve tüy dökme sırasında – En iyi şekilde bakılmalarına rağmen, üreme ve
tüy dökme sırasında kuşlar “halsizleşebilirler”. Probiyotik kullanımı
anne-babaları üreme sırasında güçlendiriken, yavruları da hastalıktan korur.<br />
Kuşların satın alınmasından ve nakliyelerinden sonra – Yakalama ve kafese
yerleştirme, özellikle doğuştan sinirli türlerde aşırı derecede zor olabilir.
İştah ve su tüketiminde azalma, fizyolojik strese de neden olabilir.<br />
Antibiyotik kullanımından sonra – Pek çok antibiyotikler, sadece hastalık
yaratan bakterileri değil, aynı zamanda bağırsaktaki faydalı bakterileri de
öldürürler. Antibiyotik tedavisi durduğunda, bağırsak bu bakterileri kuşların
kendi çevrelerinden tekrar toplayabilir. Probiyotikler kuşları bu sırada
hastalıktan korumaya yardımcı olur.<br />
Tüylenmeden sonra – Kuşlar, normal şekilde beslenene ve kuş evinde kendilerini
kabul ettirene kadar probiyotik desteği alıyorlarsa, annelerinden ayrıldıktan
sonra daha az hasta olacaklardır.</span></b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Probiyotik Kullanımı Üzerine Not</span></b><b><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Bazı şehirlerde, şehir içme suyuna
flüorit veya klorin katılması, probiyotik kullanımını kesintiye uğratabilir.
Kentlerde, işleme tesisleri, su dağıtım şebekesine yakın yerlere
yerleşmişlerdir. Avustralyalı yetkililere göre, flüorit ve klorin konsantrasyonları
pek çok su şebekesinde çok düşük seviyededir ve etkisizdir. Ancak bir işleme
tesisine yakın yerde kuş yetiştiren kişiler için sudaki konsantrasyon oranı,
probiyotik organizmaları öldürecek kadar yüksek olabilir. Ancak bu maddeler,
işlenmiş su 24 saat bekletildikten sonra buharlaşacak ve suda yok olacaktır.<br />
Kuşbilimciler için yapılacak en iyi şey, suya probiyotik koymadan ve
kullanmadan önce suyu, 24 saat bekletmeleridir. İstenen miktarda suyu kovalara
koyup beklettikten sonra kullanmak en iyisi olacaktır. Başka bir yöntem de,
yağmur suyu ya da damıtılmış su kullanmaktır. Pek çok suda çözünen probiyotik
preparatları da yeme katılabilir. Bazı preparatlarda bu yöntem daha hızlı ve
daha etkin şekilde, probiyotiklerin sindirim sistemine ulaşmasını sağlar.</span></b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Alıntı Yapılan Kaynak:
http://www.auspigeonco.com.au/Articles/UseofProbiotics_bird.html</span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-32817389792755596252013-03-29T15:52:00.000+02:002013-03-31T13:01:32.573+03:00Papağanlarda Vitamin Eksikliği Ve Belirtileri<strong><em><span style="color: red;"></span></em></strong><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: blue;">PAPAĞANLARDA VİTAMİN EKSİKLİĞİ VE BELİRTİLERİ<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;"><span style="color: red;">A Vitamini
Eksikliği:</span> </span></i></strong><br />
<strong><em><span style="color: #333333;"></span></em></strong><br />
<strong><i><span style="color: #333333;"> Vitamin A eksikliği çeken kuşlar solunum sistemi hastalıklarına
karşı korumasızdır. </span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Büyük
papağanlar ( özellikle gri papağanlar) bu vitaminin eksikliğinden dolayı
aspergillosis hastalığından( bir tür solunum yolu enfeksiyonu) acı çeker.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Hasta
kuşların tüy renkleri matlaşır, gaga ve ayak yapıları bozulur. </span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Bazı
papağanlar hyperkeratosis hastalığının ( epidermisin aşırı bölünmesi yüzünden
derinin kalınlaşması) belasına kapılırlar. </span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Bu hastalık
onlarda cerenin aşırı kalınlaşması haliyle ortaya çıkar. Bu yüzden,kronik </span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">A vitamini
eksikliği alt gaga etrafındaki deride şişkinliklere neden olabilir; çünkü
vücudun bu kısmındaki tükürük bezleri şişmiştir.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Boğaz
mukozası sıklıkla sarımsı-beyazımsı bir renkle kaplanmıştır ,kuş konjunktivit
ve göz kapağı şişmesi gibi göz rahatsızlıkları geçirir.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Eğer bir
kuşta A vitamini eksikliği olduğundan kuşku duyuluyorsa erken davranılmalıdır.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Örneğin
hastalığın başlangıç safhalarında salya bezlerinin şişkinliği vitamin
enjeksiyonları ile tedavi edilebilir.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Sonraki
zamanlarda bu şişkinlikleri vitaminlerin yardımıyla tedavi etmek olanaksızdır ,
salgı bezlerinin veteriner tarafından kesilip çıkarılması gerekir.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<strong><i><span style="color: #333333;"><span style="color: red;"> </span></span></i></strong><br />
<strong><i><span style="color: #333333;"><span style="color: red;"> B Vitamini
Eksikliği:</span> </span></i></strong><br />
<strong><em><span style="color: #333333;"></span></em></strong><br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;"> Kuşta B vitamini eksikliği var ise rahatsızlığın sonucu olarak kuşun
bacakları felç olur.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Sarsılmalarda
da olduğu gibi bu durum aniden oluşur ve kuş çok korkar.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Bir çok kuş
felç sebebiyle ince dallara tüneyemez.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Pek çok kuş
çarpık bacakları yüzünden tüneklere konamaz. </span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Yere düşerler
ve topallayarak yürürler<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>.Kuş
veterinerleri kuşun içme suyuna eklenebilecek sıvılar verirler.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Bu besin
ilaveleri bir B vitamini bileşiği içerir. Buna ek olarak kuşlara B vitamini
enjekte etmek çoğu zaman fayda sağlar.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Lütfen B
vitamini eksikliği bulunan kuşu kendiniz tedavi etmeye çalışmayın , her zaman
doğru tedaviyi seçmek için kuşlarla ilgilenen bir veterinerle görüşün.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;"><span style="color: red;">D Vitamini
Eksikliği:</span></span></i></strong><br />
<strong><em><span style="color: red;"></span></em></strong><br />
<strong><em><span style="color: red;"></span></em></strong><br />
<strong><i><span style="color: #333333;"> Bir kuşun vücudunda D vitamini , minerallerle ilgili metabolik
işlemler için çok önemlidir.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Kalsiyumun
ve besindeki fosforun ince bağırsaktan geçerken emilimine yardımcı olur.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Bununla
birlikte D vitamini ,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>iskeletin mineral
tuzları depolamasından sorumludur.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Eğer D
vitamini eksikliği oluşursa organizma kalsiyum eksikliğinden dolayı sağlam
kemik oluşturamaz.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Bu yüzden
kemikler çok yumuşar ve bükülürler.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Genç
kuşlarda bu durum oluştuğunda bu rachitis (raşitizim) , daha yaşlı kuşlarda ise
“adult rickets”(ergen raşitizmi) dir.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Bunların her
ikisinde de belirtiler oldukça benzerdir. Kemikler yeterince mineral tuz
içermediklerinden çok yumuşarlar ve bunun sonucunda iskelette (bacaklar,omur)
deformasyonlar oluşur.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Radyograf
yardımıyla bir veteriner kuşun iskelet durumuyla ilgili daha fazla şey
belirleyebilir.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Böylece
kuşun D vitamini eksikliği yaşayıp yaşamadığı belli olur.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Kuşa sağlıklı
besin vererek optimal vitamin ve mineral desteği sağlamak çok önemlidir.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Buna ek
olarak birçok durumda hasta kuşu güneş ışığına çıkarmak ya da UV
lambasının(örneğin Arcadia Bird Lamp) ışınlarını vücuduna almasını sağlamak
faydalıdır.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Ultraviyole ışınlar,
kuşun derisinin D3. vitamini üretebilmesi için gerekli ve bu yüzden önemlidir.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;"><span style="color: red;">E Vitamini
Eksikliği:</span></span></i></strong><br />
<br />
<strong><i><span style="color: #333333;"></span></i></strong><br />
<strong><i><span style="color: #333333;"> Özellikle beyaz Avusturya papağanları E vitamini eksikliğine karşı
hassastırlar. Muhabbet kuşları bu duruma daha az eğilimli görülebilirler ancak
muhabbet kuşlarında da bazı zamanlarda bu rahatsızlık oluşabilir.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Eğer bir
kuşta E vitamini eksikliği varsa, kuş yürümeye çalışırken titremeye ve
yalpalamaya başlar.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Kramplar ve
zorunlu dairesel hareket E vitamini eksikiğinin belirtileri olabilir.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Bir çok kuşun
görme kabiliyeti azalır, bazı ilerlemiş durumlarda kuş tamamen kör olabilir.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Dikkat! Eğer
E vitamini eksikliği bir kez oluşursa kuş iyileştirilemez.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">E vitamini
enjeksiyonları bile kuşu iyileştirmez; sadece acıyı dindirebilir.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">Bu yüzden
iyi dengelenmiş bir beslenme sağlamak zorundayız</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><i><span style="color: #333333;">E vitamini
eksikliğini önlemek çok önemlidir.</span></i></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<o:p> </o:p></div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com37tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-44057636547871408262013-03-28T21:15:00.000+02:002013-03-28T21:15:46.825+02:00Bir Papağanın Ağzından<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 13pt;">
<b><span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">BİR
PAPAĞANIN AĞZINDAN :</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Ben hayvanların en zekilerinden papağan.
Size biraz kendimden bahsedeceğim. Biz papağanlar 350 ye yakın türümüzle
dünyadaki en kalabalık kuş ailelerinden biriyiz. İnsan konuşmalarını taklit
edebiliriz. Kimilerimiz kendi cümlelerini bile kurabilir. Ömrümüz de çok
uzundur. 70 yıl yaşayabiliriz. Uzun yıllar yaşayıp, insanlarla da iletişim
kurabildiğimiz için çok sadık dost olarak biliniriz.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Genellikle tropikal bölgelerde yaşarız.
Doğal alanlarımız yağmur ormanlarıdır. Ama bazı türlerimiz dünyanın her yerinde
kafeste de yaşayabilir. Bizi tanımak kolaydır. Canlı parlak tüylerimiz ve
kıvrık gagalarımızla kolayca farkediliriz. Kafalarımız büyük, boyunlarımız
kısadır ve rengarenk türlerimiz vardır.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Türlerimiz</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"> Biz papağanlar üç gruba ayrılırız:
Fırça uçlu dilleriyle polen ve meyvelerin özsularıyla beslenen loriketler;
başlarının üzerinde dikilebilen tepeliği, kısa ve tombul dili olan kakadular;
kaşık uçlu, etli dile sahip parakitler. En küçüğümüz 8 cm büyüklüğündeki pigme
papağan, en büyüğümüz ise 1 metre büyüklüğe ulaşan Hyacinth Makav türü
papağandır. Genellikle erkek olanlarımız, dişi olanlarımızdan büyüktür.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Nasıl Konuşuruz?</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"> Bizi diğer kuşlardan ayıran en büyük
özelliğimiz insan konuşmalarını taklit edebilme yeteneğimizdir. En konuşkanlarımız
jako papağanlardır. Erkeklerimiz de genelde dişilerimizden daha iyi konuşur.
Nasıl konuşabildiğimize gelince; en önemlisi kuvvetli hafızamızdır. İnsanlar
bizleri kafeste beslemeyi sever. Biz de duyduğumuz insan seslerini anlamını
bilmesek de taklit ederiz.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Afrika gri papağan olarak da bilinen
jako türü papağanlar en zekilerimiz olarak bilinir. 1000 kelimeye ulaşan
hafızaları onları en ilgi çekici papağan türü haline getirmiştir. Konuşan jako
türü papağanların en ünlülerinden N?kisi adlı papağanın hafızası 700 kelimeye
ulaşır. Bilinen en akıllı papağan ise yakın zamanda aramızdan ayrılan Alex?tir.
Alex, söylediği kelimelerin anlamlarını da büyük oranda bilen, 6?ya kadar
sayabilen, üstelik anlamlı cümleler de kurabilen bir papağandı.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Nasıl Davranırız?</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"> Kanatlarımız diğer kuş türlerine göre
kısa olsa da Yeni Zelanda papağanı hariç hepimiz iyi uçarız. Genelde çift veya
grup halinde salınırız gökyüzünde. Kakadu türü papağan dostlarımız binlerce
papağandan oluşan sürüler halinde seyahat ederler. Beslenirken ve dinlenirken
çok sakinizdir. Genellikle göçebe değilizdir. Fakat kurak bölgelerde yaşayan
bazı türlerimiz yağmurları izleyerek kısa mesafelere göç ederler.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Ayrıca iyi tırmanıcı kuşlarız. Kısa
ayaklarımızda iki önde, iki arkada dört parmağımız vardır. Öndeki
parmaklarımızın dipleri kısa bir zarla birbirine bağlıdır. Tırmanırken
gagalarımızı üçüncü bir ayak gibi kullanabiliriz. Bu sayede en iyi tırmanıcı
kuşlar olarak kabul ediliriz. Doğal renkleri yeşil olan muhabbet kuşları da
papağan ailesindendir.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Nasıl Besleniriz?</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"> Tomurcuk, çiçek, meyve ve tohumlarla
besleniriz. Etle beslenen birkaç papağan türü de vardır. Ayaklarımızı bir el
gibi rahatça kullanabilmemiz sayesinde meyve ve tanelerden meydana gelen
besinleri ayaklarımızla kavrayarak gagamıza götürürüz.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Gagamız çok kuvvetlidir. En çetin cevizi
bile bir darbede kırabiliriz. Kalın ve kıvrık üst gagamız hareketlidir, alt
gagamızı ise yiyecekleri kırarken tabla görevi görür. Dilimiz kalın ve etlidir.
Dokunma organı olarak da dilimizi kullanırız.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: red; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="font-family: Calibri;">Yuvamız ve Ailemiz</span></span></b><span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"> Doğal ortamımız olan tropikal
ormanlarda ağaç tepelerinde yaşarız. Yuvalarımızı genellikle ağaç kovuklarına,
kaya yarıklarına yaparız. Eşlerimize bağlıyızdır. İri yapıda olanlarımız yılda
2-3 kere yumurta yaparlar. Küçüklerimiz ise daha çok sayıda yumurta
yapabilirler. <br />
Yaşam alanı olarak dağlık alanları, deniz kenarlarını tercih eden ve yerde
yaşamaya uyum sağlamış türlerimiz de vardır.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Yeni Zelanda da yaşayan kakapo ve
Avustralya da yaşayan yer papağanıyla gece papağanı yerde yaşayabilir. Ayrıca
kimi papağan dostlarımız evlerde insanlar tarafından kafeste de beslenmektedir.
Kafeste yaşadığımızda ömrümüz 30-40 yıla düşer. Yalnızlık çeken denizcilere
ideal arkadaş olarak biliniriz.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">papağanlar sitesinden alıntıdır.<o:p></o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<o:p><span style="font-family: Calibri;"> </span></o:p></div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-63289441135111811552013-03-21T22:02:00.003+02:002013-03-21T22:02:47.495+02:00Kuşlarda Kanama Durumunda İlkyardım<blockquote class="tr_bq">
<br />
<h3 class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin: 12pt 0cm;">
<span style="color: blue;">Kuşunuzun Herhangi Bir
Nedenle Gagası ya da Tırnağı Kırıldı ve Kanıyorsa<o:p></o:p></span></h3>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin: 12pt 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Öncelikle soğuk kanlı olmaya çalışın. Mısır
unu ya da Beyaz unu bir pamukla veya parmakla kanayan yere bastırıp tampon
yapın. Eğer bu <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>yeterli olmazsa ya da un
bulma imkanınız yok ise katı sabunu kanayan yere bastırıp tampon yapın . Gaga
ve tırnak bölgeleri kuşlara ağrı ve sızı verir streslerini azaltmak ve
sakinleşmeleri için <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>papatya çayı verip
rahatlamasını sağlayın.<o:p></o:p></span></div>
<h3>
</h3>
<h3 class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin: 12pt 0cm;">
<span style="color: blue;">Kanat Tüylerinde Yanlış
Kesilmelerden Dolayı Kanama<o:p></o:p></span></h3>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin: 12pt 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Mısır unu ilk tercih.
Ellerinizin temiz olduğundan emin olun sonra tüy tüplerininin köküne tampon yapıp
kanamayı durdurmaya çalışın. Kanama durduktan sonra kuşunuzu dinlendirin. Eğer
kanama halen devam ediyor ise kuşunuzun acilen veterinere götürülmesi gerekir .Bu
tip vakalarda genellikle tüyün cımbız ile çekilmesine karar verilir. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin: 12pt 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bunun dışında kuşunuza
mutlaka sıcak bir ortam sağlamak, vitamin takviyesi yapmak rahatlatıcı doğal
çaylar içirmek gerekir. Bilinmelidir ki kan kaybeden kuşların vücut ısısı
düşer. Panik olmayın rahat olun ki kuşunuz sizden olumlu elektrik alsın kendisini
zamanla toparlayacaktır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin: 12pt 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: red;">DİKKAT !!!! DİKKAT!!!!
DİKKAT!!!! KANAMALARI DURDURMAK İÇİN KAN TAŞI vb<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>KULLANMAYIN. KAN ZEHİLENMELERİNE YOL
AÇABİLİR.<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<h3 class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin: 12pt 0cm;">
<span style="color: blue;">Deride Bulunan
Kesikler ve Yaralanmalar<o:p></o:p></span></h3>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin: 12pt 0cm;">
<span style="color: #333333; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Derideki bölgeye un v.b
maddeler sürülmez. Kanayan bölge nazikçe %3 lük hidrojen peroksit (oksijenli
su) ile temizlenir ve 3-5 dakika boyunca yumuşak basınç uygulanır. Eğer
yırtılma, 5 mm den küçükse, yara, iyileşene kadar hidrojen peroksitle günde iki
kez temizlenir. Eğer yırtılma 5 mm den daha büyükse, yaranın ,veteriner tarafından
dikilmesi gerekebilir. Asla ilk yardım merhemlerini veteriner hekim kontrolü
olmadan kuşun herhangi bir yerine sürmeyiniz <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin: 12pt 0cm;">
<b><i><span style="color: #333333; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></i></b></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin: 12pt 0cm 10pt;">
<b><i><span style="color: #333333; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">KAYNAK: </span></i></b><a href="http://www.facebook.com/l.php?u=http%3A%2F%2Fwww.nlpr.org.uk%2Feducation%2Ffirstaid&h=BAQEE-i0f&s=1" target="_blank"><b><i><span style="color: #3b5998; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; text-decoration: none; text-underline: none;">http://www.nlpr.org.uk/education/firstaid</span></i></b></a><span style="color: #333333; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<o:p><span style="font-family: Calibri;"> </span></o:p></div>
</blockquote>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-6536361496380511642013-03-19T17:49:00.000+02:002013-03-19T19:14:39.198+02:00Papağan Besleyenlere Beslemeyi Düşünenlere<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: blue; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">PAPAĞAN BESLEYENLERE BESLEMEYİ DÜŞÜNENLERE</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><i><span lang="EN" style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ansi-language: EN; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="font-family: Calibri;">"Yaşam hakkı
kutsaldır" diyerek başlamak istiyorum bu yazıya... Binlerce kilometre
uzaklıktan gelen; aslında zorla getirdiğimiz, küçücük canlarıyla tırların
altındaki kasalarda ölüme karşı koymaya çalışan kaçak yolcular var aramızda;
papağanlarımız…</span></span></i></b><b><span lang="EN" style="color: #222222; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> </span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><o:p></o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span lang="EN" style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ansi-language: EN; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Şanslı olanlar
grubundan mıdır kalan sağlar; yoksa asıl şanssız olanlardan mı;
tartışabiliriz…Ölüm veya esaret, ne acı ki onlara sadece bu iki seçeneği
sunabiliyoruz hayatlarına zorla müdahale ettiğimiz andan itibaren; onları o
cıvıl cıvıl ormanlarının seslerinden, renklerinden bencilce mahrum ederken...
Belki bazılarımız bilir; bazı papağan türleri tek eşlidir, yani aileleri onlar
için de önemlidir.. Sadece insanlar mıdır sevdiklerinden uzakta ayrılık acısı
çeken; özlemi bilen, ya da eşini bekleyen? Koca koca eldivenler önce
sevdiklerinden ayırır küçücük bedenlerini, sonra da kanatarak şuursuzca kesilen
kanatlarından… Açlık, susuzluk, gözlerine giren tırnaklar, parmakları kopan
ayaklar derken yol sonunda ayıklanırlar tek tek ölmüş tanıdıklarından, belki
eşlerinden, belki çocuklarından.. Karanlıklar, yalnızlıklar, korkular, acılar
almıştır o cıvıl cıvıl ormanlarının yerini…Sonrası uzun geceler; uzun
sabahlardır her birinin; beni ne zaman öldürecekler diye bekledikleri…</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span lang="EN" style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ansi-language: EN; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="font-family: Calibri;">Özgürce uçtuğu
dağları, tırmandığı palmiyeleri, banyo yaptığı nehirleri, ısındığı güneşi
olmuştur kafesinin demir parmaklıkları… Şimdilik tek barınağı, dostu olan
küçücük kafesinde bile huzur vermezler ki; sürekli tepesine dikilen, bulunduğu
ortama ait olmadığını hatırlatan, meraklı, bencil bakışlar… Nerede o rengarenk,
lezzetli, taze meyveler, tohumlar, şırıl şırıl akan sular??? 3- 5 gün aç kalıp
düşünecek bolca geniş vakitleri olunca, karar verirler en sonunda yem
kaplarından bir iki çekirdeğin tadına bakmaya; "galiba teknoloji çok
ileride burada, tüm o lezzetli yemişleri kapsülleyip bu boş bayatmış gibi kokan
çekirdek kabuklarında saklıyor olmalılar" diye.. Halbuki bilmezler ki;
ömürleri boyunca önlerine konacak sabit menüleridir artık, çekirdek yanında
bulanık suları.. Zaten ömürlerinin ancak dörtte birini yaşayabilirler bu kadar
sağlıksız bir hayatla… Ve aslında onlar hakkında yazılabilecek her şey artık
burada mutsuz bir son ile biter…</span></span></b><b><span lang="EN" style="color: #222222; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> </span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><o:p></o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span lang="EN" style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ansi-language: EN; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">HaYıRrR… Asıl her
şey şimdi başlıyor!! ::)</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span lang="EN" style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ansi-language: EN; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="font-family: Calibri;">Dostluklar, aflar,
telafiler, mutluluklar ve sağlıklı, uzuuun, kocaman bir ömür papağanlarımızla…
Kusura bakmazsınız umarım, uzunca bir giriş oldu; ama belki biraz olsun küçük
dostlarımıza olan sabırsızlığımızı, bencilliğimizi hafifletmiştir onlara
papağan gözüyle şöyle bir bakmak… Kim garantisini vermiş ki dünyada yalnızca
iyi şeyler olur diye? Belki sadece üzülmeye geldik, arada bir küçük mutluluklar
serpiştirilen dünyamıza… Yani nasıl diyeyim, bence hayat; geniş zamanlı bir
üzülmek fiilidir; ara sıra mutluluk zarfları kullanılan… Kahretmeye, üzülmeye
harcadığımız vakit iyice yiyor şu kısacık hayatlarımıza serpiştirilen o
mutlulukların hakkını… Kim geriye dönüp bakınca her gününü iyi ve mutlu
hatırlıyor? Papağanlarımız da kötü günler yaşadı diye; hepten yaşamayı
bırakmıyor ki.. Aksine sıkıca tutunuyorlar hala küçücük ayaklarıyla
tüneklerine, hala güneşin doğuşuna heyecanlanıp, ikram edilen bir meyvenin tadını
çıkara çıkara yiyebiliyorlar…</span></span></b><b><span lang="EN" style="color: #222222; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> </span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><o:p></o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><br /><span style="font-family: Calibri;">
</span></span></b><span style="font-family: Calibri;"><b><span lang="EN" style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ansi-language: EN; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Bilinçliymişiz… Bizi hayvandan bu özelliğimiz ayırıyormuş; o yüzden zevk
için, spor için, lüks için, şov için cana kıyabiliyoruz galiba.. Oysa ki; o
“bilinçsiz” hayvanlar bir tek canları tehlikeye düşünce kıyıyorlar cana.. Ya
açlık sınırında karnını doyurup hayatını sürdürmek için; ya da nefs- i
müdafaada… Tabii ki genellemeler doğrularımız olmamalı; şahsen ben de yürekten
inanıyorum; insan var hayvandan aşağı; insan var melekten üstün… Eğer
araştırmaya ve okumaya vakit ayırabiliyorsanız küçük dostlarımız hakkında biz
de bir şeyler öğrenelim; paylaşalım diye, maddi çıkarlardan uzak onları
karşılıksız seviyorsanız, can kime ait olursa olsun duyarlıysanız yaşam
hakkının kutsallığına; HOŞGELDİNİZ ARAMIZA… Amacımız bildiklerimizi anlatmak,
bilmediklerimizi dinlemek, öğrenmek istediklerinizi araştırmak, ve tabii en
güzeli de kaçak yolcularımız olan papağanlarımıza onca kötü günlerinden sonra
artık sağlıklı, huzurlu ve mutlu; sıcak bir yuva kurmak hep beraber…</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span lang="EN" style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ansi-language: EN; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="font-family: Calibri;">Evlerimiz Amazonlar
kadar büyük olmasa da, Peru’nun yağmur ormanları kadar zengin olmasa da (
onların para birimi; yani zenginlik anlayışları meyve, sebze, tohumlardır o
bakımdan :D); her ne kadar ”Aaaa!!! Türkiye diye bir ülke varmış, haydi
dağılıyoruz artık, bir kısmımız mümkünse yolda ölsün, buraları bırakıp, orada
apartman dairesinde bir kafese tıkılmak için göç edelim” demeseler de;
kalbimizin büyüklüğü, ilgimizin çokluğu, sabrımızın ve hoşgörümüzün sonsuzluğu
ile koruyalım, sevelim, hiç ama hiç bırakmayalım onları; VAR MISINIZ??</span></span></b><b><span lang="EN" style="color: #222222; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> </span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><o:p></o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span lang="EN" style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ansi-language: EN; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="font-family: Calibri;">Peki nasıl
başlayacağız, nereden??… Ya da başladık bile mi onları beslemeye? Şunu da
belirteyim hemen; yazılarımızı sadece hayvan besleyenler için hazırlamıyoruz
sevgili arkadaşlar; bilakis beslemeyenler, beslemeyi düşünenler ve
düşünmeyenler için de emeğimiz.. Sokaktaki aç serçelere kafa çevirenlere; bir
susam tanesini, ekmek kırıntısını en az bizim kadar yaşam hakkı olan bu
küçüklere çok görenlere; balkonunu pisletiyor diye güvercin yuvalarını
bozanlara kadar erişebilirsek hele; ne mutlu bize… Bilinçlenmek sadece cep
telefonu, bilgisayar kullanmayı öğrenmekle; yani kısacası teknoloji
tüketiciliği ile olmuyor.. Okumak, araştırmak, bizi ilgilendiren,
ilgilendirmeyen, hatta rahatsız eden her konu hakkında söyleyecek bir sözümüz
olmalı; eğer ki bilinçli olduğumuza inanan insanlardansak… Üniversiteler
diploma veriyor, adımızın önüne eklenecek etiketler veriyor; ya peki ruhumuzu,
düşüncelerimizi, duygularımızı kim eğitip, kim ödüllendirecek?? Tabii ki sadece
kendimiz… Araştırarak, öğrenerek, çıkarsızca yaşayarak, EN ÖNEMLİSİ SEVEREK
EĞİTEBİLİRİZ ANCAK RUHUMUZU, DÜŞÜNCELERİMİZİ, DUYGULARIMIZI…</span></span></b><b><span lang="EN" style="color: #222222; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> </span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><o:p></o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><br /><span style="font-family: Calibri;">
</span></span></b><span style="font-family: Calibri;"><b><span lang="EN" style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ansi-language: EN; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Sevmeye en çıkarsızından başlasak.. Hani dipsiz bir kuyuya taş atar gibi,
atsak emeklerimizi, sevgimizi, vaktimizi? Ve hiç beklemesek attıklarımızın bize
geri sekmesini… O kalpler öyle genişler ki işte… Karşılıksız sevmeyi öğrenenler
en güzel eğitenlerdir kendilerini.. Çünkü artık yaşam tarzları olur bu, birine
el uzatırken bakmazlar o bana ne uzatacak diye… Birine iyilik yaparken
takmazlar zamanında o bana kötülük yapmıştı ama!!, diye… Bu yüzden anlamam niye
batar bazılarına hayvan sevenler.. Bırakın büyüsün kalplerimiz, korkmayın bu
kadar paylaşmaktan… Sanıyor musunuz ki küçücük cana kıyamayanlar, hayvan
sevenler; insanlığın sorunlarına duyarsız kalabilirler?? Biz; köpeklerini,
kedilerini aksesuar veya mal gibi gören, tıraşlarını yaptırıp; pahalı mamalarla
besleyince onları sevdiğini sanan, bir yandan da kürklerini omuzlarından eksik
etmeyen grubu takdir etmiyoruz, hayvan sevenlerden saymıyoruz efendim…</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><br /><span style="font-family: Calibri;">
</span></span></b><span style="font-family: Calibri;"><b><span lang="EN" style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ansi-language: EN; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Kalplerimizi severek büyültelim; kocaman yapalım, içinde annemize,
babamıza, patronumuza, eşimize, çocuklarımıza, inançlarımıza, dostlarımıza,
arkadaşlarımıza, köşedeki yaşlı amcaya, tanımadığımız komşumuza, balkonumuza
sığınan serçeye de yer olsun… İnanın tükenmez, daha çok çoğalır o zaman
mutluluklar… Unutmayalım ki asla; üzüldükçe, strese girdikçe büzülür, katılaşır
kalbimiz; ama sevdikçe, sevildikçe büyür kalbimizle mutluluklarımız…</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><br /><span style="font-family: Calibri;">
</span></span></b><span style="font-family: Calibri;"><b><span lang="EN" style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ansi-language: EN; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Niye bu kadar çok vurguladım bu sevgiyi?Çünkü işe öncelikle ve sadece
sevmekle başlayacağız işte!!!!!.. Papağanlar öyle yemle, suyla, bakımla
beslenmez; sevgiyle beslenir.. İletişime son derece açık, sosyal hayvanlardır..
Hoyratça oradan oraya sürüklenmiş hayatları ile aralarındaki tek bağ biz
oluyoruz; onları aldığımızda, o bağı ne kadar güçlü tutarsak, o kadar mutlu
olacaklardır yeni hayatlarında.. Papağan konuşsun, bizi eğlendirsin, omzumuza
çıksın, omzumuzdan insin, parmağımıza gelsin, parmağımızdan gitsin, şimdi
kendini kaşıtsın, sıkıldık artık kaşıtmasın diyenler mi var aramızda?? OLDUU,
bir de kahve yapıp, camları silsinler mi????? “Sevilmek istiyorsan; önce
sevmeyi bileceksin” demiş Nietzsche… Sevilmek, bir de her şeyden önce; biraz
sabır işidir… İnsanlar üç kuruşlarını çalanlara bile güvenmezlerken bir daha,
biz onların ailesini, yaşamlarını ellerinden almışız; biraz da olsa hakları yok
mu onlara yaklaştığınızda korkuyla hırlamaya…</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><br /><span style="font-family: Calibri;">
</span></span></b><span style="font-family: Calibri;"><b><span lang="EN" style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ansi-language: EN; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Öncelikle kabul edelim, bu karşılaşmada bir sıfır onlar önde… Beraberliği
yakalamak için biz emek harcamalıyız artık!!! Aslında çok da gururlu olmazlar,
öyle gözükseler de… Ad vermeyeceğim, rencide etmeyeceğim buradan; ama aramızda
ne menfaatçi papağanlar var bir bilseniz… Meyvelerin başladığı yerde can ciğer
dostunuz, bittiği anda da tekrar düşmanınız olur bu menfaatçi profil… İkram
edilen meyvelere hiiç dayanamazlar aslında, mağrur ve aç olmaktansa, yüz göz
olunmuş bir tokluğu tercih edeceklerdir eninde sonunda… Hele ki şapur şupur
sesler çıkararak karşılarında önce siz tadına bakıp, reklamını yaparsanız
ikramlarınızın… Bunlar küçük rüşvetlerdir güvenlerini kazanmak için.. Asıl
kozunuz kafa masajıdır!!! Hiçbir papağan tanımadım ki bu piyasada; kafa
masajına, ense kaşıtmaya hayır diyebilsin, karşı koyabilsin!!! Ama tabii bu
eğitimin ikinci kısmındadır, yani derslerimizin müfredatını üçe bölersek;
ilkokulda güveni, öğretmenlerinin kendisini yemeyeceğini, onları sevmeyi,
saymayı, basit el egzersizleri ile insanlardan korkmamayı; ortaokulda artık
bize alışmazsan; kafanı kaşıtamazsın kanununu, yani tıpkı dersini çalışmazsan 5
i alamazsın gibi sığ zihniyetli öğretici bir tehdidi :P , lisede de alanda
uzmanlaşmayı öğreteceğiz.. VE TABİ BİR DE DERSENİZ Kİ YABANCI DİLİ OLSUN;
KONUŞMAYI DA ÖĞRETEBİLİRSİNİZ İLKOKULDAN İTİBAREN.. Takdir edersiniz ki
kolejler bile sırf yabancı dil veriyorlar diye milyarlarca para istiyor
velilerden.. Papağanlar için de durum değişmiyor maalesef, bunun için fazla
mesai yapmalı, sıkılsanız da, diliniz artık dönmese de, hatta dilinizde
kıllanmalar başlasa da; mecbursunuz! Henüz papağan koleji olmadığına göre memlekette,
milyarlarca para dökülen kolejler gibi, sorumluluğunuz büyük… Her an onunla
konuşmalı, üst satırlarda belirtildiği gibi dilde kıl bitene kadar
bıkmamalısınız… Yabancı dil de gerçi bir yetenek işidir; ama en azından onca
yüklü eğitimin ardından, eh işte birkaç bir şey kapan, turistlere merhaba
deyip, adını sormayı başaran yetenek yoksunu kolej mezunları da vardır hani…
Bazıları da, ilkokul mezunu bile olsa, hırsla, azimle; Rusça, Almanca,
İngilizce üç dilde konuşmayı öğrenen turizm sektörümüzdeki garsonlarımız,
cankurtaranlarımız gibi çok yetenekli de çıkabilirler… Ama yine de hiç
konuşamayanları da hor görmeyelim, biz de yeteneklerimize, eksiklerimize,
kendimiz ile ilgili beğenmediğimiz birçok şeye kendi elimizde olmadan sahip
olmuyor muyuz? Hem belki hiç konuşmayan bir papağan, çok candan bir dost olur;
ya da şakır şakır konuşan bir papağan da elini dahi sürdürmez kendisine,
ısırmaya meyillidir. Adını ısrarla vermek istemediğim bir diğer papağan ise,
onu tanıyan ve yazıyı baştan takip edenler aşinadır kendisine, şu menfaatçi
arkadaş, hem kel; hem fodul pişkinliğinde, kart horoz gibi öter, akbaba gibi
tüner, bir de üstüne hiç kimseyle muhatap olmaz.. Ama böyle talihsiz bir
örnekle karşılaşmak 70 milyonda bir gibi bir olasılık taşır, aramızda da o olasılığa
denk gelenimiz var işte, ne yaparsınız…</span></b><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span lang="EN" style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ansi-language: EN; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">R. B. /2006 </span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span lang="EN" style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ansi-language: EN; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">papağanlar hakkında
bir dergi için yazdığım bir yazıydı bu.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: #222222; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><a href="http://pet-magazin.blogspot.com/"><span lang="EN" style="color: blue; mso-ansi-language: EN; text-decoration: none; text-underline: none;"><span style="font-family: Calibri;">pet magazinblogspot com</span></span></a></span></b><span style="font-family: Calibri;"><b><span lang="EN" style="color: #222222; mso-ansi-language: EN; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"> sitesinden alıntıdır.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<o:p><span style="font-family: Calibri;"> </span></o:p></div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com26tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-57494307679535969002013-03-18T23:35:00.000+02:002013-03-18T23:35:49.901+02:00Jakolarda Beslenme (3. Bölüm)<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">PAPAĞAN YAVRULARININ
BESLENMESİ</span><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> <br />
Papağanların parlak tüylerinden yayılan uzun dalga boyundaki mor ötesi ışınlar,
karşı eşeyin üreme aktivitesini hipofizi uyararak harekete geçirir ve doğal
seçimde de etkilidir. Doğada papağanların çoğalması son derece yavaş
olmaktadır. Örneğin 100 çift papağandan sadece 10 ile 20&rsquo; sinden
yumurta elde edilmektedir. Bu yumurtalardan da çıkacak yavrulardan da sadece 6
ile 14&rsquo; ü yetişkin yaşa gelecek kadar yaşayabilmektedir (Anonim,
1995).<br />
Örneğin gri papağanların (Psittacus entthacus) kuluçka süreleri 4 haftadır.
Macavs&#39; ların cinsiyet ayırımı zordur. Ancak bacak içinden yapılacak
Laparascape tetkikleri ile cinsiyet organları görülebilir (Gülpınar, 1994;
Alderton, 1992).<br />
Dişi ve erkek kuluçkaya yatarak yavrularını beslerler. Yavrular bir haftalıktan
itibaren canlı ağırlıkları artmaya ikinci haftadan itibaren gözleri açılmaya
üçüncü haftadan itibaren ise tüyleri çıkmaya başlar. Yavrular en az 2 haftaya
kadar ebeveynlerin yanında tutulmalıdır. Bu dönemde yavruların henüz sindirim
sistemi gelişmediği için ebeveynlerinden aldıkları gıdalara karışmış yararlı
bakteriler bağırsaktaki fauna ve floranın gelişmesine yardımcı olur. Ayrıca
yavrular henüz tüylenmedikleri için ısınmak için ebeveynlerin vücut sıcaklığına
ihtiyaç duyarlar. Avrupa da papağan yavrularının beslenmesinde bebek maması
kullanılmaktadır .<br />
Bu mamanın içerisine yulaf unu ve vitaminli bebe bisküvisi ilave edilebilir.
Mama yavrulara şırınga yardımıyla verilebilir. Yavruların midesi ufak olduğu
için yemleme zamanı gün boyunca belirli aralıklarla ve az miktarda
yapılmalıdır. Yavrulara mama verilmeden önce kursağın boş olmasından emin olmak
gerekir. Mama ılık suda iyice eritilmelidir. Yeni yavrular için bebek maması
krem kıvamında olmalı yavrular büyüdükçe mamanın sertlik derecesi
artırılmalıdır. Gelişme döneminde yavrulara sütlü mısır da verilmektedir
(Barbara, 1995).<br />
Genç ve yavru olan papağanların protein gereksinimleri yetişkin papağanlara
kıyasla daha fazladır. Özellikle yavru kuşlara un kurtları ve yumurta sarısı
verilerek ihtiyaç karşılanmaya çalışılır. Papağan yavrularına verilen
yumurtanın en az 15 dk kaynaması gerekir. Böylece yumurta akında bulunan ve
kolinin antogonisti olan avidin de denatüre olur. Ayrıca un kurtları da
yavrular büyüyünceye kadar canlı olarak verilmelidir ki saldırganlık dürtüleri
tatmin olsun. Çünkü saldırganlık doğada eşeysel etkinliklerle paralel
olduğundan üreme etkinliğindeki hayvanlar avlanma dürtüleri tatmin edilmez ise
hırçınlaşır ve kendi yavrularına saldırabilir ya da daha yumurtalar çıkmadan
yumurtalarını kırabilirler. Bu durum papağanlar da dahil olmak üzere yabanil
dürtülerini koruyan tüm kuşlarda geçerlidir.</span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yukarıdaki
videoda 6 aylık bir kongonun şırıngayla beslenmesi görülmektedir.</span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">YETİŞKİN PAPAĞANLARIN
BESLENMESİ</span><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> <br />
Papağanlar yaşantılarının önemli bir kısmını yiyecek aramakla geçirirler, doğa
onlara gerekli olan tüm zenginliği gözler önüne sermiştir. Papağanlar, tropikal
ormanlarda yedikleri meyve ve tohumlar vitamin yönünden çok besleyici olup aynı
zamanda zararlı glikozit içerebilmektedir. Bu ise papağanların midelerindeki
çeşitli rahatsızlıklara yol açabilmektedir. Papağanlar yemekten sonra mide
ağrılarını gidermek için, toplu olarak uçarak kil diye bilinen bir çeşit toprak
yemektedirler. Bu kil ise midede ve genelde kanda bulunan toksik maddelerin
dışarıya atılmasını sağlamaktadır (Anonim, 1995).<br />
Papağanları diğer evcil hayvanlarla kıyasladığımızda yüksek metobolik aktivite,
sindirim olaylarındaki farklılıklar ve dış çevreye karşı gösterdikleri ani
tepkilerin yanı sıra besin madde yetersizliklerine karşı da çok fazla
duyarlıdırlar. Papağanların metabolizması son derece hızlı olduğundan yüksek
düzeyde enerjiye ihtiyaç duyarlar. Bu enerjinin büyük çoğunluğu uçma esnasında
hareket enerjisi olarak ve vücut sıcaklığının korunması gibi yaşamsal unsurlar
için kullanılır. Özellikle hareket yeteneği oldukça yüksek olan lorilerin
enerji ihtiyaçları diğer papağanlara göre daha fazladır. Bu kuşlar ihtiyaçları
olan enerjinin büyük çoğunluğunu bitki özlerinden sağlamaktadır. Genellikle
papağan rasyonlarında bulunan tohumlar nişasta yönünden zengindir. Çizelge
1&rsquo;de Papağanlara yedirilen tohumların besin madde içerikleri
verilmiştir. Ufak papağanlar (sevgi ve muhabbet kuşları) darı ve aspur gibi
küçük daneli tohumlarla beslenirken orta ve iri boydaki papağanlar ise ayçiçeği
(Beyaz kabuklusu) yerfıstığı ve mısır gibi tahıl danelerini tercih ederler
(Lanterman, 1986).<br />
<br />
Çizelge 1. Papağanlara yedirilen Tohumların Besin İçerikleri, % Tohum Ham Ham
Yağ Karbonhi. Protein Ham kül<br />
Beyaz Darı 4 60 11 3<br />
Sarı Darı 4 63 11 3<br />
Aspur 6 55 14 2<br />
Kabuksuz Ayç. 41 20 24 3<br />
Kabuklu Ayç. 26 21 16 29<br />
Çam fıstığı 47 12 31 3<br />
Yer fıstığı 47 19 26 2<br />
Kenevir 32 18 19 2<br />
Haşhaş 40 12 17 6<br />
Nijer 32 15 17 7<br />
Kolza 40 10 19 4<br />
Keten tohumu 34 24 21 6<br />
Yulaf 5 56 11 2<br />
Buğday 2 70 11 2<br />
(Lantermann,1986)</span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Papağanlara verilen tohumların (dane
yemlerin) besin madde içerikleri ve kullanılma düzeyleri üzerine etkileri
aşağıda özetlenmiştir: Darıların en tanınmışı cin darı ve süpürge darısıdır.
Darılar ham protein lisin ve metionin amino asitleri bakımından yetersizdir. Darıların
ham yağ içeriği kuru maddede yaklaşık % 4 dolayındadır. Darılar mineral madde
içerikleri bakımından diğer danelere benzerlik gösterir. Karotin ve vitamin D
içerikleri ise çok düşüktür. Kavuzdan ayrılan formları fazla tanen içerdiğinden
ham proteinin sindirilme derecesi düşer ve kuşlara fazla verildiğinde kabız
yapıcı etkiye sahiptir (Karabulut, 1985). Daneleri renkli olanlar acı lezzette
olduklarından kuşlar tarafından daha az istekle tüketilmektedir. Özellikle ak
darı muhabbet kuşları için çok uygundur.<br />
Yulaf (Avena sativa); içi sarı kabuğu beyaz uzun biçimli iri bir tahıldır.
Kavuz tüm danenin yaklaşık % 20-30 &#39;unu oluşturur. Yulafın protein
içeriği % 16&#39; ya kadar çıkabildiği halde proteinin biyolojik
değerliliği bakımından diğer tahıl daneleri ile uyum gösterir ve % 6.5 yağ
oranı ile yulaf tahıl daneleri arasında ham yağ oranı en yüksek olanlardan
birisidir. Yulaf Ca, Cu ve Co bakımından yetersizdir. Buna karşın P, Fe ve
Mn&#39;ca zengindir. Ayrıca kavuzu fazla miktarda Si içerir. Dane ve yağında
çok az miktarda A ve D vitaminleri bulunur. Yulaf vitamin E bakımından zengin
bir yem olarak kabul edilir (Karabulut, 1985). Tüy atım devresinde papağanlar
için önem taşır. Eğer fazla verilirse kuşları erken tüy dökümüne sokar. Yazın
kuşlar üzerinde serinletici bir etkisi vardır. Ayrıca yavru kuşlar için ideal
bir besindir.<br />
Keten tohumu (linum usitatissimun); kahverengi sert kabuklu uzun biçimli yağlı
bir tohumdur. Çok eski zamanlardan beri lif ve yağ bitkisi olarak yetiştirilir.
Protein düzeyi oldukça yüksektir. Ham proteinin % 5&#39; ini protein
olmayan azotlu bileşikler oluşturur. Saf protein ise yarı yarıya albumin ve
globulinlerden oluşur. Amino asitlerden lisin ve methionin bakımından
yetersizdir. Makro elementler keten tohumunda orta düzeyde bulunur. Genellikle
kafes kuşları içerisinde keten tohumunu tüketimi düşük düzeydedir. Yaz
aylarında, keten fazla verildiğinde kuşun aşırı şişmanlamasına ya da erken eşe
gelmesine neden olmaktadır (Matthew, 1984).<br />
Kenevir tohumu (Cannabis sativa); gri- yeşil renkte iri ve yuvarlak biçimdedir.
Olgunlaşmamış kenevir tohumu yeşil renkte olup gelişme döneminin sonuna doğru
rengi beyazlaşır. Kenevir tohumu yaklaşık olarak % 12.3 su, %30 yağ, % 16.2
karbonhidrat, %12.2 protein ve % 4.5 mineral madde içeriğinden oluşmaktadır.
Kenevir dış kabuğunun sert bir yapıda olmasına rağmen küçük papağanlar
tarafından rahatlıkla değerlendirebilmektedir. Aşırı miktarda verilen kenevir
tohumu kuşların barsaklarını tembelleştirip ileri düzeyde kabızlığa neden
olmaktadır. Kuş ölümlerin çoğu bilinçsiz şekilde verilen kenevir tohumu
yüzünden kaynaklanmaktadır. Yeşil renkte henüz olgunlaşmamış kenevir tohumların
sindirilme derecesi beyaz renkli tohumlardan daha yüksektir (Matthew, 1984).<br />
Ay çekirdeği (Helianhus annus) proteini, globulinler ve edestinden
oluşmaktadır. Çok az miktarda amid maddeleri içerir. Amino asitlerden lisin
yetersiz düzeydedir. Ham sellüloz düzeyi kabuk oranına göre değişiklik
göstermektedir. Mineral maddelerce zengin olup Ca/P oranı ¼&rsquo;tür.
Ayrıca kabuğunda diğer tohumlardan fazlaca Si içerir (Karabulut, 1985). Büyük
çins papağanların ana yiyeceği ay çekirdeğidir. Özellikle beyaz cinsleri
çizgili olanlara göre daha az yağ ve daha fazla protein içerir (Matthew, 1984).</span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Mısır (Zea mays); yağ içeriği
bakımından buğdaygiller arasında ikinci sırayı alır. Mısır proteini zein
bakımından önemli amino asitlerden triptofan ve lisin bakımından yetersiz
olduğı için biyolojik değeri düşüktür. P büyük ölçüde fitin tuzu formundadır.
Sarı mısır karotin içerir. Vitamin D mısırda yok denecek düzeydedir. Mısır
vitamin E bakımından oldukça uygun içeriğe sahiptir. Mısır karbonhidrat içeriği
çok yüksek olduğundan papağanlara fazla verilmemelidir. Mısır danesi iri
papağanlara kabaca kırılarak % 10 düzeyinde verilmesi uygun görülmektedir. Mısırın
papağanlara fazla verilmesi halinde şişmanlamaya ve döl veriminde gerilemelere
neden olduğu bildirilmektedir.<br />
Aspur (Phalaris canariensis), sert kabuklu açık sarı renkte, bileşiminde % 14
protein, %50 karbonhidrat, % 5 yağ ve % 2 mineral madde içeriğinden
oluşmaktadır. Yapısı itibariyle daha çok ufak papağanlar için uygun bir yemdir.<br />
<br />
Çizelge 2. Papağan rasyonlarında bulunan tohumlar<br />
<br />
İri papağanlar için tohum karışımı %<br />
Aspur 25-35<br />
Soyulmuş yulaf 10-15<br />
Japon darı 15-20<br />
Ayçekirdek 40-20<br />
Kırık mısır 10-10<br />
Muhabbed, sevgi kuşları için tohum karışımı %<br />
Japon, ak, kırmızı ya da beyaz darı 70-60<br />
Aspur 20-25<br />
Soyulmuş yulaf 10-15 (Matthew, 1984)</span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Muhabbet kuşunun ana besin maddesini
darı oluşturur. Muhabbet kuşlarının rasyonlarına sırasıyla; akdarı % 25, sarı
darı % 10, kırmızı darı % 10, aspur % 30, yulaf % 15, keten tohumu % 5 ve nijer
tohumu % 5 düzeyinde verilebilmektedir (Matthew, 1984). Kafeslerde yaşayan
papağanların hareket alanları kısıtlıdır. Çünkü vücutlarında biriken enerjinin
fazlası metabolizmalarında yağa dönüşeceği için ebeveynlerde şişmanlama meydana
gelecektir. Gereğinden fazla canlı ağırlığa sahip kuşlarda çeşitli sağlık ve
üreme sorunları ortaya çıkması kaçınılmazdır. Bu durumda papağanlara ıslatılmış
tohum, az miktarda şeker mısırı, rendelenmiş havuç ve küp şeklinde kesilmiş
elma verilip yüksek kalorili yiyeceklerin (çam fıstığı ve ay çekirdeğinin) yem
karışımındaki oranının azaltılması gerekmektedir. Ay çekirdeğinin yem
karışımındaki oranın % 50&rsquo; den fazlası, aynı şekilde zararlı olmaktadır.
Papağanlara verilen yağlı yer fıstıkları kesinlikle zararlı olup, aynı zamanda
&lsquo;&rsquo;Aspergilose flavus&rsquo;&rsquo; içerme ihtimali
yüksektir. Yer fıstığı yerine yağsız veya az yağlı fındık ya da fıstık
verilmesi daha uygundur. Papağan rasyonların da protein miktarından çok,
proteinin içerdiği eksogen amino asitlerin varlığı önem taşımaktadır.
Genellikle içinde yeterli miktarda mısır ve haşlanmış soya fasülyesi bulunan
yemler, çeşitli amino asitler yönünden zengin olduğu halde methionin bakımından
yetersizdir.</span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Papağanların çeşitli metabolik
faaliyetlerinin ve vücut fonksiyonlarının yerine getirilmesi, tüylerinin parlak
ve iyi görünümünde olmaları, hastalıklardan korunmaları için yemlere vitamin ve
renk maddeleri ilave edilmeleri gerekmektedir. Kara hindiba, eşek dikeni, sinir
otu tohumu, salatalık, ıspanak, seçedili yaprağı, kıvırcık salata, tere,
karahindiba, ıspanak, pazı, semizotu, elma ve brokoli kuşun zevkle yiyeceği
sebze ve meyvelerdir. Elma, diğer meyveler gibi su içeriği bakımından zengin ve
sindirimi kolay bir meyvedir. Portakal gibi turunçgillerden olan meyvalar,
özellikle vitamin C içermeleri açısından kuşlar için ideal gözükebilir, fakat
nisbeten asitlidir. Portakal papağanlar arasında nispeten popülerdir. Ispanak
vitamin A ve B, Fe ve Ca&rsquo; ca zengindir. Yonca; protein, mineral
maddeler ve vitaminlerce zengin olmakla beraber lezzetli oluşundan dolayı
papağanlar tarafından istekle tüketilmektedir. Yabani formdaki sinir otu tohumu
bahçelerden, tarlalardan toplanırken zirai mücadele ilaçları ve eksoz
dumanlarına maruz kalmış olabilir. Papağanlara vermeden önce meyve, sebze ve
yabani bitkiler soğuk suda iyice yıkanmalı ve kurulanmalıdır. Lahana troid
hastalığı yapabileceğinden kuşlara verilmemelidir (Alderton, 1992).<br />
Havuç vitamin A yönünden zengindir. Mısırda papağanlar arasında sevilerek
tüketilir. Vitamin A ve vitamin D içeren balık yağı mamaya karıştırıldığı gibi
içme suyuna da katılabilir. Çimlendirilmiş tohumlar yüksek düzeyde vitamin
içerdiğinden rasyonun dengelenmesinde önemli bir göreve sahiptir. Tohumlar
soğuk suda ıslatılıp 2 yada 3 gün içerisinde çimlenmeye bırakılır. Bu arada
unutulmaması gereken nokta papağan severin yeni aldığı kuşun alıştığı tohum
karışımını satıcıdan öğrenmesi gerekir. Çünkü gerek dane yemler de gerekse
meyve ve sebzelerdeki ani değişiklikler bu kuşlarda ani sindirim
rahatsızlıklarına ileri düzeylerde ise ölümlere yol açmaktadır.<br />
Tüketilen yemlerin taşlıkta daha iyi sindirilmesi için yemlere grit
karıştırılmaktadır. Ayrıca grit gıdaların bir araya gelerek kümeleşmesini
önlerler. Aynı zamanda vücudun Ca ihtiyacını da karşılayabilmektedir. Ancak
bitki özüyle beslenen lorilerin dilleri pürüzlüdür. Bu kuşlara grit vermek son
derece sakıncalıdır (Lanterman, 1986; Alderton, 1992). Deniz kumunun aşırı tuzlu
olması, kuşları sürekli susatması ve barsak bozukluklarına yol açması nedeniyle
kuşlara verilmesi sakıncalıdır (Matthew, 1984). Mürekkep balığı kemiği, deniz
yumuşaklarından elde edilir ve iyi bir kalsiyum kaynağıdır. Papağanlar mürekkep
balığı kemiğine sık sık sürtündüğünden gaganın aşırı düzeyde büyümesini
engeller.<br />
Su, canlıların işlevlerini sürdürdükleri ve gelişmelerini sağladıkları ortamın
temel yapıtaşıdır. Vücut sıcaklığının sabit tutulması, besin maddelerinin
sindirilip emilmesi ve kullanılacakları hücre ve dokulara taşınması, sindirim
artıklarının ve metabolik artıkların vücuttan uzaklaştırılması su sayesinde
olmaktadır. Genel bir kural olarak, hayvanların içme sularının insanların içme
suyu olarak kullandıkları suyun niteliklerini taşıması gerekir (Özkan ve
Bulgurlu, 1988). Bütün canlı yaratıklar gibi su, kuşlar için de yaşamsal öneme
sahiptir. Kafes kuşları susuz bir ortamda birkaç saatten fazla yaşayamazlar.
Muhabbet kuşları tohum ve yeşil yemlerden yeteri kadar su elde edebildikleri
için diğer kuşlara göre susuzluğa nispeten dayanıklıdır. Papağanların içme
suları temiz, renksiz ve kokusuz olmalı, yazın serin, kışın ise aşırı soğuk
olmamalıdır (Matthew, 1984). Avustralya pareketleri gibi daha az yıkıcı ve
küçük türler için plastik su kapları kullanabilir; fakat Afrika grisi,
kakadular ve aralar gibi daha kuvvetli gagalılar için metal su kapları
olmalıdır (Alderton, 1992).</span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">SONUÇ</span><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> <br />
Yaşamak, doğadaki diğer canlılar gibi kuşlarında en doğal hakkıdır ve buna
saygı duyulması gerekmektedir. Yaşadıkları doğal ortamdan alınarak kafeslerle
çevrili küçük bir ortama konulan bu kuşların yaşamlarını devam ettirebilmeleri
için gerekli koşulların sağlanması kuş severlerin gerekli bilgi ve tecrübesine
bağlıdır.<br />
</span><br />
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: red; font-family: Arial; font-size: large;">Aşağıda yavru bir timneh papağanının enjektörle nasıl beslendiği ile ilgili bir video kaydı bulunmaktadır:</span></span><br />
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: red; font-family: Arial; font-size: large;"></span></span><br /></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"></span><br /></div>
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"></span><br />
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"></span><br />
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><div class="separator" style="clear: both; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.youtube.com/embed/6yCBoPWaceM?feature=player_embedded' frameborder='0'></iframe></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<br />
<span style="color: orange;">KAYNAKLAR</span> <br />
ALDERTON, D. 1992. You and Your Pet Bird. Dorling Kindersley, Limited, London
148-149.<br />
<br />
ANONIM, 1995. Peru Papağanı, Uçan Gökkuşağı 24-26.<br />
<br />
AMADON, D. and GILLIARD, T. E., 1996. The Animal Kingdom. USA. 303-428.<br />
<br />
BARBARA, B., 1995. Hand - Rearing African Greys. Just Parrots Series. p. 37.<br />
<br />
GÜLPINAR, M.C., 1994. Tropik Cennetin Elçileri Macavs&#39;lar. Pet Magazin
Hayvanseverler Dergisi Sayı 6. 44-45.<br />
<br />
ÖZKAN, K. Ve BULGURLU, Ş., 1988. Kümes Hayvanların Beslenmesi. E.Ü.Zir. Fak.
Ders Notları No; 264. İzmir 52-56.<br />
<br />
KARABULUT, A., 1995. Yemler Bilgisi ve Yem Teknolojisi. U.Ü. Zir. Fak. Ders
Notları, No: 67. Bursa 164-170.<br />
<br />
LANTERMAN, 1986. The new Parrot Hand Book. Barron Educational Series. Inc
Newyork p. 144.<br />
<br />
MATTHEW, M. V., 1984. Pet Birds. Puplished by simon schuster inc. p. 319.</div>
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span><br /></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">ve </span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><a href="http://www.forum47.net/"><span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt;">www.forum47.net</span></a></span><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> sitesinden alıntı yapılmıştır.</span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com6tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-79740463974297364072013-03-18T23:33:00.000+02:002013-03-18T23:34:58.417+02:00Jakolarda Beslenme (1.Bölüm)<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">JakolardaBeslenme</span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">1.</span></b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> <b>Beslenme hakkında
genel bilgiler :</b></span><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
</span><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
Düzgün ve doğru beslenme sağlıklı bir evcil hayvana sahip olmanın ilk şartıdır.<br />
<br />
Papağanlar doğal ortamlarında vakitlerinin büyük bir bölümünü yiyecekleri
aramak, sert kabuklu yemişlerin(ceviz, fındık vs), meyvelerin, tohumların ve
sebzelerin kabuklarını ayıklayarak yemeğe hazır hale getirmek ile geçirirler.
Dolayısı ile beslenme sadece yemek yemek için doğal bir ihtiyaç değil günlük
yaşantısının bir parçası olan aktiviteler bütünüdür. Ev ortamında yasayan
papağanlar, vahşi doğadaki gibi yiyecek aramak durumunda olmadıklarından bu
uğraş yerine geçecek benzer aktiviteler, oyunlar geliştirmek kusun doğal
dengesini sağlaması ve oluşabilecek davranış bozukluklarının(bağırma, ısırma,
tüy yolma vs...) önüne geçilmesi açısından önemlidir.<br />
Papağanınız beslenmesinde öncelikle aşağıda belirtilen ana kurallara dikkat
etmek gerekmektedir:<br />
<br />
Genellikle” papağanların temel beslenme ihtiyaçları insanlarınkinden farklı
değildir.<br />
Doğal yollardan alınan vitaminler kimyasal olarak kullanılan vitaminlerden daha
faydalı ve daha az tehlikelidir.<br />
Papağanlar çoğu zaman değişime ve/veya değişikliklere karşı koyarlar. Bu yabani
hayvanlarının doğasından gelen bir özelliktir. Vahşi yasamda anne ve baba
Olgunlaşma sürecinde yavruya hangi yiyeceklerin nasıl seçileceğini, ne şekilde
yeneceğini öğretir. Yavru olarak alınan veya elde yetiştirilen papağanlarda ise
bu görev sahiplere düşmektedir. Yeni bir yiyeceğe alıştırmak biraz zaman
alabilir ancak zorlamadan ısrarcı olmak gerekmektedir.<br />
Papağanlar çevresinde yasayan sürüyü(ki evimizde bu bizleriz) birçok konuda
olduğu gibi yemek seçmek ve yemek için de örnek model olarak alırlar.<br />
Olumlu alışkanlıklar genç yaslarda daha kolay edinilir.<br />
Aşırı yağlı, içinde koruyucu ve/veya doğal olmayan katkılar içeren yiyecekler
papağanlar için uygun değildir.<br />
Papağanlar her zaman kendileri için en faydalı yiyecekleri seçerek yemezler,
çeşitli yiyeceklerin olduğu bir kaptan en fazla beğendiklerini tercih ederler.<br />
<b>*</b>Yiyeceklerin ve suyun tazeliği, temizliği kesinlikle kontrol
edilmelidir. Bozuk, küflü ve bayat yiyeceklerin verilmemelidir.<br />
Ne yazık ki birçok papağan sahibi ve satıcısı, uğraşmamak, zamansızlık,
bilgisizlik nedeni ile kuşları tek tip besinle (özellikle çekirdek) beslemekte
buda maddi ve manevi olarak önemli bir değere sahip olan papağanların zaman ile
hastalanmalarına ve yaşamlarının kısalmasına hatta ölümlere sebep olmaktadır.</span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">2.Dengeli
beslenme</span></b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">:</span><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Papağanlar için
besleyici bir diyet A vitamini ve kalsiyum içermelidir. Su ve yiyecekler her
zaman taze olmalı, bayat, bozulmaya yüz tutmuş olanların verilmesinden
kesinlikle kaçınılmalıdır.<br />
Ayrıca aşırı yağlı, sekerli, tuzlu ve içinde koruyucu, suni katkılar (besin
boyaları vs.) içeren yiyeceklerin alerjik reaksiyonlara ve cilt problemlerine
neden olabileceğine göz ardı edilmelidir.(Faydalı ve zararlı besinleri detay
olarak “Beslenme tablosu” bölümünde görebilirsiniz)<br />
Çeşitli renk, şekil ve boylardaki yiyecekler aşağıdaki oransal miktarlar
dikkate alınarak verilmelidir:<br />
<br />
</span><b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">DİKKAT:</span></b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ön görülen oranlar
yaklaşık olup günlük beslenmede birbirleri arasında kaymalar, geçişler
olabilir. <br />
<br />
</span><b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">*Proteinler-
% 20’nin üzeri</span></b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Proteinler yasamın temel taslarını oluşturan amino asitlerden meydana
gelmişlerdir. Tohumlar gibi bir çok protein kaynağı amino asit oranı açısından
zayıf olduklarından besleyici değerleri düşüktür. Bunlar ile birlikte pirinç,
fasulye benzeri besinler verilerek protein oranı zenginleştirilebilinir. Diğer
yüksek değerli protein kaynakları olarak diyet yoğurt, diyet peynir, kati
pişmiş yumurta, mısır, kepekli pirinç, makarna, iyi pişmiş olmak kaydı ile
yağsız tavuk, beyaz balık, yağsız hindi ve yağsız dana eti papağanlara
verilebilir.</span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgt6O7EwgfTHfONXNZH7P69FLkHDXSPu3SYhCGiZfegl9kmTRCnfxY53r6i8X2pmT3JIdIL6DYO90IeEoxDLD3Gd66x04p3K8cZEwnljVCyziq9FvIRSfRDDBlQXDEP2sXBOWTedV20KiU/s1600/tavuk-1%5B1%5D.jpg"><span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-no-proof: yes; text-decoration: none; text-underline: none;"><v:shapetype coordsize="21600,21600" filled="f" id="_x0000_t75" o:preferrelative="t" o:spt="75" path="m@4@5l@4@11@9@11@9@5xe" stroked="f">
<v:stroke joinstyle="miter">
<v:formulas>
<v:f eqn="if lineDrawn pixelLineWidth 0">
<v:f eqn="sum @0 1 0">
<v:f eqn="sum 0 0 @1">
<v:f eqn="prod @2 1 2">
<v:f eqn="prod @3 21600 pixelWidth">
<v:f eqn="prod @3 21600 pixelHeight">
<v:f eqn="sum @0 0 1">
<v:f eqn="prod @6 1 2">
<v:f eqn="prod @7 21600 pixelWidth">
<v:f eqn="sum @8 21600 0">
<v:f eqn="prod @7 21600 pixelHeight">
<v:f eqn="sum @10 21600 0">
</v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:formulas>
<v:path gradientshapeok="t" o:connecttype="rect" o:extrusionok="f">
<o:lock aspectratio="t" v:ext="edit">
</o:lock></v:path></v:stroke></v:shapetype><v:shape alt="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgt6O7EwgfTHfONXNZH7P69FLkHDXSPu3SYhCGiZfegl9kmTRCnfxY53r6i8X2pmT3JIdIL6DYO90IeEoxDLD3Gd66x04p3K8cZEwnljVCyziq9FvIRSfRDDBlQXDEP2sXBOWTedV20KiU/s320/tavuk-1%5B1%5D.jpg" href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgt6O7EwgfTHfONXNZH7P69FLkHDXSPu3SYhCGiZfegl9kmTRCnfxY53r6i8X2pmT3JIdIL6DYO90IeEoxDLD3Gd66x04p3K8cZEwnljVCyziq9FvIRSfRDDBlQXDEP2sXBOWTedV20KiU/s1600/tavuk-1%5B1%5D.jpg" id="Resim_x0020_1" o:button="t" o:spid="_x0000_i1032" style="height: 180pt; mso-wrap-style: square; visibility: visible; width: 240pt;" type="#_x0000_t75">
<v:fill o:detectmouseclick="t">
<v:imagedata o:title="tavuk-1%5B1%5D" src="file:///C:\Users\PAA~1\AppData\Local\Temp\msohtmlclip1\01\clip_image001.jpg">
</v:imagedata></v:fill></v:shape></span></a><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bunların
dışında papağanlar için özel kati mamalar/kurabiyeler genellikle yüksek protein
içerirler. Ancak bunun dışında kedi, köpek gibi memeli hayvanların farklı
protein/yağ oranı ihtiyaçlarına göre hazırlanan kati mamaların /kurabiyelerin
papağanlara verilmesi tavsiye edilmemektedir.</span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">*A
vitamini içeren sebze ve meyveler- % 30 civarında</span></b><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yüksek miktarda A vitamini içeren
sebzeler papağanınızın ihtiyacı olan önemli bir yiyecektir. Bazı meyveler iyi
bir A vitamini kaynağı olmasına rağmen meyveler genellikle sebzelere oranla bu
açıdan o kadar besleyici değildir. A vitamini papağanın deri(iç/dış) ve
tüylerinin sağlığı, görme, iskelet gelişimi, üreme için önemlidir. Kuşların
bağışıklık sisteminin güçlü olmasını dolaylı olarak sağlar. Sebze ve meyvelerde
bulunan “Karoten” hazım esnasında metabolizma tarafından A vitaminine dönüştürülür.<br />
<b><span style="color: #999999;">*Önemli A vitamini kaynakları:</span><span style="color: lime;">Yeşil sebzeler:</span></b> Ispanak, brokoli, yeşilbiber, acı
biber, hindiba, hardallı yeşil sebzeler, pazı hububat filizleri vb. </span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjAzwr-6HPxU6Lslox280odGrcp4pxa3fRwIgwngmTgVUrQx7nxG3AofMB173JvmAubam-IWnVuTlyiCOsy_shgwiNyrimczbEn8ytzBu_KsjzjehgVzP5A2PKWdfm1k8FF29m9FoykFDQ/s1600/1305734238656%5B1%5D.jpg"><span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-no-proof: yes; text-decoration: none; text-underline: none;"><v:shape alt="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjAzwr-6HPxU6Lslox280odGrcp4pxa3fRwIgwngmTgVUrQx7nxG3AofMB173JvmAubam-IWnVuTlyiCOsy_shgwiNyrimczbEn8ytzBu_KsjzjehgVzP5A2PKWdfm1k8FF29m9FoykFDQ/s320/1305734238656%5B1%5D.jpg" href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjAzwr-6HPxU6Lslox280odGrcp4pxa3fRwIgwngmTgVUrQx7nxG3AofMB173JvmAubam-IWnVuTlyiCOsy_shgwiNyrimczbEn8ytzBu_KsjzjehgVzP5A2PKWdfm1k8FF29m9FoykFDQ/s1600/1305734238656%5B1%5D.jpg" id="Resim_x0020_2" o:button="t" o:spid="_x0000_i1031" style="height: 178.5pt; mso-wrap-style: square; visibility: visible; width: 240pt;" type="#_x0000_t75">
<v:fill o:detectmouseclick="t">
<v:imagedata o:title="1305734238656%5B1%5D" src="file:///C:\Users\PAA~1\AppData\Local\Temp\msohtmlclip1\01\clip_image002.jpg">
</v:imagedata></v:fill></v:shape></span></a><span style="color: blue; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: blue; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: blue; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="color: orange; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Sarı-Turuncu sebzeler:</span></b><span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Havuç, kırmızıbiber, mısır, bal kabağı, mısır, tatlı
patates vb...</span><span style="color: blue; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: blue; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhopbsAaYYWxhCKi4V2XzQaRJHCDt35wnAm0FuW_fu4AvaWigRkn-z172I_wMC1cllwTBX03gb4YVC8Wv54s_Q9TAnnjW4c3Qe6_ysYPJE0YY6tkuc3okhAbmbR_94DZZilf7K9Qu8HS5Y/s1600/haslanmis-misir1%5B1%5D.jpg"><span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-no-proof: yes; text-decoration: none; text-underline: none;"><v:shape alt="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhopbsAaYYWxhCKi4V2XzQaRJHCDt35wnAm0FuW_fu4AvaWigRkn-z172I_wMC1cllwTBX03gb4YVC8Wv54s_Q9TAnnjW4c3Qe6_ysYPJE0YY6tkuc3okhAbmbR_94DZZilf7K9Qu8HS5Y/s320/haslanmis-misir1%5B1%5D.jpg" href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhopbsAaYYWxhCKi4V2XzQaRJHCDt35wnAm0FuW_fu4AvaWigRkn-z172I_wMC1cllwTBX03gb4YVC8Wv54s_Q9TAnnjW4c3Qe6_ysYPJE0YY6tkuc3okhAbmbR_94DZZilf7K9Qu8HS5Y/s1600/haslanmis-misir1%5B1%5D.jpg" id="Resim_x0020_3" o:button="t" o:spid="_x0000_i1030" style="height: 180pt; mso-wrap-style: square; visibility: visible; width: 240pt;" type="#_x0000_t75">
<v:fill o:detectmouseclick="t">
<v:imagedata o:title="haslanmis-misir1%5B1%5D" src="file:///C:\Users\PAA~1\AppData\Local\Temp\msohtmlclip1\01\clip_image003.jpg">
</v:imagedata></v:fill></v:shape></span></a><span style="color: blue; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="color: orange; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Meyveler:</span></b><span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">
Şeftali, nektarın, kayısı, papaya v.b...</span><span style="color: blue; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">A
vitamini ayni zamanda yumurtada, ette, peynirde de bulunur.</span><span style="color: blue; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">A
vitamini eksikliği (Avitaminoaz A) önemli bir hastalık olup gözlerde yaslanma,
sürekli burun akıntısı, sık hapşırma, görmede bulanıklık yaralarda geç iyileşme
başlıca belirtileridir ve özellikle Amazon papağanlarında yaygındır.</span><span style="color: blue; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: blue; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhPl8rapkoK8iW-BmwppYbE_O23UY1GBjeMa2DGVmIi4hc_etrFjcHER3mwX2wVNtZZ_i5Z4GQNXQnWnFKbdEZFDK_OEV9IU_S2zosdPlwHOm7enWA2GwqW1j7YFupW10KWd_4bWFI4tTk/s1600/imagesCARYGJ3Y.jpg"><span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-no-proof: yes; text-decoration: none; text-underline: none;"><v:shape alt="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhPl8rapkoK8iW-BmwppYbE_O23UY1GBjeMa2DGVmIi4hc_etrFjcHER3mwX2wVNtZZ_i5Z4GQNXQnWnFKbdEZFDK_OEV9IU_S2zosdPlwHOm7enWA2GwqW1j7YFupW10KWd_4bWFI4tTk/s1600/imagesCARYGJ3Y.jpg" href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhPl8rapkoK8iW-BmwppYbE_O23UY1GBjeMa2DGVmIi4hc_etrFjcHER3mwX2wVNtZZ_i5Z4GQNXQnWnFKbdEZFDK_OEV9IU_S2zosdPlwHOm7enWA2GwqW1j7YFupW10KWd_4bWFI4tTk/s1600/imagesCARYGJ3Y.jpg" id="Resim_x0020_4" o:button="t" o:spid="_x0000_i1029" style="height: 137.25pt; mso-wrap-style: square; visibility: visible; width: 206.25pt;" type="#_x0000_t75">
<v:fill o:detectmouseclick="t">
<v:imagedata o:title="imagesCARYGJ3Y" src="file:///C:\Users\PAA~1\AppData\Local\Temp\msohtmlclip1\01\clip_image004.jpg">
</v:imagedata></v:fill></v:shape></span></a><span style="color: blue; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">*
Diğer sebze ve meyveler - % 15-20 arası</span></b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">:</span><span style="color: blue; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">A vitamini açışından zengin olmayan sebze ve meyvelerde besleyici değerleri
ve psikolojik açıdan faydaları nedeni ile önemlidir. İyi pismiş mısır,
bezelye(kılıfı ile), karnabahar, lahana(muhabbet kuşları hariç), Brüksel
lahanası,yeşil fasulye, pişmiş enginar, domates, patates, elma (çekirdeksiz),
üzüm, muz, portakal(çekirdeksiz),armut(çekirdeksiz), çilek, dut,
kiraz(çekirdeksiz),,nar gibi sebze ve meyveler beslenme çeşitliliğini sağlama
yönünden iyi besinlerdir.<br />
Bu noktada sebze ve meyveler papağana verilmeden önce su ile iyice yıkayarak
kimyasal (böceklere karşı koruyucu, bozulmayı önleyici) maddelerden
temizlenmeli, aşırı soğuk/donmuş (buzdolabından yeni çıkmış) veya aşırı Sıcak
(sebzeler papağanın tercih sekline göre haşlanabilir) olarak verilmesinden
kaçınılmalı, çeşitli sekilerde ve yiyebileceği boyutlarda keserek
hazırlanmalıdır. <br />
Ayrıca hazırlanan sebze ve meyvelerin zaman ile bozulabileceği dikkate alınarak
4-5 saat sonra yenilmeyen yiyecekler beslenme kabından alınmalıdır.</span><span style="color: blue; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: blue; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGX6eI0nshcuc-EEVAq1lpQd0bvUQ4BaIkgqnX5aYqLHm42d5xVCwwWJ1hMmdNXAPLklewiOIA81G8QGDvNNnOgjyG5msMiofGf6zsoM9Odb96QVUNMphHZqSzuVsW_UTZRHLYd6nhU4o/s1600/corn-pancake-spicy-pea-lg%5B1%5D.jpg"><span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-no-proof: yes; text-decoration: none; text-underline: none;"><v:shape alt="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGX6eI0nshcuc-EEVAq1lpQd0bvUQ4BaIkgqnX5aYqLHm42d5xVCwwWJ1hMmdNXAPLklewiOIA81G8QGDvNNnOgjyG5msMiofGf6zsoM9Odb96QVUNMphHZqSzuVsW_UTZRHLYd6nhU4o/s320/corn-pancake-spicy-pea-lg%5B1%5D.jpg" href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgGX6eI0nshcuc-EEVAq1lpQd0bvUQ4BaIkgqnX5aYqLHm42d5xVCwwWJ1hMmdNXAPLklewiOIA81G8QGDvNNnOgjyG5msMiofGf6zsoM9Odb96QVUNMphHZqSzuVsW_UTZRHLYd6nhU4o/s1600/corn-pancake-spicy-pea-lg%5B1%5D.jpg" id="Resim_x0020_5" o:button="t" o:spid="_x0000_i1028" style="height: 187.5pt; mso-wrap-style: square; visibility: visible; width: 240pt;" type="#_x0000_t75">
<v:fill o:detectmouseclick="t">
<v:imagedata o:title="corn-pancake-spicy-pea-lg%5B1%5D" src="file:///C:\Users\PAA~1\AppData\Local\Temp\msohtmlclip1\01\clip_image005.jpg">
</v:imagedata></v:fill></v:shape></span></a><span style="color: blue; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: blue; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">*Tohumlar(Ay
çekirdeği, kabak çekirdeği vb.) –Yaklaşık % 15-20</span></b><span style="color: blue; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 12pt; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
</span><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Aşırı sekerli, tuzlu, küflü, bayat, kavrulmuş tohumlardan kaçınılmalıdır.
Çevremizde hazır olarak papağan ithal ve yerli yemler satılmakta olduğu gibi
büyük papağanlar için %60/70 ayçiçeği, yulaf, buğday, mısır, yer fıstığı ve
kabak çekirdeği tohumu ile kendi karışımınızı da hazırlayabilirsiniz. Küçük
papağanlar için ise %40 darı, %20 kanarya temi, %10 yulaf, %20 ay çiçeği ve % 5
nijer ve kenevir uygundur.<br />
Bu noktada kullanılan tüm tohumların ilaçlanmamis, koruyucu madde eklenmemiş ve
bayat olmaması şarttır. Tazeliğine emin olmadığınız (birbirine yapışmış, küflü,
çürük) hazır yemleri, tohumları papağanlarınıza vermeyiniz. Tohumların
tazeliğini ölçmek için filizlendirme yapabilirsiniz. Tanelerin en az yarısı
filizleniyorsa yeminizi taze olarak kabul edebilirsiniz.</span><span style="color: blue; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div align="center" class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg1A1BtPI8VuaQ4z-vOUK8nCz67Bg9YXx8AooH9yxU08s8Ffi6HB4nuc8pFUwe7ufnXvOgb6EY_v8XZ187h4ztlvMEUR7oIdjvbNFtb-uhN_KCSQx7KL7UhdvTjmeZXTDsxmgxA-4VQyf8/s1600/Sunflower_Seeds%5B1%5D.jpg"><span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-no-proof: yes; text-decoration: none; text-underline: none;"><v:shape alt="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg1A1BtPI8VuaQ4z-vOUK8nCz67Bg9YXx8AooH9yxU08s8Ffi6HB4nuc8pFUwe7ufnXvOgb6EY_v8XZ187h4ztlvMEUR7oIdjvbNFtb-uhN_KCSQx7KL7UhdvTjmeZXTDsxmgxA-4VQyf8/s320/Sunflower_Seeds%5B1%5D.jpg" href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg1A1BtPI8VuaQ4z-vOUK8nCz67Bg9YXx8AooH9yxU08s8Ffi6HB4nuc8pFUwe7ufnXvOgb6EY_v8XZ187h4ztlvMEUR7oIdjvbNFtb-uhN_KCSQx7KL7UhdvTjmeZXTDsxmgxA-4VQyf8/s1600/Sunflower_Seeds%5B1%5D.jpg" id="Resim_x0020_6" o:button="t" o:spid="_x0000_i1027" style="height: 240pt; mso-wrap-style: square; visibility: visible; width: 240pt;" type="#_x0000_t75">
<v:fill o:detectmouseclick="t">
<v:imagedata o:title="Sunflower_Seeds%5B1%5D" src="file:///C:\Users\PAA~1\AppData\Local\Temp\msohtmlclip1\01\clip_image006.jpg">
</v:imagedata></v:fill></v:shape></span></a><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<b><span style="color: orange; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Filizlenmiş taneler</span></b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Filizlenmiş taneler değerli bir besin olup
hazırlanması oldukça kolaydır. Buğday, yulaf, mısır ve ayçiçeği filizleri her
zaman verilebilir. Filizler mükemmel bir A, B,E vitamini kaynağıdır. Ayrıca
kalsiyum, magnezyum, potasyum ve demir gibi mineralleri de içerir.</span><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div align="center" class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhS5kp12ZY1kYRvmpN_9JdM3J9yaWxIbPnakHJCh5l_9CuDho7-B2suUOIERIjXL_2Na5rYV0LCEqj79OZrZfx4tufKaB8I6rbUUV2FC0fJ-TdB8lNavSfi37Zht-xqeT6uEwcPMnkqHpE/s1600/imagesCAAQGUJA.jpg"><span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-no-proof: yes; text-decoration: none; text-underline: none;"><v:shape alt="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhS5kp12ZY1kYRvmpN_9JdM3J9yaWxIbPnakHJCh5l_9CuDho7-B2suUOIERIjXL_2Na5rYV0LCEqj79OZrZfx4tufKaB8I6rbUUV2FC0fJ-TdB8lNavSfi37Zht-xqeT6uEwcPMnkqHpE/s1600/imagesCAAQGUJA.jpg" href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhS5kp12ZY1kYRvmpN_9JdM3J9yaWxIbPnakHJCh5l_9CuDho7-B2suUOIERIjXL_2Na5rYV0LCEqj79OZrZfx4tufKaB8I6rbUUV2FC0fJ-TdB8lNavSfi37Zht-xqeT6uEwcPMnkqHpE/s1600/imagesCAAQGUJA.jpg" id="Resim_x0020_7" o:button="t" o:spid="_x0000_i1026" style="height: 198.75pt; mso-wrap-style: square; visibility: visible; width: 142.5pt;" type="#_x0000_t75">
<v:fill o:detectmouseclick="t">
<v:imagedata o:title="imagesCAAQGUJA" src="file:///C:\Users\PAA~1\AppData\Local\Temp\msohtmlclip1\01\clip_image007.jpg">
</v:imagedata></v:fill></v:shape></span></a><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<b><span style="color: yellow; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Hazırlanışı:</span></b><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<b><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">*</span></b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Taneleri temiz su ile iyice yıkadıktan sonra soğuğa maruz olmayan ilik bir
yerde 24 saat suda bırakınız.</span><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">*</span></b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">24 saat sonunda tekrar iyice yıkadıktan sonra nemli bir peçete kâğıdı veya
sünger üzerine yayıp güneş ışığına direk olarak maruz olmayacak ve temiz hava
alacak bir yere koyunuz.(İdeal filizlenme Sıcaklığı 18-24 derece arasıdır.
Taneler günde 1-2 kez su ile yıkanır. </span><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">*</span></b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Filizler 3-4 gün içinde yedirilmeye hazır hale geleceklerdir(1-2cm) Eğer
son gün filizlerinizin bulunduğu kap güneş ışığı altına konursa klorofil
üretmeye başlayacaklarından daha besleyici olacaklardır.</span><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ancak bu yem özellikle sıcak havalarda çok çabuk bozulur. Sabah yemek
kabına konulan filizler öğle saatlerinde alınarak atılmalı ve kap iyice
yıkanmalıdır.</span><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Aşağıdaki
videoda tohum çimlenmenin nasıl yapıldığı görülmektedir:</span><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.youtube.com/embed/-V6yNqep-9o?feature=player_embedded' frameborder='0'></iframe></div>
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yağlı
besinler- Yaklaşık % 5-10</span></b><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<b><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
</span></b><b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">*</span></b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Günlük tüketilen fındık, ceviz, çekirdek ve peynir gibi ürünler günlük
ihtiyacını karşılamak maksadı ile papağanınıza az miktarda verilebilir. Yüksek
yağlı çekirdek ve benzeri yiyecekler papağan tarafından çok sevilse bile aşırı
olarak verilmekten kaçınılmalıdır.</span><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">*</span></b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kalsiyum özellikle Afrika Grisi(Jaco) papağanların günlük beslenmelerinde
ana olarak kemik gelişimini, yumurta kabuğunun oluşumunu ve kan pıhtılaşmasını
sağlayan önemli bir ihtiyaçtır.</span><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div align="center" class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjkE48jFEr2hXRE_upZk_AkCo9qPYScbRTdtnH91A6JshQpD-CXD5I6KVGiwECFHuRvBscnaTFwvdlZ3LX_q1S5Iq4erQjOBNgqnGQ1U9_3R7s6CE4hV-4XkdmlW390bnRfIgUNL9G7lNI/s1600/imagesCAJCPQCF.jpg"><span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-no-proof: yes; text-decoration: none; text-underline: none;"><v:shape alt="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjkE48jFEr2hXRE_upZk_AkCo9qPYScbRTdtnH91A6JshQpD-CXD5I6KVGiwECFHuRvBscnaTFwvdlZ3LX_q1S5Iq4erQjOBNgqnGQ1U9_3R7s6CE4hV-4XkdmlW390bnRfIgUNL9G7lNI/s1600/imagesCAJCPQCF.jpg" href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjkE48jFEr2hXRE_upZk_AkCo9qPYScbRTdtnH91A6JshQpD-CXD5I6KVGiwECFHuRvBscnaTFwvdlZ3LX_q1S5Iq4erQjOBNgqnGQ1U9_3R7s6CE4hV-4XkdmlW390bnRfIgUNL9G7lNI/s1600/imagesCAJCPQCF.jpg" id="Resim_x0020_8" o:button="t" o:spid="_x0000_i1025" style="height: 168.75pt; mso-wrap-style: square; visibility: visible; width: 168.75pt;" type="#_x0000_t75">
<v:fill o:detectmouseclick="t">
<v:imagedata o:title="imagesCAJCPQCF" src="file:///C:\Users\PAA~1\AppData\Local\Temp\msohtmlclip1\01\clip_image008.jpg">
</v:imagedata></v:fill></v:shape></span></a><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">*</span></b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bunların dışında vereceğiniz taze ağaç dalları papağanınızın kemirerek
gagasının uzamasını engeller, can sıkıntısını önler ve değerli bir besin
kaynağıdır. Ancak dalların zararlı olmayan ağaçlardan(leylak, kavak, dut, meşe,
fındık, ıhlamur vb.)seçilmesine, ilaçlanmamış ve yol kenarındaki egzost
gazlarından etkilenmemiş olmasına dikkat edilmelidir.</span><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">*</span></b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Papağanınızın içme suyu daima temiz ve taze olmalı gerekirse kapalı
ambalajlarda satılan sular tercih edilmelidir.</span><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Eğer papağanınız yukarıda belirtilen yiyeceklerden yeterli oranda
faydalanamıyorsa vitamin takviyesi yapabilirsiniz. Vitaminler toz veya sıvı
olarak satılmakta ülkemizde olup en yaygın olarak içme suyuna karıştırılan
damlalar seklinde bulunmaktadır. Ancak tüy dökme, yuvalama, stres gibi özel
dönemler hariç kusun doğal yollardan gerekli vitaminleri alması en uygun
olanıdır. Suya konulan sıvı vitaminler suyun tadını bozacağı gibi zamanla suda
mikrop oluşmasına da neden olabilir. Yiyeceklerin üzerin konulan toz vitaminler
ise zamanla değerlerini kaybederler.</span><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">3.</span><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> </span><b><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Besleme Tablosu-Faydalı ve zararlı
yiyecekler:</span></b><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
</span><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Aşağıdaki tablo papağanların tercihlerinden ziyade yiyeceklerin besleyici
değerleri dikkate alınarak çeşitli kaynaklardan derlenmiştir. Papağanlarımıza
verirken dengeli beslenme kısmındaki oranlar göz önünde tutulmalıdır.<br />
</span><b><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">*Çok
Faydalı besinler :</span></b><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
<b><br />
</b></span><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kepekli pirinç, Havuç, Brokoli, Bezelye, Ispanak, Karnabahar, Patates,
Kuşkonmaz, Yeşil ve kırmızıbiber, Yumurta (Pişmiş), Tavuk/hindi eti (Pismiş),
Muz(kabuksuz), Elma (Çekirdeği ayıklanmış), Yoğurt, Kabak çekirdeği, Bulgur,
Kepek ekmeği, Mısır ekmeği, Kepekli/Sebzeli makarna (Pişmiş/çiğ), Mısır (Koçanı
çok fazla verilmemelidir) </span><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
</span><b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">*Faydalı
besinler :</span></b><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Üzüm (Çekirdekleri ile), Portakal (Çekirdeği ayıklanmış), Şeftali
(Çekirdeği ayıklanmış), Limon (Çekirdeği ayıklanmış), Armut(Çekirdeği
ayıklanmış), Greyfurt (Çekirdeği ayıklanmış), Çilek, Dutgiller(karadut, dut,
ahududu…), Ekmek, Makarna (Pişmiş/çiğ), Şalgam, Kiraz(Çekirdeği ayıklanmış),
Vişne (Çekirdeği ayıklanmış), Domates, Salatalık, Badem, Pirinç (Pişmiş),
Sarımsak, Yeşil fasulye, karpuz(Çekirdekleri ile), Kavun (Çekirdekleri ile)</span><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">*Sınırlı
faydalı besinler: (Besleyici değeri yüksek ancak yağlılar)</span></b><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
</span><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yerfıstığı(Tuzsuz ve fazla kavrulmamış), Ceviz, Dana eti (Pişmiş), Ay
çekirdeği(Tuzsuz ve fazla kavrulmamış), Krem ve sert peynirler (Diyet olanlar
tercih edilmeli), Fındık(Tuzsuz ve fazla kavrulmamış)<br />
<br />
</span><b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">*Nötr
besinler : (Besleyici değeri düşük ancak zararlı olmayanlar)</span></b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
<br />
Kabak, Kereviz, Patlamış mısır (Yağsız), Beyaz ekmek, Kıvırcık salata, Kraker
ve Bisküitler(Diyet olanlar tercih edilmelidir)<br />
<br />
</span><b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">*Zararlı
besinler : (Zehirli olmayıp aşırı yağlı, tuzlu veya sekerli besinler)</span></b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
<br />
Patates kızartması, Cips, Sosis, Kek, Tereyağı ve margarin, Dondurma, Kek ve
kurabiyeler, Konserve yiyecek ve çorbalar<br />
<br />
</span><b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">*Zehirleyici
besinler (zehirli ve zararlı besinler)</span></b><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
<br />
Çikolata, Kahve(kafein), Alkollü içecekler(Alkol), Gazlı içecekler, Süt (hazım
için gerekli enzimler kuşlarda yoktur), Kuru meyveler(Sülfat ve/veya sülfür
içerirler), Soğan (Pişmiş /çiğ-Aşırısı kandaki hemoglobini bozar), Mantar, Elma
çekirdeği (siyanür içerir)<br />
<br />
Turunçgiller günde 4-5 dilimden fazla verilmemelidir.<br />
Yiyecekler eğer ısıtılarak veriliyorsa Teflon veya yapışmaz malzeme içeren
kaplar kullanılmamalıdır. Bu tür malzemelerin çıkardığı gazlar papağanınızı
zehirleyebilir.<br />
</span><b><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">DİKKAT:</span></b><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
</span><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
Yediği besinlerin çeşitliliğine göre papağanınızın tuvaletinin rengi
değişebilir, kati veya sıvı hal alabilir. Bu sizi korkutmamak ile beraber
devamlı gözlemlemeyi ihmal etmeyiniz. Kuşunuzun davranışlarında ve günlük
aktivitesinde bir farklılık gördüğünüzde hemen uzman bir <br />
veterinere başvurunuz.</span><b><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
</span></b><b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">4</span></b><span style="color: red; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> . <b>Yiyeceklerin
verilmesi- Beslenme ekipmanları</b>:</span><span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Papağanlar için olan çoğu kafeslerde en az
üç veya dört adet kap bulunmalıdır. Bu kaplardan birincisine taneli yemler(
Hazır yem, kurabiye .), ikincisine meyve ve sebzeler, üçüncüsüne su
koyabilirsiniz. <br />
<br />
Yiyecek kaplarının yerlerine iyice takılı/bağlı olmasına dikkat edilmeli,
papağanın boyutlarına/cinsine göre kapların malzemelerine dikkat edilmelidir.
Afrika grisi(Jaco), Macaw(Ara) ve kakadu gibi kuşların daha kuvvetli gagaları
olduğu için mümkün olduğunca metal(Paslanmaz çelik-Çinko kaplılar hariç) kaplar
kullanılmalıdır. Kapların kenarları keskin olmamalıdır. Sert plastik kapların
büyük papağanlar tarafından kırılma ihtimali vardır.</span><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com48tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-2264050816955086362013-03-18T21:58:00.003+02:002013-03-18T23:32:46.810+02:00Jakolarda Beslenme ( 2. Bölüm )
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">KUŞUNUZ
MEYVE YEMİYORSA</span></b><span style="color: blue; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kuşunuzun sindirim ve
boşaltım sisteminin iyi çalışabilmesi için meyve yemesi önemlidir. Papağanınızın
kuru mamasını kaldırın.3-4 saat yiyecek bir şey vermeyin ve acıkmasını
sağlayın. Sonra yemesini istediğiniz meyveyi ikram edin. İlgilenmezse kafesin
tellerine takın. Bunu her gün tekrarlamalısınız.Yemesini istediğiniz meyveyi
kafesin önünde siz de yiyin.Genelde papağanlar sahiplerinin yediği yiyecekleri
daha iştahla yerler.</span><span style="color: blue; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 5pt;">
<b><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Vitamin</span></b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Papağanlar
seçici davranabildiklerinden besinlerden yeteri derecede vitamin
alamayabilirler. Bu açıklarını kapatmak için veteriner hekiminizden ya da
veteriner ilaçları satan yerlerden kolaylıkla bulabileceğiniz vitamin tozunu
kullanabilirsiniz. Küçük papağanlarda bir fiske büyüklüğünde vitamin haftada
bir kez suyuna katılarak verilebilir. Papağanlarda su tüketimini en fazla yem
tüketimini takip edin. Dolayısıyla suyun yem verilmeden hemen önce hazırlanarak
verilmesi ve 4-5 saatlik sürenin ardından dökülerek suluğun temizlenmesi
gerekmektedir. Sürenin çok fazla uzaması suda çeşitli bakterilerin üremesine
yol açmakta ve papağanınızın sağlığını tehdit etmektedir. Ayrıca tam verim
alınabilmesi için vitamin katkılı suyun direkt güneş ışığından korunması gerekmektedir.</span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Papağanlar
hızlı işleyen sindirim sistemleri dolayısıyla sularına katılan vitaminleri ve
özellikle B vitaminini hızla vucuttan atmaktadırlar dolayısıyla bahsi geçen
vitaminler doğal sebze ve meyvelerin yerini tutmamakta, sadece bir kısım
eksiklikleri telafi etmektedir. Papağanınıza özellikle erken dönemlerde sebze /
meyve yeme alışkanlığı kazandırmanız şiddetle tavsiye edilir.</span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Genel olarak
vitamin tozlarının pek çoğu aynı etkiye sahiptir ancak amino asit katkılı
ürünleri tercih etmeniz tavsiye olunur. </span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Not:
Papağanınızı ilk aldığınızda bir hafta boyunca her gün vitamin vermeniz yararlı
olabilir. Yer değişikliği gibi nedenler stres seviyesini yükselttiğinden,
papağanların bağışıklık seviyeleri düşmekte ve hastalıklara açık hale
gelmektedirler. Vitamin takviyesi bu gibi istenmeyen durumları engellemektedir.
</span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Mineral</span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Tüy ve kemik
sağlığı açısından mineral takviyesi gereklidir. Yumurtlama döneminde mineral
katkısı biraz artırılabilir. Piyasada bulunan bu solüsyonların yerine gazı
alınmış soda da kullanılabilir, ancak mineral solüsyonlarının tercih
edilmesinde fayda vardır. Yumurtlama döneminde doğacak yoğun kalsiyum
ihtiyacını karşılamak amacıyla çok iyi haşlanmış bir yumurtanın kabuğu, zarı
alınarak ve çok küçük parçalara ayrılarak verilmelidir. Bu toz, verilecek meyve
ve sebzelerin üstüne serpilebileceği gibi meyve ve sebzeler rendelendikten
sonra karıştırılarak da verilebilir. Bu şekilde tüketilmemesi halinde iyi
haşlanmış bir yumurtanın yarısı kabuğu ile birlikte de verilebilir.
Hazırlanacak karışımlar ve haşlanmış yumurta birkaç saat içerisinde
bozulduğundan her defasında taze olarak hazırlanması ve kafes içerisinde fazla
bekletilmemesi gerekmektedir. </span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kafese
koyacağınız mineral katkılı gaga taşı hem papağanın gagasının fazla uzamasını
engellemekte hem de kafes ortamında mahrum kaldığı bazı mineralleri
sağlamaktadır. </span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Not:
Papağanınızı ilk aldığınızda vitamin takviyesinin ardından bir hafta boyunca
her gün mineral vermeniz yararlı olabilir. </span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Kum</span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Papağanlar,
üst gagalarının iç kısmında bulunan pütürlü yüzey sayesinde yiyecekleri çok
küçük parçalara ayırabilmekte ve kanarya, saka vb. kuş türlerinin aksine kuma
çok az miktarda ihtiyaç duymaktadırlar. Birkaç ayda bir, yemin üzerine bir
miktar kum dökerek ya da ayrı bir kap içerisin kafesine asarak bu ihtiyaçlarını
karşılayabilirsiniz. </span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p> </o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 5pt; text-align: justify;">
<b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><a href="http://www.istanbulornitholoji.com/goster-75-2-Kivrik_Gagali_Papaganlar.html"><span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt;">http://www.istanbulornitholoji.com/goster-75-2-Kivrik_Gagali_Papaganlar.html</span></a></span></b><b><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> sitesinden ve </span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><a href="http://www.bakterim.net/"><span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt;">www.bakterim.net</span></a></span></b><b><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> sitesinden alınmıştır.</span></b><b><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 5pt; text-align: justify;">
<span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">PAPAĞANLARDA
BESLENME KONUSUNDA BAŞKA BİR YAZI :</span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 18pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yaşamın
giderek zorlaşması, iş hayatının stresli bir ortamda geçmesi insanların yeniden
doğaya yönelmesine neden olmuştur. Ev hayvanların beslenmesi, insanları stresten
uzaklaştırır ve günün yorgunluğunu giderir, insanları birbirine yaklaştırır.
Yaşamak, doğadaki diğer canlılar gibi kuşlarında en doğal hakkıdır ve buna
saygı duyulması gerekmektedir. Yaşadıkları doğal ortamdan alınarak kafeslerle
çevrili küçük bir ortama konulan bu kuşların yaşamlarını devam ettirebilmeleri
için gerekli koşulların sağlanması kuş severlerin gerekli bilgi ve tecrübesine
bağlıdır. Doğada değişik renk ve ötüşlere sahip olan kuşlar kuş severlerin
ilgisini çekmektedir. Ancak farkına varmadan gösterdiğimiz bu ilgi ve
ödediğimiz her para kuşların soylarının yok olmasına neden olmaktadır.<br />
Papağanlar Asya ve Amerikanın tropikal bölgelerinde ve Avustralya kıtasında
(geniş bir yelpaze içerisinde) dağılım göstermektedir. Papağanların bir çok
çeşitleri vardır. Ufak bir serçe iriliğinde oranları olduğu gibi, iri aralar
gibi uzunluğu 90 cm&rsquo;i geçenleri de bulunur. İkisi öne ikisi arkaya
yönelen parmakları olan zygodactyle tipte ayaklar taşırlar. Bu yüzden bazı
kaynaklarda papağanlarda, ağaçkakanlar (pcittaciformes) takımının alt takımı
olarak kabul edilmektedir. Bu iki kuş grubuna birden tırmanıcı kuşlar denir.
Ayaklarında yakalayıcı tırnaklar taşırlar, tırmanırken gagalarını üçüncü ayak
olarak kullanırlar ve çok iyi tırmanırlar. Besin alırken ayaklarını bir el gibi
kullanabilirler ve çoğunlukla solaktırlar. Gaga özellikle dane ve çekirdek
yiyenlerde çok kuvvetli ve dolgun yapıdadır (Anmadon ve Gilliard ,1996).<br />
1980&rsquo; li yılların sonlarına kadar doğal yaşama ortamlarındaki egzotik
hayvanların ithalatı Amerika&rsquo;nın birçok eyaletinde serbestçe
gerçekleşiyordu. Doğal olarak Peru papağanları da zengin ya da meraklı
müşterilerin ilk tercihleri arasındaydı. Eğer çevreciler olaya el koymamış
olsaydı, kim bilir, belki de bugün nesli tükenmek üzere olan yüzlerce canlılar
arasında anılırlardı (Anonim, 1995).<br />
Bugün Avrupa ve Amerika &rsquo;da sadece kafeslerde üretilen kuşların
satışına izin verilmektedir. Kafeste kuşların üretilme yoluna gidilmesi
yasadışı avcılığın sonunu getirecek en etkili önlemdir. Aslında kafeste
üretilen (Geniş salmalarda) papağanlar doğadan yakalananlara oranla çok daha
pahalıdır ancak eğitilmeleri daha kolay olduğundan bunlara olan talep
yüksektir. Bugün modern hayvanat bahçelerinin kurulduğu ülkemizde, papağanların
beslenmesi ve üretimi konusunda deneyimli zooteknist ve biyolojist az
sayıdadır. Bu makalede, zooteknist ve biyolojistlere papağanların beslenmesi
konusunda pratik bilgiler vererek bu konuya dikkat çekilmesi amaçlanmıştır.</span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-39064286525536243432013-03-18T21:13:00.001+02:002013-03-18T21:13:23.822+02:00Jako Papağan<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: blue;"><b>JAKOLARI ANLAMAK</b><o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Çoğu kuş sahibi Dr. İrene Pepperberg’in yetiştirdiği ünlü
Afrika gri papağanı Alex’i bilir. Alex, şempanze, yunus balığı veya 4 yaşındaki
bir çocuğun zekasına sahipti. Ve onlarla aynı bilişsel özellikleri
gösteriyordu. Bu anlamda Dr. Pepperberg böyle bir kuşa sahip olduğu için çok
şanslıydı: Afrika gri papağanları esrarengiz derecede zekidir.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Pek çok jako sahibi papağanları ile yaşadıkları şok edici
şaşırtıcı hikayelere sahiptir. Gri papağanların bazı konuşmalarında
objeleri tanıdıklarını ve onları anlamlı ifadelerle anlatmaya
çalıştıklarını defalarca ispat etmiştir. Örnek vermek gerekirse bir keresinde
mutfakta kahvaltı hazırlarken pencerenin kenarına gelen bir kargayı “avvv
kargaya bak” diyerek durumu bana anlatmaya çalışmıştı.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Jakolar o kadar zeki ve gözlemcidir ki evde olup biten her
şeye dikkat ederler ve beyinlerine yerleştirirler. Her hareketi gözlemler ve
reaksiyon verirler. Daha sonra bunları insanların dikkatini çekmek ve iletişim
kurmak için kullanırlar. Örneğin pek çok jako sahibi defalarca telefon çalıyor
diye telefona koşmuş veya mikrodalga fırınının sesine, mutfağa koşmuştur ama
oysa bunu yapan o seslerin taklidini yaparak sahiplerinin dikkatini üstüne
çekmeyen çalışan jakolar olmuştur.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Ama daha da inanılmaz olan, onların insanlarla kurdukları
bağdır. İnsanlarla tıpkı küçük bir çocuk gibi derin ve rasyonel bir etkileşim
kurarlar. Oysa onlar bir insan değil, insanlardan daha da farklı bakış açıları
ile inanılmaz akıllı, vahşi hayvanlardır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: blue;"><b>VAHŞİ DOĞALARI</b><o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Ev köpeklerinin aksine papağanlar evcil yaratıklar değildir.
Bir hayvanın evcilleşme süreci binlerce nesil öncesine dayanabilir.
Papağanların ise sadece iki nesildir yabani atalarından taşıdıkları genleri
kaldırıldı. (Burada elde yetiştirme papağanlar kastediliyor) Bu da demek oluyor
ki bizim evcil papağanlarımız hala vahşi içgüdülerini taşımaktadırlar. Bu
nedenle onların vahşi doğalarını anlamak onlarla yaşarken işleri daha da
kolaylaştıracaktır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">İlk olarak papağanlar doğada büyük topluluklar olarak
yaşamaktadırlar.Yüzlerce bireylik topluluklar halinde gün boyunca yem bulmak
yada başka aktiviteler için hep beraber hareket ederler. İkincisi, ağaçlardaki
meyveler vb yiyecekler gibi jakolar aynı zamanda yerde de beslenirler. Diana
May adlı doktora öğrencisi Orta Afrika ve Kamerun’daki bataklıklardaki
gözlemlerinde yere inmek için önce birkaç jakonun daha sonra ise onları izleyen
diğer sürü bireylerinin de katılımıyla 300 ila 800 kuşluk büyük gruplar halinde
yere indiklerini tespit etmiştir. Bir kısım sürü bireyinin ağaçlarda kalarak
avcıları izleyerek onlara nöbetçilik yaptığı daha sonra beslenmesini bitiren
bireylerin ağaçlara gelerek nöbeti devraldığı gözlemlendi. Daha sonra aynı
gruplar ağaçlarda sosyalleşmek için gene ağaçlarda vakit geçirmeye devam
ettiler.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Yerde beslenmek ağaçlarda beslenmekten daha tehlikelidir,
çünkü yerden kaçmak ağaçlardan kaçmaktan daha zordur. Yerde beslenmek av arayan
avcılar için kolay fark edilmeyi doğurur. Bu yüzden yerde beslenmek için hızlı
reflekslere ve dikkatli olmaya mecburdurlar. Bir dal hareketliliği bile bir
yırtıcının işareti olabilir. Bu yüzden hızlı kaçmak için etraflarındaki her
şeyi kafalarına iyi yerleştirirler.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Pek çok jako evdeki nesnelere ve hareketlere karşı temkinli
ve gergin yaklaşırlar. Örneğin kafesin yanına koyulan bir lamba bile jakoya
için bir yırtıcıyı andırabilir. Bu genetik programlama onların milyonlarca
yıldır geliştirdiği içgüdüsel bir tepkidir.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Sürü içinde jako duygusal ve fiziksel olarak güven duygusuna
ihtiyaç duyarlar. Elde büyütme papağanlar kendilerini beraber yaşadıkları
insanlarla aynı sürü içinde görürler. Sahibinin psikolojik durumlarını tahlil
edebilir ve bununla birlikte onunla aynı duygulara kapılabilir. Sahibinin
kızgınlığını yada üzgünlüğünü üzerine alır. Belki ne olup bittiğini tam olarak
anlayamaz ama bir şeylerin ters gittiğinin farkındadır. Böyle durumlar
papağanlar için sürü veya kümes tehlike de anlamına gelir. Bunun bir sonucu
olarak yem yeme değişiklikleri, çığlık atma vb. problemler olarak reaksiyon
gösterir.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Papağanlar için en önemli sorun korunma ve güvendir. Önemli
olan rutin yapıyı bozmamak ama bu her şeyin hep aynı olacağı anlamı da gelmez.
En tehlikeli söylemlerden birisi “jakolar değişime tahammül edemez”’dir. Ani
değişiklikler yapmak jakolarda nevrotik olabilir. Örnek olarak gene lambayı
verecek olursak bir anda lambayı kafesinin yanına koymak onun için bir
gerginlik haline gelecektir. Ama belirli bir mesafe ile adım adım ona
yaklaştırmak daha doğru olacaktır. Yani onlara yeni deneyimleri tanıtmak için
yardımcı olmak gerekir. Ona tanıtmak istediğiniz objeyle önce siz oynayın. Evde
bazı işlerinizi papağanınızla yapın, güvenli olmak kaydıyla beraber seyahatlere
gidin.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: blue;"><b>TÜRLERİ</b><o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Kongo Afrika Gri papağanı (Psittacus erithacus erithacus);
Ekvatoral Afrikada, Timneh Afrika gri papağanı (Psittacus erithacus timneh);
batı Afrika yani Sierra Leone, Gine, Liberya be Batı Fildişi Sahili’nde yaşar.
Her ikisi de mükemmel papağanlardır. İki türde çok iyi konuşurlar. Boyut ve
görünüm dışında, kişilik olarak hiçbir fark yoktur. Tek istisna Timnehlerin Kongo
kuzenlerine göre daha az gergin bir yapıya sahip olmasıdır. Timnehler üzerine
çok az araştırma yapılmakla beraber timnehlerin doğada da daha sakin yapıda
oldukları tespit edilmiştir. Ancak düzgün beslenen ve evcilleştirdiğimiz
Kongolarında çok sakin, rahat ve sevimli bir arkadaşımız olacağı bir gerçektir.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: blue;"><span style="background-color: white;"><b>EĞİTİM</b><o:p></o:p></span></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Bebek papağanlar, çocuklara benzer yaşam becerileri
öğrenirler. Papağanlara aileleri rehberlik eder ve yapılması ve yapılmaması
gereken şeyleri öğretirler. Papağanımıza yeni bir oyuncak tanıtalım; Önce
oyuncakla siz oynayın, burnunuza sürün ve hatta oynarken gülün. Papağanınızın
mutlaka ilgisini çekecektir. Bunu papağanınız o oyuncakla oynayana kadar yapın.
Bu günler hatta haftalar sürebilir. Ama bunu başardıktan sonra neşeli ve oyuncu
bir papağanınız olabilir. Oyuncak olarak kemirilebilir ahşap malzeme, halat,
plastik veya akrilik oyuncaklar olabilir. Jakolar genelde kağıt yada karton
gibi parçalayabilecekleri oyuncakları daha çok tercih ederler. Bu tip
oyuncaklar alıp her gün bunlarla papağanınızla birlikte oynayın.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Jakolar konuşma yeteneği ile bilinirler. İnsanlarla birlikte
çok vakit geçirdikten sonra artık insanları bir sürü olarak kabul eder ve
onlarla etkileşim kurmak için insanların konuşmalarını taklit etmeye ve
öğrenmeye başlarlar. Bu yüzden papağanınızın oturma odasında olması daha iyi
olur. Onlara aynı sözcükleri tekrar edin. Ama bunu mantıklı ve ilgili
davranışlarla yapın Mesela elma vereceğiniz zaman “elma istermisin” veya “elma”
dedikten sonra elmayı verin. Bu gibi örneklerle istediği şeyin ismini
söyletmeyi başarabilirsiniz.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: blue;"><b>DAVRANIŞ SORUNLARI</b><o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Jakolar en ince ayrıntısına kadar insan davranışlarını
okumaya çalışırlar. Siz sürü liderisiniz. Neyin doğru, neyin yanlış olduğunu
ona öğretecek olan sizsiniz. Siz ne yaparsanız o da onu yapmaya çalışacaktır.
Bunun olumlu yada olumsuz olması onun için önemli değildir. Yani siz papağana
ne veriyorsanız o da onu alacaktır. Bu nedenle öğrendikleri çok önemlidir.
Pozitif takviyeler jakolarda harikalar yaratır. Yapmasını istediğiniz davranış
için ödüllendirebilirsiniz. Bu ödül sevdiği bir yiyecek olabilir.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Jakolar şiddet içeren cezalara iyi tepki vermezler. Fobik
reaksiyona girerler ve bu büyük bir korku durumunu tetikleyebilir. Papağanınıza
bir şey yaptırmak için asla onu kovalamayın. Büyük fobilerin oluşmasındaki en
büyük sebep kovalanmaktır. Kuş dehşete kapılır ve sahibini yırtıcı bir düşmanla
ilişkilendirir. Papağanınız size yaklaşana kadar bekleyin. Üzerinizdeki bir
elbiseden veya başka bir materyalden korkmuş olabilir. Odayı terk edin ve
üzerinizdekileri değiştirdikten sonra tekrar yanına gidin.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Tüy yolma jakolar için en korkulan durumdur. Tüy yolma
probleminin başında fiziksel durumlar gelir. İlk adım kapsamlı bir veteriner
tedavisidir. Giardia, aspergillosis ve metal zehirlenmesi (özellikle çinko)
testlerini içeren bir kan testi yaptırmak gerekir. Tüy yolmanın diğer
sebeplerinden bazıları kötü beslenme, nem eksikliği, gıda alerjileri, çeşitli
kazalar, ani bir değişikliğe tepki. Tüy yolma psikolojik olduğu zaman bunun
nedenleri ise sahibinin ona karşı ilgisizliği (ki bu onu sürü dışında bırakma
anlamına gelir), korku reaksiyonu vb. nedenlerdir.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: blue;"><b>SAĞLIK VE BESLENME</b><o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Hastalandığımız zaman genelde sorulur “sen ne yedin?” Aynı
şey papağanlar için de geçerlidir. Bunun dışında hastalıkların nedenlerinde vitamin,
mineral ve diğer gıda eksikliklerinden kaynaklandığını unutmayalım. Jakolar
için uygun bir diyette taze organik sebze ve meyve, tahıllar, fındık, çeşitli
tohumlar ve pelet yem mutlaka olmak zorundadır. Jakolar kalsiyum ve Vitamin A
(beta karoten) içeren besinlere ihtiyaç duyarlar. Beta karoten kaynakları
şunlardır; sarı kabak, tatlı patates, havuç, hindiba, lahana ve diğer yeşil
yapraklı sebzeler, kırmızı biber, brokoli, vb. Bununla birlikte kalsiyum,
fosfor içeren gıdalar, magnezyum ve vitamin D3 olmadan etkili olamaz. İyi bir
veteriner papağanınız için uygun bir diyet oluşturmanızda yardımcı olabilir.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Yavru jakolar aç kaldıklarında korkmuş ve güvensiz olurlar.
Böyle durumlarda yukarıda bahsi geçen gıdalardan püre haline getirerek
şırıngalarla yada kaşıkla sürekli beslemek gerekir. Tüm jakolar sahipleri
tarafından beslenmekten hoşlanırlar. Böylelikle sahibi ile papağan arasında
sağlam bir bağ kurulmuş olur.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: blue;"><b>SONUÇ</b><o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Papağanlarım benim hayatımı tamamen değiştirdi. Onlar
olmadan bir hayat düşünemiyorum. Onlar bana çocukluk büyüsünü yeniden
yaşatıyorlar. Onlar bize doğa ile konuşmayı öğretebilir. Bu yüzden onlara
“doğanın elçileri” diyorum. Ama sormak lazım. Biz mi onlar için bir şansız,
yoksa onlar mı bizim için büyük bir şans.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Margaret T. Wright<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Kaynak : </span><a href="http://www.africangreys.com/"><span style="color: blue; font-family: Calibri;">www.africangreys.com</span></a><span style="font-family: Calibri;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>çeviri T. H.</span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<o:p><span style="font-family: Calibri;"> </span></o:p></div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com25tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-27295072286749841532013-03-17T22:33:00.000+02:002013-03-17T22:33:40.129+02:00Jako Papağanı Konuşma Eğitimi<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<strong><span style="color: #333333; font-family: "Calibri","sans-serif"; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><span style="color: blue;">Jako Papağanı
Konuşturma Eğitimi<o:p></o:p></span></span></strong></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><span style="color: #333333;">Jako papağanıma
konuşmayı öğretebilirmiyim, jakomun konuşması için ne yapmalıyım, konuşturmak
kolaymıdır, kaç kelime konuşabilir, önce hangi kelimeyi öğretmeliyim en çok
sorulan sorular arasındadır.Jako papağanları konuşma taklit yetenekleri
açısından en başarılı olan türlerdir, her ne kadar bu sıralama genel bir yol
gösterici olsa da her papağan kendi içerisinde değerlendirilmelidir. Bir Lori
30-40 kelime konuşabilirken bir jako sadece 1-2 kelime ile de sınırlı
kalabilir. Özellikle muhabbet kuşu ile sultan papağanın ıslığa benzer
seslerinin olduğu ve konuşmalarının zaman zaman zor anlaşıldığı, buna karşın
gri papağan, amazon, ara ve kakadunun çok net ve anlaşılır konuşabildiğini göz
önünde bulundurmakta yarar vardır.</span></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><span style="color: #333333;">Kalıtım,
bireysel yetenek, geçmiş deneyimler, eğitimde harcanan emek ve süre gibi
etmenlerin hepsi konuşma üzerinde etkilidir. Papağanlar sebep-sonuç ilişkisi
kurmada oldukça başarılıdırlar. Örneğin pek çok papağan telefon zili çaldığında
‘alo’, kapı çaldığında ise ‘kim o?’ dendiğini kısa sürede idrak edecek ve
ardından bunu kendiliğinden tekrarlamaya başlayacaktır.</span></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><span style="color: #333333;">Dolayısıyla bu
tür bir bağlantıyı kullanarak onunla gerçek anlamda bir iletişime
geçebilirsiniz. Banyo sırasında sürekli olarak ‘banyo’, yem kabının
değiştirilmesi sırasında ‘mamma’, sabahları onu ilk gördüğünüzde ‘günaydın’,
yatmadan ve ışıkları kapatmadan hemen önce ‘iyi geceler’ denilmesi bunlara
örnektir.</span></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><span style="color: #333333;">Bunların
sürekli olarak tekrarlanması sonucunda papağan gerçekleşen olay ile söylenen
kelimeyi bağdaştıracak ve bir süre sonra aç kaldığında ‘mamma’ diyerek, artık
uyumak istediğinde ise ‘iyi geceler’ diyerek size bu isteğini belirtecektir.
Bunun gibi örnekler çoğaltılabilir.</span></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><span style="color: #333333;">Örneğin onun
başını okşarken ‘kaşı-kaşı-kaşı-kaşı’ demeniz, omzunuza alırken ‘gel oğlum’
demeniz gibi. Hatta bir kişi ‘beni seviyor musun?’ dedikten sonra evde bulunan
diğer bir kişinin ‘çok seviyorum’ demesi ve bunun defalarca tekrarlanması
papağanın sorulacak ‘beni seviyor musun?’ sorusunun ardından ‘çok seviyorum’
demesine yol açacaktır.</span></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="background: white;">
<strong><span style="color: #333333;">İki kişiye
dayanan bu eğitimi Dr. İrene Pepperberg, dünyanın en meşhur papağanı olan Alex
isimli gri papağana uygulayarak ona pek çok objenin ismini söylemeyi, altıya
kadar varan objeleri saymayı, büyük-küçük ve renk ayrımını yapmayı öğretmiştir.</span></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<o:p></o:p> </div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<o:p> </o:p></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiWAcgYyq063KK_scIELx3jR9ehuCLMxoub5n0xse7Qekd2anHnGFmO8k5I2PUoRmEE-RM9dktrgm0yIcbJTv-c8HGgfBPmu5LjnRMimo44TnSYGfbPp_n1_S6OWaV3-NeBqSxYmnGIRho/s1600/imagesCAUCBL4M.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="139" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiWAcgYyq063KK_scIELx3jR9ehuCLMxoub5n0xse7Qekd2anHnGFmO8k5I2PUoRmEE-RM9dktrgm0yIcbJTv-c8HGgfBPmu5LjnRMimo44TnSYGfbPp_n1_S6OWaV3-NeBqSxYmnGIRho/s320/imagesCAUCBL4M.jpg" width="320" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<o:p></o:p> </div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<o:p>
</o:p></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
</div>
<div style="background: white;">
<strong><span style="color: #333333;"><span style="color: blue;">Papağanlara
Nasıl Konuşma Öğretilir?</span></span></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
</div>
<div style="background: white;">
<strong><span style="color: #333333;">Kuşların
konuşma yetenekleri, aynı cinsler içinde bile belirgin olarak
değişebilir.Afrika Gri Papağanı, tüm papağanlar arasında en doğal taklitçi
olarak kabul edilir. Aynı zamanda, kuşların çoğunlukla kadın ve çocukların
sesini erkeklere nazaran daha kolay taklit edebildiklerini aklınızda
bulundurunuz. Elde yetişen papağanlar, insan sesine daha fazla alışkın olmalarından
dolayı kendi ebeveynleri tarafından yetiştirilenlere göre çok daha erken
konuşmaya başlarlar. Fakat bir kuşu konuşmaya başlatmak için de başka hiçbir
kestirme yol yoktur. Bu tamamen bir sabır ve tekrar etme meselesidir. Ne kadar
fazla kuşu eğitmek için zaman ayırırsanız, o kadar çabuk öğrenir.</span></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
</div>
<div style="background: white;">
<strong><span style="color: #333333;">Bu işin
anahtarı cümleleri ve kelimeleri küçük parçalara bölmektir. Kuş bir kez ilk
bölümü başarı ile taklit edebilirse, sonrakileri üzerine ekleyerek devam edip
tüm kelime, cümle veya şiiri oluşturursunuz.</span></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
</div>
<div style="background: white;">
<strong><span style="color: #333333;">Bir kuşa
konuşmayı öğretirken ortamın sessiz olmasını sağlayınız. Kuşun bulunduğu yerden
başlayacak şekilde, bir günde bir çok kez ders verebilirsiniz. Eğer her sabah
aynı şekilde kuşunuza seslenirseniz, kısa zamanda o da benzer şekilde cevap
vermeye başlar. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Detayları beş dakikalık
bir periyot boyunca kafese yakın oturarak açık bir şekilde tekrar ediniz. Her
şeyin çabucak olması için acele ettirmeyiniz, yoksa kafası karışabilir.</span></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
</div>
<div style="background: white;">
<strong><span style="color: #333333;">Evde oluşan
bazı sesleri hiç eğitim almadan kuşlar taklit edebilirler. Çalan bir telefon
buna tipik bir örnektir ve kuşun kusursuz tonlaması koşarak gelmenize sebep
olabilir. Bu, eğer ısrarla küfür ederse oldukça problem olabilir. Bu tür
davranışı düzeltmek oldukça zordur, ancak tekrarlamayı, uyaranı geri çekersek
kuş ses veya kelimeyi daha az aklında tutabilir. </span></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
</div>
<div style="background: white;">
<strong><span style="color: #333333;">Eğitim amacı
ile, düzenli tekrarlarla derslerinizi takviye etmek için bilgisayara bir
mikrofon aracılığı ile kendi sesinizi kaydedin veya kasete kaydedip
papağanınıza dinletebilirsiniz. Aynı şekilde olgun bir kuşu da konuşturmak
zordur, fakat konuşmayı öğrenmiş bir kuş da yaşamı boyunca kelime hazinesine
yenilerini ekleyecektir.</span></strong><span style="color: #333333;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<o:p> </o:p></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<o:p></o:p> </div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
</div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com207tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-35206664776520850102013-03-17T00:36:00.000+02:002013-03-17T00:36:59.162+02:00Papağan Almak Son Kararınızmı?<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: blue;"> Papağan almayı mı düşünüyorsunuz?</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">*Evinizde astım hastası veya alerjisi olan kimse yaşıyor mu?</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Evinizde beslediğiniz papağanın dökülen tüy ve tozları bu hastalıkların nüksetmesine yol açabilir. Aile bireylerinizde bu tip bir rahatsızlık varsa kararınızı bir kez daha düşünün. Bu durum hem ailenizin sağlığı hem de papağanınızın bakılabilirliği için önemlidir.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">*Önceden evinizde bir kuş türü beslediniz mi ya da halen evinizde baktığınız kedi köpek ya da başka bir kuş var mı?</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Hayvan bakımı konusunda özellikle kuş bakımı konusunda tecrübeniz varsa bu hem sizin için hem de papağanınız için büyük avantaj oluşturacaktır. Ancak halen evinizde başka bir hayvan yetiştiriyorsanız papağanınız ya da eski dostunuz bunu pek hoş karşılamayabilir yani kıskanabilir. Hatta evinizde bir kedi besliyorsanız papağanın hayatı riske girebilir.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">*Hastalık boyutunda aşırı titiz bir insan mısınız?</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Papağanlar kendilerine ikram edilen yiyecekleri (özellikle sebze meyve türünü) tüketirken kafesin etrafına sıçratabilirler. Ayrıca dökülen tüy ve tozları bulundukları odayı kirletebilir. Bu durumda sizin odayı daha sık temizlemenizi gerektirir. Bu durumu sürekli olarak göze alıyor musunuz. Cevabınız evet değilse bu işe hiç girmeyin.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">*Evinizde ortalama ne kadar bulunuyorsunuz?</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Eğer çalışan bir karı koca iseniz ve zamanınızın büyük bölümünü evde değil iş yerinizde geçiriyorsanız ona yeterli vakit ayıramayacaksınız demektir. Bu durum <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>papağanın ilgi ve sevgiden<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>mahrum kalmasına yol açar.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">*Sabırlı mısınız?</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Jakolar 4-5 yaşındaki bir çocuğun zekasına sahiptir. Pek çok konuda sizin sabrınızı dener ilgi bekler. Alacağınız yavru bir Jako nun evcilleşmesi birkaç ay sürebilir.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">*Sık seyahat ediyor musunuz veya tatile çıktığınızda bir planınız var mı?</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Seyahatlerinizde veya tatile çıktığınızda onu emanet edebileceğiniz biri varsa sorun yok. Eğer böyle birisi yoksa Jakonuzla beraber seyahate çıkmanız gerekecektir.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">*Sabah hava aydınlanmaya başladığında onun ıslık ve konuşmalarına tahammül edebilecek misiniz?</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Jakolar hava aydınlanmaya başladığında konuşmaya ,ıslık çalmaya başlayabilir. Kapalı perdeler bunu biraz geciktirebilir ama asla önlemez. Hafta sonu erkenden uyanmaya hazır mısınız?</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">*Evde kimsenin bulunmadığı süre kaç saat?</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Kafeste beslenen Jakonun tek arkadaşı sahibi olduğu için fazla yalnız kalırsa tüy yolması ,bağırması geç konuşması veya hiç konuşmaması muhtemeldir.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">*Yeni bir bebek mi bekliyorsunuz ya da küçük çocuğunuz var mı?</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Nadiren de olsa Jakolar bazen küçük çocukları kıskanır ya da onlarla iyi geçinmeyebilir. Aslında papağan bakımına çocuğunuzu da<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>davet etmeniz çocukta hem hayvan sevgisini geliştirir hem de çocuğunuza sorumluluk kazandırır.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">*Komşular ses konusunda aşırı hassas mı?</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Jakolar özellikle gündüzleri<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>ses yapar , konuşurlar. Komşularınız bu durumu hoş karşılarsa sorun yok.</span></div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com28tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-80335834868039795062013-03-16T22:59:00.000+02:002013-03-16T23:55:12.245+02:00Neden Papağan<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 13pt;">
<b><span style="color: blue; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">NEDEN
PAPAĞAN ?</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Bir çoğumuzun ortak hobisi papağan.
Peki, bu hobiyi hiç sorguladınız mı? Neden papağan besliyorum diye.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Jako ve timneh haricindeki diğer türler
çok konuşkan değildir (bir çok amazon türü, macawlar, kakadular vs.).</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Eğer yabaniyse iyi bir eğitim alamadığı
sürece kafes içinde kalmaktan ve öğrendiği kelimeleri sıralamaktan başka bir
işe yaramayacaklardır.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Tüğ,kepek ve pisliğinden bahsetmiyorum
bile…. Sürekli temizlik yapmak zorundasınız. Eğer düzenli temizlik yapmazsanız
hem koku hem de haşereler görmeye başlayacaksınız kafes etrafında.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">İyi eğitimli olsa bile yıllar sonra bir
olaydan etkilenip kıskançlık yapabilecek ve ev halkından birisine yada
kendisine zarar verebilecektir.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Kinci ve yapılanı kolay unutmayan
türlerdir.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Kafes içinde ihtiyaçlarını
karşılayamazsanız yüksek sesleriyle bağırabileceklerdir.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Bir çok tür için büyük bir kafes yada
yaşam tüneği gereklidir ki, oturma odasına öyle büyük bir objeyi koymanız pek
mümkün değildir….</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Beslenmeleri için gerekli meyveler,
sebzeler ve tohumlar çok ucuz değildir. Ortalama bir jako için aylık asgari 50
TL, ortalama 75-80 TL gözden çıkarmanız gerekir. Bu da yılda yaklaşık 1000 TL
eder…</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Çiftleşme zamanı oldukça agresif olurlar
ve çıkardıkları çiftleşme naraları, ve kurları ile çekilmez olurlar…</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Misafiriniz geldiğinde iyi eğitimli bir
kuş değilse sürekli bağırıp çağıracak ve rahatsızlık verecektir. Ortamını
değiştirdiğinde yani başka odaya aldığınızda size tavır koyacak, bazen gönlünü
almanız günler, haftalar belki de aylarınızı alacaktır.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Videolardan izlediğiniz o harika kuştan
alırsınız. Fakat hiç göründüğü gibi değildir. Videodaki gibi numaralar
yapmıyor, konuşup sizi eğlendirmiyordur. Bir süre sonra satar başka kuş
alırsınız fakat o da size istediğinizi veremez. Bu sırada hem sattığınız kuş
hemde evde varsa 2-10 yaşı arasındaki çocuğunuzda ağır tramvalara neden
olursunuz.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Kıskançtır kuşlar.Evde bir kişiye karşı
çok yakın olur, diğer bir deyimle onu eş seçer. Ona yakalaşan herkesi kıskanır,
herkese tepki verir.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Sonrasında kuşlar bitki gibi
değillerdir. Suyunu ve gübresini ver, yılda bir kez de saksısını ve toprağını
değiştir uzayıp gitsin…. Maalesef her papağan ilgi düşkünüdür ve nerden
baksanız günde ortalama 8 saat ilgi isterler…</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Bu kadar eziyeti ve sıkıntıyı neden
çektiğinizi hiç sorguladınız mı? Kafesinde sık sık öğrendiği 30-40 kelimeyi
tekrar etsin diye mi? Yoksa zor bir işi başarmanın verdiği zevk için mi? <u>Eğer
iyi bir ortam ( kafes demiyorum ortam diyorum), kaliteli yemler (çekirdek ve
kuruyemişi yiyecek olarak saymıyorum) ve sürekli ilgi gösteremeyecekseniz bu
işe hiç bulaşmayın.</u> Çünkü papağanlar oldukça zeki ve sosyal hayvanlardır.
Kullanmadığınız odanızda sadece günde 1 saat ilgi ile yetinemezler. Oturma
odasında sürekli kendisiyle ilgilenilirse ve doğru eğitimle harika bir canlı
olabilirler.</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">SON SÖZ. EĞER İLLA PAPAĞAN
BESLEYECEKSENİZ ÖNCELİKLE KATLANACAĞINIZ TÜM EZİYETLERLERİ, YAPMANIZ GEREKEN
TÜM FEDAKARLIKLARI İYİ TESPİT EDİN. SONRASINDA İSE SİZE UYGUN TÜRÜ TESPİT EDİN
VE O TÜRDEN BİR KUŞ EDİNİN.....</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">PAPAĞAN BESLEMEK PARASINI VERİP ALMAKLA
OLMUYOR MALESEF.......</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Sürcü Lisan ettimse Affola...</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="background: rgb(238, 244, 255); line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: #222222; font-size: 13pt; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-font-family: Calibri;">Saygılarımla.....</span></b><b><span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 13pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p></o:p></span></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<o:p><span style="font-family: Calibri;"> </span></o:p></div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com28tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-40854540796258555012012-03-25T18:27:00.006+03:002013-03-31T13:38:48.757+03:00Hayvan Hakları Bildirgesi<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><br />
<br />
</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: blue;">HAYVAN HAKLARI BİLDİRGESİ:</span></b> (15 Ekim </span><a href="http://tr.wikipedia.org/wiki/1978" title="1978"><span style="color: blue; font-family: Calibri;">1978</span></a><span style="font-family: Calibri;">'de </span><a href="http://tr.wikipedia.org/wiki/Paris" title="Paris"><span style="color: blue; font-family: Calibri;">Paris</span></a><span style="font-family: Calibri;"> </span><a href="http://tr.wikipedia.org/wiki/UNESCO" title="UNESCO"><span style="color: blue; font-family: Calibri;">UNESCO</span></a><span style="font-family: Calibri;"> evinde ilan edilen </span><a href="http://tr.wikipedia.org/wiki/Hayvan_haklar%C4%B1" title="Hayvan hakları"><b><span style="color: blue; font-family: Calibri;">Hayvan hakları</span></b></a><span style="font-family: Calibri;"><b> evrensel bildirisi</b>.)<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">1.</span> Bütün hayvanlar yaşam önünde eşit doğarlar ve aynı var olma hakkına sahiptirler.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">2.</span> Bütün hayvanlar saygı görme hakkına sahiptir. Bir hayvan türü olan insan , öbür hayvanları yok edemez. Bu hakkı çiğneyerek onları sömüremez. Bilgilerini hayvanların hizmetine sunmakla görevlidir. Bütün hayvanların insanca gözetilme, bakılma, ve korunma hakları vardır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">3.</span> Hiçbir hayvana kötü davranılamaz, acımasız ve zalimce eylem yapılamaz. Bir hayvanın öldürülmesi zorunlu olursa, bu bir anda, acı çektirmeden ve korkutmadan yapılmalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">4.</span> Yabani türden olan bütün hayvanlar, kendi özel doğal çevrelerinde karada, havada ve suda yaşama ve üretme hakkına sahiptir. Eğitim amaçlı olsa bile özgürlükten yoksun kılmanın her çeşidi bu hakka aykırıdır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">5.</span> Geleneksel olarak insanların çevresinde yaşayan bir türden olan bütün hayvanlar uyumlu bir biçimde türüne özgü yaşam koşulları ve özgürlük içinde yaşama ve üreme hakkına sahiptir.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">6.</span> İnsanların yanlarına aldıkları bütün hayvanlar doğal ömür uzunluklarına uygun sürece yaşama hakkına sahiptir. Bir hayvanı terk etmek acımasız ve aşağılık bir davranıştır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">7.</span> Bütün çalışan hayvanlar iş süresi ve yoğunluğunun sınırlandırılması ve güçlerini artırıcı bir beslenme ve dinlenme hakkına sahiptir.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">8.</span> Hayvanlara fiziki ya da psikolojik bir acı çektiren deneyler yapmak hayvan haklarına aykırıdır. Tıbbi, bilimsel, ticari ve başkaca biçimlerdeki her türlü deneyler için de durum böyledir.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">9.</span> Hayvan beslenmek için yetiştirilmişse de bakılmalı, barındırılmalı, taşınmalı, ölümü de acı çektirmeden ve korkutmadan olmalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">10.</span> Hayvanlardan insanların eğlencesi olsun diye yararlanılamaz, hayvanların seyrettirilmesi ve hayvanlardan yararlanılan gösteriler hayvan onuruna aykırıdır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">11.</span> Zorunluluk olmaksızın bir hayvanın öldürülmesi yaşama karşı suçtur.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">12.</span> Çok sayıda yabani hayvanın öldürülmesi demek olan her davranış bir soykırım, yani bir suçtur.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">13.</span> Hayvan ölümüne de saygı göstermek gerekir. Hayvanın öldürüldüğü şiddet sahneleri sinema ve televizyonda yasaklanmalıdır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">14.</span> Hayvanları koruma ve savunma kuralları, hükümet düzeyinde temsil olunmalıdır. Hayvan hakları da insan hakları gibi yasayla korunmalıdır...<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: orange;">Alıntı yapılan kaynak :</span> <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>http://tr.wikipedia.org/wiki/Hayvan_Haklar%C4%B1_Evrensel_Beyannamesi<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<br /></div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com192tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-51582377148441914862012-03-25T02:20:00.006+02:002013-03-17T00:30:24.419+02:00Jako Papağanı Bir Haftada Evcilleştirin<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: blue;"> Jako Besleyen Birinin Eğitim Tavsiyeleri ve Aşamaları (Yaşanmış , Denenmiş ,Sonuç Alınmış Tavsiyelerdir:<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Değerli Arkadaşlarım;</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Aşağıda gördüğünüz yazı Jako besleyen ,benimde kendisinden çok şeyler öğrendiğim şu an ulaşılamayan (bu yazı yazılırken ulaşılamıyordu) bir internet sitesinden (</span><a href="http://www.papaganailesi.net/"><span style="color: blue; font-family: Calibri;">www.papaganailesi.net</span></a><span style="font-family: Calibri;">) not aldığım gerçek bir günlüktür. Tavsiye ve tecrübelerini anlatan kişinin rumuzu Zirzun dur. Zirzun , papağanı Rika ile ilgili anılarını , tecrübelerini günlük olarak tuutmuş ve yayınlamıştır. Zirzun un tüm paylaşımlarını zamanında not etmediğim için şu an çok pişmanım.Fakat sizin çok faydalanacağız notları burada paylaşabildiğim içinde mutluyum.Zirzun şu anda nerededir ? Rika yıllar sonra iyi bir eğitimle hangi seviyelere gelmiştir bilemiyorum. Umarım Zirzun a birgün biyerlerde ulaşır , eşsiz tecrübelerinden yine istifade etme imkanı bulurum. Şimdi lafı uzatmadan sayfayı Zirzun a bırakıyorum. Buradan kendisine selam ve saygılarımı iletiyorum...</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Not:</span> Yayınlanan günlük tarihleri tam not edilemediğinden bilgiler biraz karışık olarak yayınlanmıştır.Bilgilerin tamamını okuduğunuzda anlam bütünlüğü şekillenecektir.Karışık yayın için kusura bakmayın.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Power Pause Tekniği:</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red;">Amacı Nedir?</span></b> <o:p></o:p></span></div>
<br />
<ul style="margin-top: 0cm;" type="disc">
<li class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; mso-list: l3 level1 lfo1; tab-stops: list 36.0pt;"><span style="font-family: Calibri;">Power Pause tekniğinin amacı siz ona yaklaştığınızda hırlayan, korkan, agresifleşen, hatta ısıran kuşları sakinleştirmektir.<o:p></o:p></span></li>
<li class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; mso-list: l3 level1 lfo1; tab-stops: list 36.0pt;"><span style="font-family: Calibri;">Kafesin içinde veya dışında, ele alıştırmada, yeni insanlarla tanıştırmada, ısırma alışkanlığından vazgeçirmekte, hırlamayı azaltmakta vs. kullanılır.</span></li>
</ul>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red;">Nasıl Uygulanır?</span></b> </span></div>
<ul style="margin-top: 0cm;" type="disc">
<li class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; mso-list: l2 level1 lfo2; tab-stops: list 36.0pt;"><span style="font-family: Calibri;">Kuşunuzun kabul edeceği bir mesafede durun.<o:p></o:p></span></li>
<li class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; mso-list: l2 level1 lfo2; tab-stops: list 36.0pt;"><span style="font-family: Calibri;">Bu mesafeden onunla 20 sn kadar ilgilenin. Sesinizle sakinleşiyorsa konuşun, ya da sadece gülümseyerek durun. Kanatlarına, kuyruğuna, bacaklarına bakın. <o:p></o:p></span></li>
<li class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; mso-list: l2 level1 lfo2; tab-stops: list 36.0pt;"><span style="font-family: Calibri;">Sakin hareketlerle arkanızı dönün. 20 sn kadar bekleyin. Beklerken kuşla konuşmayın, kuşa bakmayın, tamamen ilgisiz kalın.<o:p></o:p></span></li>
<li class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; mso-list: l2 level1 lfo2; tab-stops: list 36.0pt;"><span style="font-family: Calibri;">Önünüzü dönüp bir adım atın. Artık kuşunuzun kabul edeceği mesafenin içine girdiniz. Sinirlenebilir, tüylerini kabartıp öne atılabilir. Sakinleşip sizin varlığınızdan rahatsızlığı kalmayana kadar bekleyin. Bu sırada ona gülümseyin, onu sakinleştiriyorsa konuşun. Sakinleşene kadar kıpırdamadan onun yakınında durun. Genelde sakinleşmeleri 1 dk yı aşmıyor.<o:p></o:p></span></li>
<li class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; mso-list: l2 level1 lfo2; tab-stops: list 36.0pt;"><span style="font-family: Calibri;">Sakinleşince arkanızı dönüp kabul ettiği mesafeye geri dönün. 20 sn kadar onunla iletişim kurmayın.<o:p></o:p></span></li>
<li class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; mso-list: l2 level1 lfo2; tab-stops: list 36.0pt;"><span style="font-family: Calibri;">Önünüzü dönüp iki adım atın, yani az öncekinden birazcık daha yaklaşın. Aynı şekilde sakinleşene kadar bekleyin.<o:p></o:p></span></li>
<li class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; mso-list: l2 level1 lfo2; tab-stops: list 36.0pt;"><span style="font-family: Calibri;">Kabul ettiği mesafeye geri dönün.<o:p></o:p></span></li>
<li class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; mso-list: l2 level1 lfo2; tab-stops: list 36.0pt;"><span style="font-family: Calibri;">Artık nasıl yapacağınızı anladınız. Her defasında kuşa biraz daha yaklaşarak sakinleşene kadar bekleyin ve sakinleştiğinde kabul ettiği mesafeye dönün.<o:p></o:p></span></li>
<li class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; mso-list: l2 level1 lfo2; tab-stops: list 36.0pt;"><span style="font-family: Calibri;">Son olarak kuşun yanına geldiğinizde eğitimi bitirin.<br />
<br />
<b><span style="color: red;">NOT :</span> </b><o:p></o:p></span></li>
<li class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; mso-list: l2 level1 lfo2; tab-stops: list 36.0pt;"><span style="font-family: Calibri;">Tüm bu süreç beş dakikayı aşmasın. Çok agresif kuşlarda belki 7-8 dakika sürebilir. <o:p></o:p></span></li>
<li class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; mso-list: l2 level1 lfo2; tab-stops: list 36.0pt;"><span style="font-family: Calibri;">Gün içinde aralar vererek eğitimi tekrarlayabilirsiniz. <o:p></o:p></span></li>
<li class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; mso-list: l2 level1 lfo2; tab-stops: list 36.0pt;"><span style="font-family: Calibri;">Eğer kuş clicker eğitimi almışsa, her sakinleştiğinde clicker kullanarak doğru bir şey yaptığını anlatabilirsiniz. Clicker'ı bilmiyorsa gerek yok.</span></li>
</ul>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red;">Bunu uygulamak size ve kuşunuza ne kazandıracak?</span></b> </span></div>
<ul style="margin-top: 0cm;" type="disc">
<li class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; mso-list: l4 level1 lfo3; tab-stops: list 36.0pt;"><span style="font-family: Calibri;">Kuşunuza agresifliğin, hırlamanın, ısırmanın ona bir şey kazandırmayacağını; aksine eğer sakin tutum sergilerse sizin de onu rahat bırakacağınızı öğretmiş oldunuz!<o:p></o:p></span></li>
<li class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; mso-list: l4 level1 lfo3; tab-stops: list 36.0pt;"><span style="font-family: Calibri;">Zamanla, artık yanına yaklaştığınızda agresiflik sergilemeyen bir kuşunuz olacak!<o:p></o:p></span></li>
<li class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; mso-list: l4 level1 lfo3; tab-stops: list 36.0pt;"><span style="font-family: Calibri;">Bunu yaparken kuşu hiç bir şey yapmaya zorlamadınız. Zorlamasız, sevgiye dayanan bir ilişkinin ilk adımını atmış oldunuz!<o:p></o:p></span></li>
<li class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; mso-list: l4 level1 lfo3; tab-stops: list 36.0pt;"><span style="font-family: Calibri;">Bu sırada ısırılmadınız, saldırılmadınız ve kısa bir süre sonra varsa hırlama da kesilecek.</span></li>
</ul>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: blue;">Jako Eve Geldikten Sonra İlk Yedi Gün :</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Merhabalar.<br />
<br />
Şimdi sizlere papağanım (jako) Rika’ya temel evcilleştirmeyi nasıl verdiğimi gün gün yazacağım. Bu notları hergün, günlük gibi tuttum. Papağan evcilleştirmenin tek bir yolu yoktur, burada yazanlardan kısmen yada tamamen yararlanmak, hatta kendi yönteminizi de geliştirmek isteyebilirsiniz.<br />
<br />
1. haftanının sonunda tamamen vahşi olan 1,5 yaşındaki kuşumdan beklediğim davranışlar şunlardı:<br />
-Hırlamayı kesmesi<br />
-Isırmaması (<span style="color: red;">Isırma sorunu ile ilgili ayrıntılı yazı 'Jako Davranışları ve Anlamları' sayfasında</span>)<br />
-Kolda durmayı öğrenmesi<br />
-Elden mama yemesi<br />
-Spreylenmeyle tanışması<br />
-Temel komutların (çık, evine gir, mama, su vs.) anlamlarını öğrenmesi<br />
<br />
Neticede Rika jako olduğu için hızlı öğrenen bir kuş ve ben de sanırım kendimi doğru ifade edebildim ve sonuç, beklentilerimin çok üstündeydi. Ancak şunu belirtmeliyim, çocukluğumdan beri papağanlarla ilgileniyorum ve sayısız kuşevcilleştirdim. Bu nedenle eğitim verirken tecrübenin verdiği bir rahatlığa sahiptim. Daha önce bu konuda tecrübesi olmayanlar, burada yazdıklarımı aynıyla uygulayamayabilir. <b>Kuşlar konusunda tamamen tecrübesiz eğitimciler, kuşlarıolumlu tepki veriyor da olsa, eğitim sürecini ağırdan almalıdır. Bu bir yana, papağanınızın yaşı, cinsiyeti, geçmişi ve karakterine bağlı olarak benim yaptıklarımı 1-2 aylık bir süre içinde yapmanız gerekebilir.</b><br />
Evcilleştirme aşamalarına geçmeden önce, şunu önemle belirtmem gerek. (kötü geçmişi olmayan, psikolojisi bozulmamış) her papağan evcilleşir, üstelik kolay evcilleşir. Eğer evcilleşmiyorsa, yada süreç uzuyorsa, sorun onda değil, sizdedir. Bunu öncelikle bir yere not edin.<br />
İkinci olarak, papağanlar akıllı ve hisli hayvanlardır. (ısırmasından korkarak yaklaşırsanız bunu anlar, sinirliyseniz anlar, üzgünseniz anlar. Kuşunuzun sezgileri sizinkinden çok daha kuvvetlidir, bunu unutmayın ve ona göre yaklaşın.) Yaptığınız herşeyin bir mantığı olmalı. <b>Neyi neden yaptığınızıona “davranışlarınızla” anlatmalısınız.</b> Kesinlikle anlayacaktır. Yaşı ne olursa olsun, eğer plansız, öylesine yaklaşıyorsanız kuşunuza, onu eğitemezsiniz ya da yanlış eğitirsiniz. Papağan eğitimi sabır gerektirir ancak evcilleşme süresi ayları, hatta seneyi buluyorsa, hem o hayvana yazık, hem de size. Papağan doğası gereği kendisine neyin ne olduğunu gösterecek bir sürü liderine ihtiyaç duyar. <b>Eğer sürekli onun tepkilerine, isteklerine göre hareketlerinizi belirliyorsanız, “onu sürü lideri” yaparsınız</b> ve bu kuşiçin ağır bir yük. Böylece ancak o istediği zaman evcilleşir, istediği şeyi yer, istediği gibi ısırır, kaçar, korkar, hırlar vs. Fakat sürü lideri olmak zorbalık yapmak değildir, ona karşı anlayışlı, sevecen fakat <b>hafif ısrarcı</b>olmak durumundasınız. Biraz ısrarcı olmanız onu sizden soğutmaz, bundan korkmayın ancak hayvanı bunaltacak kadar ısrar (ki buna onunla inatlaşmak demek daha doğru), yüksek sesle bağırmak, azarlamak, vurmak vs. kaba davranışlar, kuşunuzun sizden korkmasına sebep olur. Hatta bu davranışları göstermeye meyilliyseniz kuş beslemeyin bile.<br />
</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">1. gün</span> Rika eve öğlen 11-12 sularında geldi. Eve geldiğinde kafesi hazırdı; suyu, yemi, oyuncakları vs. Kutusundan kafese büyük bir macerayla geçiş yapar yapmaz çılgınlar gibi bağırmaya ve hırlamaya başladı. <b>Yapılacak ilk şey bağırmayıkestiği yere kadar geri çekilmek ve beklemek.</b> Bu arada onunla EN tatlı ses tonunuzda, yumuşak ve “kısık” bir sesle konuşmanız gerek. Bir süre sizi dinlemeyecektir ancak sesinize alışmalı. Rika’nın alanı 1,5 metre kadardı. Ona etrafı izlemesi ve kafesini tanıması için fırsat verdim. Günlük hayatıma devam eden beni ve bulunduğu odayı bir kaç saat inceleyince, evden dışarı çıktım, onu biraz mamasıyla, suyuyla başbaşa bıraktım. Bir kaç saat yanlız kalmak ona iyi geldi, döndüğümde mamasınından bir kaç lokma almış olduğunu gördüm. Bu iyiye işaret. Kafesinin içinde biraz rahatladığını, hafifçe kabardığını görünce, kafese yaklaşmaya başladım.(kafes yüksekliği sizin göz hizanızla aynı olmalı.Hatta azıcık yukarıda olursa, kuşa güven verirsiniz. Vahşi hayvanlar kendilerine tepeden bakılmasını sevmez, tehlikeli bulur. Ancak bu yanlızca temel eğitimi alıncaya kadar. Sürekli size tepeden bakarsa, kendisini sizden üstün konumda görür.) Tabii ki, 1,5 metre sınırına gelince avazı çıktığı kadar bağırmaya başladı. O kadar ki, kendi sesimi duyamıyordum <b>Fakat bağırmasına kesinlikle aldırmak yok, kafese dahada yaklaştım.</b> (kafesle aramda bir 50-60 cm kalana kadar) Burada önemli bir husus, GÖZ TEMASI KURMAK YOK. Başka yerlere bakmak, ama kesinlikle onun gözünün içine bakmamak gerek. Rika bağırdıkça bağırdı(komşular ne düşündü bilmiyorum), kendisini kabarttı gagayı açtı (ben tehlikeliyim, gagam var, ısırırım tehditleri) ancak bir adım bile geri çekilmedim, kıpırdamadım ve öylece durdum, tatlı tatlı konuştum. Rika’nın bağırtıları biraz hafifledi, baktı bağırarak beni geri püskürtemiyor. Bağırtısıhafifleyince hemen (ani hareketlerle değil) geri çekildim, “aferin” dedim ve onu biraz rahat bıraktım. Akşama kadar bu olayı on kere yaptım herhalde. Ne zaman bağırmayı kesti, geri çekildim, ne zaman sesini yükseltti hiçbiryere ayrılmadan orada bekledim. <b>Bu ona, bağırırsa orada duracağımı, ama susarsa, benden kurtulacağını öğretti.</b> (ÖNEMLİ BİR NOT: Hayvanın size gösterdiği olumlu tepkileri suistimal ederek, süreci hızlandırmaya çalışmayın. Sustuğu anda geri çekilin, daha ileriye gitmeyin. İlerde ısırma davranışı içinde bu önemli. Isırmayıp, gagasıyla sizi itiyorsa yapma diye, elinizi çekin. Onun kibar uyarılarını dinlemezseniz kuşunuz daha sert tedbirler alır.)<br />
<br />
Günün sonunda hırlama mesafesi 40 cme kadar gerilemişti. O da eskisi gibi değil, homurdanma olarak. Bugünün eğitimi bu kadardı, akşam saat 9,5 gibi uykuya yatırdım. <b>Gece boyunca içsin diye, su yerine ılık papatya çayı koydum</b>(papatya çayı kuşlarda strese iyi gelir) Geceleri ona su yerine papatya çayıvermeye 3 gün boyunca devam edeceğim. Böylece ilk günlerinin stresini daha kolay atlatacak. (Ancak sabah taze su konulmalı, sadece geceleri papatya çayı)Kafesin üstünü bir bezle örttüm, çünkü hayvana yemek yemesi, su içmesi için, endişesiz bir şekilde uyuması, rahatlaması için fırsat yaratmak gerek. Üstünü kapatırken “iyi geceler” dedim ki, bu kelimeyi nerede kullandığımı öğrensin.</span></div>
<ol start="2" style="margin-top: 0cm;" type="1">
<li class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; mso-list: l0 level1 lfo4; tab-stops: list 36.0pt;"><span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">2. gün</span> “Günaydın” kelimesiyle üstünü açtım, biraz hırçındı, ancak dünkü kadar hırlamıyordu, hatta biraz cesaret kazanmış, havaya gaga atıyordu beni kovmak için. 20-30 cmlik bir mesafede durdum ve onunla tatlı tatlı konuştum. Hırladı, havaya gagalar attı, fakat susunca, geri çekildim. Daha sonra tekrar yaklaşıp, kafesinin kapağını açtım ağır hareketlerle, yemini suyunu değiştirdim. Elbette elim mama kabına giderken hırladı, kafesin en uzak köşesine kaçtı ama onunla göz teması kurmadığımdan mamasını ve suyunu değiştirdiğimi, kendisiyle ilgilenmediğimi anladı. <br />
<br />
Gün boyu, belli aralıklarla, ona yaklaştım, hırlayınca orada durdum, susunca geri çekildim, onu biraz rahat bıraktım. Öğleden sonra kafesinin yerini değiştirdim, başka odaya aldım. <b>Sürekli aynı yerde durursa papağanlar rutine alışırlar. Rutine alıştıklarında, yolculuk, ev ve kafes değişimi gibi şeylere daha zor ayak uydururlar ve strese girerler. Daha baştan mekan değişikliğine alıştırılırlarsa değişikliklere daha kolay adapte olurlar.</b> Yeni odayı tanıması için biraz zaman verdim ona. Hem, yanlız bırakınca ancak, mamasına suyuna dokunduğu için bu şekilde yanlızlığa ihtiyaç duyuyordu. <br />
Kafesinin yerini bir iki kez daha değiştirdim gün içinde. Kafese yaklaştığımda gagasını uzatmaya ve ısırmaya kalkarsa, avcumun içini göstedim ve kaçınmak yerine yaklaştırdım. Avcumun içini ısırması zordur. (avcumun içini ısıramayacağını öğrenmesi daha sonra dışarı çıkardığımda da işime yarayacak.)Yada, parmağımı uzattığımda kafese ısırmak için yaklaşırsa, ona işaret parmağımı kıvırıp düz, gergin kısmını uzattım, böylece ısırma hamleleri boşa çıktı ya da benim cesaretimden ötürü kendisi geri çekildi ve benim ısırılmaktan korkmadığımı anladı. (tabii ki ısırılmaktan korkuyorum aslında ama kuşa yaklaşırken savaşa gider gibi cesaretli görünmelisiniz.) Ayrıca, ısırmak için her uzandığında, tatlı bir sesle konuşarak gagasını üstünü dikkatli bir şekilde okşamam da onun ısırma isteğini hafifletti.<br />
Böylece 2. günün sonunda hırlamayı tamamen kesti, sadece fazla yaklaşınca homurdanıyordu, birde maması suyu için elim uzun süre kalırsa kafesin içinde gagasıyla tehdit savuruyordu. Bunun dışında kafesinin yerinin değiştirilmesi durumunu da kabullenmişti. 2. gün için bu kadar eğitim yeterli. Uyku.<o:p></o:p></span></li>
<li class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; mso-list: l0 level1 lfo4; tab-stops: list 36.0pt;"><span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">3. gün</span> Artık düzenli yemek yediği (sadece çekirdek de olsa), suyunu içtiği (sadece çekirdek yediği için vitamin takviyesi kullanmak durumundayım), hiçbir hastalık belirtisi göstermediği için ve hırlamayı da büyük çapta kestiği için bugün büyük gün. İlk defa dışarı çıkacak. Normalde bir papağanı dışarı çıkarmak için en azından 1 hafta gerekli olduğu söylenir (hatta aylarca dışarı çıkarmayanlar var sanırım). Ancak ben beslediğim ve evcilleştirdiğim hiçbir kuşu 2-3 günden fazla tutmadım kafeste ve bir zararını da görmedim. Tabii şurası önemli: <br />
- eğer kuş korkuyla hırlamayı kesmediyse, <br />
- hala ortama alışamadığından yemek yiyip su içmeye korkuyorsa, <br />
- hastalık belirtisi gösteriyorsa (yani yeterince cazgır, canlı değilse ve dışkısı normal değilse)<br />
<b>kesinlikle</b> bu kadar çabuk dışarı çıkarılmamalı. Önce alışmasını, rahatlamasını ve sağlığına kavuşmasını beklemelisiniz. Yani 1. ve 2. gün verilen eğitimin süresini uzatmalısınız.<br />
Dışarı çıkarma vaktinin geldiğini nasıl anlarız: <br />
- yemek yer, su içer, <br />
- kafesinde tüylerini kabartır, mutlu mutlu oturup gagasını çıtırdatır, <u>ancak halsiz değildir</u><br />
- biraz oyun oynar (onu bunu kemirmek yada oyuncaklara küçük gaga darbeleri atmak gibi)<br />
- sağlıklı dışkılar, sabah baktığınızda kafes altlığında dışkı kümelenmesi görürsünüz (yani gece rahat uyumuştur, bir yerde oturup sürekli aynı yere dışkılamıştır) <br />
- hırlamayı kesmiş, sadece yanına fazla yaklaşınca biraz homurdanır olmuştur ancak eskisi gibi değil.<br />
- Sizinle ve çevresiyle ilgilidir.<br />
Eğer bütün bunları gösteriyorsa bir kuş, onu dışarı çıkarırım ancak. Tabii şunu göz önünde bulundurmak gerek, bazı kuşlar 2 günde bu hale gelir, bazıları 1 haftada (ancak bu genelde eğitmenle ilgilidir, Ken Globus benim bir haftada yaptığımı 1 günde de yapabiliyor tabii) buna dikkat etmek gerek.<br />
<br />
Rika’yı dışarı çıkarmadan önce yapmam gerekenler vardı elbette. Eğitim için güvenli bir odaya ihtiyacım vardı. Ben yatak odamı seçtim ama banyo da olabilir. Önemli olan güvenli, küçük bir oda. Papağanlar deliklere girmeyi sever bu nedenle kitap raflarımın önüne, yatağımın altındaki boşluğa battaniyeler, çarşaflar gerdim. Aynayı kaldırdım, perdeleri kapattım, üstüne binip düşürebileceği herşeyi yok ettim. Sivri köşeler kalın bezlerle kapatıldı, ağır fakat devrilebilecek herşey ortadan kalktı. Ayağına takılabilecek ipler vs. ayrıntılara dikkat etmek gerek çünkü kuş çıkınca alakasız yerlere konabilir.<br />
Burada ikinci bir husus var tabii. Rika’yı aldığımda kanat ayarı yoktu ve tamamen vahşi bir kuşun kanat ayarını yapmak pek akıl karı değildir. Eğer kanat ayarı olsaydı kuşun, işim çok daha kolay olacaktı. Şimdi uçabildiğini bildiğimden, iki kat dikkatli olmam gerek. Konabileceği heryeri önceden hesaplamam gerekiyor. <br />
Neden 1 hafta beklemiyorsun o halde diyebilirsiniz, ancak <b>yakın temas gerçekleşmediği ve kuş kafesinden (yani güvenli, kendi bölgesi) uzaklaşmadıkça hiçbir ilerleme kaydedemem, ya da bu çook uzun vakit alır,</b> bu arada kuş istemediğim davranışlar kazanabilir, yada istemediğim davranışları (ısırmak gibi) iyice yerleşir. Ne kadar çabuk evcilleşirse, o kadar çabuk mutlu ve keyifli bir kuş olacaktır. Yani evcilleşme süresini uzatınca kesinlikle ona iyilik yapmıyorsunuz. Ayrıca haftalar (hatta aylar!!) boyunca kafese tıkılmış bir kuş, sıkılmış, dolayısıyla sinirli, inatçı bir kuş olacaktır. Ayrıca gittikçe kafesine bağlanacak, sizin kafese yapacağınız müdahalelere daha tepkili davranacaktır. Sizin varlığınıza alışır, hatta kafes içindeyken elinizden mama bile yer (kafa kaşıtanlar da var) ancak sizinle gerçek bir iletişimi olmadığından aranızda bir <b>sevgi bağı</b> oluşmaz. İnanın, bir kuşun size sevgiyle bakmasıyla herhangi biriymişsiniz gibi bakması arasında büyük bir fark var. Bir başka neden de, kuşlar geldiği yerde zaten hep kafese tıkılı vaziyette. Ona yeni geldiği ortamın daha iyi olduğunu en iyi anlatma yolu, onu serbest bırakmak. <br />
<br />
Odayı hazırladıktan sonra, T sopasını sağlam bir yere koydum, kafesini de fazla göz önünde olmayan bir köşeye yerleştirdim. Ortama alışması için ona yarım saat verdim. Ve, burası önemli, baş ve işaret parmaklarıma ve elime, ısırma ihtimaline karşın kalın bir bez sardım. Uygun eldivenim olsaydı eldiven de giyebilirdim. Eldiven bazılarınca tavsiye edilmiyor ancak yabancı sitelerdeki hemen her usta eğitimci eldiven kullanıyor ilk eğitimde, bundan dolayı bir mahsuru yok. Daha önce dediğim gibi, kuşa ona açıklayarak bazı şeyleri öğretmelisiniz, karşınızda kesinlikle aptal bir hayvan yok. <b>Bezi elime sararken, bunu onun gözü önünde, yavaş hareketlerle yaptım.</b> Bir yandanda onunla konuştum. Beni ilgiyle izledi. Sonuçta, artık o bezin içinde bir el olduğunu ve bezin benim dokunabildiğim bir şey olduğunu biliyor.<br />
Kafesinin üst kapağını açıp, eğitim tüneğini yerleştirdim ve çekildim. Beklediğimden çabuk davrandı ve hemen kafasını dışarı uzatıp tüneğe yerleşti. İlk defa dışarı çıkıyor olmanın şaşkınlığı vardı üstünde fakat mutluydu. Kesinlikle kıpırdamadım, sadece onunla konuştum, etrafa ve serbestliğine alışması için ve benim ona zarar vermeyeceğimi anlaması için ona zaman tanıdım. Önce etrafı izledi, sonra kendine bir yer beğenip oraya uçtu. Beceriksiz bir şekilde bir masanın kenarına konunca, bende müdahale etmedim. Tehlikeli bir durum söz konusu olmadığı sürece kuşa fazla karışmamak gerekli. Konduğu yeri beğenip bir müddet burada kaldı, tüylerini kabartıp tamamen rahatlayınca, eğitime başladım. <br />
<b>İlk aşama ele gelmeyi öğrenmesi. Fakat doğrudan elimi uzatmam için henüz erken.</b> Elime süpürge sapından (kavak ağacı, ısırmak isterse yumuşak, kendi kafes dalına benzediği için de tanıdık) kesilmiş bir parça sopa aldım (30 cm kadar bir şey). <br />
Sopaya tepkisini görmek için sopanın ucunu ona doğru uzattım ve hareketsiz bekledim. Rahatlayınca, biraz daha yaklaştırdım ve yine donup bekledim. Sopaya olumsuz bir tepki vermedi. (eğer olumsuz tepki verseydi, hırlamaya, ısırmaya kalksaydı sopayı onun kabul edeceği uzaklıkta tutarak yine bekleyecek, gıdım gıdım, mesafeyi azaltacaktım.) Bunun üzerine yavaş fakat kararlı, karnının altına doğru uzattım sopayı ve karın altına hafif baskılayarak “çık” dedim. (göz teması kesinlikle yok, hayvanın başka yerlerine bakmak gerek, ayrıca, “çık”, “git”, “mama”, “su” gibi belli komutlarla bir hareketi yapmak işinizi ileride kolaylaştırır.) Tabii ki anlamadı ve başka bir yere uçtu. Fakat <b>önceden konabileceği yerleri hesapladığımdan gayet sakinim.</b> Sopayı yeniden ona uzatıp neşeli bir sesle “çık” dedim. Bu şekilde bir kaç kaçma kovalamaca yaşadıktan sonra, sopaya kondu ve ben ona sevinçli bir “AAferin” dedim, ki istediğimin bu olduğunu zaman içinde kavrasın. Sopaya konunca kesinlikle ona bakmadım ve sopayı baş hizasının biraz üstünde tutmaya gayret ettim. Bu ona güven verecek. Buna rağmen sopanın üstünde uzun müddet kalmadı ve başka bir yere uçtu. Ona beş dakika mola verdim. (güzel bir kanat cimlastiği de yapmış oldu Kuşun uçmasından, korkmayın, sadece onu nefes nefese bırakmayın yeter) Sakinleşince, sopa eğitimi yeniden başladı. Bu defa ne istediğimi daha kolay anladı ve sopaya kondu. Bu olayı üç dört defa tekrarladıktan sonra, onu 10 dakika rahat bıraktım. Rahatladı, kabardı, hatta kaşınmaya başladı. Bugünlük eğitim bu kadar, artık kafese sokma vakti. Kafesinin kapağını açtım ve buna dikkat etmesi için kafesin içine elimi sokup tüneğe tık tık vurdum ve bir ona, bir kafesin açık kapısına baktım, onunla konuştum. (kuşlar bakışlarınızı kesinlikle okuyabilir) Sonra sopaya konmasını sağladım, öteki elimle kafesi gösterdim ve “hadi evine geç” diye yeni bir komutla sopayı evine doğru uzattım, büyük bir mutlulukla kafesine atladı. İstediğimin bu olduğunu anlasın diye “Aferin” demeyi de ihmal etmedim. Toplam dışarı çıkma süresi 35 dakika kadardı.<br />
<br />
Burada bir iki önemli husus var:<br />
1- Kuşun kafese kendi kendine girmesini beklemek çok yanlış bir eğitim. Ne zaman kafese gireceği, ne zaman çıkacağı bakıcının kontrolünde olmalı ve kuş bunu en başından öğrenmeli. Fakat kuşu kafese sokacağım diye hayvanı eliyle yakalamaya çalışan, üstüne bez-örtü kapatan bir çok insan var. Bu tip yakalama girişimleri de, kafese girip çıkmayı hayvanın kendi iradesine bırakmak kadar yanlış. Kafese nasıl geri sokacağım diye endişe etmenize hiç gerek yok, hayvan kafesini kesinlikle dışarıya tercih edecektir. İster 2 saat, ister 5 saat sürsün, kuşu kafese siz koyun. Bilhassa büyük kuşlarda bu iş çok daha kolay. Küçükler pır pır fazla uçuyor, ki zaten onları eğitmek için farklı bir yöntem uygulamak gerekiyor. Tabii ilerde, kuş tamamen evcilleşince, kafese girip çıkmayı serbest bırakabilirsiniz, fakat başta eğitim verirken ne zaman girileceğini ne zaman çıkılacağını onun iradesine bırakmayın, onu “sürü lideri” yaparsınız. Ayrıca daha önce de dediğim gibi, <b>kuşun kafese girmesini istiyorsanız, isteğinizi ona hareketlerinizle, bakışlarınızla, sözlerinizle ve düşüncelerinizle anlatmak durumundasınız.</b> (Hayvanların düşüncelerimizi çok rahat hissedebildiğini düşünüyorum, bu yüzden düşüncelerinizle de) <br />
2- Eğer tamamen çaresiz kalırsanız, yani kuşu hiçbir şekilde kafesine sokamıyorsanız, rahat olun, bu durumda içeri giriş çıkışını kendi kontrolünüze almanız için önce sopa eğitimini vermeniz gerekecek. Yani bir kaç gün bırakın kendi isteğiyle girip çıksın. Sopaya bir kez alıştı mı kontrolü tekrar elinize almanız kolay olur. Bunun için, kafesin içine en sevdiği mamalarını onun gözü önünde, göstere göstere koyun. Ve bir köşede kıpırtısız bekleyin. Acıkınca içeri girecektir. (odanın ışığını kapatmak hiçbir fayda sağlamaz) Odadan dışarı çıkarsanız, kuş içeri girer ve belki siz yetişemeden tekrar çıkar. Bu yüzden uzak bir köşede bekleyin ve tatlı tatlı konuşun. (göz teması kurmayın) Ayrıca odada yanlız kalınca kafese girmemeyi tercih edebilir çünkü kafesi kadar güvenli gelir dışarısı. Halbuki siz orada bulunursanız, bir süre sonra kafesinin güvenine geri dönmek isteyecektir.<br />
3- Çabuk, sert, kaba hareketlerden kaçının fakat isteksiz kararsız ya da korkak da olmayın. Hedefiniz sopaya konmasıysa, sopaya konması hususunda kararlı olun. Bir çok hayvan sizin iç dünyanızı da bilir, eğer düşüncelerinizde kararsızlık ve korku varsa, hayvandan önce kendinizi eğitmelisiniz.<br />
4- Eğer kuş planladığınız yerlere konmaz da istemediğiniz bir yerde dengesiz bir şekilde kalırsa ona yaklaşın ve sargılı elinizle ona yardımcı olun, gagasına dikkat ederek tabii. <b>Gagasıyla parmağınızı kapmak isterse eldivenli, sargılı elinizi ona uzatın, kaçırmayın. Böylece ısırmakla birşey yapamayacağını öğrensin. Eğer olurda ısırılırsanız ve elinizi istemsizce geri çekerseniz, hemen arkasından elinizi tekrar uzatın. Elinizi acıyla geri çekmiş olmanızın sizi yıldırmayacağını böyle öğrenir</b>. Ayrıca o sizi gagasıyla tehdit ederken onunla güzel güzel konuşmayı kesinlikle ihmal etmeyin. İnsanlardan çok eziyet görmemiş ve çok kötü ısırmayı alışkanlık haline getirmemiş olduğu sürece, hiç bir kuş tüm gücüyle ısırmaz, güzel sözler karşısında ısırmayı da istemez. Ben Rika’nın gagasının üstünü, dikkatli bir şekilde hafif hafif okşuyordum her ısırmak için uzandığında. Bu onun ısırma isteğini hafifletiyordu ve parmağımı kaptığında bile hafifçe ısırıyordu. Bir defa kafesinde suyunu değiştirirken çok kötü ısırdı parmağımı, bende bir ona, bir parmağıma, alınmış, kırılmış bakışlar attım (hem bakışlarımla hemde düşüncelerimle, yani attığınız bakışın altını düşüncelerinizle doldurmalısınız) “hayır” dedim ve odadan çıkıp gittim On dakika kadar onu yanlız bıraktıktan sonra yanına tekrar gittiğimde ısırma konusunda hiç istekli değildi ve bir daha hiç o kadar ısırmadı, sadece hafifçe tutmaya başladı. (bu yöntemi yabancı bir siteden öğrenmiştim, işe yarıyor.) Ayrıca ısırmayla ilgili büyük bir problem yaşıyorsanız ve bu dediklerim yeterli gelmiyorsa, sırf ısırmayla ilgili bir yöntem daha biliyorum, onu da anlatabilirim sonra. Ancak o yöntemin kaynağı ben değilim, yurtdışından bir eğitimcinin yöntemi.<br />
5- Üst kısmında kapısı olmayan kafeslerde kuşu dışarı çıkarmak istediğinizde, hayvan kafesinden dışarı çıkmak istemeyebilir. Bunun anlamı, kuş dışarısını güvenli bulmuyor demektir. Bu durumda hazırladığınız odada onu kafesin kapağı açık olmak üzere bir müddet yanlız bırakın. Bir süre odaya alışacaktır, sonra dışarı çıkmak isteyecektir. Ancak siz odadayken bunu yapması zor olabilir. Arada bir kontrol edin, dışarıya çıktıysa eğitime başlayın. Eğer kuş saatler geçmesine rağmen dışarı çıkmıyorsa, <b>1 numaralı eğitiminiz sopaya konma değil, dışarıya çıkarma olmalı.</b> Hergün belli saatlerde odayı hazırlayıp kafesin kapağını açın ve elinizle gözlerinizle,ona açık kapıyı gösterin. “Dışarıya çık, hadi bakalım” türü şeyler söyleyin ve onu yanlız bırakın. Buna, dışarı çıktığı güne kadar devam edin.(eninde sonunda çıkacak, sabırlı olun) Dışarı çıktığını görürseniz, onunla aynı odada durun bir müddet, varlığınıza alışsın. Sonra sopa eğitimine başlayın. <b>Ancak unutmayın, eğitim sırasında kafes göz önünde olmamalı. Bir kuşu kafesinin üstünde (kendi alanında) eğitemezsiniz.</b> Daha kaprisli, daha sinirli ve inatçı davranır. Şunu da belirteyim, çok uzun süre kafesinde tutulmuş kuşların, kafeslerine fazla bağlandıkları için dışarı çıkma istekleri daha az olur, daha cesaretsiz olurlar. Aslında acı birşey; hayvan hapis hayatına alışmıştır.<br />
<br />
Daha sonra gün içinde tipik, kafese yaklaşma eğitimi yaptım sadece. (artık kafesin dibine kadar yaklaşıyordum) Zaten kafesine girdikten sonra bana ve yaptıklarıma olan ilgisi 5 kat arttı. İçinde bulunduğu durumun ciddiyetini kavramış ve benim ona olan ilgimi farketmiş olduğu için her hareketimi, her bakışımı, her lafımı dinler hale geldi. Öğleden sonra mamasını ve suyunu çıkarıp ona hafif bir fısfıs yaptım (yani spreyle ılık su çiselettim üzerine) çok hoşuna gitti. İlk defa böyle birşeyi deneyimlediği için kafesin içindeyken yaptım. (maması suyu dışarıda olacak) (İkinci spreylemem 8. günündeydi ve bu işi o dışarıdayken yaptım)<o:p></o:p></span></li>
</ol>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">4. gün</span> Sabah çok aktif olduğundan ona bir iki saat kafesinde vakit geçirme izni verdim ve saat 10 gibi yine odayı hazırladım, ve Rika’yı dışarı çıkardım. Artık daha sakindi. T sopasına kondu, orada tüylerini taradı, bir kaç şeye gaga attı.Rahatlayınca eğitime başladım. Yine sopaya “çık” diyerek konmasını istedim.İstediğimi yapınca “aferin” aldı. Yarım saat sonunda rahatça sopaya geliyordu. Elimdeki sopadan T sopasına geçmeyi öğrettim vs. Arada da fırsat buldukça, Ken Globus’un yaptığı gibi iki elimle ona uzandım ve bir elimle gagayı oyalarken, öteki elimle kanadına dokunmaya çalıştım. (kanat ayarı olmadığı için uçarak benden kaçsa da devam ettim, tabii hayvanı çok zorlamadan ve asla korkutmadan. Sık sık nefes alma, rahatlama fırsatı vererek) Fakat benden kaçarken yere kondu ve bu da aradığım fırsatı verdi bana. Yere konunca benim uzun boyum karşısında olduğu yerde kalakaldı ve bende uçmasına izin vermedim, yere, hemen yanına oturdum, kollarımla kaçmasına engel oldum. Çaresiz kalan papağan donakalır, saçma bir hareket yapmaktan kaçınır. Bayaa bir hırladı bana fakat ben onunla konuştukça sakinleşti ve sonunda tümden sustu. Benim ona böyle tam tepeden bakıyor olmam beni otomatik olarak “üstün” konuma geçirmiş oldu. Sonrasında bacağıma kondu, oradan sopaya aldım onu ve T sopasına dinlenmesi için koydum. Beş dakika sonra yine sopa aracılığıyla kafesine kapattım.<br />
Kuşun yere konması benim için şans oldu, fakat, normalde, sopanın üstüne konan kuşla yavaşça duvara yaklaşırım, kuşu duvarla kendim arasında tutarım, diğer kolumla da yandaki açıklığı kapatırım. (böylece bir yere kaçamaz) Kendime yaklaştırıp sopayı yavaş yavaş aşağı indiririm ve ona biraz üstten bakarım. Tabii tatlıtatlı konuşmaya devam. Bu da aynı şeyi ima eder ona, bak senden yukardayım, tamamen elime düştün ama sana bir zararım yok. Bu mesajı kesinlikle anlıyorlar. Sonrasında fazla uzatmadan kafes.<br />
<br />
Gün boyunca mutluydu, hırlamayı tümden kesmişti, hatta komik komik ötüyordu arada ve yakınında durmama rağmen suyunu içiyordu. Akşam yemek yerken bize eşlik etmeye başladı, bu, bizi sürüsü olarak görmeye başladığının ilk göstergesi.<br />
<br style="mso-special-character: line-break;" /> </span></div>
<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" class="MsoNormalTable" style="mso-cellspacing: 0cm; mso-padding-alt: 0cm 0cm 0cm 0cm; mso-yfti-tbllook: 1184; width: 100%;"><tbody>
<tr style="mso-row-margin-right: 2.16%; mso-yfti-firstrow: yes; mso-yfti-irow: 0;"> <td style="background: rgb(229, 239, 245); border: rgb(0, 0, 0); padding: 3.75pt; width: 97.84%;" valign="top" width="97%"><div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">5. gün</span> Sabah her zamanki gibi odayı hazırladım ve onu dışarı çıkardım. Artık sopaya rahatlıkla konduğuna göre koluma konmayı öğrenme vakti geldi. Önce bir iki sopa alıştırması yaptık, sorun çıkarmadı. Sopayı kolumun üstüne koyup,sanki kolumda duruyormuş gibi tuttum onu, yine sorun çıkarmadı. Fakat iş gerçekten koluma konmaya gelince, reddetti. Bunun üzerine benim için çok tipik bir yöntem haline gelmiş, kendi deyimimle “çadır yöntemi”ni kullanmaya karar verdim. Bu yöntemi kullanmak için önceki aşamaların başarıyla tamamlanmış olması gerekli. Kuşunuz artık sizden çekinmiyor olmalı (ve hırlamıyor) ve sopaya konmaya tamamen alışmış olmalı.<br />
(kanat ayarı yapılmış bir kuşta bu yöntemi kullanmak gereksiz olabilir)<br />
Öncelikle pencerenin önüne kalın bir battaniye seriyorsunuz. Sonra önde kalın güneşlik perde, arkanızda da tül perde olacak şekilde (uzun olması tercih edilir) iki perde arasına sopaya konmuş kuşla birlikte giriyorsunuz (kuş asla pencereyi görmesin, pencereden dışarı çıkmak için sonuçsuz denemelerde bulunuyor ve ilgisi dağılıyor.) Yere battaniye konmasının nedeni eğer kuş korkup kendisini yere atarsa bir yerini incitmesine engel olmak.(bu hiç başıma gelmedi ama ne olur ne olmaz) Rika iki perde arasına girince önce biraz söndü (tüylerini yapıştırdı) çünkü baktı ne dışarıya ne de benden kaçış var. Fakat onunla konuşmaya devam edince sakinleşti ve ona “çık” diyerek kolumu uzattım, karnının altına dayadım. Neyseki kolumda ve elimde bez sarılıydı, sinirli bir ısırık attı fakat ben bezden ötürü etkilenmeyince daha fazla itiraz etmeden koluma geçti. Kuş ilk defa kola konunca kolu sağlam ve sarsıntısız tutmak gerekiyor, ben de öyle yaptım. Kerata bayağı ağır olsa da kolumu kıpırtısız tuttum. Arada kaçma girişimlerinde bulundu fakat iki perde arasında tutunacağı bir yer olmadığından öylece kaldı. Sonra onu tekrar sopaya aldım , sopadan sonra yine koluma. Çok sıkmamak gerek hayvanı, “kol”un üstünde durulabilecek bir şey olduğunu anladığı anda eğitime son vermek gerek. Bu arada, eğer kuş perdeye tutunup yukarılara tırmanmaya başlarsa, sakince, bez sarılı elle onun yolunu tıkayıp, sopayı da karnının altına dayamak gerek. Böylece onu sopaya konmaya ikna etmelisiniz.<br />
<br />
Bundan sonra onu kafese geri koydum, eğitim toplam 1 saat sürdü. Akşam 7’ye kadar birlikte müzik dinledik, yemek yedik, bir ara onu yanlız bıraktım vs. Akşam, oturma odasında kafesinin üst kısmını açtım ve tüneğini yerleştirdim. Bu defaki niyetim ona eğitim vermek değil, dışarıda rahat rahat oturmasını sağlamak. Tabii önceden odada tehlikeli olabilecek şeyleri ortadan kaldırdım. İlk defa oturma odasında dışarı çıkıyordu ama daha önce kafes içinde bu odayı görüyor olduğundan garipsemedi. T sopasını güzel bir köşeye koydum ve ilk defa, elimi hiçbir şeyle sarmadan, kolumu ona uzattım. Küçük bir kaçma kovamalamaca yaşadık fakat sonra ikna olup koluma kondu. Ve tabii benden kocaman bir “aferin”aldı. Bende onu T sopasına yerleştirip rahat bıraktım. 1-2 saat dışarıda durup oyuncaklarıyla ve tüyleriyle meşgul oldu ve tabii acıktı. Bende onun karşısına geçip bir şeyler yemeye başladım, baktım çok ilgili, ona da bir çekirdek uzattım. Çekirdeği parmaklarımdan kibarca aldı ve yedi. Böylece elimden yemeye başladı. Çekirdek dışında hiçbirşey yemediğinden ona biraz çekirdek verdim, sonra bir tanede fıstık uzattım. Kabul edince bir de ceviz verdim, hepsini yedi. Tekrar çekirdek verdim, sonra bir de elma uzattım. Yemedi, sadece tadına baktı ama sonuçta tadına baktı. Bu şekilde bir çekirdek, bir meyve, bir çekirdek, bir sebze derken bir sürü meyve-sebzenin tadına da bakmış oldu. İyi bir gelişme.<br />
Ardından koluma aldım, rahatça kafesine koydum, uyku.<br />
<br style="mso-special-character: line-break;" /> <br style="mso-special-character: line-break;" /> <o:p></o:p></span></div>
</td> <td style="background-color: transparent; border-color: rgb(0, 0, 0) rgb(0, 0, 0) rgb(229, 239, 245); border-style: none none solid; border-width: 0px 0px 1pt; mso-cell-special: placeholder;" width="2%"><div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<br /></div>
</td> </tr>
<tr style="mso-yfti-irow: 1; mso-yfti-lastrow: yes;"> <td nowrap="" style="background: rgb(167, 201, 221); border-color: rgb(0, 0, 0) rgb(0, 0, 0) rgb(0, 0, 0) rgb(184, 218, 219); border-style: none none none solid; border-width: 0px 0px 0px 1pt; mso-border-left-alt: solid #B8DADB .75pt; padding: 3.75pt; width: 97.84%;" width="97%"></td> <td nowrap="" style="background: rgb(229, 239, 245); border: 1pt solid rgb(229, 239, 245); mso-border-alt: solid #E5EFF5 .75pt; padding: 3.75pt; width: 2.16%;" width="2%"></td> </tr>
</tbody></table>
<br />
<br />
<ol start="4" style="margin-top: 0cm;" type="1">
<li class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; mso-list: l1 level1 lfo5; tab-stops: list 36.0pt;"><span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">6. gün</span> Sabah koluma gelme eğitimine devam ettim. (tabii artık çadır yöntemine gerek yok, o sadece, hayvanı kolla tanıştırmak için) Artık rahatlıkla kola konuyordu, bir koldan ötekine geçiyordu. Arada bir itiraz ettiği ve kaçtığı oluyordu o kadar. Sabah eğitimini kola gelme alıştırmalarıyla geçirdik. Arada sırtına yavaşça dokundum, gagasını tehdit eder gibi açıp kapatıyordu ama hiç ısırmadı, bende onu fırsat buldukça okşamaya devam ettim. Toplam 1-1,5 saat dışarıda kaldı ama sadece 45 dakikası eğitimle geçti.<br />
<br />
Akşam yine oturma odasında dışarı çıktı. Fakat bu defa kendine daha güvenir bir haldeydi. T sopasında, serbest dururken papatya suyu katılmış ılık suyla bir güzel spreyledim beyefendiyi. Kendisini biraz kuruladıktan sonra odanın içinde keşfe çıktı, ilk defa dışarıda sevinçli caklamalar, ıslıklar çıkardı. Daha önce sadece kafesindeyken sesi çıkıyordu. Bu rahatladığının ve mutlu olduğunun bir göstergesi. Yine elimden yemek yedi, ona yine yeni mamalar tattırdım ve kitap raflarımın arasında kendisine güzel, kuytu bir köşe bulup orada bir süre oturdu. Kısacası güzel vakit geçirdi. Arada sırtını ve ayaklarını okşamayı da ihmal etmedim.</span></li>
</ol>
<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" class="MsoNormalTable" style="mso-cellspacing: 0cm; mso-padding-alt: 0cm 0cm 0cm 0cm; mso-yfti-tbllook: 1184; width: 100%;"><tbody>
<tr style="mso-yfti-firstrow: yes; mso-yfti-irow: 0; mso-yfti-lastrow: yes;"> <td style="background: rgb(229, 239, 245); border: rgb(0, 0, 0); padding: 3.75pt; width: 100%;" valign="top" width="100%"><div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">7. gün</span> Sabah eğitim çıkışında odadaki tehlikeli şeyleri (ayna gibi) yine kaldırdım ancak bu defa her yere battaniye germedim, korku dolu bir hali yok çünkü. Artık “çık” deyince kendisi adım atarak elime geçtiği için, ve ısırmayı tamamen kestiği için, elime bez sarmıyorum. Ona yeni bir komut öğretmeye başladım; “git”. Gereksiz olduğu düşünülebilir ama ben bir çok yararını gördüm, bilhassa kuş iyice alışıp üstünüze sinek gibi yapıştığında ve dışarıda açık havada serbest bırakma eğitimi verirken bu tip komutlar işe yarıyor. Ele gelirken “çık”, elde dururken, nereye konmasını istiyorsanız orayı bakışlarınızla ve elinizle göstererek “git” diyorsunuz ve kolunuzu uçması için o yöne doğru eğiyorsunuz. İstediğiniz yere konunca kocaman bir “aferin” diyorsunuz. Sonra yine “çık” diyerek elinize ve yine aynı şekilde “git.” (neden gel değilde çık? Çünkü “gel” komutunu yanlızca onun bana gelmesini istediğimde kullanıyorum. <b>Çık, benim uzanıp onu almam, gel ise onun her neredeyse yürüyüp/uçup bana gelmesi anlamında.</b> Gel komutunu 1 ay sonra öğrettim) Üç beş deneme sonrası Rika olayı kapmıştı. Etrafta serbestçe dolaşıp rahatlamasına izin verdim ve oradan da kafese.<br />
<br />
Akşama tuvalet eğitimine başladım. Bu çok basit. Kuş dışarıda T sopada dururken, tuveletini yaptığı anı gözleyin. Tuvaletini yapar yapmaz elinize alın ve “aferin” diyin. Önce neye aferin dendiğini anlamıyor. Sonradan olayı kapacak ama. İkinci olarak, T sopada dururken, tuvaletini yaptıktan ortalama otuzbeş dakika sonra kuşu elinize alın ve tuvalet vaktinin gelmesini bekleyin. Tuvaleti yapmaya niyetlendiği anda onu T sopasına yada kafes üstüne koyun, “bombala” “hadi bakalım” türü bir komut verin. Tuvaletini yapar yapmazda oradan alın ve aferin deyin. Çok kısa sürede tuvaletlerini nereye yapması gerektiğini anlıyorlar. Bunu destekleyici başka bir şeyde, tuvaletini istediğiniz yerin dışında bir yere yaparsa, “cuk cuk cuk” diyerek ona esefle bakın ve onun gözü önünde dışkıyı bir kağıtla alıp, kağıdı kafesin içine (yada nereyi tuvalet olarak belirlediyseniz oraya) atın. Bunuda çok güzel anlıyorlar. Tabii zamanla.<br style="mso-special-character: line-break;" /> <br style="mso-special-character: line-break;" /> <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Evet, çok uzun oldu ama daha kısa nasıl anlatırdım bilmiyorum. Çünkü her ayrıntı önemli. Bu aşamadan sonrasıinsanın papağanıyla ilişki kurma becerisine, papağanına ayırdığı vakit ve ilgiye dayanıyor. Bir kaç şeyin altını tekrar çizmek istiyorum:<br />
<br />
- Papağanın kendi kendine evcilleşmesini beklemeyin, ancak asla zorlamak, sert davranmak, evcilleştirmek demek değildir. Sakin olduğunuz, ona karşıhareketleriniz yumuşak olduğu ve onunla konuşmaktan vazgeçmediğiniz sürece papağanınız giderek daha az agresif davranacaktır. <br />
<br />
- Evcilleşmesi için aylarca hatta senelerce beklemeyin. <b>Evcilleşmememişpapağan daha stresli, daha problemli ve mutsuz olur. Tüy yolma sorunu da daha sık görülür.</b> (bunu usta papağan eğitimcileri diyor) Sadece, onu evcilleştirirken, asla sert olmayın, her ayrıntıya, hayvanın güvenliği için dikkat edin. En azından iki saatinizi onun eğitimine ayırın. Eğer hayvancağızıeğitecek vaktiniz yoksa, bütün gün kendi başına bırakıp günde bir iki saat onunla duracaksanız kuş almayın, hamster alın.<br />
<br />
- Kuşunuzdan korkmayın, iki taraf da birbirinden korkuyorsa gelişme kaydedemezsiniz. Isırmasından korkuyorsanız kendiniz için önlemlerinizi alın (eldiven gibi) fakat bu önlemleri kuşunuzla önceden tanıştırmayı ihmal etmeyin. Birdenbire hiç bilmediği bir nesneyle (sopa, eldiven, perde) karşılaşırsa panik olur.<br />
<br />
- Eğer kuşları evcilleştirme konusunda hiç deneyim sahibi değilseniz, önceden iyice araştırma yapın. İlk defa kuş sahibi oluyorsanız, eğitim işini hafife alıp hayvanı rezil etmeyin lütfen. <b>Hayvanı çok heyecanlandırmayın,yormayın; ona sık sık sakinleşme, nefes alma, rahatlama imkanı sunun.</b> Unutmayın eğitim onun için hoş ve değişik bir deneyim olmalı, asla nefret edeceği ya da korkacağı bir şey değil. Gerekirse bilen birine başvurun. Dışarı çıktığında yiyebileceği mamalar ve oynayabileceği oyuncaklar vermek onun için eğitimi çekici yapar.<br />
<br />
- <b>Eğitim saatleri her zaman aynı vakitlerde olmalı, bunu da unutmayın.</b><br />
<br />
- Karşınızda zeki ve duygulu bir hayvan olduğunu asla unutmayın. <b>Davranışlarınız, bakışlarınız, konuşmanız ona çok şey anlatır ve öğretir.</b> Bilhassa gri papağanlar anlamsız şekilde kelime tekrar eden kuşlar değildir. <b>Aynıanlamsız kelimeyi ona tekrarlıyorsanız hayvanın zekasını küçümsüyorsunuz demektir. </b>Kelimeleri anlamlarıyla öğrenirler doğru yerde kullanırlar hatta cümle kurarlar. (Ben Rika'ya "canım" kelimesinin anlamını, bir arkadaşıma "canım" diye sarılıp öperek öğrettim. Bunu bir iki defa göstermem yetti. 10. gününde Rika "canım" diyerek ona sarılmama ve iki yanağından öpmeme izin veriyordu ) İstemediğiniz bir davranışıolursa "hayır" deyip ona kötü kötü bakmanız ve onu beş dakika yanlız bırakmanız yeterlidir. Bağırırsanız sadece onun davranışını körüklersiniz.<br />
<br />
- Kuşunuz temel eğitimi alınca (ele kola gelme, elden yemek yeme, kendisini sevdirme, ısırmama vs.) onu dışarıya bol bol çıkarmaktan çekinmeyin, ancak ona kafesinde vakit geçirebilmesi için de zaman verin. Şu anda Rika saat 9.00'dan 11.00-12.00'ye kadar dışarda takılır. Verdiğim kartonları yer, kafesinin üstünde oturup oyuncaklarıyla oynar, ben neredeysem orada takılır, bir yerlere tırmanır eder. Sonra saat 15.00'e kadar kafesine koyarım onu, sonra yine çıkarırırm (evde değilsem, akşam eve gelince) akşamları da ortalıkta muzurluk yapar, öter vs. Kanatlarını sadece akşamları çırpmayı seviyor mesela. Gündüz asla çırpmıyor. Yani kuşunuza doğru şekilde yaklaşır, eğitimini doğru şekilde verirseniz, onun ihtiyaçlarını anlar, vücut dilini öğrenirseniz, onu bol bol dışarı çıkarmanızda hiçbir mahsur yok. Aksine, kendini daha mutlu hissedecektir, çünkü aileye dahil olabilecektir. <b>Ancak temel eğitim aşamasında günde en fazla 2 saat dışarıda kalmalı, bunu unutmayın</b>.(sadece siz istediğinizde kafesine girmeli ve çıkmalı)<br />
<br />
- Ses tonunuz ve içinizden geçen niyet çok önemlidir. Niyetinizi daha siz idrak edemeden anlarlar. <b>Kuşunuzla konuşurken kısık bir ses tonuyla konuşursanız, ilerisi için kuşunuza "kısık sesle" konuşmayı öğretirsiniz.</b> Eski papağanım Haydut sabahları kısık sesle cikirder, biz gün içinde fısıldayarak konuşursak, o da fısıldayarak öterdi. <br />
<br />
Sanırım hepsi bu. Rika'nın bir haftalık macerası umarım papağan evcilleştirmeye niyetlenen yada evcilleştirmede sorun yaşayan kişilere yardımcı olur. Ancak tekrar belirteyim, lütfen, eğer evcilleştirme hususunda tamamen tecrübesizseniz işi ağırdan alın, 1 haftayı 1 aya çıkarın. Cesaretiniz yoksa, kendinize tam güvenmiyorsanız ve korkuyorsanız da, kuşunuzdan önce kendinizi eğitin, yoksa hayvana eziyet edersiniz.<br />
<br />
Herkese başarılar. <br style="mso-special-character: line-break;" /> <br style="mso-special-character: line-break;" /> <o:p></o:p></span></div>
</td> </tr>
</tbody></table>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: blue;">Günlükten Başka Bir Eğitim Notu :<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Eğitim vakitleri papağanınızla birlikte vakit geçirmenin en güzel yollarından biridir bana göre. Numaralar, papağanınızla olan ilişkinizi sağlamlaştırır, birbirinizin dilini çözme hızınıarttırır ve birlikte eğlenmeniz için bir fırsat yaratır. Ayrıca papağanınızın zeka seviyesi de eğitimle birlikte gelişme gösterir. Doğal hayatlarında sorunlarına çare arayarak zekalarını geliştiren papağanlar, herşeyin hazır geldiği ev ortamında zekasını kullanmasını gereketirecek bir şeylere ihtiyaç duyar. Elbette bu süreç hem sizin için hem de papağanınız için eğlenceli olmalıdır. Eğitim metodlarına geçmeden önce, öncelikle dikkat etmeniz ve bilmeniz gereken şeyleri sıralayacağım: <br />
<br />
- Numara öğretme işine geçmeden önce, papağanınızın ele kola çıkmayı, elinizden mama yemeyi, rahatça dışarı çıkıp, kafesine girmesini öğrenmiş olması gerekir. Ayrıca, papağanınız artık size hırlamıyor, sizden ve elinizden korkmuyor olmasıda önemlidir. Henüz bu aşamaları geçmediyseniz, numara öğretmeye çalışmadan önce tamamen evcilleşmesine çalışmalısınız. Aksi taktirde numara eğitimi hiç ummadığınız şekilde ters tepebilir, papağanınızın sizden korkmasına neden olabilir.<br />
- Numara öğretirken neşeli, sakin, anlayışlı ve sabırlı olmalısınız. Bu dördü olmadan, numara eğitimi başarısız olur, papağanınızın sizden çekinmeye başlamasına sebep olursunuz, ki bu eğitimin hedefi tam tersi. Eğer sinirli ve yorgun bir gününüzdeyseniz, o gün eğitim vermemenizi tavsiye ederim.<br />
- Günün belli bir vakti eğitime ayrılmalıdır. Ve <b>bu vakit hem papağan için hem de sizin için uygun bir ortak zaman demektir</b>. Yani tek taraflıdüşünmemelisiniz. Papağanlar gün içinde belli zamanlarda yemek yer, uyur, yanlız kalmak ister, dinlenir, oynar. Örneğin eğitim vaktini tam hayvanın uyukladığı bir saate denk getirirseniz, papağanınızın canını sıkarsınız. Bu durumda, eğitim havasında olmadığı için ya agresif davranacaktır, ya da tam bir aptal rolü yapmaya başlayacaktır. (Aptalı oynamayı çok iyi becerirler.) Ya daşimdiye kadar öğrendiği herşeyi unutmuş gibi davranacaktır. (asla unutmazlar, sakın kanmayın) Böyle bir durumda suçu kendinizde aramalı ve kuşunuz için daha uygun bir vakit ayarlamalısınız. Rika’yla benim eğitim vakitlerimiz akşam saat 7,5’la 8,5 arasındadır. Bu saatlerde Rika biraz acıkmış ama dinlenmiş oluyor. Eğitim bitince (eğitimin gazıyla) bir süre oyun oynayıp, mama atıştırıyor ve uykuya çekiliyor. Eğer tam onun oyun oynama vaktini eğitime ayırırsam kesinlikle canı sıkılır, yada <u>mamasını yedikten sonra yaparsam eğitimi, verdiğim ödüllerin anlamı kalmaz</u>. Doğru vakti zamanla bulacaksınızdır, sorun etmeyin.<br />
- Unutmayın, kuşunuz davranışlarınızı çözmeye çalışarak kendisinden ne istendiğini anlamaya çalışmaktadır. Siz de aynı şekilde onun vücut dilini <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">çözmeye çalışmalısınız. Eğitimden sıkıldı mı, aynı numarayı bir kez daha mı yapmak istiyor, bugün eğitim havasında değil mi, neşeli mi, asabı mı bozuk, ne istediğinizi anlayamadığı için endişelenmeye mi başladı? Bunları anlamaya çalışın.<br />
- Ona davranışlarınızla ne istediğinizi anlatırken, işi kolaylaştırmak için bir ödül maması ayarlamalısınız. Bu mama normal öğünlerinde vermediğiniz ama kuşunuzun bayıldığı bir şey olmalı. Gün içindeki öğünlerinde hiç vermediğim için ve Rika’nın en sevdiği şey olduğu için, ben ay çekirdeğini tercih ediyorum. Fakat kuşunuzun en sevdiği fıstıksa, her başarılı davranış sonunda koca bir fıstık vermeye kalkmayın. Karnını çabucak doyurur(ayrıca sağlıksız) ve eğitimin çekiciliği kalmaz. Bir fıstığı küçük lokmalara bölüp(dört beş parçaya mesela) her olumlu hareketinde bir parçayı verin.<br />
- Bol bol vücut dili kullanın. İstediğiniz davranışı yaparsa gülün, ödül verin, el çırpın ve aferin deyin. İstemediğiniz davranışı yaparsa, ya da başarılıolamazsa, başınızı sağa sola sallayıp, “hayır” deyin. İstediğinizi yapar ama yeterince iyi yapamazsa, aferin deyin, ödül vermeyin ve “daha iyisini yapabilirsin” diyerek aynı davranışı tekrarlamasını isteyin.<br />
- Ödül verirken asla gecikmeyin. Doğru davranışı yapar yapmaz ödüllendirin, ki istediğinizin bu olduğunu anlasın. <u>Ancak papağanlar ödül nedeniyle bir davranışı öğrenmezler, unutmayın</u>. <u>Öğrenmek istedikleri ve ilginç geldiği için öğrenirler. Ödül sadece yardımcıdır. </u>Rika "kanat çırpma" numarasını ödülle öğrenmedi mesela. Ayrıca "kanat germe" numarasınıhiç sevmedi ve ne kadar ödül verirsem vereyim, numarayı öğrenmiş olmasına rağmen yapmak istemiyor ya da kerhen yapıyor. Her numarayı sevecek diye birşey yok.<br />
<br />
Numaraları üç kısma ayırabilirim:<br />
- Temel davranış eğitimi<br />
- Kolay Numaralar<br />
- İleri seviye Numaralar<br />
<br />
Eğitim yöntemimi “örnek model göstermek, davranışa yardımcı olmak ve ödül vermek” diye tanımlayabilirim. Ben hiç clicker yöntemi kullanmadım, açıkçasıihtiyacım da olmadı. Zaten cliker yönteminde de bir süre sonra clicker, eğitimin içinden çıkarılıp öyle devam ediliyor.<br />
<span style="color: red;"><b>-Temel Davranış Eğitimi:</b></span><br />
<br />
Bunlar öncelikli olarak öğretilmesi gerekenler. Bu aşamadan sonra kolay numaralara geçmenizi öneririm çünkü temel davranış eğitimi aynı zamanda papağanla insan arasındaki ilişkinin ve dilin de başlangıcı oluyor.<br />
<br />
<span style="color: red;"><b>Birlikte Dolaşma</b>:</span> Papağanınızın güvenliği açısından bu önemli. Ayrıca papağanınızın size olan güveninin gelişmesi açısından. Papağanınız kolunuzdayken birlikte evin içinde dolaşmaya çıkın ancak onu göğsünüze yakın tutun. İşi çok uzatmadan kafesine götürün, ödül verin. Bu konuda bir sorun çıkarmamaya başladığında, evde dolaşırken bir elinizi kanatları civarında tutun ancak dokunmayın. Onunla konuşmayı ihmal etmeyin, bilhassa hem düşünceleriniz hem sözlerinizle, onu koruyacağınızı, sizinle birlikte güvende olduğunu ona söyleyin. Yine uzatmadan kafese ve ödül. (illa kafese olmak zorunda değil, T sopasına ya da hoşlandığı herhangi bir yer de olabilir) Bu konuda da sorun kalmadığında, kuşu göğsünüze yaslayın ve bir elinizle sırtını ve kanatlarınıhafifçe tutarak evde dolaşın. Zamanla papağanınız bu şekilde dolaşmaya o kadar alışacak ki, siz yürürken dengesini kaybederse, ya da herhangi birşeyden korkarsa, kaçmak, uçmak yerine, sizin onu bu şekilde tutmanız ve korumanız için gagasını omzunuza yaslamaya, koynunuza sokulmaya başlayacak Rika öyle yapıyor. Ayrıca bu eğitim ileride açık havada dolaşırken ya da etrafta pencere açıkken de işinize yarayacaktır.<br />
<br />
<b><span style="color: red;">Tırnak Törpüleme:</span></b> İlk gün, papağanınızın pençesini hafif hafif sevin. Ve onunla tırnak törpülemenin anlam ve önemi üzerine konuşun (yani tırnak törpüleme kelimelerini öğrenmesi için bu konuda birşeyler söyleyin işte ). Eğer hiç sorun çıkarmıyorsa, pençesini nazikçe elinize alın, bu şekilde sevin. Papağanınızı törpüyle tanıştırın, gagalamasına izin verin. Bu eğitimi bir kaç gün tekrarlayın.<br />
Pençesini elinize almanıza alıştıysa ve törpüyle bir sorunu yoksa, daha sonraki günler pençesini elinizde tutarken, tırnaklarıyla, parmaklarıyla oynayın. Törpüyü tırnağına değdirin ama törpülemeyin.<br />
Sonraki günlerde bu duruma da alıştığında, tırnaklarından birini hafifçe törpüleyin. İtiraz ederse ona törpüyü uzatıp ne olduğunu anlamasını sağlayın. Kendi tırnağınızda ne yaptığınızı gösterin. Sonra yine bir tırnağınıtörpülemeyi deneyin. Tırnağının törpülenmesine tamamen izin verene kadar birden fazla tırnağını </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">törpülemeyin.<br />
Bu eğitimi tırnak makası için de kullanabilirsiniz. Rika hem tırnaklarınıtörpületir, hem de tırnak makasına izin verir. Böylece onu elimde tutmak, onunla mücadele etmek zorunda kalmam. Ben manikür pedikür işini bitirene kadar öylece bekler. Sıkılırsa ancak, gagasıyla beni uyarır, o zaman ben de çekilir, biraz sonra yine devam ederim.<br />
<br />
<b><span style="color: red;">Kanat ayarı:</span> </b>Tırnak olayıyla aynı şekilde aslında. İlk günler kuşunuzun kanatlarının altını sevin, zamanla kanatlarını tutun, daha sonraki günler kanatlarını hafifçe açın. Bu süreç esnasında da makasla onu tanıştırın (kocaman olmasın). Ancak kendisine zarar vermemesi için fazla oynamasına izin vermeyin.İncelesin yeter. Makasla bir derdi kalmadığında ve kanatlarını rahatça açmanıza, elinize almanıza izin verdiğinde, kanat ayarı yapmak artık çok kolay olacaktır. Bu eğitim illa kanat ayarı için kullanılmayabilir. Kanat ayarıyapmayacak bile olsanız, kuşunuzun kanatlarına bu şekilde dokunabilmeniz aranızdaki iletişimi sağlamlaştıracaktır.<br />
<br />
<b><span style="color: red;">Yolculuk vakti:</span> </b>Bu eğitim, papağanınızın bir yolculuk kafesi varsa verilebilir. Ben yolculuk kafesi olarak 35x50cmlik bir kedi taşıma kafesi kullanıyorum. İçine bir ağaç dalı, oyuncak ve yemlik yerleştirdim. Papağanınızıveterinere götürürken ya da tatile giderken, gezmeye götürürken bu kafesler çok kullanışlı oluyor. Ancak papağanınıza önceden bu kafesi ve anlamınıöğretmezseniz çok zorluk çekebilirsiniz ve papağanınızı korkutabilirsiniz.<br />
Bu eğitim çok basit. Öncelikle yolculuk kafesini papağanınızın gözü önünde hazırlayın, içine sevdiği mamalardan koyun. Sonra papağanınızı kafesin üzerine koyun ve dıştan, kafesi tanıması için vakit verin. Eğer hiç sorun çıkarmıyorsa, elinizi kafesin içine sokun ve "içeri gir, gidiyoruz hadi" deyip kuşu içeri sokun. Mamayı bulup yiyecek ve içerisini tanımaya çalışacaktır. Eğer sorun çıkmadıysa kafesin kapısını kapatın, gülerek konuşun onunla. İlk yolculuk çok kısa olmalı. Güle oynaya bir odadan başka bir odaya götürün kafesi ve kapıyıaçın, dışarı çıkarın. Rika taşıma kafesini o kadar beğenmişti ki, yarım saat içinden çıkmak istememişti Bu eğitimi haftada bir kaç kez yapın ve her seferinde yolculuk mesafesini uzatın. Odaları dolaştırın, sonraki aşamalarda hava güzelse şöyle kısa bir gezintiye çıkıp eve dönün. Kafesten çıkınca da bol bol aferin deyip ödül verin. Bu şekilde uzun yolda bile papağanınız mutlu birşekilde yolculuk yapmaya başlayacak.<br />
<b><span style="color: red;">Duş alma:</span> </b>Kuşunuzla birlikte duş alabilirsiniz Böylece kuşu yıkama olayınız da çok kolaylaşacaktır ve birlikte bir aktivite yaptığınızdan ötürü kuşunuz size daha da alışacaktır. Bunun için öncelikle kuşunuzu banyoya alıştırmalısınız. Kuşu T sopasıyla birlikte banyoya koyun, eline de sevdiği bir iki yiyecek tutuşturun. Sonraki günlerde siz banyo yaparken onu da T sopasına koyun ve yine yiyecek verin. Kuşunuz sizi banyo yaparken izlesin (başta biraz utanıyor insan ). Eğer korkmuyorsa, parmaklarınızla ona da hafifçe su sıçratın. Bir kaç defadan öteye gitmeyinşimdilik. Üçüncü seferde, yine T sopasında olsun kuşunuz fakat bu defa, siz banyo yaparken ona da sık sık su sıçratın. Zamanla su sıçratma miktarınıarttırabilirsiniz. Kuşunuz iyice alıştığında, (bilhassa yaz aylarında) tümden </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">banyo yapması gerektiği zaman, sizinle birlikte seve seve duşa girecektir(kulağa dikkat). Eski papağanım Haydut kendiliğinden duşun üstüne konar, o da orada sırılsıklam olana kadar banyo yapardı.<br />
<br />
<b><span style="color: red;">Kurulanma:</span></b> Kuşunuz banyo yaptıktan ya da spreylendikten sonra, üstündeki fazladan suyu almak için onu havluya alıştırabilirsiniz. Öncelikle sizi havluyla kurulanırken görsün, sonra havlunun ucunu ona uzatın, ısırsın, tanısın. Bir iki gün böyle havluyu gördükten sonra, onunla havluyu da içeren bir oyun oynayabilirsiniz. Mesela ecnebilerin peekaboo dedikleri, bizim cee! dediğimiz çocuk oyunu. Havlunun arkasına saklanın, bir üst kenardan, bir yan kenardan ona bakın, sonra havluyu indirip cee! deyin.İçerik böyle Dünyanın her yerindeki papağanlar bu oyuna bayılıyor. Önceleri ne tepki vermeleri gerektiğini anlamasalar da, zamanla oyunun mantığını kavrayıp size katılmaya başlarlar. Böylece havlu onun sevdiği bir nesne haline gelir. İşte o zaman, havluyla kurulama olayı çoook basit bir şey haline geliyor. Ne papağanıtutmanıza gerek kalıyor, ne de onunla mücadele etmeniz. O öylece dururken siz de onu kuruluyorsunuz.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red;">Gel komutu:</span></b> Ben "çık" ve "gel" komutlarınıiki ayrıanlamda kullanırım ve kuşlarıma böyle öğretirim. Çık, elimi uzattığımda kuşun elime çıkmasını, gel, kuşun çağırdığımda bana gelmesini ifade eder. Gel eğitimine başlamak için kuşun rahatlıkla elinize kolunuza çıkmayı öğrenmişolması gerekir. Daha önce anlattığım temel davranışlardan sonra "gel" eğitimini uygulamanızı tavsiye ederim. Çünkü papağan gerçekten güvenmediği ve sevmediği birine işini gücünü bırakıp gelmek istemeyecektir. Kuşunuz T sopasındayken kolunuzu ona uzatın ve çık deyin. Kuşunuz kolunuza çıktığında ona bir ödül verin ve aferin deyin. T sopasına geri koyun. Aynı olayı bir iki kez daha tekrarlayın. Böylece kuşunuz, kolunuza çıktığında ödül alabileceğini öğrenir. Ardından, kolunuzu sopanın uzak bir köşesine dayayın ve "gel" deyin. Öteki elinizle de kolunuzu gösterin, sonra da ödülü. Eğer ne demek istediğinizi anlamaz ve elinize gelmezse, ödülü uzatın, almak için uzanacak fakat sakın vermeyin ödülü, "gel" deyin. Bu şekilde ödülü uzatarak kolunuza doğru yaklaşıp çıkmasını sağlayın (gel diye tekrarıunutmayın) kolunuza çıktığında kocaman bir aferin ve ödül.<br />
Artık "gel" dediğinizde ve kolunuzu gösterdiğinizde kendiliğinden geliyorsa, kuşunuzu rahat ettiği başka bir yere koyun. Mesela kanepeye ya da yere. Kolunuzu uzatın ve "gel" deyin. Aradaki mesafe 30 cm falan olsun. Gelmezse yine ödülle onu kolunuza çekme taktiği uygulayın. Eğer kolunuza gelmeyi öğrenirse, sonraki günlerde mesafeyi 10ar cm açarak "gel"mesini isteyin. Bu şekilde devam ederseniz, zamanla uzak mesafelerden bile koşarak size gelecektir.<br />
Yürüyerek gelmeyi tamamen öğrendiğinde, uçarak gelmeyi öğretmelisiniz. T sopasındayken, kolunuzu sopaya 20-30cm mesafede tutun ve "gel" deyin. Gelmezse ya da cesaret edemezse ödülü gösterin. Biraz uğraştırabilir. Uçup da gelirse, hemen ödüllendirin ve o günlük eğitimi bitirin. Gelmezse, daha önceki gibi sopada yürüyerek gelmesini isteyin, gelince ödüllendirin ve hemen arkasından da uçarak gelmesini isteyin. Zamanla, çağırdığınızda hemen gelmeyi öğrenecektir. Bu eğitim uzun vakit alabilir ve bir çok kuş, sahibine tamamen bağlanmadan çağrıya cevap vermez.<br />
<br />
<b><span style="color: red;">Git komutu:</span></b> Eğitime başlama zili yerine kullanıyorum ben bu komutu. Rika'yı elime alıp "eğitim vakti!" diyorum ve T sopasını göstererek "git!" diyorum. O da heyecanla sopasına uçuyor ve eğitime başlıyoruz. Bu komutu öğretmek kolay. Kolunuzdayken T sopasını işaret ederek "git" deyin, ve kolunuzu o yöne doğru eğin. Bakışlarınızla da o yönü işaret edin. Çok geçmeden istediğinizi anlayıp sopasına uçacaktır. Hemen ödüllendirin. Sopasına bu şekilde gitmeyi öğrendiğinde, başka yönlere de kullanmaya başlayabilirsiniz. (Kanepeyi gösterip git demek gibi) Kelimenin anlamını iyice öğrendiğinde, aynı yöntemi kullanarak, yürüyerek de gitmesi için eğitebilirsiniz. <br />
<b><span style="color: red;">Duş alma:</span> </b>Kuşunuzla birlikte duş alabilirsiniz Böylece kuşu yıkama olayınız da çok kolaylaşacaktır ve birlikte bir aktivite yaptığınızdan ötürü kuşunuz size daha da alışacaktır. Bunun için öncelikle kuşunuzu banyoya alıştırmalısınız. Kuşu T sopasıyla birlikte banyoya koyun, eline de sevdiği bir iki yiyecek tutuşturun. Sonraki günlerde siz banyo yaparken onu da T sopasına koyun ve yine yiyecek verin. Kuşunuz sizi banyo yaparken izlesin (başta biraz utanıyor insan ). Eğer korkmuyorsa, parmaklarınızla ona da hafifçe su sıçratın. Bir kaç defadan öteye gitmeyinşimdilik. Üçüncü seferde, yine T sopasında olsun kuşunuz fakat bu defa, siz banyo yaparken ona da sık sık su sıçratın. Zamanla su sıçratma miktarınıarttırabilirsiniz. Kuşunuz iyice alıştığında, (bilhassa yaz aylarında) tümden banyo </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">yapması gerektiği zaman, sizinle birlikte seve seve duşa girecektir(kulağa dikkat). Eski papağanım Haydut kendiliğinden duşun üstüne konar, o da orada sırılsıklam olana kadar banyo yapardı.<br />
<br />
<b><span style="color: red;">Kurulanma:</span></b> Kuşunuz banyo yaptıktan ya da spreylendikten sonra, üstündeki fazladan suyu almak için onu havluya alıştırabilirsiniz. Öncelikle sizi havluyla kurulanırken görsün, sonra havlunun ucunu ona uzatın, ısırsın, tanısın. Bir iki gün böyle havluyu gördükten sonra, onunla havluyu da içeren bir oyun oynayabilirsiniz. Mesela ecnebilerin peekaboo dedikleri, bizim cee! dediğimiz çocuk oyunu. Havlunun arkasına saklanın, bir üst kenardan, bir yan kenardan ona bakın, sonra havluyu indirip cee! deyin.İçerik böyle Dünyanın her yerindeki papağanlar bu oyuna bayılıyor. Önceleri ne tepki vermeleri gerektiğini anlamasalar da, zamanla oyunun mantığını kavrayıp size katılmaya başlarlar. Böylece havlu onun sevdiği bir nesne haline gelir. İşte o zaman, havluyla kurulama olayı çoook basit bir şey haline geliyor. Ne papağanı tutmanıza gerek kalıyor, ne de onunla mücadele etmeniz. O öylece dururken siz de onu kuruluyorsunuz.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red;">Gel komutu:</span></b> Ben "çık" ve "gel" komutlarınıiki ayrı anlamda kullanırım ve kuşlarıma böyle öğretirim. Çık, elimi uzattığımda kuşun elime çıkmasını, gel, kuşun çağırdığımda bana gelmesini ifade eder. Gel eğitimine başlamak için kuşun rahatlıkla elinize kolunuza çıkmayı öğrenmiş olması gerekir. Daha önce anlattığım temel davranışlardan sonra "gel" eğitimini uygulamanızı tavsiye ederim. Çünkü papağan gerçekten güvenmediği ve sevmediği birine işini gücünü bırakıp gelmek istemeyecektir. Kuşunuz T sopasındayken kolunuzu ona uzatın ve çık deyin. Kuşunuz kolunuza çıktığında ona bir ödül verin ve aferin deyin. T sopasına geri koyun. Aynı olayı bir iki kez daha tekrarlayın. Böylece kuşunuz, kolunuza çıktığında ödül alabileceğini öğrenir. Ardından, kolunuzu sopanın uzak bir köşesine dayayın ve "gel" deyin. Öteki elinizle de kolunuzu gösterin, sonra da ödülü. Eğer ne demek istediğinizi anlamaz ve elinize gelmezse, ödülü uzatın, almak için uzanacak fakat sakın vermeyin ödülü, "gel" deyin. Bu şekilde ödülü uzatarak kolunuza doğru yaklaşıp çıkmasını sağlayın (gel diye tekrarı unutmayın) kolunuza çıktığında kocaman bir aferin ve ödül.<br />
Artık "gel" dediğinizde ve kolunuzu gösterdiğinizde kendiliğinden geliyorsa, kuşunuzu rahat ettiği başka bir yere koyun. Mesela kanepeye ya da yere. Kolunuzu uzatın ve "gel" deyin. Aradaki mesafe 30 cm falan olsun. Gelmezse yine ödülle onu kolunuza çekme taktiği uygulayın. Eğer kolunuza gelmeyi öğrenirse, sonraki günlerde mesafeyi 10ar cm açarak "gel"mesini isteyin. Bu şekilde devam ederseniz, zamanla uzak mesafelerden bile koşarak size gelecektir.<br />
Yürüyerek gelmeyi tamamen öğrendiğinde, uçarak gelmeyi öğretmelisiniz. T sopasındayken, kolunuzu sopaya 20-30cm mesafede tutun ve "gel" deyin. Gelmezse ya da cesaret edemezse ödülü gösterin. Biraz uğraştırabilir. Uçup da gelirse, hemen ödüllendirin ve o günlük eğitimi bitirin. Gelmezse, daha önceki gibi sopada yürüyerek gelmesini isteyin, gelince ödüllendirin ve hemen arkasından da uçarak gelmesini isteyin. Zamanla, çağırdığınızda hemen gelmeyi öğrenecektir. Bu eğitim uzun vakit alabilir ve bir çok kuş, sahibine tamamen bağlanmadan çağrıya cevap vermez.<br />
<br />
<b><span style="color: red;">Git komutu:</span></b> Eğitime başlama zili yerine kullanıyorum ben bu komutu. Rika'yı elime alıp "eğitim vakti!" diyorum ve T sopasını göstererek "git!" diyorum. O da heyecanla sopasına uçuyor ve eğitime başlıyoruz. Bu komutu öğretmek kolay. Kolunuzdayken T sopasını işaret ederek "git" deyin, ve kolunuzu o yöne doğru eğin. Bakışlarınızla da o yönü işaret edin. Çok geçmeden istediğinizi anlayıp sopasına uçacaktır. Hemen ödüllendirin. Sopasına bu şekilde gitmeyi öğrendiğinde, başka yönlere de kullanmaya başlayabilirsiniz. (Kanepeyi gösterip git demek gibi) Kelimenin anlamını iyice öğrendiğinde, aynı yöntemi kullanarak, yürüyerek de gitmesi için eğitebilirsiniz. <br />
<br />
</span><span style="font-family: Calibri;"><b><u><span style="color: blue;">- Kolay Trikler:</span> </u></b><br />
Bu numaralar eğlenceye yönelik. Bu yüzden unutmayın, kuşunuz da sizin kadar eğlenmeli. Ayrıca bu aşama ve sonrası kuşunuzun zeka gelişimi ve kullanımı için de çok önemli.<br />
<br />
<span style="color: red;">Uyarılar:</span> <br />
1- Kuşunuza hepsini birden öğretmeye çalışmayın. Önce biriyle başlayın, eğer başarılı olursa ikinciye geçin ancak birinciyi uygulamaya da devam edin. Mesela el sıkışmayı öğrenince, döne geçin, bir dahaki eğitimde önce el sıkışma, sonra dön, eğer ikisinde de bir seviyeye geldiyse (tümden öğrenmesi zaman alabilir) el sallaya geçin. Eğer tamamen pekişmeden eskileri uygulamayı bırakırsanız, o da bırakır.<br />
2- Bir hareketi öğretirken, örnek model olarak kendinizi kullanmayı unutmayın. Yani ondan istediğiniz davranışı önce kendiniz yapın.<br />
3- Kuşunuzdan bir davranış isterken, o davranışı ifade eden kelimeleri tekrarlamayı unutmayın. Yani baştan beri "el sıkışalım!" diyorsanız, her zaman aynı lafı kullanmalısınız. Bir gün "el sıkışalım" öteki gün "merhaba" olmaz.<br />
4- Bu, numara eğitimleri kuşunuzla sizin arasındaki bir oyun! Bunu sakın unutmayın. Kuşunuz oyun oynadığını düşünerek, sizinle ortak bir zaman paylaşmak için sizi anlamaya uğraşıyor. Siz de kendinizi açık bir şekilde ifade etmeli ve bunun bir ?oyun? olduğunu asla aklınızdan çıkarmamalısınız. Eğer kuşunuz bu eğitimi bir oyun olarak değilde bir sorumluluk olarak görmeye başlarsa, inanın onca öğrettiğiniz şeyi nasıl çabuk unuttuğuna (unutma numarası yaptığına) hayret edersiniz.<br />
5- Kuşunuza komutları verirken, köpek eğitiminde olduğu gibi "kesin, sakin ve kararlı" olmayın! Ona komutlarını söylerken "neşeli, canlı,heyecanlı" olun. Elbette belli bir kararlılık olmalı ses tonunuzda ancak ?oyun? hiçbir zaman bir ders kararlılığında oynanmaz. Köpek sahibine boyun eğicidir ve onun isteklerini yerine getirmek için çabalar. Ancak kuşlar bağımsız ruhludur, hele zeki bir papağansa söz konusu kuş, kesinlikle zekasından kaynaklı bir inatçılığı olacaktır. Bir tanıdığım, kuşuna bir türlü numara öğretemediğinden, kuşunun daha çok agresifleşmeye başladığından yakınıyordu, sonra öğrendim ki, köpek eğitir gibi eğitmeye çalışıyormuş. Sert komutlar, kuşa bazı davranışları anlamsız yere tekrar ettirmek istemesi vs. Yani bir köpeğe otur! dediğinizde sorgulamadan oturur. Ancak bir kuşa çık! dediğinizde o an havasında değilse ya da başka bir işle uğraşıyorsa elinize çıkmayı reddedecektir. "Ama başka odaya gidiyoruz, bu yüzden çıkmalısın." diye isteğinizin sebebini açıklamadığınız sürece de elinize çıkmayacaktır (tabii bunun için "gidiyoruz"un ne anlama geldiğini öğretmelisiniz önce), hatta fazla zorlarsanız ısıracaktır. Bu yüzden üstünde bu kadar duruyorum, kuşunuzu köpeği eğitir gibi eğitemezsiniz.<br />
6- Eğitim verdiğiniz süre boyunca papağanınızın ilgisinin sizde olup olmadığına dikkat edin. Eğer ilgisi dağınıksa ve aklı fikri başka şeylerdeyse, eğitimi kısa keserek daha uygun bir vakit ayarlayın. Eğitim sırasında etrafta müzik çalmamalı, televizyon açık olmamalı, sizden başkası orada bulunmamalı. Yani dikkati dağıtacak şeyler. Ayrıca eğitim, kafesinin bulunduğu odada olmamalı.<br />
<br />
<b><span style="color: red;">El sıkışma:</span></b> Bunun için önce papağanınızın sağlak mı solak mı olduğunu gözlemlemeniz gerek. (mamasını ve oyuncaklarını hangi eline aldığına bakarsanız tespit edersiniz) Papağan sağlaksa, sağ elle el sıkışmayı, sol elle el sallamayı öğrenmeli. Solaksa, tam tersi (nadiren solak oluyorlar).<br />
Papağanınızın sağ eline işaret parmağınızla hafifçe dokunun ve "el sıkışalım!" diyerek iki parmağınızı uzatın. Tabii ki anlamayacak. Parmağınızı, onu elinize almak istiyormuşsunuz gibi göğsüne uzatın, hemen sağelini kaldırıp adım atmaya kalkacak (solaksa solu kaldırır). Parmağınıza adım atmasına izin vermeden, uzattığı pençesini tutun ve yukarı aşağı sallayıp el sıkışın (nazik olun). Ve aferin deyip ödül verin. İlk gün bu kadar. İkinci gün aynı şekilde tekrar edin, bu defa iki üç kez davranışı yineleyin. Artık elini uzatması gerektiğini öğrenince en başta yaptığınız gibi işaret parmağınızla sağeline dokunun ve "el sıkışalım!" diyerek iki parmağınızı ona uzatın. Zamanla "el sıkışalım" diye elinizi uzattığınız anda o da elini size uzatacaktır.<br />
<br />
<b><span style="color: red;">El salla:</span> </b>Papağanınız sağlaksa sol eliyle el sallamalı. (onlar için daha kolay oluyor bu şekilde) Papağanınızın sol eline hafifçe dokunun, siz de sol elinizi kullanarak ona bir kaç defa el sallayın. "El salla" "güle güle!" vs. demeyi de unutmayın. Tabii ki yapmayacak, sadece ona ne istediğinizi gösterdiniz. Şimdi ona yardımcı olacaksınız. Yine, elinize almak istiyor gibi yapın. Ya adım atmak için sağ elini uzatacak, ya da daha önceden el sıkışmayı öğrendiği için istediğinizin bu olduğunu zannedip sağelini el sıkışmak üzere uzatacak. Fakat onun sağ elini kabul etmeyin ve sol elini göstererek sol elini kaldırması için onu teşvik edin. Sol eliyle el sıkışması gerektiğini zannederek sol eli uzatacaktır. Sol eli kaldırır kaldırmaz ödüllendirin, sakın eli tutmayın. İlk gün bu kadar. İkinci gün, el sıkışmayı sağ elle yapın, ardından sol eline sol işaret parmağınızla dokunup elinizi kaldırın, selam verme hareketini yapın. Eğer anlamazsa, ilk günkü çalışmayı tekrarlayın. Zaman içinde "el salla!" kelimelerinin sol elini kaldırması gerektiği anlamına geldiğini keşfedecek. <br />
Sol elini kaldırmayı öğrendikten sonra, ikinci aşamada, daha yukarıya kaldırması için parmağınızla işaret ederek onu teşvik edebilirsiniz. O zaman sadece daha yukarı kaldırdığında ödül almalı.<br />
Üçüncü aşamada da, yani artık "el salla" dendiğinde sol elini yukarıya kaldırır hale geldiğinde, parmaklarınızı açıp kapatarak ona bir ileri seviyeyi öğretebilirsiniz. Zamanla sizi taklit edecek ve sol elini kaldırınca parmaklarını açıp kapatmaya başlayacak. Böylece artık elini kaldırdığında ödül almayacak, parmaklarını açıp kapatarak elini kaldırırsa ödül alacak.<br />
<br />
<b><span style="color: red;">Dön:</span></b> Önce "dön!" diyerek kendi etrafınızda bir kaç kere dönerek istediğiniz davranışı ona gösterin. Sonra elinize bir ödül alın ve kuşunuza yukarıdan uzatın ancak yemesine izin vermeyin. Ödüle uzanırken kuşunuz, "dön!" diyerek, elinizle saat yönünde ya da tersi yönde bir çember çizerek, onu kendi etrafında dönmeye teşvik edin. Öteki elinizle, kuyruğunu istediğiniz yönde dönmesi için hafifçe itebilirsiniz. İlk önceleri bir yarım dönüş yeterli olacaktır. Yarım tur döndüğü anda onu ödüllendirin. İlk gün bu kadar. Sonraki günlerde dönme işinin mantığını kapıp yarım dönüşü sorunsuz yapmaya başlayınca, tam dönüşe geçin. Artık yarım dönüş yaptığında ödüllendirmeyeceksiniz. Tam dönüş için, aynı yarım dönüş gibi ödülle onu teşvik edin, başarılı olur olmaz ödülü verin.<br />
Bu çalışma sırasında kuşta sıkılma belirtileri görürseniz hemen başka bir numaraya geçin ya da el çırparak, ona şarkı söyleyerek moralini düzeltin. Ve yine dönme eğitimine devam edin.<br />
Tam dönüşü de öğrenince, onu ödülle teşvik etmeyi bırakın, parmağınızla dönüşyönünü gösterin. Dönüşü yaptığında ödüllendirin.<br />
<br />
<b><span style="color: red;">Selam ver:</span></b> Önce istediğiniz hareketi ona gösterin. "Selam" "merhaba" vs. diyerek kuşunuzun önünde başınızı eğin bir kaç defa. Sonra bir ödül alın elinize ve ödülü iki bacağı arasına doğru uzatın ve "selam!" deyin. Ödülü almak için başını eğecektir. Başını eğince ona aferin deyin ve ödülü bacaklarının arasından çekin ve normal bir şekilde ödülü verin. Mantığı kaptığında parmağınızla bacaklarının arasını işaret etmeniz, istenilen davranışı yaptığında ödül vermeniz gerekli. Ancak çalışma öncesi her zaman istediğiniz davranışı önce kendiniz yapmayı unutmayın. Zaman geçtikçe "selam!" dediğiniz anda başını eğerek size selam verecek.<br />
<b><span style="color: red;">Kanat çırpma:</span></b> Önce kuşunuza ne istediğinizi gösterin. Ben Rika'ya ne istediğimi göstermek için elimi kolumu sallıyordum. Ama o zamanla, kendiliğinden, kanat çırpma davranışının daha çok el çırpmayı çağrıştırdığınıdüşündü. Şimdi ben el çırptığımda, bir şeyden memnun kalıp hoşlandığında ya da istenilen numarayı düzgün yaptığında kendisini kutlamak için kanat çırpıyor <br />
Ne istediğinizi ona gösterdikten sonra kuşunuzu elinize alın ve "kanat çırp!" diyerek elinizi hızlıca on-on beş cm aşağıya indirin. Kuş dengesini korumak için kanatlarını açıp hafifçe çırpacak. Hemen ödül verin. Bu eğitimi, kuşunuz ?kanat çırp? dendiğinde kendisinden ne istendiğini anlayana kadar devam edin. Gün içinde, kendiliğinden kanat çırptığını görürseniz, hemen, içinde "Kanat çırp" kelimeleri olan bir övgü cümlesi kurun ve onu ödüllendirin. Bu numara hayvanın sağlığı açısından da önemli. Kanat çırpmak onun için güzel bir spor. <br />
<br />
<b><span style="color: red;">Al ve ver:</span> </b>Al komutu yanlızca gagasıyla birşeyi elimden alması ve ben ver diyene kadar beklemesi anlamına geliyor. Al ve Ver komutu birlikte öğretilebilir. Bunun için bir kaç oyuncak ayarlayın. Ancak bu oyuncaklar normalde kuşunuzun oynamadığı şeyler olmalı. Eğitim dışında da bunlarla oynamasına izin vermemelisiniz. Kuşunuza oyuncağı ?al? diyerek uzatın. Gagasına aldığında, eline almasına izin vermeden, avcunuzu açın ve "ver" deyin. Eğer oyuncağı atarsa, "hayır" deyin. Ve olaya baştan başlayın. Eğer oyuncağı atarak bile olsa avcunuza düşürürse hemen ödüllendirin. Zamanla "ver" dediğinizde ağzındakini avcunuza bırakması gerektiğini öğrenecek. Bu eğitim biraz zaman alabilir. Al-ver komutlarının ileri seviyedeki ?getir? komutuna geçiş için çok çok iyi pekişmesi lazım.<br />
Zaman geçtikçe "al" dediğiniz oyuncağı almalı, ve siz "ver" diyene kadar ağzında tutmalı. Tabii kuşun canını sıkacak kadar uzun zaman beklemeyin ?ver? demek için.<br />
<br />
<b><span style="color: red;">Tut:</span></b> Tut komutu sadece ayağıyla birşeyi tutması için kullanılmalı. Bunun için küçük bir sopa parçası işinizi görecektir. Sopayı tut diyerek kuşun ayağına doğru uzatın. Ağzıyla almaya çalışırsa "hayır" deyin ve izin vermeyin. Ayağıyla uzanıp aldığında da ağzına alıp oynamasına fırsat vermeden onu hemen ödüllendirin. Hemen ardından, yine oynamasına izin vermeden, avcunuzu uzatın ve "ver" deyin. Eğer vermezse parmaklarınızla oyuncağı elinden bırakması için onu teşvik edin. Oyuncak avcunuza düşer düşmez kuşunuzu ödüllendirin. Zaman içinde ayağını uzatarak oyuncağı kendiliğinden avcunuza bırakacaktır.<br />
Ben Rika'ya tut derken bir de şunu yapıyorum. Ayağına sopayı uzatıyorum, ayağıyla tuttuğunda sopanın öteki ucunu bırakmadan hafifçe çekiyorum ve "tut tut tut tut!" diye tekrar ediyorum. Rika sıkı sıkı tutuyor, çekiyor, sopayı bana bırakmıyor Hemen ödül. Daha sonra ayağında sopa öylece dururken, "ver" diyorum, uzatıp avcuma bırakıyor. Ve yine ödül. Bu aramızdaki bir oyun.<br />
<br />
Aslında daha bir çok kolay numara var. Kanat germe, evet-hayır, silkelenme vs. gibi. Ama şimdilik benden bu kadar. Onları da daha sonra yazarım belki. <br />
Şu anda Rika kolay numaraları gayet güzel yapıyor ancak pekişmesi için çalışmaya devam ediyoruz ve ileri düzey numaralara başladık. Şu anda renkleri öğreniyor. Kırmızı ve sarıyı tamamen ayırtedip doğru oyuncakları seçse de maviyi bir türlü çözemedi Maviyi istediğimde hep kırmızı oyuncağı veriyor <br />
</span></div>
<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" class="MsoNormalTable" style="mso-cellspacing: 0cm; mso-padding-alt: 0cm 0cm 0cm 0cm; mso-yfti-tbllook: 1184; width: 100%;"><tbody>
<tr style="mso-yfti-firstrow: yes; mso-yfti-irow: 0; mso-yfti-lastrow: yes;"> <td style="background: rgb(229, 239, 245); border: rgb(0, 0, 0); padding: 3.75pt; width: 100%;" valign="top" width="100%"></td> </tr>
</tbody></table>
<br />
<span style="font-family: Calibri;"><strong><u><span style="color: blue;">- İleri düzey numaralar:</span></u></strong> </span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><strong><span style="color: red;">Takla at:</span></strong></span><span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Bu numara, silahla vurulup düşme numarasının da (öyle bir numara var <v:shapetype coordsize="21600,21600" filled="f" id="_x0000_t75" o:preferrelative="t" o:spt="75" path="m@4@5l@4@11@9@11@9@5xe" stroked="f"> <v:stroke joinstyle="miter"> <v:formulas> <v:f eqn="if lineDrawn pixelLineWidth 0"> <v:f eqn="sum @0 1 0"> <v:f eqn="sum 0 0 @1"> <v:f eqn="prod @2 1 2"> <v:f eqn="prod @3 21600 pixelWidth"> <v:f eqn="prod @3 21600 pixelHeight"> <v:f eqn="sum @0 0 1"> <v:f eqn="prod @6 1 2"> <v:f eqn="prod @7 21600 pixelWidth"> <v:f eqn="sum @8 21600 0"> <v:f eqn="prod @7 21600 pixelHeight"> <v:f eqn="sum @10 21600 0"> </v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:f></v:formulas> <v:path gradientshapeok="t" o:connecttype="rect" o:extrusionok="f"> <o:lock aspectratio="t" v:ext="edit"> </o:lock></v:path></v:stroke></v:shapetype><v:shape alt="biggrin.gif" id="_x0000_i1025" style="height: 15pt; width: 15pt;" type="#_x0000_t75"> <v:imagedata o:href="http://www.papaganailesi.net/forum/style_emoticons/default/biggrin.gif" src="file:///C:\Users\PAA~1\AppData\Local\Temp\msohtmlclip1\01\clip_image001.gif"> </v:imagedata></v:shape>) temelini oluşturuyor.<br />
<b><span style="color: red;">Sırt üstü yat:</span></b> Sırt üstü yatma numarası, ölü taklidi numarasının temelidir. Ancak bu numara için kuşunuzun size gerçek anlamda güvenmesi şarttır.Aşağıda sırt üstü yatan bir jako videosu görülmektedir:</span><br />
<span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"></span><br /></div>
<iframe allowfullscreen="" frameborder="0" height="315" src="http://www.youtube.com/embed/R8rb0WIfmJU" width="420"></iframe><br />
<br />
<span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><strong><span style="color: #cc0000;">Dans etme:</span></strong></span><span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"> Çeşitli dans hareketlerini içerir. Bazı kuşlar bu olayı kendiliğinden öğreniyor. Bilhassa kakadular. <br />
<b><span style="color: #cc0000;">Renkler:</span></b> Önce temel renklerle başlanır: kırmızı, sarı, mavi. Daha sonra mor, yeşil ve turuncu da performansa göre işin içine katılabilir sanırım. Göreceğiz.<br />
<b><span style="color: #cc0000;">Şekiller:</span> </b>Henüz bu aşamaya geçmedik. Ama renkleri öğretmekle aynı mantıkta.<br />
<b><span style="color: #cc0000;">Getir:</span> </b>Bir çok ileri düzey triğin temeli bu komuta dayanır. Kaykay kaymaktan tutun da, basketbol oynamaya kadar. Oldukça zaman ve uğraş isteyen bir komut bu. Getir komutundan önce kuşun al, tut ve ver komutlarını çok çok çok iyi öğrenmesi, iyice pekiştirmesi gerekir.<br />
<b><span style="color: #cc0000;">Oyunlar:</span></b> Getir komutuna bağlı olarak öğretilirler. Çocuk zeka oyunları (Şekilleri yerleştirme, halkaları dizme vs.), tekerlekli sepet sürme, kaykay gibi.. Çoook <span style="color: #2d4e63; font-family: "Tahoma","sans-serif"; font-size: 9pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">ilerde.</span></span>Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com176tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-73238238062888552142012-03-25T01:05:00.016+02:002013-03-17T00:30:48.438+02:00Papağanlarda Görülen Hastalıklar ve Tedavisi (Jako Sağlığı)<blockquote class="tr_bq">
<span style="color: blue; font-family: Calibri;"></span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: blue;"> Jakolarda Görülen Hastalıklar veTedavi Yöntemleri :<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Papağanın sağlıklı olup olmadığı aşağıdaki sorulara vereceğiniz yanıtlara göre belirlenebilir <br />
-Sürekli uyur vaziyette mi ?<br />
-Kafesin tabanında mı duruyor ?<br />
-Bakışları donuk mu?<br />
-Gözleri sürekli yarı açık ya da tamamıyla kapalı mı duruyor ?<br />
-Dışkısı kanlı, parazitli ya da çok sulu mu?<br />
-Kafese yaklaştığınızda sizin hareketlerinize duyarsız mı?<br />
-Tüneğin üstüne yatar şekilde mi duruyor?<br />
-Hiçbir şey yemiyor / içmiyor mu?<br />
-Tüyleri kirli ve / veya yolunmuş mu?<br />
-Dengesiz ve uyumsuz mu hareket ediyor?<br />
-Burun veya göz akıntısı var mı?<br />
-Zor mu nefes alıyor? <br />
-Nefes alırken hırıltı ya da ses çıkıyor mu?<br />
-Nefes alırken kuyruğu da hareket ediyor mu? <br />
-Göğüs kısmı nefes alırken çok mu hareket ediyor?<br />
-Tüyleri kabarmış bir şekilde mi duruyor?<br />
Bu sorulardan herhangi birine yanıt evet ise o papağanın sağlık sorunu olmasıbüyük ihtimaldir. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Dikkat edilmesi gereken hususlar ve yaratacağı sorunlar:</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Elektrik kabloları:</span> Dolanma, kemirme sonucu elektrik çarpması </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Üstü açık su dolu kovalar, sürahiler:</span> Boğulma </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Açık çekmece ve dolaplar:</span> Dolanma, boğulma </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Ayaklı veya tavan pervaneleri:</span> Çarpma sonucu açık yaralar, cereyan sonucunda ciddi rahatsızlıklar </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Klima:</span> Ani ısı değişiklikleri sonucu ciddi rahatsızlıklar </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Yanan ocaklar ve diğer sıcak cisimler:</span> Yanma, açık yaralar </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Deterjan, çamaşır suyu gibi temizleyiciler:</span> Zehirlenme </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Her tür kimyasal:</span> Zehirlenme </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Her tür böcek ilacı:</span> Zehirlenme, ani ölüm </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Her tür aerosol, oda parfümü, tekstil parfümü:</span> Zehirlenme </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">İp, tül gibi malzemeler:</span> Takılma, boğulma </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Teflon (ısı ile ortaya çıkan duman) :</span> Zehirlenme, ani ölüm (Not: Kızgın tava, tencere gibi araçlardan çıkan ve insanları hiç etkilemeyen duman papağanınızıdakikalar içerisinde öldürebilir.) </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Bazı ağaç dalları:</span> Zehirlenme, ani ölüm </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Bazı ev bitkileri, toprak:</span> Zehirlenme, ani ölüm (Bu konuda ayrıntılı bilgi sahibi olamadığımızdan her türlü ev bitkisinden korumakta fayda vardır) </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Çinko kurşun vb. ağır metaller:</span> Zehirlenme </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Pas, küf:</span> Zehirlenme, çeşitli rahatsızlıklar </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Her türlü ilaç (hap, krem):</span> Zehirlenme, ani ölüm </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Kokulu mum, tütsü, sigara dumanı:</span> Zehirlenme, çeşitli rahatsızlıklar </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Sivri cisimler:</span> Açık yaralar </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;">Uzun süre direkt güneş ışığı:</span> Dehidrasyon, güneş çarpması <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: blue;">GörülenHastalıklarveTedaviYöntemleri:</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red;">ASTIM :BELİRTİLERİ:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Kuşun</span> soluk almada zorluk çekmesi, sık sık ve hırıltılı soluması ile kendini belli eden bir hastalıktır. Astımlı kuş ötmeye karşı isteksiz ve ötüş kalitesinden çok şey kaybetmiştir. Genellikle uzun süren bronşitlerden sonra ortaya çıkması tanıtıcıbir niteliğidir.<br />
<b><span style="color: red;">NEDENLERİ:</span> Yerleşmiş</b> nezle ve bronşitin, bakımsızlık, kirli ve dumanlıhava tozlu yem ve tozlu ortam gibi elverişsiz koşullar ve tedavisizlik gibi etkenlerle solunum organlarında kronik, iyileştirilmesi güç bir rahatsızlığa dönüşmesidir.<br />
<b><span style="color: red;">TEDAVİSİ:</span> Maalesef</b> kronikleşmiş durumlarda kesin bir tedavi yoktur. Hastalık henüz bronşit halinde iken veya hastalığın henüz başlangıcında iken yukarıda sayılan elverişsiz koşulların ortadan kaldırılması iyi ve sürekli bir bakımın sağlanmasıyla önlemek mümkündür .Astım başlangıcı da iken, bronşit tedavisinin yanı sıra mentol, nane ruhu okaliptüs buğuları yapılması soluk açmada ve iyileşme sürecinin kısaltılmasında yararlı olur. Buğulama şu şekilde uygulanır. Sıcak bir tuğlanın üzerine oturtulan madeni kap içindeki kaynar suya adları anılan soluk açıcılardan biri damlatılır .Astımlı kuşun bulunduğu kafes bu kabın yanına yerleştirilir ve her ikisinin üzeri tek bir örtüyle örtülerek, hasta kuşun bundan en büyük yararı görmesi sağlanır. Bu arada soluk açıcıilaçların kanaryanın rahatsız olacağı ölçüde fazla damlatılmamasına dikkat edilmelidir. Kronikleşmiş astımlarda hazır olarak satılan astım ilaçlarından da yarar sağlamak mümkündür.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red;">AŞIRI YAĞLANMA :BELİRTİLERİ:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Kuşun</span> gözle görülür biçimde toplandığı hareketlerinin hantallaştığı ötme istek ve gücünün azaldığı, solunum güçlüğü çektiği görülür. Avuca alınıp karın tüyleri üflendiğinde derinin yağlı buruşuk bir görünüm taşıdığı görülür. Aşırı şişmanlığın üremede de bazı eksikliklere ve döllenme güçlüklerine, iktidarsızlıklara neden olduğu unutulmamalıdır.<br />
<b><span style="color: red;">NEDENLERİ:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Kuşkusuz</span>başlıca nedeni dengesiz ve aşırı besleme, proteince zengin ve unlu besinlerin gereğinden fazla verilmesidir. Bunun yanı sıra kanaryaya hareket etme olanağıtanımayan küçük kafesler de aşırı yağlanma yapabilir.<br />
<b><span style="color: red;">TEDAVİSİ:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">İlk</span> önlem olarak, kuşu daha geniş ve hareket etme olanağı bulabileceği büyük bir kafese alınır. Besin değeri yüksek ve yağlandırıcı, şişmanlatıcı besinler kesilerek bol oranda meyve ve yeşillik verilir. Bundan sonraki devrelerde yem konusunda son derece dikkatli kavranmak, kuşun yakabileceği oranda ve dengeli bir beslenme sağlamak gerekecektir.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red;">AYAK ŞİŞLİĞİ :</span></b><b style="mso-bidi-font-weight: normal;">Hastalığın belirtileri şunlardır:</b>kuşun ateşi çıkar, ayak bileklerinde şişmeler görülür, parmaklarını kapatamaz hale gelir ve ayak tabanlarında şişmeler ve yaralar görülür.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: red;">Tedavisi:</span></b>“Teramycn” merhem kullanılabilir. ¼ Aspirin toz haline getirilip merhemle karıştırılır, haricen sabahtan ayaklara, tabanlara sürülür. Akşamda saf vanodin e kuşun ayakları sokulur ve ağızdan 1, 2 damla Baytril damlatılır. Bir hafta süreyle bu tedavi sürdürüldüğünde kuşta gözle görülür bir iyileşme gözlenir.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;"><b>BRONŞİT :</b></span> <b><span style="color: red;">BELİRTİLERİ:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Bronşitli</span> kanaryada gözlenebilecek en belirgin araz, solunum güçlüğü, sık sık nefes alma ve soluk alırken duyulan hırıltıdır. Hastalığın ilk devrelerinde yüksek ateş görülür, eğer önlem alınmazsa hastalık kuşların ölümüne yol açabilir.<br />
<b><span style="color: red;">NEDENLERİ:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Şiddetli</span> üşütme ve soğuk algınlığı sonucunda ortaya çıkan, solunum yollarının iltihapla tıkanması şeklinde tanımlanması mümkün olan bir hastalıktır. Soğuk algınlığına ve nezleye neden olan etkenlerin erken önlem alınıp giderilmediği takdirde bronşite dönüşme olasılığı kuvvetlidir.<br />
<b><span style="color: red;">TEDAVİSİ:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Tedavisi</span>, soğuk algınlığı ve nezle tedavisine paralel özellikler taşır. İlk önlem olarak kanarya daha sıcak bir yere taşınır. Gagası açılarak bir damla bal damlatılarak susaması sağlanır. Suyuna bir damla TERRAMCINE damlatılmış ve ılıtılmış su verilir. Nezlede olduğunca B ve C vitaminlerinin direnç artırıcı ve iyileştirici etkisinden yararlanılmalıdır. Bu amaçla vitamin ihtiva eden ampullerden bir damlalık aracılığıyla birer damla alınarak içme sularına TERRAMYCINE ile birlikte damlatılmasından fayda görüleceği kuşkusuzdur. Kaynatılmış keten tohumu suyu da bu hastalıkta yararlanılan şifa verici bir ilaçtır.</span></div>
<b><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><span style="color: red;">Burun Hastalığı:</span> Genel olarak bir KÜF-MANTAR hastalığıdır. Papağan ve Muhabbet Kuşlarının burun delikleri, dış hava alma organlarıdır. Bu deliklerde de sık sık akciğer ve hava keselerinde olduğu gibi küf mantar hastalığı ortaya çıkabilmektedir. Kuşun burnunda akıntı olması ve şişkinlikler meydana gelmesi, bakteriyel enfeksiyonlarda da olabilir. Bu durumda burun bölgesinde değişiklikler olabilir. Burun deliklerine yerleşen Küf-mantarları, burun deliklerini tahrip ederler ve deliklerin büyümesine neden olurlar. Bu durumda deliklerde biriken tortullar temizlenmelidir. Bu hastalığın başlıca nedeni A vitamini eksikliğidir. Burunda Küf-Mantarı hastalığına en sık olarak Gri Papağanlarda rastlanmaktadır. Kuşun deliklerinin daima temiz olmasına dikkat edilmelidir. Kuşun eğer burun bölgesini kaşıyorsa derhal tedaviye başlanıp hastalığın ilerlemesi önlenmelidir. </span></b></blockquote>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;"><b>ÇİÇEK :</b></span> Kuşçuluk için Vebadır. En belirgin özelliği, kesin ve çabuk kitlesel ölümlerdir. Çok çabuk bulaşır ( 7-8 gün içinde). Gaga, göz çevresi ve ayaklarda gözükür. Hastalanan kuş aşısı yapılmazsa 8 günde, ağzını aça aça, kuyruğunu sallaya sallaya ölür.<br />
<b>Çiçek hastalığı virüstür.</b> <br />
Tedavisinde antibiyotikler faydalı olmaz. Tek yapılacak şey kümese yabancı kuş getirmemek, ziyaretçileri yasaklamak, eğer kümese ziyaretçi almak zorunda iseniz üst baş değiştirmek, en azından üzerine önlük, başına şapka giydirip ayakkabısını çıkartıp terlikle sokmak gerekir. Kümesi temiz tutup sık sık değişik dezenfektanlarla yerleri duvarları ve malzemeleri temizlemek gerekir.<br />
Kanareien Pocken adlı bu aşı yurt dışından getirilmektedir. Yavru en az 6 haftalık olmalıdır. Hastalık olsun olmasın senede bir kez bütün kuşlar aşılanmalıdır.<br />
Türkiye de hemen her kümeste çiçek mikrobu bulunur. Bu mikrop sıcak ve nemli yerler de salgın yaratır. Bu yüzden her yetiştirici 10. ayda mutlaka aşı yaptırmalıdır. Unutmayalım ki bu savaştan sadece aşı yaptırarak başa çıkabiliriz.<br />
<br style="mso-special-character: line-break;" /> <span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><strong><span style="color: red;">Gaga Üstü Eti Uyuz Hastalığı:</span> Sık görülen bu hastalık, uyuz böcekleri tarafından oluşturulur. Bu böcekler gaga üstündeki deriye girerek, gaga kenarından başlayıp, burun üzerindeki et bölümüne, oradan da göz kapaklarına yayılırlar. Bu parazitlerin diğer tüysüz bölgelere ve hatta ayaklara kadar uzandıkları da görülür. Hastalığa yakalanan kuşlar çok kaşınırlar ve hemen tedavi edilmeleri gerekir. Aksi taktirde gagada deformasyonlar oluşabilir. Birlikte tutulan tüm kuşları da tedaviye katmak gereklidir. Çünkü bazı kuşlar bu hastalığa yakalanmadıkları halde taşıyıcı olurlar. . Teşhiste yanılgı olmaması için muhabbet kuşlarının dişilerinin gaga üstü etlerinin rengi kahverengi, erkeklerde de mavi olur, bu bilgiyi tekrarlamakta yarar vardır. </strong></span></span> </div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><strong><span style="color: red;">Göz Kapağı İltihabı:</span> Hava cereyanı ve tüneme ağaçlarının temiz olmaması nedeniyle oluşur. Kuş kaşıma amacıyla gözünü temiz olmayan bir tüneme ağaçlarına sürecektir. Diğer bir neden de sigara dumanıdır. Tedavi için, gözün papatya çayında banyo edilmesi veya antibiyotikli merhem kullanılması gerekir. </strong></span><span style="font-family: Calibri;"></span><br />
<span style="font-family: Calibri;"></span><br /></div>
<span style="font-family: Calibri;"></span><br />
<span style="font-family: Calibri;"></span><br />
<span style="font-family: Calibri;"><div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<strong><span style="color: red;">GÜNEŞ ÇARPMASI:</span></strong> <strong><span style="color: red;">Belirtileri:</span></strong> Güneş altında duran kafeslerde bir de bakarsınız ki kanaryanız kafesin dibinde boylu boyunca yatıyor, hiçbir kıpırdama yok. Bu bir güneş şokudur. Hiçbir yerinin tutmadığı, felç halinin görüldüğü olaylar da vardır. Eğer önlem alınmaz ve uzun süre bu durumda bırakılırsa kanarya ölebilir de.<br />
Nedenleri: Kanaryaların direkt güneş ışığı alan yerlerde ve 24 santigrattan yukarı ısılarda bırakılmamaları gerektiğine değinilmişti. Fazla sıcaklık ve dik gelen güneş ışınları kanaryayı fazlasıyla rahatsız eder; aşırı hallerde hastalanmasına neden olur.<br />
<strong><span style="color: red;">Tedavisi:</span></strong> İlk iş olarak kanarya direkt güneş ışığı almayan ve ışın sıcak olmayan bir yere alınmalı. Başı, ayakları ispirtoyla ıslatılmalı ve masaj yapılmalıdır. Böylece serinlemesi ve kan dolaşımının normale dönmesi sağlanmış olur. Ağzının açılarak iki damla gliserin damlatılmasında da yarar vardır.</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="color: red;"><b>HALSİZLİK</b> :</span> <b><span style="color: red;">BELİRTİLERİ</span></b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;"><span style="color: red;">:</span> Kuşun</span> son derece halsiz, güçsüz ve mecalsiz olmasıyla eski hareketliliğini, canlılığını kaybetmesiyle, ötmeye ve yeme karşı hissedilir oranda isteksiz davranmasıyla tanınır. Hastalığın ilerlemesi halinde karın derisinin rengi koyulaşır, kırmızı ve hatta giderek mor bir renk alır.<br />
<b><span style="color: red;">NEDENLERİ:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Kötü</span> yaşama koşulları, kötü isli dumanlı, sigara kokulu, havasız yerler, tek yanlı ve yetersiz beslenme soğuk algınlığı ile ilişkili hastalıklarda çok uzun süren devrelerde, bu devreler içinde beslenme bozuklukları zafiyetin nedenlerinden sayılabilir.<br />
<b><span style="color: red;">TEDAVİSİ:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Kuşun</span> elverişli koşullara kavuşturma ve iyi bir beslenme sağlama alınacak başlıca önlemler arasında yer alır. Bu amaçla kuşu temiz havalı, ışık alan, rutubetten uzak, ısısı normal bir yere alınır. İştah açıcı yem ve yeşillikler, meyveler, karma yemler, kuvvet mamaları ile dengeli bir beslenme sağlanır.</div>
</div>
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
</div>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;"><b>İSHAL :</b></span> Mikrobik ve gıdaya bağlı olmak üzere iki türlüdür. Mikrobik olmayan ishalde diyet uygulanır; Mama, yumurta verilmez sade ince yem ve yulaf verilir. Mamalıkta sürekli haşlanmış patates bulundurulmalı ve kaybettiği su kaybı için marulun kart yapraklarından veya ıspanak çok az olarak verilmelidir.<br />
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: red;">TEDAVİSİ:</span></b> Mikrobik ishalde, kuşun pisliği tahlilinde çıkan sonuca göre ilaç tedavisi uygulanmalıdır. Bazı ishal ilaçları ise şunlardır: sulfamazettin, koksidin, niflodin.<br />
İshali önlemenin en önemli yöntemi, kafes/kümes ekipmanları nın temizliği, temiz su kullanımı, temiz mama ve yem kullanımı ile mümkündür. İspir ve benzeri tohumlar elenmeli, temiz kuru bir yerde muhafaza edilmeli, zaman zaman koklanıp kokusunun normal olup olmadığı tespit edilmelidir. Küf kokusu olan tohumlar asla kullanılmamalıdır.<br />
<br />
<span style="color: red;"><b>İŞTAHSIZLIK :</b></span> <b><span style="color: red;">BELİRTİLERİ:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Kuşta</span> yem yemeye karşı genel bir isteksizlik ve durgunlukla kendisini belli eder.<br />
<b><span style="color: red;">NEDENLERİ:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Çoğunlukla</span> kuşun daha önce alışık olduğu yemin dışında bir besin rejimi uygulanması veya tekdüze bir yemle beslenmesi ile görülür. Bundan başka bazı hastalıklara bağlı olarak görülen iştahsızlıklar da vardır.<br />
<b><span style="color: red;">TEDAVİSİ:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Kuşun</span> arzu ettiği yemlerin verilmesi, çok bölmeli yemliklerde çeşitli yemler sunularak seçiminin kanaryanın tercihine bırakılması, iştah açıcı yeşillik ve meyvelerin verilmesi yararlıdır. İştah açma amacıyla hazırlanmış kanarya şuruplarından yararlanmak mümkündür. Eğer iştahsızlık belli bir hastalığın etkisiyle ortaya çıkmış bulunuyorsa, öncelikle onun ortadan kaldırılması gerekecektir.<br style="mso-special-character: line-break;" /> </span><br />
<span style="font-family: Calibri;"></span><br />
<span style="font-family: Calibri;"></span><br />
<span style="font-family: Calibri;"><div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: red;">Kabızlık:</span> Hareketsizlik, yanlış beslenme başlıca sebepleridir. Taneli bitki, taze meyve ve yeşillik oranlarını arttırmalısınız. Kabızlık devam ederse ilaç tedavisi gerekebilir.<o:p></o:p></b></div>
<b><span style="color: red;">KAŞINTI VE BİTLER:</span> <span style="color: red;">Belirtileri:</span></b> Kuşun sürekli kaşınması, gagası ile tüylerini sıkıştırmaya çalışarak didiklemesi, tüylerini kabarık tutarak sürekli silkinmesi ve gövdesini bir yerlere sürtmeye çalışması.<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: red;">Sebepleri:</span> </b>Kuşun gövdesinde, tüylerinin arasında gözle görülebilen koyu renkli çok küçük canlılar var ise bunlar kaşıntıya neden olan asalak hayvanlar yani bitlerdir. Kuşların en büyük zararlılarındandır. Kuşu elimize aldığımızda kanat altı ve ense tüylerini hafifçe üflersek bitleri rahatça görebiliriz. Bu bitler kuşun geldiği yerden, başka bir hayvandan yada yeni alınmış bir kafes aksesuarından gelebilir. Eğer yavru ve yuva varsa bu kısımlarda kontrol edilmelidir. Aşırı oranda üredikleri zamanlarda öldürücüdürler. Bitleri gündüz faaliyette görme olanağı yoktur. Bunlar geceleri ortaya çıkarlar. Eğer kuş besleyen kişi biraz ihmalkâr yaradılışlı ve dikkatsizse, hızlı bir üreme sonucunda kuşu bir felâketle karşı karşıya kalacaktır. Çünkü bitler çok küçük olmaları nedeniyle pek kolay görülmezler, buna karşın büyük birer kan emicidirler. Özellikle ilkbahar ve yaz aylarında üreme sonucu çok çabuk çoğaldıklarından dikkatli olunmalıdır.<br />
Kafeste bit olup olmadığını anlamak için kafes geceleri dinlenir. Kuşlar huzursuz ve kıpırtılı iseler bir bit hücumu karşısındalar demektir. Tehlikelidirler, özellikle yazın ortaya çıkan bu hayvanlar, akşamları kuşa rahat vermezler. Kuşun kanını emerek onun zayıf düşmesine ve hastalanmasına neden olurlar. Tünek başlıklarındaki delikler bitlerin saklanacakları yerlerin başında geldiklerinden, buraların incelenmesiyle de varlıkları anlaşılabilir. Bitkilerdeki bitler farklı olup, kuşlar için zararlı değildir. Bitin varlığını anlamak için kafesin köşelerine, saklı bulunan alt kısımlara, dar bölgelere ve tünek kamışlarının uç kısımlarına bakılmalıdır. Bitin kendisini görebileceğimiz gibi bıraktığı beyaz dışkılarını da noktalar halinde görebiliriz. Ayrıca yuva var ise elimizi yuvaya soktuğumuzda kıpırtılarını ve kaynaşmalarını hissedebiliriz. Daha da bilemiyorsak kafesin bir köşesine küçük bir pamuk parçası ya da beyaz mendil koyarsak bir kaç gün sonra burada yuvalandıklarını görebiliriz.<o:p></o:p></div>
<span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><strong><span style="color: red;">Tedavi:</span> </strong></span><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-font-weight: bold; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">Bu</span><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"> bitlerden kurtulmak için eczane veya Petshop lardan temin edilecek bit spreyi kullanılmalıdır. Bu tedaviye 2 - 3 gün ara ile bir kaç kez tekrarlanmalıdır. Bit spreyi kuşun tüm vücuduna, özellikle kanat altına ve boyun bölgesine sıkılmalıdır. Kuşun yüz, gaga ve göz kısmına sıkılmamasına dikkat edilmelidir. Pire tozu da bu derdinizi çözümleyecektir. Ayrıca "Jakotin" adlı ilaç ve opigal 5 tozu, rin tozu, Ektogal, lizol, karbonil, kreolin, madeni esanslar, kâfur türü maddelerde kullanılabilir. Bu tozlar tünek başlıklarındaki deliklere, kafesin kenar kıyı köşelerine serpilerek, kanaryaların kanat altlarına dökülerek çok olumlu sonuçlar alınabilir. Bitlerin kökü kazınabilir. Özellikle kuluçka devrelerinde yuvalıkların büyük bit yuvaları olacağını; bunların yavruların kanlarını emerek ölümlerine sebep olacağını hatırlatırız. Yuvaların ilaçlanmasında yavruların tozdan zarar görmemesi için dikkatli davranılmasını tavsiye ederiz. Daha iyisi, bit bulundurabileceği düşünülen eski yuvalığın alınarak yerine yenisinin konulmasıdır. Kafesin içinin temizlenmesi ve dezenfekte edilmesi de önemlidir. Özellikle kafesin köşelerine, saklı bulunan alt kısımlara, dar bölgelere ve tünek kamışlarının uç kısımlarına yuvalanırlar. Bu nedenle, ya kafes ve aksesuarları sıcak su ile iyice yıkanmalı yada bahsedilen spreyden kafesin özellikle bu kısımlarına sıkılmalıdır.<br style="mso-special-character: line-break;" /> <br style="mso-special-character: line-break;" /> <span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><strong><span style="color: red;">KANAYAN YARALAR :</span></strong></span><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><br />
Genelde ur keserken ve ur düştükten sonra kanamalarla çok sık karşılaşılır. Kuşun yaraya tetrat (insan için) kapsülü içindeki toz dökülür. Hem antiseptik vazifesi görerek mikrop kapmasını engeller hem de kanı durdurur. Kanamayan tahriş olmuş, yapa derisi kalkmış yaralara da terramisin merhem sürülmesi tavsiye edilir.<br style="mso-special-character: line-break;" /> <br style="mso-special-character: line-break;" /> <span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><strong><span style="color: red;">KIRIK VE KANAMALAR :</span></strong></span><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><br />
Ayağı kırılan kuşa pamuk takviyeli bilezik takılarak kuşun kırık ayağı alçıya alınır. 10 gün içinde ayağın kaynadığı ve kırılan ayağın hiç aksamadığını görürsünüz. Bazı yetiştiriciler kırılan ayağa bant saramaya çalışırlar, hem zordur hem de yanlış kaynamalara sebep olur.<br style="mso-special-character: line-break;" /> <br style="mso-special-character: line-break;" /> <span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><strong><span style="color: red;">Kursak İltihabı:</span> Boğulma belirtileri, kusma ve baştaki tüylerin birbirine yapışması, kursak iltihabı durumu olduğunu gösterir. Bu hasatlık bozuk yemler veya bozuk su nedeniyle ortaya çıkar. Bu hastalık A Vitamini noksanlığı ve böbrek bozukluklarında da olabilir. </strong></span></span></span></span></span><span style="font-family: Times New Roman;"> </span><br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;"><b>KURUMA :</b></span> Bu hastalık halsizlik ve göğüste kuruma olarak çoğunlukla ölüm halinde görülür. Kesin tedavisi olan bu ilaçlarla aynı zamanda yukarıda Baytiril’in çözemediği problemler için de etkilidir. Yani çok geniş etkili birçok hastalığa iyi gelen bir antibiyotiktir.<br />
Biteral tablet: Bir tablet 8 eşit parçaya bölünür, bir parça bir sulukta eritilerek 8 gün boyunca kuşlara verilir. (Her gün 1/8 verilir.)<o:p></o:p></span></div>
<span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><strong><span style="color: red;">KUVVETLİ BAKIM HASTALIĞI:</span> <span style="color: red;">Belirtileri:</span></strong></span><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"> Bu hastalığın belirtisi ayaklarda, tırnaklara yakın kısımların şişmesi ve ayak derilerinde mantar türü görünümler ya da döküntülerdir. Bu şişlikler yada belirtiler kuşun vücudunun diğer kısımlarında da gözlenebilir.<br />
<span style="color: red;"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;">Sebepleri</b>:</span> Kuşları seven her insan kuşunun bakımını elbette elinden geldiğince iyi yapmak ister. Ancak her türlü yiyecekleri temin etmek ve onu vitaminlerle kuvvetlendirmek her zaman kuşunuzun sağlıklı olması anlamına gelmez. Eğer birde normal yiyeceklerin yanında uzun süreli bal gibi kuvvetli besinler verir üstüne üstelik birde yine uzun süreli vitamin takviyesi yaparsak kuşumuz sağlıklı olmaz, aksine bu tür kuvvetli gıdalar sonucu ölüme kadar uzanan bir hastalığa yakalanır. Bu hastalığın adı halk dilinde zengin hastalığı dır.<br />
<b><span style="color: red;">Tedavi:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Tedavisi</span> için ise öncelikle verilen kuvvetli besinler bir süre kesilmeli ve normal yemlerinin yanı sıra bol bol yeşillik verilmelidir. Ayakların tedavisi için bir hafta boyunca iyileşme gözlenene kadar ayaklar alkole temizlenerek herhangi bir iyileştirici pomat (Terramcyn, Bactom, Lamisil, Exoderil vs. ) sürülür.<br style="mso-special-character: line-break;" /> </span><br />
<span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"></span><br />
<span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"></span><br />
<span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: red;">MANTAR</span> </b>Belirtileri, kuşlar bitliymiş gibi tiftiklenirler, tüylerde dökülme olur, vücudundaki kellikler ve görünen yerlerde, kızarıklıklar, pullanma gözükür ve bulaşıcıdır.<br />
<b><span style="color: red;">Nizoral şampuan :</span></b> <br />
Şampuan köpürtülerek suluklar, mamalıklar, yemlikler ve kafesin her köşesi yıkanır.<br />
<b><span style="color: red;">Nizoral tablet :</span></b> <br />
1 litre suya 1 tane hap atılır. 7 gün devamlı verilir. Her gün içme suyuna, taze olarak karıştırılır. Eczacının hazırladığı aşağıdaki solüsyon, açıkça gözüken kızartıların, beneklerin, pullanmaların üzerine pamuklu çubuk vasıtası ile 7 gün haricen sürülür. İyot solüsyonu 100cc olarak hazırlanacak, içine 50cc su ve 2 tablet Rabenzole atılıp, karıştırılacak ve pamuklu çubukla sürülecek.</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<strong><span style="color: red;">Mide ve Bağırsak Hastalığı:</span> Dışkılarda meydana gelecek değişiklikler, bir çok hastalığın habercisi olabilirler. İshal durumunun devamlı olması ağır bir hastalığın mevcudiyetini gösterir. Dışkı içinde sindirilmemiş yemlerin görülmesi bir mide hastalığının işaretidir. Dışkının sarı renkte görülmesi ise karaciğer bozukluğu belirtisidir. Dışkıda kan görüldüğünde bu bir zehirlenme belirtisi göstergesidir. Zehirlenmeler çinko ve böcek öldürme ilaçlarından dolayı olabilir. İshal; zehirlenmelerin yanı sıra stres, kuşun bir yerden bir yere nakli ve yemlerdeki değişimlerdir. İshal ile birlikte yorgunluk, tüylerini kabartma iştahsızlık gibi haller görüldüğü taktirde ciddi bir hastalıktan şüphelenmek gerekir. Bu durumda dışkı tetkik edilerek hastalığa neden olan şey bulunup uygun bir tedavi uygulanır. Ayrıca vakit geçirilmeden röntgen çektirilmesi uygun olur. İshale karşı en uygun tedbirler iyi ve kaliteli yemler, ciddi bir temizlik alışkanlığı ve kafeslerde çok fazla miktarda kuşun bir arada bulundurulmamasıdır. Kabızlık; Dışkılamanın azalması, hareketsizlik, az yeme, tüyleri kabartma çok katı dışkı örnekli belirtilerdir. Kuşların dengeli olarak beslenmez yeterli derecede taneli bitki ve taze meyve ve yeşillik verilmezse sindirim dengeleri bozulur. Aşırı durumlarda veteriner tarafından lavman yapılabilir. Ayrıca veterinerinizin tavsiye ettiği ilaçlar ve uygun oranda yeşillik takviyesi bu sorunu çözecektir. <br style="mso-special-character: line-break;" /> </strong><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<strong><span style="color: red;">NEZLE :</span></strong> <strong><span style="color: red;">BELİRTİLERİ:</span> </strong><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Kuşunuzun</span> burnunda ve gözlerinde bir akıntı görüldüğünde, bunun nezlenin ilk ve temel belirtileri olarak kabul edilerek derhal tedaviye başlanılması gerekir. Hastalık ilerledikçe burnun tıkandığı, gözlerin çapaklandığı ve kanaryanın soluk almakta zorluk çektiği görülür. Eğer önlem alınmazsa ağır oksijen yetersizliğinin ve mikrobik olan nezlenin yaptığı yüksek ateş sonucunda kanaryanızın ölmesi söz konusu alabilir.<br />
<strong><span style="color: red;">NEDENLERİ</span></strong><span style="mso-bidi-font-weight: bold;"><span style="color: red;">:</span> Mikrobik</span> olması nedeniyle başka kuşlardan geçmesi mümkündür. Bununla birlikte yukarıda değindiğimiz soğuk algınlığına bağlı olarak üşütme sonucu oluşması daha yaygın olarak gözlenen bir haldir. Ani ısı değişiklikleri ve bazen de akşamüstleri yaptırılan banyo sonucunda ıslak veya nemli tüylerle bir gece geçiren kuşun şiddetle üşüterek nezleye tutulduğu çok görülmüştür.<br />
<strong><span style="color: red;">TEDAVİSİ:</span> </strong><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">İlk</span><strong> </strong>önlem olarak kuşu ısıca daha yüksek bir yere alınmalı ve eğer başka kuşlarla birlikteyse onlardan ayrılmalıdır. Gözlerdeki çapaklar ve akıntı asit borikli suyla silinmeli soluk almakta zorluk çektirecek oranda bir burun tıkanıklığı varsa, tuzlu suya batırılmış küçük bir tüy parçası burun deliklerine sokularak bu tıkanıklık giderilmelidir. Bundan sonra burun çevresi ve gözlere SIGMAMYCINE merhemi sürülmeli, ancak burun deliklerinin tıkanmamasına ayrıca özen gösterilmelidir. B ve C vitamini yüksek besinlerin verilmesinde suyuna bal karıştırılarak vücut direncinin artırılmasında yarar vardır. Bu arada hastalık geçinceye kadar suyuna her gün bir damla TERRAMYCINE konulmalıdır. Hastalık arazları kaydolduktan sonra kafesin sodalı sıcak sularla veya asit borikli suyla güzelce yıkanıp güneşte kurutulması mikropların öldürülmesi açısından yararlıdır.<br />
<br />
<span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><strong><span style="color: red;">Newcastle Hastalığı:</span> Bir virüs hastalığıdır. Birçok kuş türünde görülen bu hastalık kendisini iştahsızlık, ateş, solunum güçlüğü, sulu ishal, başın ters dönmesi, göz kapakları iltihabı, uçamama ve denge kaybı gibi belirtilerle gösterir. Hemen arkasından kramplar, kendi çevresinde dönme ve nihayetinde ölüm gelir. Virüs; çiğ yumurta kabuğu veya serçe dışkısı ile kafese gelebilir. Bu hastalık birkaç gün içinde kafesteki tüm kuşların ölümüne neden olabilir. Hastalığın kesinleşmiş bir tedavisi yoktur. Bu hastalığa karşı, senede 2 defa aşı (ağızdan içirilerek) yapılmalıdır. </strong></span><span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-size: small;"> </span></span></div>
<span style="font-family: Times New Roman;"></span><br />
<span style="font-family: Times New Roman;"></span><br />
<span style="font-family: Times New Roman;"><div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-size: small;"><span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;"><b>ROMATİZMA :</b></span> <b><span style="color: red;">BELİRTİLERİ:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Romatizmalı</span> kuş, tünek üzerinde tutunamaz, düşer. Yürümekte zorluk çektiği, yürüyemediği, düştüğü yerde kaldığı, ayağa kalkamadığı görülür.<br />
<b><span style="color: red;">NEDENLERİ:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Nem</span> oranı yüksek serin ve rutubetli yerlerde sürekli yaşamak zorunda bırakılan kuşlarda, banyo yapıp geceyi ıslak veya nemli tüylerle geçirmeyi bir alışkanlık haline getiren kuşlarda görülür.<br />
<b><span style="color: red;">TEDAVİSİ:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Hastalığın</span> oluşmasına olanak tanımamak, hastalığı tedaviden çok daha kolay olduğu için, yukarıda alınan sakıncalı durumları yaratmamak ve romatizmaya meydan bırakmamak en iyisidir. Bununla birlikte hastalıklı kanaryanın içinde bulunduğu sakıncalı ortamdan kurtarılması, serin havalarda banyo yapmasına izin verilmemesi, geceleri ıslak ve nemli tüylerle bırakılmaması alınacak ilk önlemlerdir. Kafesin güneş gören bir odada güneş ışınlarının direkt vurmadığı bir yere asılması, kafes tabanının sürekli olarak kuru kumlarla örtülü olması ve kafesin nemli bırakılmaması yerinde bir tedbirdir. Tedavi olarak kuşun ayakları saf alkolde eritilmiş kafuru ile ovulmalı ve her gün tazelenen içme suyuna çeyrek aspirin eritilerek verilmelidir. Bu arada,içine balık yağı bulunan kuvvet mamasından da yarar beklenebilir.</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"></span><br />
<span style="font-family: Calibri;"></span><br />
<span style="font-family: Calibri;"><div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-size: small;"><b><span style="color: red;">Psittacose:</span> </b>Chlamydia psittaci isimli bakterinin sebep olduğu, insana da bulaşabilen bir hastalıktır. Son 20 yılda yaygınlaşmıştır. Bakteri kuşun burun bölgesine, doku ve tüylerinin içine yerleşir. Kuşlarda iştahsızlık, hareketsizlik, uyku hali gibi belirtiler görülür. Burun salgıları ve tüylerdeki bakterileri soluma ile insana geçer. Gagalama ve ısırma yolu ile bulaşma ihtimali düşüktür. İnsanda üst solunum yollarından kan yolu ile tüm dokulara yayılır. Kuluçka devresi 7-14 gündür. Yüksek ateş, titreme, baş ağrısı, kuru öksürük, solunum güçlüğü, boyun ağrısı, farenjit, boyun lenflerinde şişme hastalığın insanlardaki belirtileridir. Her 4 hastadan birinde burun kanaması, kas ağrısı görülür. Hastaların %70 inde dalak büyür. Menenjit hastalığı ile karıştırılabilir.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-size: small;"><b><span style="color: red;">Salmonella:</span> </b>Hastalığı taşıyan fareler tarafından kirletilmiş kuş yemleri, iyi kaynatılma mış yumurta kabuğu ve pişmemiş yumurta sarısı bu hastalığı papağanınıza geçirebilir. Salmonella insana da geçen bir hastalıktır. Hasta kuş sessizleşir, tüyleri kabarıktır. Kanlı ishal, zor nefes alımı, boynun bir tarafa dönük durması, kramplar bu hastalığın belirtileri olabilir. Yumurtayı kuşa vermeden çok iyi haşlamak, piyasada satılan kalitesiz, markasız açık yemleri almamak dikkat etmeniz gereken hususlardır.</span></div>
<span style="font-family: Times New Roman;"><div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-size: small;"><span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;"><b>SES KISIKLIĞI :</b></span> <b><span style="color: red;">BELİRTİLERİ:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Kuşun</span> ötüşün azalması, sesin kısılması veya tümüyle kaybolması ile tanınır.<br />
<b><span style="color: red;">NEDENLERİ:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Ses</span> kısıklığının nedenleri çeşitli olmakla birlikte bunları bir kaç noktada toplamak mümkündür.<br />
1-) Soğuk algınlığı, nezle, bronşit gibi rahatsızlıkların ses tellerini etkilenmesi,<br />
2-) Aşırı ötme, sürekli ötme sonucunda ses tellerinin arızalanması<br />
3-) Aşırı korku, panik ve şok hallerinin sonucunda ses kaybı<br />
4-) Ötücü kanaryaların yanlış beslenme sonucu seslerini yitirmeleri<br />
<b><span style="color: red;">TEDAVİSİ:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Doğal</span> olarak yukarda anılan değişik nedenlere bağlı olarak görülebilen her ses kısıklığı veya ses kaybı olayında ayrı bir tedavi önlemi uygulamak gerekir. Bunlar yine aynı sıra içinde tek tek ele alalım.<br />
<b><span style="color: red;">1-)</span></b> Soğuk algılığı, nezle, bronşit gibi rahatsızlıklarda ses tellerinin etkilenmesi sonucunda oluşan ses kayıplarında, anılan hastalıklarda alınan hastalıklarda alınan önlemler aynen uygulanır. Bunun yanı sıra gagasından günde bir iki damla çiğ taze yumurta sarısı damlatmakta yarar sağlayacaktır.<br />
<b><span style="color: red;">2-)</span></b> Aşırı ötme sonucu ortaya çıkan ses kayıplarında hasta kanarya diğerlerinden ayrılarak, sessiz kendisini ötmeye teşvik edecek herhangi bir uyarıcının bulunmadığı, geldiği yere eş ısıda, cereyansız, havadar, huzur duyacağı bir odaya alınır. Kesin istirahatı sağlanır. Ses güçlendirici ve vitamin değerli besinlerle kuvvet mamaları verilir. Suyuna B ve C vitamini karıştırılır.<br />
<b><span style="color: red;">3-)</span></b> Eğer kuşunuz bir korku, bir panik veya bir şok sonucu sesini yitirmişse ikinci şokta görülen önlemler alınarak kanaryanın huzuru sağlanır, geçirdiği şoku atlatması beklenir. Bu arada sağlık yemlerinin bulunduğu karma yemlerden verilmesi sağlanır.<br />
Bazen yanlış bir beslenme sonucunda da kanarya ses kısıklığı geçirebilir. Bu gibi durumlarda ses kısıklığına neden olan proteince yüksek besinler ve unlu yiyecekler kesilir. Daha düşük değerde besinler, sağlık tohumları, ötücü kanaryalara verilen özel karma yemler kullanılır. Başlangıçta kısa bir süre perhiz yaptırmak da yarar sağlayacaktır. Bütün bunlardan başka sık sık değindiğimiz kuşların hava akımlarına maruz kalması, soğuk suyla banyo yapması, soğuk su içmesi, rutubetli yerde bulunması, bulunduğu yerin havasının kirli, tozlu, dumanlı, sigara kokulu olması diğer olumsuz etkilerin yanı sıra ses kısıklığına neden olabilir.<o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-size: small;"> <span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><strong><span style="color: red;">SİNDİRİM SİSTEMİ BOZUKLUĞU :</span></strong></span><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><br />
Yanlış beslenme ve mikroplu gıdalar vasıtasıyla hayvanı yavaş yavaş hasta eder. Karın altındaki damarlar yeşil olmaya başlar, kızarıklıklar meydana gelir ve hafif kararma olur.</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-size: small;"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: red;">NOT:</span></b> Böyle durumlarda içme suyuna günlük olarak biraz elma sirkesi koyabilirsiniz.</span></span></div>
<span style="font-size: small;"><div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="color: red;"><b>SOĞUK ALGINLIĞI :</b></span> <b><span style="color: red;">BELİRTİLERİ:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Hafif</span> soğuk algınlıklarında kuşların tüylerini kabarttığını bir köşeye çekilip tortop olmuş bir durumda, gözleri kapalı uyukladığını ötmediğini, yemediğini ve çevresiyle ilgilenmediğini görürüz. Ani ısı değişikliği kanaryalarda soğuk algınlığı bir şok etkisi göstererek kanaryanın bayılıp tüneğinden düşmesine varan belirtiler ile ortaya çıkabilir. Karın derisi doğal rengini yitirip kızarır ve morarır. Bu belirtiler soğuk algınlığını belirlemekle birlikte, eğer iyi tedavi edilmez ve tüm arazlar giderilmezse bronşit, astım, zatürree ve hatta verem gibi hastalıkların başlangıcı olma özelliğini de taşır.<br />
<b><span style="color: red;">NEDENLERİ:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Kuşlar</span><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"> </b>duyarlı yapıya sahip varlıklardır. Gerçi 16-17 santigratlık sabit bir ısı sağlandığında sağlıkla yaşayabilirler. Ancak 22-23 santigrat ısıdan bu derecelere ani düşüşlerde hastalanmalar olasılığı doğar. Gece ve gündüz arasındaki büyük ısı farkları veya kafesin sıcak odadan soğuk bir odaya <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>taşınması gibi nedenlerin yanı sıra soğuk suyla banyolar yaptırılan banyolar soğuk algınlığına neden olabilmektedir.<br />
<b><span style="color: red;">TEDAVİSİ:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">İlk</span> önlem olarak kuşu normal ısıdaki bir odaya getirilir. Kuşun ağzı, ucu inceltilmiş bir tüy sapı ile açılarak bir damla kadar bal konulur. Bu bir damlalık bal kanaryayı susatacak ve su içme isteği yaratacaktır. Bu isteğini gidermek için içeceği suya bir damla kadar TERRAMYCİNE damlatıldığında ilk tedavi sağlanmış olur. Bu arada karma ve kuvvetli yem verilmemeli, kısa bir süre için haşlanmış patates kürü uygulanmalıdır. Doğal olarak bu süre içinde TERRAMYCİNE verilmeye devam edilmeli ve kanarya mümkün olduğunca sabit bir sıcaklıkta tutulmalıdır. Bu amaçla ilk günler için kafesin içine hava girmesine engel olmayacak yün bir örtü kullanılması ve kafesin bu örtü ile sıkı sıkıya örtülmesi yerinde bir tedbir olacaktır. Kuşunuzun biraz kendini toplayıp soğuk algınlığının kuvvetli etkilerini atmaya başladığında vitamin değeri yüksek besinlerle vücudun direnci artırılmalı ve bünyesi, besin değeri yüksek yemlerle takviye edilmelidir.<br />
<br />
<span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><strong><span style="color: red;">SOLUNUM YOLLARI BOZUKLUĞU :</span></strong></span><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><br />
Hayvan boğazına bir şeyler takılmış gibi ağzını açıp kapatır; kuyruğundan nefes alıyormuş gibi kuyruğunu sallar.<br />
<span style="color: red;"><b>TEDAVİSİ :</b> </span> İçme sularına tedavi süresince vitamin konur ve her gün ağza 1-2 damla %2,5 Baytril 5 gün süre ile damlatılır.<br />
<b><span style="color: red;">Not:</span></b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;"> Antibiyotik</span> tedavilerinde verilen süreye uyulması gerekir. Yoksa ileride bağışıklık kazanan hayvan tedaviye cevap vermez.<br style="mso-special-character: line-break;" /> </span><br />
<span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"></span><br />
<span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"></span><br />
<span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="color: red;"><b>TÜY DEĞİŞİMİ (Karın Ağrısı):</b></span> Öncelikle belirtmeliyiz ki "tüy değişimi" bir hastalık değildir; her yıl bütün kuşların geçirdiği normal bir fizyolojik yenilenmedir. Ancak, iyi bir bakım ve beslenme olanağına sahip olmayan kanaryalar bu devrede zarar görmeye mahkûmdurlar. Temmuz ayı ile eylül ayı arasında geçirilen bu olay, kuşun iyi bir bakım altında ise hiçbir iz bırakmadan kolaylıkla atlatılır.<br />
O yılın yavruları olan genç kuşlar bu devreyi pek hafif geçirirler. Fazla tüy değiştirmezler. Bu nedenle de bünyeleri sarsılmaz. Daha iler ki yaşlarda bulunan kuşlar, önce kuyruk ve kanat, sonra vücut ve en son olarak kafa tüylerini değiştirerek yeni ve parlak tüylere sahip olurlar. Bütün bu oluşumun süresi normal olarak iki ay kadardır. Bu devre içinde kanarya son derece halsizleşir. Hareketliliği azalır, ötmez olur. Tüy dökümü süresince kuşlara çok iyi bakılmalı, soğuktan, hava akımlarından, ani ısı düşmelerinden titizlikle korunmalı, beslenmelerine büyük özen gösterilmelidir. Özellikle serin sonbahar gecelerinden korumak amacıyla geceleri kafes üstünün hava geçiren yün örtülerle sıkıca örtülmesinde yarar vardır. Tüy dökümü süresince, yeşillik ve meyveler azaltılır. Kenevir, turp ve hardal tohumu yemlerden çıkartılır. Kuvvet mamaları, kuşyemi, marul tohumu ve keten tohumu verilir. Sularına, hastalıklardan korumak üzere Terramycine ve vitamin damlatılmasında yarar vardır. "CeDe Multivitamin", kuşların tüy atımını kolaylaştıran, bu süreyi kısaltan hazır bir vitamin olarak yarar sağlar.<br />
Kuşun tüy değişiminden çabuk çıkartmak için, bazı yetiştiricilerin karşı çıktığı, bazılarının çok tuttuğu bir yöntem vardır. Bizde Barbar Metodu adıyla anılan bu yöntem, tüy dökümü süresince kuşun, üzeri kalın bir örtüyle kapanmış bir kafesin içinde tutmaktan ibarettir. Kafesin altı temizlenmez ve beslenme çok az bir ışığın bulunduğu kafesin içinde, örtü altında sürdürülür. Bu örtü, kafesin içindeki ısıyı sabit ve kafesin içini karanlık tutar. Bu iki etkenin tesiri altında kuşun, tüy değişimini beş hafta içinde tamamlar.<br />
<br />
<b><span style="color: red;">ARA TÜY DÖKÜMÜ:</span> <span style="color: red;">Belirtileri:</span></b> Kuşun vücudundaki tüyler (özellikle kafası ve boynundaki tüyler) dökülür. Eğer parazitten dolayı dökülme varsa sürekli bir kaşıntı da gözlenir. Kuşun halsiz, isteksiz olması ötüşünü kesmesi ve kafes içerisinde durgun olduğu gözlenir. Ancak dişi kuşun yumurta üzerinde yattığı dönemlerde göğüs altında görülen dökülmeler normaldir.<br />
<b><span style="color: red;">Sebepleri:</span></b> Kuşlarda tüy dökümü pek çok nedenden olabilir. Normalde tüy dökme mevsimleri Ağustos, Eylül aylarıdır. Bu aylar dışındaki dökümlere "ara tüy dökümü " adı verilir. Kuşların ara tüye girmesi bir kaç sebepten olabilir.<br />
<b><span style="color: red;">1-</span></b> Eğer kuşunuzun bulunduğu yer hava almıyorsa yani kuşun sürekli kapalı bir ortamda kalmasından dolayı olabilir.<br />
<b><span style="color: red;">2-</span></b> Kuşa verilen yem ve yiyeceklerin çok kuvvetli olması sonucu hayvanın bünyesinin aşırı yüklenmesi olabilir.<br />
<b><span style="color: red;">3-</span></b> Sürekli değil ama aşırı dökülme varsa hastalık kapmış olması yada kaşıntısı varsa parazit gibi bir nedenden dol ayıda tüy dökebilir.<br />
<b><span style="color: red;">4-</span></b> Mevsimsiz tüy dökümleri yem ve mama değişikliğinden olabileceği gibi yer değişikliğinden de olabilir.<br />
<b><span style="color: red;">5-</span></b> Kuş kızgınlık dönemine geldiğinde de tüy dökebilir, özellikle 2 yıl gibi uzunca bir süre eşe atılmamışsa kuş sıkıntısından tüy dökebilir.<br />
<b><span style="color: red;">Tedavi:</span> </b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Yukarıdaki</span> sebeplerden kuşunuza uygun olandan sonuca ulaşabilirsiniz.<br />
<span style="color: orange;"><b>Kuşun tüyden çıkmasına yardımcı olmak için,</b></span><br />
<b><span style="color: red;">1-</span></b> Yemliklerden birisine kenevir tohumu, diğerine de normal kuşyemi koyularak bol bol marul türü yeşillik verilmeli.<br />
<span style="color: red;">2-</span> Banyosunu eksik etmemeli, banyo suyunu her sabah değiştirmeliyiz.<br />
<span style="color: red;">3-</span> Vitamin takviyesine ihtiyaç duyulabileceğinden CeDe Multivitamin adlı vitamin ilacından 15 günde suluğuna 4 damla verilmeli ve suluk iki günde bir değiştirilmelidir.<br />
<span style="color: red;">4-</span> Eğer yem veya mama değiştirildi ise eski kullanılan yeme veya mamaya dönülmelidir. Kuşun zayıf düştüğü bu dönemlerde bol bol yeşillik ve meyve ile birlikte karışık yem verilmesi iyi olur.<br />
<span style="color: red;">5-</span> Parazit durumunda ise parazit dökücü toz ilaçlardan kullanılmalıdır Haftada en az bir kere de banyo yapması sağlanmalıdır.<br />
<span style="color: red;">6-</span> Kuş havadar bir yere konulmalı ancak rüzgâr alan esintili bir yere konulmaması da kuşun sağlığı açısından önemlidir.<br />
<span style="color: red;">7-</span> Eğer uzun süredir yalnız ise eşleştirmenizde kuşunuzun doğal sağlığı yönünden faydalı olur.<br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="color: red;"><b>URLARIN TEDAVİSİ:</b></span> <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: red;">Belirtileri:</span></b> Kuşun çeşitli yerlerinde ( çoğunlukla kanat altı ve sırtta) küçük bir nohut tanesi kadar urların hayvanı rahatsız edecek şekilde büyümesi.<br />
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: red;">Sebepleri:</span></b> Tam olarak bilinmemekle beraber çoğunlukla kanaryalarda irsi ve cinse bağlı olan bu hastalıkta yiyeceklerin de etkili olduğu sanılmaktadır. Genel dede kuşların tüy değişimi zamanında vitamin ve calcium eksikliği nedeniyle tüy dönmesi tabir ettiğimiz sebeplerden dolayı olabilen rahatsızlıktır.<br />
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: red;">Tedavi:</span> </b>Norwich ve Crest cinsi kanaryalarda sık görülen bu urların üzerine kulak çubuğu veya ucuna pamuk dolanmış kibrit çöpü ile sirke ruhu sürülmelidir. 1 hafta sonra urun üzeri kızardıktan sonra alınabilir veya kendiliğinden düşecektir.<span style="font-family: Times New Roman; font-size: small;"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><br />
<strong> <span style="color: red;">Yumurtlama Zorluğu</span> Yanlış yemleme, soğuk algınlığı vs. gibi nedenlerle meydana gelebilir. Böyle bir durumda kuşun derhal sıcak lamba altına alınıp ısıtılması gerekir. Papağanların büyük bölümü kış aylarında yumurtlamaktadırlar. Bu nedenle yuvalarının bulunduğu yerlerin ısıtılmış olmasına çok dikkat etmek gerekir. Yuvaların yatay olarak konulması uygun olur. Bu suretle anne-baba yuvaya giriş ve çıkışlarında yumurta ve yavrulara zarar vermemiş olurlar. Bazen dişi yumurta kanalındaki yumurtayı çıkaramaz. Bu durum, hormon bozukluğu, yağlanma, yaşlılık ve hastalıklar gibi nedenlerden dolayı ortaya çıkar. Böyle bir durumda kuş asabi bir tavırla ve bacakları açık olarak tüneme ağacında oturur ve kuyruğunu garip bir şekilde oynatır. Durumu daha da ağırlaşır ise, kanatlarını açıp, kafes tabanında gözleri kapalı olarak ve yerde oturur. Böyle durumlarda dışkı genellikle kanlıdır. Kuş derhal sıcak lamba altına alınıp ısıtılmalı ve parafin yağı ile hafifçe masaj yapılmalıdır. </strong></span></span></div>
<span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><strong><span style="color: red;">Zayıflama Hastalığı</span> Bu hastalıkta kuşların yem yemelerine karşılık zayıfladıkları görülür. Nedeni mide iltihaplanmasıdır. Kusma ve zayıflama belirtileriyle ortaya çıkar. Bir kısım sindirilmemiş yemler, dışkı ile birlikte kısmen dışarı atılır. Hastalığı meydana getiren bakterilerdir.</strong></span><br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: blue;">PAPAĞANLARDA DIŞKI KONTROLÜ:</span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
Sağlıklı bir kuşun dışkısı ile rahatsız bir kuştan çıkan son ürünler yani dışkılar farklılık gösterir. Bu farklılıkların gözlemlenmesi sayesinde kuşumuzun rahatsızlığı ya da hastalığı hakkında bir tahmin yürütebiliriz. Sağlıklı bir papağan normalde koyu yeşil renkte dışkılar ve ortasında hafif bir püre beyazlığı olur. Eğer sulu beslenmişse ya da sıcak havadan dolayı çok su içmişse bu dışkılama biraz sıvı olabilir. Eğer bu durum 4-5 saatten sonra ikinci öğününü yemeye başlayan bir kuşta hala aynıysa ve bu anlattığımız normal durumdan farklıysa bir sorun olduğuna işaret eder. <o:p></o:p></div>
<span style="font-family: Times New Roman; font-size: small;"> </span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: red;">1-Çok sıvı dışkılama:</span></b> Bu tür dışkılama hayvan çok su içtiğinde de görülebilir ve hastalık belirtisi olmayabilir. İshal dediğimiz olayda hayvanın dışkıladığı yeşil ve beyaz kısım birbirine karışmış hatta çamur görünümünde bir şekilde acayip sulu sık sık yapılan dışkıdır. Dışkıdaki beyaz kısım bile dağılmıştır sıvı halde yapılmıştır. Kafesin altında su dökülmüş gibi bir görüntü bile oluşturabilir. Kuş böbreklerinden rahatsız da olabilir. Bu durumda veterinere başvurmanız ve sitemizden yardım talep etmeniz gerekmektedir. <o:p></o:p></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiL8PU4vGWJZm6sdUUU4JXlcnlAcigfdzLzVbW11siI3RctyCNYa6Bl2y7r7lTev8r2g1sJZ1OCaeqN8Cddzw0WBH2RTWk4f2wbg3KdT0NlT3mF7Rx9p2W0a4nHAz7yo1R0CShZNbkwg6E/s1600/1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiL8PU4vGWJZm6sdUUU4JXlcnlAcigfdzLzVbW11siI3RctyCNYa6Bl2y7r7lTev8r2g1sJZ1OCaeqN8Cddzw0WBH2RTWk4f2wbg3KdT0NlT3mF7Rx9p2W0a4nHAz7yo1R0CShZNbkwg6E/s1600/1.jpg" /></a></div>
<span style="font-family: Times New Roman; font-size: small;"> </span><span style="font-family: Times New Roman; font-size: small;"> </span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: red;">2-Çok katı dışkılama:</span></b> Bazen dışkıda hiç yeşil renk görünmez ve dışkı katı bir çimento kıvamındadır. Bu durum pankreas rahatsızlığı olduğunun göstergesidir. Bu durumda veterinere başvurmanız <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>gerekmektedir.<o:p></o:p></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiQMBmpmPsxgvCBloqcZYQbA-WWnuQuHxMowCQwspUhIJxUHiGXBOqM53g-J_5yEUiA4Dhg_nD8kMqRckeUWShav91wORbnBtdBRcLp1NuJkQhUFhqToTUUT4vZ1Pg5pUMrBKwHX39AtbA/s1600/2.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiQMBmpmPsxgvCBloqcZYQbA-WWnuQuHxMowCQwspUhIJxUHiGXBOqM53g-J_5yEUiA4Dhg_nD8kMqRckeUWShav91wORbnBtdBRcLp1NuJkQhUFhqToTUUT4vZ1Pg5pUMrBKwHX39AtbA/s1600/2.jpg" /></a></div>
<span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-size: small;"> </span></span><br />
<br />
<span style="font-family: Times New Roman;"></span><br />
<span style="font-family: Times New Roman;"></span><br />
<span style="font-family: Times New Roman;"><div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-size: small;"><span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red;">3-Dışkıda renk değişiklikleri:</span></b> Bazen kuşlarımız değişik renkte dışkılayabilirler. Bunun çoğu zaman sebebi renkli meyve yemeleridir. Kırmızı ağırlıklı beslenmiş olan bir papağanının mavi renkli dışkılamasını beklemeyiz tabii ki. Bu yüzden kiraz, çilek, böğürtlen gibi koyu kırmızı renkte beslenen papağanlarda dışkı rengi kıpkırmızı olur ve çoğu zaman bizi korkutur. Kuşumuzun kanlı dışkıladığını sanarız. Eğer durum kuştan meyveyi kestiğiniz halde değişmiyorsa ve meyve vermediğiniz halde kuş böyle dışkılıyorsa çok ciddi bir travmayla karşı karşıyasınız demektir. Bu durum genellikle cerrahi operasyon gerektirir. <o:p></o:p></span></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgxAxrsoaiAwtRT6cK4gCfZhSRiNH0ZYxiOSneozvjpTfnYFVyV3Etz12cUkMtrOcUSpD45T8pzgYvFC1RfObL4Da8rprOlrhNlaNZG3tSxItjPDgsJO4zrx14ql4387eydz03_AjOTpT8/s1600/3.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgxAxrsoaiAwtRT6cK4gCfZhSRiNH0ZYxiOSneozvjpTfnYFVyV3Etz12cUkMtrOcUSpD45T8pzgYvFC1RfObL4Da8rprOlrhNlaNZG3tSxItjPDgsJO4zrx14ql4387eydz03_AjOTpT8/s1600/3.jpg" /></a></div>
<span style="font-size: small;"> </span></span><br /></div>
<span style="font-family: Times New Roman; font-size: small;"></span></span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red;">4-Dışkıda beyaz kısım çoksa:</span></b> Eğer dışkıda yeşil yerine beyaz kısım çoksa ve dışkılaması normalden az ise kuşunuz açlık çekiyor demektir. Yemini arttırmanızı ve beslenme kısmında detaylı olarak anlatılan değişik besinler vermeniz gerekmektedir. Açlığı gittiği takdirde normal dışkılamaya başlayacaktır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiynxQfUyoICA5yOux9Cx1IDWe7OLZ2gUCfhtkMNVnvMmw_BOzzh-M082IJDgvPRZ89HfjVSDpV-edHVPI2d1VzXvPgvduAEvPSowapIGRvXtY9dCPWzXs64Xg0AlLCeS027YRvYe4Vh0k/s1600/4.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiynxQfUyoICA5yOux9Cx1IDWe7OLZ2gUCfhtkMNVnvMmw_BOzzh-M082IJDgvPRZ89HfjVSDpV-edHVPI2d1VzXvPgvduAEvPSowapIGRvXtY9dCPWzXs64Xg0AlLCeS027YRvYe4Vh0k/s1600/4.jpg" /></a></div>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red;">5-İnce şerit halinde dışkılıyorsa:</span></b> Eğer papağanınız ince şerit halinde dışkılıyorsa bir iç organ bakteri veya virüslerden etkilenmiş demektir. Genelde karaciğerde görülen bu rahatsızlık çekirdek bazlı beslenmeye dayanmaktadır. Son yıllardaki araştırmalarda sadece çekirdekle beslenen papağanlarının ömürlerinin %45-50 kısaldığı tespit edilmiştir. Bakteri veya virüsten etkilenmiş bir karaciğere sahip papağan şekildeki gibi dışkılar: Rahatsız papağanda bu dışkılama süreklilik göstermeyip arada sırada da gözlemlenebilir. Anti bakteriyel ilaç kullanıp beslenme alışkanlığının düzeltilmesi bu problemi çözebilir. <o:p></o:p></span></div>
</div>
</span><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhvM0AdKCAvZzytT6WHSN6INiWxP5VHGZpzrOwyndVJHs0BiPO73I-UAFe01DndT8ob8LaHfs0Drh20vYuiJ6CIvfJ-PYh7bw0oSgIFn5rFFhs0WcLyeB61OopXJxrsatOoDA-LqTVrDsU/s1600/5.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhvM0AdKCAvZzytT6WHSN6INiWxP5VHGZpzrOwyndVJHs0BiPO73I-UAFe01DndT8ob8LaHfs0Drh20vYuiJ6CIvfJ-PYh7bw0oSgIFn5rFFhs0WcLyeB61OopXJxrsatOoDA-LqTVrDsU/s1600/5.jpg" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
</div>
</span><div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: red;">6-Dışkıdaki tohumlar:</span></b> Eğer kuşun dışkısında sindirilmemiş şekilde tohum parçacıkları varsa veya taze meyve sebze parçacıkları sindirilmemiş şekilde çıkmışsa, papağanınızda ciddi bir sindirim problemi var demektir. Yediklerinden tam olarak faydalanamıyor tohumları sindiremiyor onları ezip bağırsaktan ememiyor demektir. Sindirim sistemi bozuklukları kuşta genetik olabildiği gibi bir parazit yüzünden de kaynaklanabilir. Eğer erken dönemde fark edilip önlem alınmazsa kuş aşırı kilo kaybından ölebilir. Özel bir diyet uygulanması ve bir antiparaziter ilaç kullanılması gerekir. Eğer kuşunuz paraziti atmasına rağmen durum düzelmiyorsa derhal bir veteriner hekime başvurun.<o:p></o:p></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEikfJX3gJwf3Ox7jLIjdMSymIKEzMD_oU8DlY1YTTBD3w7dFP8OQvciF2SyUbaq8juiB3NrSLEgXtuslCbcMoxdh0PQOZQDu1aqjabXAwQi0y9Kp21v9sVnvAuk6ZMTXWuMnZPn-55S64I/s1600/6.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEikfJX3gJwf3Ox7jLIjdMSymIKEzMD_oU8DlY1YTTBD3w7dFP8OQvciF2SyUbaq8juiB3NrSLEgXtuslCbcMoxdh0PQOZQDu1aqjabXAwQi0y9Kp21v9sVnvAuk6ZMTXWuMnZPn-55S64I/s1600/6.jpg" /></a></div>
<span style="font-family: Times New Roman; font-size: small;"> </span></div>
<span style="font-family: Times New Roman;"><span style="font-size: small;"> </span><div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-size: small;"><span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: red;">7-Dışkının kafes altındaki dağılımı:</span></b> Sağlıklı bir kuş uyurken hep aynı yerde durur ve yer değiştirmez. Bu yüzden dışkılama gece vakti hep aynı bölgeye olur. Bunu kafesin altında şu şekilde görebilirsiniz: <br />
Sağdaki gece vakti sağlıklı bir kuşun dışkılamasıdır. Soldaki ise gece rahat uyuyamayan ve rahatsız olan kuşun dağınık dışkılamasıdır. Kırmızı bitler yani parazitler kuşta uyku bozukluğuna yol açtığında böyle dışkılama görülebilir. Fakat durum gündüz vakti tam terstir. Sağlıklı bir kuş gündüzleri çok aktiftir ve dağınık dışkılar. Eğer sağ taraftaki gibi sürekli aynı yere dışkılıyorsa bu bir hastalık göstergesidir. <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: small;"> </span></span><br style="mso-special-character: line-break;" /><span style="font-size: small;"> <a href="http://www.atlasakvaryum.com/">www.atlasakvaryum.com</a> , <a href="http://www.harzrollerciyiz.com/">www.harzrollerciyiz.com</a> , <a href="http://www.jakopapagani.com/">www.jakopapagani.com</a> sitelerinden faydalanılmıştır.<br style="mso-special-character: line-break;" /> <o:p></o:p></span></span><br /></div>
<span style="font-size: small;"> <o:p></o:p></span></span><br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Times New Roman; font-size: small;"> </span><br />
<o:p></o:p><br /></div>
<span style="font-family: Times New Roman; font-size: small;"> </span></span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<o:p></o:p><br /></div>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com193tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-18358759845936841372012-03-23T15:17:00.005+02:002013-03-17T00:29:31.424+02:00Jakolarda Üreme ve Jako Üretimi<blockquote class="tr_bq">
<blockquote class="tr_bq">
<blockquote class="tr_bq">
<span style="color: blue;"></span><br />
<br />
<span style="color: blue;"> Jakolarda Üreme ve Jako Üretimi:</span><br />
<br />
<span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><strong><span style="color: red;">Üretim Öncesi:</span></strong></span><br />
<span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><strong><br />
Çok basit gibi görünse de ilk önce elimizde gerçekten bir erkek ile bir dişi papağanın bulunduğundan emin olmalıyız. Zira pek çok deneme sırf bu yüzden başarısız olmaktadır. Dolayısıyla bu aşamada masraftan kaçınmayarak %99,99 oranında doğru tespit olanağı sağlayan DNA yöntemi ile cinsiyetlerinin tespit edilmesi çok önemlidir. Bazı küçük tür papağanlarda dış emarelerle cinsiyet tahmini yapmak mümkündür ama orta-büyük boy papağanların neredeyse tamamında DNA testi zorunludur. Çiftlerin birbirleriyle tanıştırılmadan önce yeni gelen papağanın en az 30 gün karantina altında tutulmasında yarar vardır. Bu süre içerisinde hareketliliği, yem yemesi, dışkısı, nefes alış-verişi, gözlerinin parlaklığı gibi etmenler dikkatle gözlenmelidir. Herhangi bir sağlık sorunu olmadığına kanaat getirilirse papağanlar ilk olarak ayrı kafeslerde, birbirinden mümkün olduğu kadar uzak mesafede, ancak aynı odada birkaç gün tutulmalıdır. Bu mesafe gün geçtikçe azaltılarak 10 gün sonunda kafes tellerinin arasından birbirleriyle temas edebilecek şekilde yanyana getirilmelidirler. Bu süre içerisinde çiftler rahatsız edilmeden dikkatlice gözlenmelidirler. Agresif davranışlar tespit edilirse ve bunda belli bir süre boyunca herhangi bir azalma tespit edilemezse çiftlerin uyumsuz olduğuna kanaat getirilip başka bir eş denenmelidir. Eğer çiftler birbirlerine yiyecek ikramları yapıyor, kafes tellerinden öpüşüyorlarsa bu, çiftlerin uyum sağladığını gösterdiğinden ikinci aşamaya geçilebilir. İkinci aşamada papağanlar aynı kafes içerisine konulmalıdır. Özellikle orta ve büyük boy papağanlar kafeslerine karşı oldukça korumacı olabildiklerinden çifthane olarak kullanılacak kafesin her iki papağanın da kullanmadığı 3. bir kafes olmasında yarar vardır. Kafes büyüklükleri için aşağıdaki ölçüler baz alınabilir <br />
<br />
Küçük boy papağanlarda 50*50*50 <br />
Orta boy papağanlarda 100*120*100 <br />
Büyük boy papağanlarda 300*300*300 cm <br />
<br />
Papağanlar kafese konulmadan önce tüm hazırlıklar(tünek, mineral bloku, oyuncak, yuvalık vb) önceden yapılmalı ve çiftler kafese konulduktan sonra kafese mümkün olduğu kadar az müdahele edilmelidir. Papağanlar aynı anda ve akşam saatlerinde, uyumadan hemen önce konulmalıdırlar. Bu aşamadan sonra papağanlar asla rahatsız edilmemeli ve mümkünse kimse tarafından kullanılmayan bir odaya yerleştirilmelidirler. Bakım (yem değiştirme, kafes temizliği vb) hep aynı saatlerde ve aynı kişi tarafından yapılmalıdır. Yuvalığın zorunlu haller dışında açılmaması gerekmektedir. Bizler orada hiç de hoş karşılanmayan davetlileriz. Şayet yuvalık gözlenmek isteniyorsa yuvalığın bir köşesine yerleştirilecek mikro kamerayla bunun yapılması mümkündür. <br />
Bazı türlerde dişinin aşırı yumurtladığı bilinmektedir. Bunun önlenmesi için yuvalığın kafesten alınması, bu da yeterli olmuyorsa erkek ile dişinin ayrı kafeslere alınması gerekebilir. Aksi halde dişi aşırı bitkin düşerek rahatsızlanabilir ve hatta ölebilir. <br />
Kuluçka süresi küçük papağanlarda 18-20 gün, orta boy papağanlarda 21-25, büyük boy papağanlarda ve özellikle Ara' larda 26-28 gündür. Dişiler genelde ancak son yumurtayı yumurtladıktan sonra tam anlamıyla kuluçkaya yatarlar. Dolayısıyla ilk yumurtanın ardından son yumurta oluncaya dek beklenilmeli ve dişi bunun ardından da kuluçkaya yatmaya isteksizse yumurtalar kuluçka makinesine alınmalıdır. <br />
Şayet yumurtanın dölsüz olduğundan şüpheleniyorsa ve dişi herhangi bir çiftleşme emaresi olmadan yumurtladı ise yumurtalar 10 günün ardından kontrol edilebilir.</strong></span></blockquote>
</blockquote>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi6nsxyhMDfxL79DWXmhPdwQwPTxt1SHTj_CLmdEMEfujSVLEF1_ODHCWMGdZn5xCzVSI3Cs-3wdDgLAiVuxlWinaUFWYb8iUMh0bEf3hzxDnxrdJIO7Ue6U24xIvxqWmK6KVgRwyymJ7U/s1600/dosya_20110107165315_1%5B1%5D.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi6nsxyhMDfxL79DWXmhPdwQwPTxt1SHTj_CLmdEMEfujSVLEF1_ODHCWMGdZn5xCzVSI3Cs-3wdDgLAiVuxlWinaUFWYb8iUMh0bEf3hzxDnxrdJIO7Ue6U24xIvxqWmK6KVgRwyymJ7U/s1600/dosya_20110107165315_1%5B1%5D.jpg" /></a></div>
Kâğıttan bir rulo hazırlanarak yapılacak kontrolde şayet yumurtanın alt kısımdaki (daha geniş olan kısım)hava kesesinin olduğu kısım küçük ve yumurtaya bakıldığında koyu olarak görüyorsanız yumurtada embriyo oluşmaktadır, yumurtada hava kesesi çok büyük ise ve yumurtanın içinde herhangi bir oluşum gözlemlenmiyorsa yumurta boştur. Yumurtaların derhal alınarak papağanların tekrar çiftleşmesine olanak sağlanmalıdır. Kontrol çok kısa sürede yapılmalı ve yumurta ani ısı değişikliklerinden korunmalıdır. <br />
Kuluçka süresinin ardından yavrular yumurtadan çıkmaya başlarlar. Bu yuvalığın içerisinden gelecek seslerin takibi ile tespit edilebilir. Bazen nem oranının düşük olması, yavrunun yumurtanın içinde ters durması gibi nedenlerle yavru yumurtadan çıkamayabilir ve bu durumlarda şayet yavrunun çıkması 3 gün geciktiyse el ile dikkatli bir şekilde kırılmalıdır.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhj8NcivmKK6OSPWXmp-TF27dbOzlkjIcoE_GI0V7oeKDOWV5zJIl1kkCgToc9v6yGo_jt-msFDo3XohEvsSNnCzN2FUgOsKFVHWlJffJxm8qi34WIzU664or_TG21_7rz4krMLhCprWC0/s1600/imagesCAW1QZV7.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhj8NcivmKK6OSPWXmp-TF27dbOzlkjIcoE_GI0V7oeKDOWV5zJIl1kkCgToc9v6yGo_jt-msFDo3XohEvsSNnCzN2FUgOsKFVHWlJffJxm8qi34WIzU664or_TG21_7rz4krMLhCprWC0/s1600/imagesCAW1QZV7.jpg" /></a></div>
Yavrunun çıkmasının ardından çift dikkatle izlenmelidir. Şayet yavruları beslemekte isteksizlerse birkaç gün beklenilmeli ve hala gelişme olmaz ise yavrular yuvadan alınarak elde beslenilmelidir. Ancak unutulmamalıdır ki bu en son seçenektir. Özellikle büyük türlerde aylar sürecek süreçte yavrular tüylenecek ve yuvalıktan çıkarak tünekte durma, yemek yeme, uçma denemelerine başlayacaklardır.<br />
<span style="font-family: Verdana,sans-serif; font-size: 10pt; mso-bidi-font-family: Times New Roman; mso-fareast-font-family: Times New Roman;">Çiftleştirmede üç ana unsur vardır. Bunlar <b><br />
-</b><span style="mso-bidi-font-weight: bold;">Işık</span> <span style="mso-bidi-font-weight: bold;"><br />
-Kafes-yuva ölçüleri</span> <span style="mso-bidi-font-weight: bold;"><br />
-Beslenme</span> </span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<span style="color: red;"> </span><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><strong><span style="color: red;">Işık</span> Işık düzeyinin ve süresinin artması papağanlara çiftleşme dönemini hatırlatan en önemli etmendir. Her sabah 1-2 dakika önce başlayan ve akşamları da 1-2 dakika geç kapatılan aydınlatma çiftleşmeye motive edecektir. Toplam aydınlatma süresi günlük 15-16 saati geçmemelidir. Normal dönemlerde bu süre yaklaşık 10 saattir. Piyasada bu aydınlatma süresini otomatik olarak ayarlayan elektronik devreler bulunmaktadır. Aydınlatma sırasında belli sürelerle full-spectrum adıyla satılan ampül ve floresanlardan yararlanılmasında fayda vardır zira bu ışık türü papağanlar için lüzümlu D vitamini sağlamakta ve vucutta kalsiyum tutumunu artırmaktadır. Çiftleşme dönemi içerisinde papağanların fazla rahatsız edilmemesi ve normal aydınlatma dönemi dışında ve özellikle geç saatlerde ışığın yakılmaması gerekmektedir.<br />
<br />
<span style="color: red;">Kafes-yuva ölçüleri</span> Kafes boyutunun fazla büyük olması eşlerin birbirlerine olan ilgilerinin azalmasına yol açabilir. Kafes boyutunun küçük olması ise psikolojik rahatsızlıklara, yavru veriminin azalmasına ve hareketsizlikten kaynaklanan romatizma ve benzer rahatsızlıklara yol açabilir. Küçük boy papağanlarda ölçüler 50*50*50, orta boy papağanlarda 100*120*100, büyük boy papağanlarda ise 300*300*300 olmalıdır. Kafesle ilgili olarak önemli diğer hususlar ise kafesin altlığının kolayca çıkarılıp temizlenmesi, çiftleşme döneminde sık sık parçalayacakları tüneklerin mümkün olduğunca kolay değiştirilebilir olması, yemlik ve suluklarının en az 4-5 adet olmasıdır. Unutmamak gerekir ki çifleşme döneminde kafese en ufak bir müdaheleden kaçınılmalıdır dolayısıyla bakım işlemlerinin en kısa sürede yapılabilmesi hayati önem taşımaktadır. <br />
<br />
Yuvalıklarda bulunması gereken özellikler aşağıdaki gibidir. <br />
-Sağlam ahşap malzemeden yapılması <br />
-İçeriye en ufak bir ışık sızdırmaması <br />
-Şayet kafese dışarıdan takılacaksa yuvada açılacak bir delikten kaçışı engellemek için yuvalığın tel ile kaplanması <br />
-Gerekli olması halinde yumurtalara ve yavrulara müdahele edebilmek için bir kapının bulunması <br />
-Giriş deliğinin hemen altında kısa bir tüneğin bulunması <br />
-Giriş-çıkışları kolaylaştırmak için giriş deliğinin yanından başlayarak yuvalık dibine kadar bir metal tel konulması <br />
-Tabanın ince ve orta boy tozsuz talaş ile kaplanması <br />
-Talaşın içerisine dust-powder ya da benzeri bir antiparaziter konulması <br />
</strong><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjWbG2rUhL1s_vVCMeQ9bwvrzm1xUw_Zf2jK8Tg2VNl6x-VXiBAQ69OBD_5lNZhGqAcmny17zfyeqEymgzSUyLQk8dZW5Cqc6OHro26hBJ_Q9v9K32z-O9nMvG8eIeuSAv9guiwDiO3Nhs/s1600/dosya_20110107165450_1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><strong><img border="0" height="123" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjWbG2rUhL1s_vVCMeQ9bwvrzm1xUw_Zf2jK8Tg2VNl6x-VXiBAQ69OBD_5lNZhGqAcmny17zfyeqEymgzSUyLQk8dZW5Cqc6OHro26hBJ_Q9v9K32z-O9nMvG8eIeuSAv9guiwDiO3Nhs/s320/dosya_20110107165450_1.jpg" width="320" /></strong></a><br style="mso-special-character: line-break;" /><strong> <span style="font-family: Verdana,sans-serif; font-size: 10pt; mso-bidi-font-family: Times New Roman; mso-fareast-font-family: Times New Roman;">Temel olarak dört tip yuvalık bulunmaktadır</span></strong><span style="font-family: Verdana,sans-serif; font-size: 10pt; mso-bidi-font-family: Times New Roman; mso-fareast-font-family: Times New Roman;"> <br />
<strong><span style="color: red;">1-Kutu tipi yuvalık</span></strong> <br />
Genel olarak tüm küçük boy papağanlarda kullanılmaktadır.</span></span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjszdqUUL0TInqzKQPUG_Pkcut_1fsQjQYyvAFLX2jlBnoqtwGAQ6Bn3roY0jyKvtbjmcUvG639o-jcFjtSqnajxW943EZrs6ydoWtCncjLBev5QPZwjn_3L4a4QGrDUiU_Gwcmq7DNI4o/s1600/dosya_20110107165523_1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjszdqUUL0TInqzKQPUG_Pkcut_1fsQjQYyvAFLX2jlBnoqtwGAQ6Bn3roY0jyKvtbjmcUvG639o-jcFjtSqnajxW943EZrs6ydoWtCncjLBev5QPZwjn_3L4a4QGrDUiU_Gwcmq7DNI4o/s1600/dosya_20110107165523_1.jpg" /></a></div>
<span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><span style="font-family: Verdana,sans-serif; font-size: 10pt; mso-bidi-font-family: Times New Roman; mso-fareast-font-family: Times New Roman;"><strong><span style="color: red;">2-L tipi ya da bot tipi yuvalık</span></strong> <br />
Orta boy papağanların pek çoğuna uygundur. Papağanlar yumurtayı en uç köşeye bıraktıklarından giriş çıkış sırasında yumurtanın kırılma riski minimuma indirilmektedir. 30*60*60 ölçülerde olması ve yuvalık girişinin 13-14 cm olması gerekmektedir.</span></span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiddOXAlj2vJQbly8BCSoFadiU-e7tVPEh-BecSNAymOKCFXzqds3YyqL94JBaxTNAwYxiFXTEgs5WpGZ3JdmfVBfiN_XQbSpiSolYDTX8A3RmuUA2zoQTXjEDDb5oHo2loYOnDtnnSNDw/s1600/dosya_20110107165554_1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiddOXAlj2vJQbly8BCSoFadiU-e7tVPEh-BecSNAymOKCFXzqds3YyqL94JBaxTNAwYxiFXTEgs5WpGZ3JdmfVBfiN_XQbSpiSolYDTX8A3RmuUA2zoQTXjEDDb5oHo2loYOnDtnnSNDw/s1600/dosya_20110107165554_1.jpg" /></a></div>
</blockquote>
<br />
<br />
<blockquote class="tr_bq">
<span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><span style="font-family: Verdana,sans-serif; font-size: 10pt; mso-bidi-font-family: Times New Roman; mso-fareast-font-family: Times New Roman;"></span></span><br /></blockquote>
<br />
<blockquote class="tr_bq">
<span style="color: red;"> </span><span style="font-size: x-small;"><span style="font-family: Verdana;"><span style="color: red;"><strong>3-T tipi yuvalık</strong> </span>Eşlerine karşı son derece saldırgan olabilen kakadularda kullanılan bu yuvalık tipi dişinin yuvadan kaçışını kolaylaştırmaktadır. Erkek kakaduların kanat ayarının yapılması, dişinin ise kanadının tamamen uzamasına izin verilmesi, kafes boyunun ortalamanın üzerinde ayarlanması, bol miktarda kemirilecek malzemenin kafes içerisinde sürekli olarak tutulması gibi önlemler istenmeyen olayları engelleyecektir. Erkeğin davranışları tolere edilmeyecek ve dişinin sağlığını tehdit edecek duruma geldiyse dişiden ve yavrulardan ayrılmasında yarar vardır. 30*60*60 ölçülerde olması ve yuvalık girişinin 15-16 cm olması gerekmektedir. </span></span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjIi1dahfdPNbDxdQU8hmTYITak2OGk5WGa5lid15puQlNnMJjlDrekjZr6wthd-NiUoXQhJIG2aUGNYRZBo5S8z-8-0DeQIzrvPy5cTsmIS6L9sgJ9xfYDbH9SEotMPo7emvGYZriIg50/s1600/dosya_20110107165716_1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjIi1dahfdPNbDxdQU8hmTYITak2OGk5WGa5lid15puQlNnMJjlDrekjZr6wthd-NiUoXQhJIG2aUGNYRZBo5S8z-8-0DeQIzrvPy5cTsmIS6L9sgJ9xfYDbH9SEotMPo7emvGYZriIg50/s1600/dosya_20110107165716_1.jpg" /></a></div>
<span style="font-size: x-small;"><span style="font-family: Verdana;"><span style="color: red;"><strong>4-Yatay yuvalık</strong> </span>Sadece ara türlerinde kullanılan bir tür yuvalıktır. Uzun kuyruklarının deforme olmaması ve rahat edebilmeleri açısından tasarlanmıştır. 50*50*100 ölçülerinde olması ve yuvalık girişinin 16-17cm olması gerekmektedir.</span></span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjX_JpCQ10UhGlDs7Mp_q8u1z-vAnH1iCfz6BVlS363eILaUhby_7W4IZLRR4vJUvp0Zh-rciSK3WMQL4Kp9S9k8Niax12d_6Tb29eqjSAnUs7Be-4Q4UFCyxxLsl2qwLkNKTd1U0-IhCQ/s1600/dosya_20110107165741_1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjX_JpCQ10UhGlDs7Mp_q8u1z-vAnH1iCfz6BVlS363eILaUhby_7W4IZLRR4vJUvp0Zh-rciSK3WMQL4Kp9S9k8Niax12d_6Tb29eqjSAnUs7Be-4Q4UFCyxxLsl2qwLkNKTd1U0-IhCQ/s1600/dosya_20110107165741_1.jpg" /></a></div>
<div align="left" class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-outline-level: 3;">
<b><span style="font-family: Verdana,sans-serif; font-size: 10pt; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: Times New Roman;"><span style="color: red;">Beslenme<o:p></o:p></span></span></b></div>
<div align="left">
<span style="font-family: Verdana,sans-serif; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-font-family: Times New Roman; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: Times New Roman; mso-fareast-language: TR;">Tüm yıl boyunca 2/5 meyve-sebze(filiz), 2/5 tohum ve 1/5 diğer besinlerle beslenen papağanlarda özellikle filiz ve meyve sebze oranının artırılması ve kuru gıdaların biraz azaltılması papağanların baharın geldiğini ve dolayısıyla çiftleşme döneminin başladığını haber verecektir. Özellikle değişik türlerde (nişastalı ve yağlı) tohumların filizlendirilmesi çok önemlidir. Çiftleşme öncesi dönemde kalsiyum (mürekkep balığı, mineral solüsyonu, yumurta kabuğu) desteği ile birlikte vitamin verilmesi yararlıdır. </span><br />
<br />
<a href="http://www.evcilpetmarket/">www.evcilpetmarket</a> ve <a href="http://www.jakopapagani.com/">www.jakopapagani.com</a> sitesinden alıntı yapılmıştır.<br />
<br />
<span style="color: magenta;">Bir papağanın büyüme ve gelişme evrelerini gösteren video :</span></div>
</blockquote>
<br />
<iframe allowfullscreen="" frameborder="0" height="315" src="http://www.youtube.com/embed/m7BuSBRTphA" width="420"></iframe><br />Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com20tag:blogger.com,1999:blog-5189253178408790452.post-89425110679439526442012-03-23T15:16:00.005+02:002013-03-17T00:31:16.708+02:00Jako Papağanlarda Eğitim<blockquote class="tr_bq">
<blockquote class="tr_bq">
<span style="color: blue; font-family: Calibri;"></span><br />
<br />
<span style="color: blue;"> Jako Papağan Eğitimi ve Eğitim Teknikleri :</span><br />
<br />
<span style="color: red;">Giriş:</span><br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Yeni aldığınız kuşunuzu kafesine ve yeni evine alışabilmesi için ilk birkaç gün rahatsız etmeyin. Onunla hep yumuşak sesle konuşun, ani hareketler yapmayın. Sevdiği yeşillikleri ve meyveleri onunla konuşarak ona ikram edin. Mümkünse hep aynı kişi kuşu beslesin. Kuş size alışana kadar kafese elinizi sokmayın; bunun yerine tüneğe benzeyen bir sopa kullanın. Kuş çekinmeden uzattığınız sopaya çıkana kadar sabredin. Onu okşamak veya ellemek için çok ısrarcı olmayın. Zamanla aranızdaki güven artacaktır. Gri papağanlar yaklaşık 1000 kelime öğrenebilirler. Daha iyi konuşabilmeleri için dillerine kesik atmak hiçbir işe yaramayan, zararlı ve saçma bir uygulamadır. Harcanan emek ve süre, kalıtım, bireysel yetenek, geçmiş deneyimler kuşun iyi konuşabilmesinde rol oynayan faktörlerdir. Kuşunuza konuşma öğretirken kısa kelimelerle başlayın ve eğitimlerine hiç ara vermeyin. Öğrendikleri kelimeleri tekrar etmezlerse unuturlar. Amerikalı Dr.İrene Pepperberg gri papağanların 6’ya kadar sayabildiklerini, renkleri ve boyutları ayırt edebildiklerini ve birçok objenin ismini bildiklerini çalışmalarıyla ispat etmiştir. Ünlü papağanı Alex (2007 ‘de öldü) ile yaptığı çalışmalar tüm dünyayı hayrete düşürmüştür. www.alexfoundatıon.org adresinden üzerinde çalışmakta olduğu internet projesi ile ilgili bilgi edinebilirsiniz.</span><br />
<br />
animallia sitesinden faydalanılmıştır.<br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: blue;"><b>EĞİTİME HAZIRLIK VE BAŞLANGIÇ</b><o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Eğitim papağanlarda en zor ve en meşakkatli konudur. Gerek geçmiş deneyimleri ve gerekse doğal içgüdüleri nedeniyle papağanlar insanlardan ürkmektedir. Bazı papağanlar bu durumu kaçarak bazıları da saldırgan tavır ile bertaraf etmeye çalışırlar. Küçük bir kısmı ise insanlara karşı tamamen ilgisiz kalmayı yeğlerler. Eğitmenin bu aşamada iki seçeneği vardır. Bunlardan birincisi pasif bir yöntem seçerek kafes ortamında türdeşlerinden uzak bulunan papağanın insanlarla iletişim sağlamaya çalışmasını beklemektir. Bu yöntemin en büyük sakıncası çok uzun zaman alabilmesi ve sonucun her zaman istendiği gibi olmamasıdır. İkinci seçenek ise aktif bir yaklaşımın sergilenmesi ve papağanın doğrudan doğruya temasa zorlanmasıdır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Burada zorlamadan kasıt şiddet değildir. Burada dünyaca meşhur papağan eğitmeni Ken Globus’un gözlemlerini anlatmak yerinde olacaktır. Ken Globus pek çok vahşi papağanın yer aldığı bir kafeste tek bir papağanı alarak onu sağlık yönünden incelemiştir. Bunun ardından papağanı kafese geri koyduğunda korku düzeyinin diğer papağanlara oranla belirgin bir düzeyde azaldığını gözlemlemiştir. Burada papağan kendisine zarar verilmediğini görmüş ve çok da korkulacak bir durum olmadığını idrak etmiştir.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Eğitimde en zor aşama budur ve bu aşama geçildikten sonra gelişme çok hızlı olmaktadır. Eğitmen, yukarıda bahsi geçen yöntemlerden birisini seçmek durumundadır. Ancak seçilen yöntem papağanın durumu, özellikleri, geçmiş deneyimleri, eğitmenin tecrübe seviyesi gibi pek çok etmene bağlıdır. Her durumda etkili ve her koşula uygun bir yöntem bulunmamakta ve ‘nabza göre şerbet’ verilmesi gerekmektedir. Bir yöntem bir papağanda çok etkili olabilirken bir diğerinde çok ters etkiler yaratabilmektedir. <br />
<br />
<span style="color: red;"><b>Alıştırma Dönemi</b><o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Papağanınız eve gelmeden önce tüm hazırlıklar örneğin kafesin konulacağı mekân, kafes ve içindeki tertibat (tünek, mineral bloğu vs) hazır olmalıdır ve papağan gelir gelmez yeni evine yani kafesine konulmalıdır. Kafesin konumu çok önemlidir. Papağan sizin yakına geldiğinizi önceden görebilmeli ve kafese yakın çevre çok yoğun olmamalıdır. Örnek vermek gerekirse kapı kenarları, her öğün kullanılan bir yemek masasının hemen yanı ya da çok sık kullanılan bir oturma grubunun yanı kafesin yerleştirilmesi için uygun değildir. Kafes salonun en sakin köşesine ve yerden en az 50cm yukarıya konulmalıdır. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Papağanlar doğal içgüdüleri gereği daha yüksek konumda olduklarında daha rahat ve güvende hissetmektedirler. Kafes cereyan almayan ve dik güneş ışınlarının gelmediği bir yere konulmalıdır. Ayrıca kalorifer ya da sobaya yakın yerlere yerleştirilmemelidir. Papağanınız eve geldiği ilk 2-3 hafta mümkün olduğu kadar rahat bırakın ve ortama ve size alışması için ona zaman tanıyın. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">En evcil papağan bile bir alışma evresi geçirir ve bu dönemde fazla üstüne gitmemek en uygun seçenektir. Bu süreç içerisinde yem-su değişimi ve temizlik haricinde papağanınızı mümkün olduğunca rahatsız etmeyin. Çocuklardan ve çok meraklı arkadaşlarınızdan uzak tutmanız gereklidir. Unutmamak gerekir ki papağanların hafızası inanılmaz kuvvetlidir ve yaşanacak en ufak bir olumsuzluk ilişkinizi geri dönülmez biçimde zedeleyebilir. <br />
</span><b><br />
<span style="font-family: Calibri;"> <span style="color: blue;">Temel Eğitim</span> </span></b><o:p></o:p></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;"><b>Sandalye Tekniği:</b></span> Özellikle hırlayan ve henüz insanlara alışamamış papağanlarda etkili olabilen bir tekniktir. Bu teknikte papağan ile asla göz teması kurulmamalı hatta kafesin bulunduğu yöne dahi bakılmamalıdır. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Eğitmen bir sandalye alarak kafese uzak bir mesafeye yerleştirmeli ve orada yaklaşık 10-15 dk oyalanmalıdır. Geçen sürede ani hareketlerden kaçınılmalıdır. Sandalye her geçen gün kafese 15-20 cm yaklaştırılmalı ve süre 5-10 dk artırılmalıdır. Eğitim sırasında papağanın hırlaması durumunda süre dolana dek eğitmen yerinden ayrılmamalıdır. Zira papağan kısa süre içerisinde, hırladığında eğitmenin uzaklaştığını görecek ve sürekli bu silahı kullanacaktır. Şayet papağan hırlıyorsa aşamaları biraz daha artırmayı deneyebilirsiniz. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;"><b>Elden Yem Yedirme:</b><o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Evcilleştirmenin ikinci aşaması elden yem yemeye alıştırmadır. Yem kabını söktükten 2-3 saat sonra bir çekirdeği kafes tellerinin arasından ona ikram etmeyi deneyebilirsiniz. Sakin ve kendinden emin bir tavır bu durumda en iyisidir zira papağanlar ruh halini kolaylıkla anlar ve ona göre davranırlar. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Ürkek ve tedirgin yaklaşırsanız ısırma olasılığı çok daha yüksektir. İlk başlarda birkaç dakika beklemek ve ardı ardına birkaç deneme yapmak kâfidir. Bu süreyi gittikçe uzatarak elinizden yem almasını sağlayabilirsiniz. Şayet elinizden yem almıyorsa hemen yem kabını takmak yanlış bir davranıştır ve en azından 5-10 dakika kadar beklemeniz tavsiye olunur. <br />
Papağanınız hiç ürkmeden elinizden yem yemeye başladıysa elinizi kafes tellerinden her defasında daha fazla sokarak ve en sonunda ise kafesin kapağını açarak elinizi içeri sokarak vermeyi deneyebilirsiniz.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Artık bu aşamayı da geçtiğinizde yem verirken belli belirsiz ona dokunarak ilk teması sağlayabilirsiniz. Hatta yemi parmaklarınızın arasında hafifçe gizleyerek onun size dokunmasını da sağlayabilirsiniz. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;"><b>Konuşturma:</b><o:p></o:p></span></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjkf_6p25RLrNR6cLDHCKjo3jLXKk9uKzbmGDpu0xEckOvlZ6Vk16et-QWols_uNFnI6crttvCjkitdE8GiU0uZvoCUXeshiwDv4ssV6apFRXgpSUPELsxdbcdLivnamcK-InxCKkjoLGA/s1600/dosya_20101230092808_1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjkf_6p25RLrNR6cLDHCKjo3jLXKk9uKzbmGDpu0xEckOvlZ6Vk16et-QWols_uNFnI6crttvCjkitdE8GiU0uZvoCUXeshiwDv4ssV6apFRXgpSUPELsxdbcdLivnamcK-InxCKkjoLGA/s1600/dosya_20101230092808_1.jpg" /></a></div>
<span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">Aşağıdaki listede konuşma yeteneği açısından papağan türleri sıralanmıştır.<br />
<span style="font-family: Times New Roman; font-size: small;"> </span></span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
Her ne kadar bu sıralama genel bir yol gösterici olsa da her papağan kendi içerisinde değerlendirilmelidir. Bir Lori 30-40 kelime konuşabilirken bir jako sadece 1-2 kelime ile de sınırlı kalabilir. Özellikle muhabbet kuşu ile sultan papağanın ıslığa benzer seslerinin olduğu ve konuşmalarının zaman zaman zor anlaşıldığı, buna karşın gri papağan, amazon, ara ve kakadunun çok net ve anlaşılır konuşabildiğini göz önünde bulundurmakta yarar vardır. <o:p></o:p></div>
<span style="font-family: Times New Roman;"> </span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
Kalıtım, bireysel yetenek, geçmiş deneyimler, eğitimde harcanan emek ve süre gibi etmenlerin hepsi konuşma üzerinde etkilidir. Papağanlar sebep-sonuç ilişkisi kurmada oldukça başarılıdırlar. Örneğin pek çok papağan telefon zili çaldığında ‘alo’, kapı çaldığında ise ‘kim o?’ dendiğini kısa sürede idrak edecek ve ardından bunu kendiliğinden tekrarlamaya başlayacaktır. <o:p></o:p></div>
<span style="font-family: Times New Roman;"> </span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
Dolayısıyla bu tür bir bağlantıyı kullanarak onunla gerçek anlamda bir iletişime geçebilirsiniz. Banyo sırasında sürekli olarak ‘banyo’, yem kabının değiştirilmesi sırasında ‘mamma’, sabahları onu ilk gördüğünüzde ‘günaydın’, yatmadan ve ışıkları kapatmadan hemen önce ‘iyi geceler’ denilmesi bunlara örnektir.<o:p></o:p></div>
<span style="font-family: Times New Roman;"> </span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
Bunların sürekli olarak tekrarlanması sonucunda papağan gerçekleşen olay ile söylenen kelimeyi bağdaştıracak ve bir süre sonra aç kaldığında ‘mamma’ diyerek, artık uyumak istediğinde ise ‘iyi geceler’ diyerek size bu isteğini belirtecektir. Bunun gibi örnekler çoğaltılabilir. <o:p></o:p></div>
<span style="font-family: Times New Roman;"> </span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
Örneğin onun başını okşarken ‘kaşı-kaşı-kaşı-kaşı’ demeniz, omzunuza alırken ‘gel oğlum’ demeniz gibi. Hatta bir kişi ‘beni seviyor musun?’ dedikten sonra evde bulunan diğer bir kişinin ‘çok seviyorum’ demesi ve bunun defalarca tekrarlanması papağanın sorulacak ‘beni seviyor musun?’ sorusunun ardından ‘çok seviyorum’ demesine yol açacaktır. <o:p></o:p></div>
<span style="font-family: Times New Roman;"> </span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
İki kişiye dayanan bu eğitimi Dr. İrene Pepperberg, dünyanın en meşhur papağanı olan Alex isimli gri papağana uygulayarak ona pek çok objenin ismini söylemeyi, altıya kadar varan objeleri saymayı, büyük-küçük ve renk ayrımını yapmayı öğretmiştir<o:p></o:p></div>
<span style="font-family: Times New Roman;"> </span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="color: blue;">Eğitimle ilgili ön bilgiler:<o:p></o:p></span></b></div>
<span style="font-family: Times New Roman;"> </span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b>*</b> Eğitime başlamadan önce papağanın kanat ayarlarının yapılması ve tırnaklarının kesilmesi gereklidir. Konu ile ilgili bilgiye bakım sayfasından ulaşabilirsiniz. <b><br />
*</b>Eğitim her gün uygulanmalıdır. <b><br />
*</b>Eğitim günün belirli bir saatinde uygulanmalıdır. Öğle vakitleri ve yemeği takip eden 1-2 saat eğitim için uygun değildir <b><br />
*</b>Eğitimin papağanın normalde kaldığı oda haricinde başka bir odada yapılması verimi artırır. <b><br />
*</b>Eğitim sırasında odada sadece eğitimci bulunmalı ve dikkat dağıtıcı (tv, radyo, başka bir pet) unsurlar odadan uzaklaştırılmalıdır. <b><br />
*</b>Eğitim mutlaka kafesin dışında ve tercihen bir t-tüneğin üzerinde yapılmalıdır. Kafes papağanın hâkimiyet alanıdır ve eğitimin orada devam edilmesi halinde istenmeyen olaylar gerçekleşebilir. <b><br />
*</b>Eğitmenin kendinden emin olması şarttır. Papağan, insanın ruh halini kolaylıkla çözümleyebilir ve tedirgin ya da ürkek bir tavır onun korkusunu ve/veya saldırganlığını daha da artırır. <b><br />
*</b>Eğitim sırasında papağanın ısırması halinde eğitmen herhangi bir tepki göstermeden ağır ağır elini çekmeli ve bir süre bekledikten sonra eğitim sona erdirmelidir. Takip eden gün eğitime tekrar başlanmalıdır. <br />
<br />
<b><span style="color: red;">Sopa tekniği:</span> <br />
</b>Bu eğitime başlamadan önce papağanın kanat ayarının muhakkak yapılması gerekmektedir. Malzemeler kısmında detaylı olarak tasvir edilen bir T tüneği mümkün olduğunca küçük bir odanın köşesine yerleştirdikten sonra papağanın bu tüneğin üstüne çıkmasını sağlamak gerekmektedir.<br />
<br />
Kafesin kapısını açarak tüneğin üstüne doğru tutmak ya da altı açık olan kafesi ters çevirerek yine tüneğe doğru tutmak yöntemlerden birkaçıdır. T tüneğe çıkmaması halinde max 1mt * 1mt büyüklüğünde ve karton veya benzer bir malzeme ile kenarları kapatılmış bir köşe de bu amaç için kullanılabilir. Burada mühim olan papağanın sizden kaçamayacağını veya uzaklaşamayacağını idrak etmesidir.<br />
<br />
Bir kez uygun bir yere yerleştirdikten sonra 30 cm boyunda ve yaklaşık 2 cm çapında iki adet sopa ile papağanın boynundan kuyruğuna doğru okşamaya çalışmalısınız. Burada temel amaç papağanın asla ve asla sopayı ısırmasına izin vermemek ve ikinci sopayı onun dikkatini dağıtmak için kullanmak suretiyle dokunmaya alıştırmaktır. Eğitim her gün ve aynı saatte toplam 15-20 dakikayı geçmeyecek şekilde yapılmalıdır. İlk defasında ucundan tuttuğunuz sopayı gün geçtikçe daha kısa mesafeden tutarak ve en nihayetinde sopayı tamamıyla bırakarak onu elle sevmeye alıştırabilirsiniz. <o:p></o:p></div>
<span style="font-family: Times New Roman;"> </span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
İlk birkaç deneme oldukça zor geçebilir ancak bu yöntem çok başarılı ve defalarca denenmiş bir yöntemdir. Papağan tamamen evcilleşinceye kadar sopa tekniği ve zaruri haller dışında kafes dışına çıkarılmamalıdır zira kafes dışında serbest dolaşma evcilleşme sürecini uzatmaktadır. <br />
Papağanlarla konuşan adam olarak bilinen Ken Globus bu tekniğin daha geliştirilmiş bir türünü uygulamaktadır. Kristal küre adlandırdığı bu teknikte t tünekteki papağanın üzerinde ellerini bir küre işaret edermiş gibi hareket ettirmektedir. Burada papağanın dikkatini dağıtmakta ve biraz da papağanın güvenini sağlamakta, ardından da tek elini dikkatini dağıtmakta kullanırken diğeri ile de temas sağlamaktadır. <o:p></o:p></div>
<span style="font-family: Times New Roman;"> </span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
Burada en önemli nokta papağan ile yaşanacak ilk temastadır. Zira buzlar bir kez kırıldı mı artık papağanınız neredeyse tamamen evcilleşmiş demektir. <o:p></o:p></div>
<span style="font-family: Times New Roman;"> </span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhx36GREFaPhF7aLC1uMWoY_81aEfK2qPzvbP7c8zIGGN2BjmF-uUJu_or0YkwhfBsR1ojFMXfbN7IYKtZmMFuzuxgA3rOzElBXLsmhtQDD-_tYIuVh8jbi9F5T15ui96YHuXMoVmBJtfk/s1600/dosya_20101230092916_1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="139" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhx36GREFaPhF7aLC1uMWoY_81aEfK2qPzvbP7c8zIGGN2BjmF-uUJu_or0YkwhfBsR1ojFMXfbN7IYKtZmMFuzuxgA3rOzElBXLsmhtQDD-_tYIuVh8jbi9F5T15ui96YHuXMoVmBJtfk/s320/dosya_20101230092916_1.jpg" width="320" /></a></div>
<span style="font-family: Times New Roman;"> </span> <br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Ken Globusun daha saldırgan papağanlarda uyguladığı diğer teknikler ise demir yumruk ve gergin avuçtur. İlkinde yumruk yapılarak bilek içe doğru kıvrılmakta, ikincisinde de parmaklar birleştirildikten sonra parmak uçları mümkün olduğu kadar geriye itilmektedir. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Ancak ikisinde de fikir aynıdır deriyi gergin tutarak papağanın ısırmasını engellemek. Birkaç kez bileğin ya da avuç içinin papağana doğru hareket ettirilmesinden sonra papağan artık ısırmanın ya da saldırmanın çözüm olmadığını anlayacaktır. Bundan sonra kristal küre tekniği ya da diğerleri uygulanabilir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEimXPURL-nkg4QUmdMKs0Ny-Mnm39zC4HpYhi7sSCZvmQBH556lgwOL1bPIx_It_935SJLZO3oLBZimRiTi2GusViAYXwXVoBYzlukwtMFELl6v73vro0nTuoaGIpLCJ3hKbyE14hMPzPI/s1600/dosya_20101230092957_1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="112" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEimXPURL-nkg4QUmdMKs0Ny-Mnm39zC4HpYhi7sSCZvmQBH556lgwOL1bPIx_It_935SJLZO3oLBZimRiTi2GusViAYXwXVoBYzlukwtMFELl6v73vro0nTuoaGIpLCJ3hKbyE14hMPzPI/s320/dosya_20101230092957_1.jpg" width="320" /></a></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Ken, özellikle büyük papağanlarda bu ilk teması sağlamak için kafasını da kullanmaktadır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh-yoddgXR1_AQNQBnSK_AzAeWLTtRblz0PxxiRSCqTvFatJXGj082QVk29cl17X59UQuJdgGiuNExKgv2MprixuylX30ZOtES8EuuLwrC9Gk1CIz3AGsjHFZP4IGsSYkbDnOZvBFqWSC4/s1600/dosya_20101230093027_1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="121" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh-yoddgXR1_AQNQBnSK_AzAeWLTtRblz0PxxiRSCqTvFatJXGj082QVk29cl17X59UQuJdgGiuNExKgv2MprixuylX30ZOtES8EuuLwrC9Gk1CIz3AGsjHFZP4IGsSYkbDnOZvBFqWSC4/s320/dosya_20101230093027_1.jpg" width="320" /></a></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Ken Globus papağan üzerinde oluşacak baskıyı papağanı baş seviyesinin üstüne çıkararak ve yüzünü gizleyerek azaltmaktadır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Ken Globus papağanlar dünyasında bir idol olarak anılmakta ve kendisine ait pek çok sayıda teknik bulunmaktadır. Yukarıda anlatılan teknikler bunlardan yalnızca birkaçıdır ve sadece eğitimdeki temel felsefenin anlaşılması için anlatılmıştır. Tecrübesiz kimseler tarafından hiçbir şekilde denenmemelidir. Hem papağanın hem de eğiticisinin çok ciddi anlamda yaralanmasına yol açabilir. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="font-family: Calibri;"><span style="color: blue;">İleri eğitim-Clicker eğitimi:<o:p></o:p></span></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Clicker, pozitif koşullandırma ile evcil hayvan eğitiminde sıkça kullanılan bir aparattır. <b><o:p></o:p></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Kapalı bir kutu içerisindeki metal bir levhadan oluşan Clicker kendine has ve keskin bir ses üretmektedir. Temel olarak papağanınızın iyi bir şey yaptığını ve bunun ardından ödülün geleceğini gösteren bir araçtır. Bunun yerine aferin veya benzeri bir kelime de kullanılabilir.<br />
<br />
Fakat papağanınız olumlu bir hareket yaptığında derhal bu sesi duymalıdır aksi halde yaptığı davranış ile ödül arasındaki bağı geç kavrayabilir ya da aradaki bağı hiç kuramayabilir. Trick-training ya da Clicker training olarak adlandırılan ileri eğitim ancak ve ancak tamamen evcilleşmiş ve tüm temel eğitimi tamamlamış papağanlarda uygulanabilmektedir. İlk aşamada papağanın çok sevdiği bir yiyeceğin bulunması ve bu yiyeceğin papağanın diyetinden tamamıyla çıkarılması gerekmektedir. <b><o:p></o:p></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Papağanlar çoğunlukla kabak çekirdeği, üzüm, yer fıstığı, ceviz gibi yiyecekleri çok fazla severler. Yem kabını söktükten birkaç saat sonra papağanınızı normalde bulunduğu odanın dışındaki ve sakin bir odaya alın. T tüneğe yerleştirdikten sonra clickere basın ve ardından sevdiği yiyecekten çok küçük bir parça verin. Yiyeceğin boyutu hemen tüketilebilecek kadar küçük olmalıdır, aksi halde eğitim bölünebilir. Örneğin eğitim için yer fıstığı kullanacaksanız fıstığı önceden 8e veya 10a bölmelisiniz. Yiyeceğin önceden hazırlanması eğitimin bölünmesini ve dikkatinin dağılmasını engelleyecektir. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Yiyeceği vermeye papağanınız clicker=ödül bağlantısı kurana kadar devam ettirin. Bu yaklaşık olarak 1-2 gün sürebilir. Eğitimi her gün aynı saatlerde yapmanız ve çok uzun tutmamanız yerinde olur. Her ders 15-20 dakika civarında olmalıdır. Dikkati çok dağılırsa ara vermeniz gerekebilir. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: red;"><b>Çık-İn komutları:</b><o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Papağanınız evcilleştikten sonra yapılması gereken ilk şey çık ve in komutlarının öğretilmesidir. Papağanlar genellikle sürü içerisinde yaşadıklarından bir üst-alt ilişkisi içerisindedirler ve belirli bir seviyenin oluşturularak ev (sürü) içerisinde liderin siz olduğunu göstermeniz gereklidir. Başarmağınızı avuç içine doğru katlayın ve diğer parmaklarınız bitişik şekilde aşağıdan bir hareketle papağanın göğsüne doğru hareket ettirin ve çık komutunu verin. Pek çok papağan elin göğüs kısmının altına doğru itilmesiyle ele çıkacaktır. Burada dikkat edilecek husus papağan çıktıktan sonra elin omuz seviyesine yakın bir yükseklikte tutularak papağanın omuza çıkmasını engellemektir. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Papağanın ele çıkmasının ardından küçük bir ödül özellikle ilk başlarda papağanı motive edecektir. Ardından papağana in komutu vererek yine göğüs kısmının alt kısmı T-tüneğe doğru yaklaştırılmalıdır. Birkaç denemenin ardından papağanınız olayı kavramaya başlayacaktır. Papağanınız ele gelirken sadece ve sadece çık komutu kullanılmalı diğer yerlere (kafes, t-tünek, masa vs) giderken sadece ve sadece in komutu kullanılmalıdır. Bu onun komutları karıştırmaması için şarttır. Bu eğitim papağan komutları tamamıyla öğrenene kadar devam etmeli ve eğitim sürekli tazelenmelidir. Lider papağanın siz olduğunu öğrenmesi ileride yaşanabilecek pek çok sorunun engellenmesini sağlayacaktır. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<b><span style="font-family: Calibri;"><span style="color: blue;">Tuvalet Eğitimi:<o:p></o:p></span></span></b></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Papağanınız sürekli omzunuzda veya dışarıda duruyorsa olur olmadık yer ve zamanda dışkılaması sorun yaratabilir. Tuvalet eğitimi için papağanınızın dışkılama alışkanlıkları ile dışkılamadan hemen önce yaptığı davranışları iyi analiz etmeniz gerekir. Örneğin papağanların çok büyük bir yüzdesi havalanmadan hemen önce tuvaletlerini yapacaktır ve yine çok büyük bir yüzdesi tuvalet öncesi vücudunu olabildiğinde arkaya atacaktır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Papağanınızın tuvaletini yapacağını düşünüyorsanız bundan hemen önce bir komut vermelisiniz. Bu görsel ya da sözel herhangi bir komut olabilir. Dışkılamanın ardından clicker+ödül vermeniz gerekebilir ancak bazı papağanlarda bir aferin ya da bir sevgi gösterisi de yeterli olabilir. Bunu belli bir süre boyunca devam ettirirseniz papağanınız artık komut ile tuvaletini yapmasını öğrenecek ve diğer zamanlarda bunu yapmayacaktır. Papağanınızın tuvalet ihtiyacını sürekli aynı yerde (kafes, T-tünek, sürekli aynı yere konulan bir gazete, odanın bir köşesi vs) gidermesini sağlarsanız papağanınız tuvalet ihtiyacı doğduğunda oraya gitmek istediğini belirterek sizi önceden uyaracaktır. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><b><span style="color: blue;">Etrafında Dönme Numarası:</span> </b>Eğitim boyunca aynı kalemi kullanmak üzere kapak rengi diğer kısmından farklı renkte bir kalem seçin. Kalemi alın ve kapaklı ucunu papağanınıza doğru 10-15 cm uzaklıkta tutun.Kalemin ucuna dokunduğu an clicker+yem ile ödüllendirin. clickeri tam dokunduğu anda, iyi bir zamanlama ile basmak çok önemlidir. Aynı hareketi birkaç kez yaptıktan sonra kalemi yavaş yavaş uzaklaştırarak devam edin.Artık birkaç adım atarak kalemin ucuna dokunuyorsa bir sonraki adıma geçebilirsiniz. Papağanınız size doğru bakarken(ortadaki ok yönünde) 1 numaralı yay şeklinde kalemi etrafında çevirin. Kalemin ucuna her dokunuşunda clicker+yem ile ödüllendirin. Ardından 2, 3, 4. numaralı yay. Her defasında papağanınız ok yönünde ve size doğru bakıyor olmalıdır.<b><o:p></o:p></b></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Kalemi her defasında biraz daha etrafında çevirin. Eğer papağanınız anlamakta güçlük çekiyorsa aşama sayısını artırabilirsiniz. Artık etrafında tam bir tur atıyorsa dön sesli komutunu yeni komut olarak ekleyebilirsiniz. Bu arada kalemi de yavaş yavaş kullanmamaya başlamalısınız. Yumuşak bir geçiş olmalıdır. Artık yeni komut(sesli, görsel vb) kalemin yerini alacaktır. Böylelikle papağanınıza dön komutu vererek, işaret parmağınızla küçük bir daire hareketi yaparak ya da dilediğiniz diğer bir komutla kendi ekseni etrafında dönmesini sağlayabilirsiniz. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: blue;"><b>Geri Getirme Numarası:</b></span> Normal bir ev anahtarını ya da bir madeni parayı iyice yıkayın ve kurulayın. Parlak kaplamanın bozulmamış olması çok önemlidir. Papağanınıza bu metal objeyi verin ve altına metal bir yem kabını tutun. Papağanınız eninde sonunda sıkılıp anahtarı atacaktır. Anahtar yem kabına düşüp ses çıkardığında clicker+yem ile ödüllendirin. Bunu belli bir süre tekrarladıktan sonra papağanınız ses ile ödülü ilişkilendirecektir. Anahtarı biraz sağ tarafından verip kabı vücudunun altında tutun. Giderek kabı da sol tarafa çekin. Papağanınız olayı kavradıysa kap ile anahtarın arasındaki mesafeyi yavaş yavaş artırın. Artık anahtarı almak için bir adım ardından iki. Adım atacaktır. Artık masada epey mesafe kat ederek anahtarı kaba atıyorsa anahtarı masanın üstüne bırakmaya başlayabilirsiniz.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Bu aşamada anahtarı bıraktığınızda getir komutunu verirseniz iyi olur. Anahtar yerine başka herhangi bir obje de kullanabilirsiniz ama temiz olması ve papağanınızın parçalayama cağı kadar sağlam bir şey olması önemlidir. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<a href="http://www.friendfeed.com/">www.friendfeed.com</a> sitesinden alınmıştır.<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<br />
-------------------------------------------------------------------------------</div>
</div>
</blockquote>
</blockquote>
<br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="color: blue; font-family: Calibri;"><span style="font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-bidi-font-size: 11.0pt; text-transform: uppercase;">Eğitimde Yapılan Hatalar ve Olumlu Koşullandırma</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-bidi-font-size: 11.0pt; text-transform: uppercase;"><br />
</span>Papağanınızda bağırma, ısırma, yemleri etrafa saçma, hırlama, tüy yolma v.b sorunlarla karşılaştığınızda acaba onu bu konuda sizin eğittiğiniz hiç aklınıza geldi mi?<br />
Bir canlandırma yapalım? Papağanınız küçük bir kafes içerisinde, oyuncaksız, beyinsel aktiviteyi sağlayacak herhangi bir uyarıcı olmadan bütün gün hareketsiz bir şekilde duruyor. Bir gün, günbatımında doğal içgüdüsü gereği bağırıyor ve olumsuz bir şekilde olsa da daha önce sahibinden hiç görmediği kadar ilgi alaka görmeye başlıyor. Ertesi gün aynı saatlerde tekrar bağırmaya başlıyor ve yine aynı tepki. Bir süre sonra papağanınızın beyninde şöyle bir denklem beliriyor bağırma=ilgi. Siz papağan sahibi olarak bunu ona öğretmiş bulunuyorsunuz. Bundan sonra bağırma o kadar aşırı bir boyuta ulaşıyor ki papağan satılmak durumunda kalıyor. Yeni sahibine alışana kadar papağan sessiz davranıyor ancak gerçek yüzü ortaya çıkınca tekrar satılıyor . Bunun sonucunda Sn. Verena Kaya nın bahsettiği üzere papağan bir turnike papağan; yani sürekli alınıp-satılan bir papağan haline geliyor. Sonuç: sürekli sahip değiştirmek zorunda kalan mutsuz ve aklı karışmış bir papağan, papağanlardan çekinen ve artık onlardan korkar hale gelen pek çok insan.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"> Bir canlandırma yapalım Papağanınız kafesin üzerinde geziniyor ve siz onu elinize almak istiyorsunuz. Aslında o size vücut diliyle bunu istemediğini, baharın gelmesiyle hormonların en üst seviyeye çıktığını belli ediyor ancak siz tecrübesizliğinize yenilerek ona uzanıyorsunuz. Papağanınız sizi ısırmayacak olsa bile size karşı hamle yapıyor. Siz korkup bir anda elinizi geri çekiyorsunuz. Bu durum aynı dönemde defalarca tekrarlanıyor ve son derece evcil papağanınız artık elinize almak istediğinizde sadece sizi ısırarak bundan kaçınabiliyor. Sonuç: mutsuz, kalbi kırık ve artık papağanından korkar hale gelen bir papağan sahibi, evde patronluğunu ilan eden ve daha da agresif hale gelen ancak mutsuz bir papağan. Başka bir örnek Papağanınız eve geliyor. Yeni bir ortam, tanımadığı insanlar? Tedirgin olduğundan hırlıyor ve siz onu yalnız bırakıyorsunuz. Bir defa tekrarlandığında siz aynı hareketi tekrarlıyorsunuz. Sonuç: hırlayan ve sürekli tedirgin bir papağan, hayal kırıklığı içinde ve ne yapacağını bilmez bir papağansever. Verilen örneklerde görüldüğü üzere papağana aslında bazı kötü davranışlarını öğreten de aslında biz papağan sahipleriyiz.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Papağan eğitimi ile ilgili olarak öğrenilmesi gereken ilk şey evde lider papağanın siz olduğunuzu kabul etmeniz ve bunu papağanınıza kabul ettirmenizdir. Papağanlar sürü içerisinde yaşarlar ve dolayısıyla hiyerarşik bir yapılanma kaçınılmazdır. Papağanınıza çok fazla özgürlük vermeniz ve dilediğini yapabilmesi onu lider papağan haline getirir ve sorunlara yol açması kaçınılmazdır. Bunun önlenmesi için bir rutin geliştirmeniz, örneğin papağanınızı 20:00-22:00 arası serbest bırakmanız ve bunun dışında onun isteğiyle dışarı çıkamaması, gerekir. Örneğin papağanınızı kafesine sokarken zorlanıyorsanız ve bu bir kovalamacaya dönüşüyorsa sizin lider konumunuz ciddi anlamda sarsılıyor demektir. Lider pozisyonu sağlamak için en önemli husus in-çık komutlarının çok sıkı bir şekilde öğretilmesidir. Bu komutlara istisnasız bir şekilde uyması sizin kontrolünüzü sağlayacaktır. Bazı papağanseverlerin bu duruma karşı çıkacağını ve biraz sert ya da acımasızca geldiğini tahmin edebiliyorum ancak şunu unutmamak gerekir ki eğer evde uyulması gereken kuralları siz koymazsanız papağanınız onları sizin yerine koyacaktır.<br />
Bu hususu ortaya koyduktan sonra olumlu koşullandırma konusunu açıklamak istiyorum. Papağanların eğitiminde cezalandırma, bağırma ya da diğer olumsuz tavırların hiçbir etkisi yoktur. Bir papağanı eğitmenin tek yolu olumlu koşullandırmadır. Burada önemli üç unsur vardır. <br />
<span style="color: red;">1-)</span>Davranış<br />
<span style="color: red;">2-)</span>Tepki <br />
<span style="color: red;">3-)</span>İlliyet bağı (sebep-sonuç ilişkisi)<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;">Yazımızın en başında verilen örnekte papağan raslantısal olarak bağırıyor, tepki olarak ödül (ilgi) alıyor ve bunun sürekli tekrarlanması üzerine aralarındaki sebep-sonuç ilişkisini çözüyor. Bundan sonra ilgi alabilmek için bağırması yeterlidir. Bu gibi olumsuz davranışların düzeltilmesi ancak şu yöntemle mümkündür. Papağımızın kurmuş olduğu illiyet bağını kırmak adına bu davranışına tepkisiz kalmak gerekir. Örneğin bağırıyorsa ve bulunduğumuz odada ise odayı ona hiç bakmadan terk etmek gerekir. Bağırma ne kadar sürerse sürsün odaya dönülmemelidir. Sessiz kalmaya başladıktan sonra 1-2 dakika beklemeli ve odaya dönerek yoğun bir ilgi gösterilmelidir. Burada amaç bağırma=ilgi şeklinde oluşan denklemi sessiz kalma= ilgi olarak değiştirmektir. Sessiz kalma yerine bir ıslık ya da isminizi söylemesi gibi bir şeyi de seçebilirsiniz. Fakat davranış bozukluklarının düzeltilmesi olumlu davranışların öğretilmesinden kat ve kat zordur. Dolayısıyla bunların daha yerleşmeden engellenmesi hem papağanınız için hem de sizin için en kolay olanıdır. <br />
Diyelim ki papağanınız kafesine girmemekte direniyor ve her defasında bir kovalamaca yaşanıyor. Papağanınızın en sevdiği yiyeceği sadece ve sadece kafesin içerisine girdiği anda vermeyi deneyebilirsiniz. O zaman papağanınızda oluşan denklem kafese girmek=ödül olacaktır. Burada ödül papağanınızın çok sevdiği bir yiyecek olabileceği gibi kafasını kaşımak, bir sevgi gösterisi ya da basit bir aferin de olabilir. Bu, papağanınızın motivasyonuna ya da daha doğrusu neyin motive ettiğine bağlıdır. <br />
Umut ediyorum bu yazı sizlerin papağanların düşünce tarzını anlamanızda yardımcı olmuştur....<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span style="color: blue;">forum sultancik</span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>sitesinden alıntıdır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<br /></div>
<br />
<blockquote class="tr_bq">
<blockquote class="tr_bq">
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt;">
<span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"> <br style="mso-special-character: line-break;" /> <br style="mso-special-character: line-break;" /> </span></div>
</blockquote>
</blockquote>
Anonymoushttp://www.blogger.com/profile/13184271531817658513noreply@blogger.com72